Sorun o kadar genel değil ki.Trabzon bedavadan şampiyonlar liginde oynuyor ne Trabzonspor kirli demek ne de biz tamamen temiziz diyip yargısız kendini aklamak demek.Sorun daha özel direk federasyonla ilgili.Aylardır da tartışılıyor zaten.
Printable View
Şu an dünya üzerinde kullanılan hukuk kurallarına göre trabzonspor fenerbahçe'nin haklarını, tff'nin kirli oyunları sayesinde gasp etmiştir.Sorumlu bunda trabzonspor olmayabilir ama bu böyledir.
"Vay efendim suçlu olduğunuz kesin değil ama ne malum suçsuz olduğunuz" mantığı sadece havada kalan bir düşüncedir çünkü hiç bir evrensel düzenlemeye, yasaya uygun değildir.Bu yüzden dava bitene kadar benim söylediğim doğrudur.Yani fenerbahçe durduk yere avrupadan men edilmiştir.Ha dava spor hukuku tarafından karara bağlanmışsa federasyon nezdinde, o zaman küme düşürme cezaları da gelmeliydi. Bu da olmadığına göre,evrensel hukuk kuralları da belli olduğuna göre konunun tartışılacak bir tarafı yok esasında.
Bunun dışında İbrahim Akın dahi sahalara dönüyor.Hani şikeyi itiraf ettiği söylenen tek futbolcu,çııkmasıyla birlikte hapiste futbolcu kalmamış olan futbolcu.Kısacası dava sonucunda da fenerbahçe haklı çıkacak gibi duruyor.
belki de tff yanlış bir karar verdi ve siz Bucanın süper ligde oynama hakkını gaspedip süper ligde oynuyorsunuz bu sene. suç yine sizde değil ama bu böyle olsa mesela?
"Vay efendim suçlu olduğunuz kesin değil ama ne malum suçsuz olduğunuz" mantığı sadece havada kalan bir düşüncedir çünkü hiç bir evrensel düzenlemeye, yasaya uygun değildir.
uygundur. bir iddaa varsa ve elde kanıt fazlaysa dava sonucuna kadar kişi-kurum üzerinde yaptırım uygulanabilir. tutuklu yargılama, geçici açığa alınma, ya da yürütmeyi durdurma gibi.
ben dava işine girmiyorum. ama kimin haklı olup kimin haklı olmadığı, kimin bedavadan oynayıp oynamadığının kararını şimdiden vermek olaya tek gözlükten bakmaktır. böyle olunca da buna karşı çıkılması doğaldır.
twitter da gördüm
ek klasor 54.klasör ilk 14 sayfayı özellikle sayfa 9'u okuyun... deniyor. sayfa 9'un ss sini koyabilecek var mı ?
------------------
chemedya Ahmet Ercanlar
Bu söyleyeceklerim biraz ağır kaçabilir. Tartışmaya da yol açabilir ama "Fenerbahçe'yi ben kurtardım" mevsimi resmen açılmıştır.
Ahmet Ercanlar kim?
Hürriyet te Fenerbahçeli gazeteci..
1-Fenerbahçe kelimesi nerede geçiyor ?Quote:
Trabzonspor
2- Büyükşehir belediye'den allah razı olsun kendileri Barcelona zaten her defansında herkesi evire çevire yeniyorlar da bizi yenmemelerini başkan rica etmiş yoksa halimiz duman bunlar geçen sene şampiyonda olurlardı bakmayın göksel gümüşdağ şimdilik gerek yok diye takımı frenledi, sağolsunlar :D :D
2. Linkteki habere girmiyorum bile buram buram tarafsız bir haber, he de geç.
yahu ısrarla ortaya çıkan her türlü belgede "taraflı haber,yalan haber, aslında şunu demeye çalışmış, bunda ne var sanki" gibi yorumlar yapıyorsunuz :) Ortaya çıkan belge Bakkal Ahmet efendinin veresiye defterinden değil.Bu belge resmi bir davanın iddaanamesinden değil mi? Bir futbolcunun telefon görüşmesi değil mi? Konuşmada oyuncu "Başkan kazanmamızı istemedi" diyor, siz bunu " sanki isteseniz yenecek miydiniz?" olarak yorumluyorsunuz. DisCo sayfalardır birşey diyor ama anlamamakta ısrar ediliyor. Ortaya bir gerçek çıkıyor ve siz o gerçeği görmek yerine "Ama şurda da şöyle olmuş" diyorsunuz. Afedersiniz ama Aziz Yıldırım imzasıyla "Evet ben şike yaptım,maçları satın aldım" diye bir belge ortaya çıksa ona da itiraz edecek hale geldiniz.
Fenerbahçe düşmanlığı yaptığınız o kadar açık ki.. Trabzonspor'un hükümet Fenerbahçe yi şampiyon yapacak diye halkı ayaklandırması için yapılan telefon konuşmasına sessiz kalabilirken Emenike için transfer haberi yap dediğinden verdiğiniz tepkileri gördük.. ya da TS yöneticisinin 'Sivastan balık isteyenlere balıkları versinler sıkıntı yok' demesi karşı tarafın telefonda 'var hazır hazır balıklar hazır tamam' demesi sizler için gayet normal..
Ben bu başlığa ara ara giriyorum ve gördüğüm her türlü belgede aynı şeyi yazarım.Hatta GS ile ilgili de belge koyuldu.Bu denizli maçıyla alakalı ve onda da "evet o paranın nereye gittiği açıklanamıyormuş ama zaten o tarihte teşvike ceza yokmuş" diye yazdım
Maa aciklamalar yapmis yine.
58ci maddenin degismesini kendiside istiyormus. Sadece puan silinsinmis.
Dha'da okudum
58.madde genel olarak düşmeyi mi düzenliyor yoksa sadece teşebbüsü mü düzenliyor ? bilen varsa yazabilir mi
Fenerbahçe Yönetimi ‚ Kulüpler Birliği toplantısında küme düşmenin kaldırılmasına Hayır diyecek
Şike iddianamesinin ek klasörlerinde Mahmut Özgener'in telefon görüşmelerinde, Sadri Şener'le ilgili çarpıcı açıklamaları dikkat çekiyor.
Özgener, "Sadri Şener'e Fenerbahçe'nin hakem hatasıyla aldığı maç var mı? dedim. 'Yok' dedi." ifadesini kullanıyor.
Eski Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener'in şike iddianamesinin eklerinde yer alan telefon konuşmalarında, Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener'in her istediğini yaptığını söylüyor.
Eski Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener, "Sadri Şener'e 'ligin ikinci yarısı Fenerbahçe'nin hakem hatasıyla aldığı maç var mı? dedim. 'Yok' dedi." ifadesini kullanıyor.
Şike iddianamesinin ek klasörlerinde Mahmut Özgener'in 25 Mayıs tarihinde İzmir'de oturan Hamdi isimli bir kişiyle yaptığı telefon görüşmelerinde, Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener'le ilgili çarpıcı açıklamaları dikkat çekiyor.
Özgener'in sözleri şöyle:
"......
H – Ya benim aklımın almadığı bir şey var; bu şeyde bizim bilmediğimiz bir şey mi var? Bu Trabzon'un niye bu kadar... ben maçların ikisini de seyrettim. Haydi Trabzon maçında zaten bir şey yoktu ama Fenerbahçe maçında da bir şey yoktu ki ya.
M.Ö – Yav Hamdi abi, bunlar terbiyesiz adam. Bak 3 hafta önce Sadri Şener geldi bana. Her pazartesi gelir o bana. 'Sadri abi, Trabzon şampiyon olursa ben kupayı vermeye geldiğimde bir sürü küfür yiyeceğim' dedim.
H – Hı hım
M.Ö – Sonra 'yemezsin' dedi. Şimdi sana iki tane soru soracağım dedim. Bir, 'ligin ikinci yarısı başladığından beri Fenerbahçe'nin hakem hatasıyla kazandığı maç var mı?' dedim, 'yok' dedi. Peki dedim. 'Trabzon'un hakem hatası ile kaybettiği maç var mı?' dedim, 'yok' dedi. 'Abi o zaman ben ne yaptım? Sen buraya her geldiğinde para istedin sana avans verdim, şunu istedin yaptık, bunu istedin yaptık. Ben niye hak ettim bunları?' dedim. 'Anasını satayım dedim Fenerbahçe'nin dedim, ben başkan olduğumdan beri bir tane kupası yok dedim. İlk defa işte bu sene şampiyon oldu' dedim.
H – Doğru
M.Ö – Ben ne yaptım abi? dedim
..............."
eğer teşebbüsü düzenliyorsa Trabzonspor kurtulur. düşmeyi de düzenliyorsa tüm takımları kurtarır...
bizi kimse kurtarmasın , başkaları da kurtulmasın. birşey yapıldıysa cezasını çeksin. gerekirse 1 yıl paşalar gibi oynarız Bank Asya'da.
İlhan Helvacı ve Lütfi Arıboğan, Fenerbahçe'yi UEFA'ya şikayet ettikten sonra biri Pazarlama Danışma Komitesine asbaşkan diğeri de disiplin müfettişi olmuş.. tesadüfe bak arkadaş..
tekrar söylüyorum; bu 58.madde değişmemeli !
UEFA Genel Sekreteri Gianni Infantino, ülke futbol federasyonlarını, şikeye karışanlara karşı gerekli adımları atmaları ve sıfır hoşgörü politikasını benimsemeleri konusunda uyardıklarını söyledi. Infantino, 'Türkiye Futbol Federasyonu ile temastayız. İhtiyaç duyulması halinde gerekli adımları atmakta kesinlikle tereddüt etmeyiz'' diye konuştu.
Küfürlü içeriği direk eklemedim link koydum sorun olmayacaktır.
Bilmem nerde geçiyor?Ben haberi ekledim yazıda Fenerbahçe geçiyo demedim.
Belediye,Barca olmayabilir ama bu ligde hatırı sayılır bir ekip ayrıca herkes galip gelebilmek için Barca mı olmalı bu mu futbol düşünceniz?
Konuşmaların inkar edildiği bir ortam varsa inkar etmeyenler resmen aptal yerine konuyor.
İbrahim Akın telefon konuşmasında şike teklif edildiğini, paranın helal olup olmadığını soruyor. Savcı istediği yerleri kesmiş de sadece bu kısmı bırakmış. :) Yahu sağına soluna ne koysan bu cümlenin açıklamasını yapamazsın. En fazla;
İbrahim Akın: Hocam bil bakalım rüyamda kimi gördüm.
Hoca: Hayırdır inşallah.
İbrahim Akın: Rüyamda bilgi almak için seni arıyordum.
Hoca: Ne bilgisi.
İbrahim Akın: Bana şike teklif ediyorlar, gol atmamam için alırsam bu para helal olur mu?
vs.
vs.
Olay böyle masumane iken savcı sadece siyah kısmı iddianameye koyarak büyük ayıp etmiş. Halbuki koy sağını solunu, kesip biçmede hocadan gelen cevap sonrası tesadüfe bak menajeri aramasının, menajerinde Fenerbahçe'lilerle bağlantıya geçmesinin masum sebebini öğrenelim.
Allah'tan Başbakan Fenerbahçe'li, TFF Başkanı Fenerbahçe'li, Savcı Fenerbahçe'li... Birisi yanlışlıkla başka takımlı olsaydı daha hangi gerçekler gözardı edilirdi siz düşünün.
2006 yılında yaşanmış bir olayı idari yönden ceza verilemez ama federasyon eğer ortada suç varsa disiplin yönünden her türlü cezayı verebilir, ki iddianamede yasa çıkmadan önceki suçlar, nitelikli dolandırıcılık olarak geçiyor.
Benim bildiğim, takip edebildiğim kadar, 58. maddede, şikeye teşebbüs ve teşvik suçlarına küme düşme verilmesin, sadece şike yapanlar küme düşürülsün şeklinde.
Bir tarafta inkar var bir tarafta bekleyip görelim. Balık dediğinde sıkıntı yok tarla dediğinde sıkıntı var. Her şeyi Fenerbahçe yaptı, tüm pislik sadece düşüncesi her zaman doğru, başka kimse suç işlememiş ak kaşık.
Sıfır tolerans varken Fenerbahçe ŞL'ye gönderilmez, sorun yok, gönderilmemesine tepki olsa da, asıl tepki Trabzonspor'un gönderilme kararından sonra geldi, aynı iddianamede adı geçen Trabzonspor ŞL'ye katılır, Beşiktaş avrupada devam eder, buna laf söylemeyiz, yine suçu Fenerbahçe'ye atarız. Eğer Fenerbahçe'nin suçu ispatlıysa, diğerleri değilse ve avrupaya gidiyorsa neden Fenerbahçe küme düşürülmez, istediği halde düşürülmeyi?
58. madde değişmemeli, varsa suç herkes cezasını çekmeli. Eğer bu maddenin değişmesine onay verirse Fenerbahçe yönetimi benim gözümde değerleri düşer. Suçlu bulunup küme düşürülsek belki takımıma daha çok sarılırım ama bu maddenin değişmesini istemeleri bu bağı sarsar, eminim ki çoğu Fenerbahçeli için bu geçerlidir. Eğer suçluysak bir an önce düşürelim ve içimizdeki posaları temizleyelim, değilsek zaten ortalığı yıkarak geleceğiz.
Bana şike teklif ediyorlar diyen adam haftaya maça çıkacak, oynamaya o zaman? Peki diğer taraf? Federasyon bunu ya ciddiye almıyor ya da yargıda gariplik var???
Serkan yasadan önceki şike iddaaları nitelikli dolandırıcılık kapsamına alındı, yasadan önceki teşviklere ise herhangi bir kulp bulunmadı. Yani onları suç kapsamına almadılar iddaanamede.Ama federasyonun talimatnamesine göre eskiye dönük cezalar verilebiliyormu orasını bilmiyorum
Federasyon verebilir, eğer suçlu görürse geçmişe dönük ceza verebilir. Sporda Şiddeti Önleme'ye yönelik yasa çıkmadan önce de federasyonda küme düşürme yetkisi vardı. Bir maçın sonucunu değiştirmeye yönelik bir girişim varsa, cezası da vardır.
Federasyon görmezden gelebilir, o ayrı bir durum. Yasa yayımlanırken, bu yasa yayımlandığı tarihten itibaren yürürlüğe girer diye bir ibare olur genelde, talimatlarda böyle bir ibare olduğunu sanmıyorum.
Teşvikler yargıda nitelikli dolandırıcılık olarak değerlendirilse de, federasyon bunu maçın sonucunu değiştirmeye yönelik girişim olarak alabilir. Alırlar mı? Sanmıyorum. Mahkeme ne karar verirse sadece ona bağlı onu uygularlar.
aynen öyle. hiçbir Fenerbahçeli istemiyor bunu.. bu madde değişmemeli. ve Aziz Başkan da Nihat Özdemir i azarlamış ve istemediklerini söylecek bizim kulüp yöneticileri kulüpler birliği toplantısında..Quote:
58. madde değişmemeli, varsa suç herkes cezasını çekmeli. Eğer bu maddenin değişmesine onay verirse Fenerbahçe yönetimi benim gözümde değerleri düşer. Suçlu bulunup küme düşürülsek belki takımıma daha çok sarılırım ama bu maddenin değişmesini istemeleri bu bağı sarsar, eminim ki çoğu Fenerbahçeli için bu geçerlidir. Eğer suçluysak bir an önce düşürelim ve içimizdeki posaları temizleyelim, değilsek zaten ortalığı yıkarak geleceğiz.
şuna da bir bakın derim http://imageshack.us/photo/my-images/683/assng.jpg/
Kimse konuşmaları inkar etmiyor ama dosyada bunlar tek taraflı yani iddia makamının suçlamasını kanıtlamak için seçilip koyulmuş bölümler, bak Trabzonspor bir link paylaştı orda İBB'li oyuncunun telefon konuşması var, içerikte Fenerbahçe adı geçmemesine rağmen haberi yapan editör direk Fenerbahçe'ye bağlıyor bunu.Quote:
DisCo
İbrahim Akın olayı ise tam bir komedi, Şimdi DisCo sen git bir adam öldür, suçunu itiraf et yaptım de sonra serbest bıraksınlar seni elini kolunu salla dolaş dışarıda, şuan İbrahim Akın'la şu teşbih arasında ne fark var ? Adam suçunu itiraf etmiş eldeki tek somut delil suçu işlendiği kendi tarafından beyan edilmiş tek kişi ! ama sen bunu serbest bırakıyorsun ve adam şimdi Anteple idmanlara başladı haftaya maçlara çıkacak, hadi izah et bakalım bu durumu.
Veya -yanılmıyorsam Mecnun Odyakmazın ifadesinde- Ak Parti'nin adı geçiyor, ama savcı bu kısmı makaslayıp öyle iddianame'ye atıyor, şimdi sen bana kalan bilmem kaç yüz sayfada bunların yapılmadığını olayların çarpıtılmadığını açıklayabilir misin ?
Biz hiçbir şeyi inkar etmiyoruz, iddia makamı görevini yerine getirdi suçlamalar bu dedi buradaki herkesten ricam biraz sabır gösterip davayı beklememiz, yarını düşünmeyen yöneticileriniz gibi kesin ve keskin ifadeler kullanmaktan kaçınmanız, Savunma tarafınında haklarını yok saymamanız, Yok eğer bunlar yeterlidir savunmaya gerek yok bunlar zaten suçlu deyip kesip atacaksanız Mahkemeler niye var ? Sekopej'in her defasında söylediğine imzamı atarım "Fenerbahçe bu davadan aklansa bile her zaman şikeci damgasıyla kalacaktır" (Nokta)
Fenerbahçe'nin avukatı vardı,sürekli kanallara çıkan. İsmini unuttum şimdi. ama onun dediğine göre bu tutuksuz yargılanmak üzere bırakılanların hemen hemen hepsi sadece şike yapmakla yargılanıyorlarmış.İçerde kalanlar ise şike suçlamasının yanısıra suç örgütü kurma,çete kurma gibi farklı şeylerle suçlanananlarmış. O yüzden bırakılmamışlar. Yani İbrahim Akın da henüz aklanmış değil :)
Bu arada Muhammed'in verdiği linkteki resimde yer alan telefon görüşmesi de enteresan. Şike yok, teşvik yok, aslanlar gibi çıkıp oynarız oyunu çirkefleştirmeden demiş Mecnun Odyakmaz...
Tutuksuz yargılanmak aklanmak demek değil zaten, tedbir kararının kalkması garip olan.
Şike şuan nisan ayında çıkan yasayla beraber suç değil mi ? Suç.Quote:
nannar
İbrahim Akın savcılık sorgusunda bunu kabul etmiş mi ? Etmiş.
Tabi ki serbest bırakılması onun yargılanmayacağı anlamına gelmez ama böyle ağır yıllar içeren bir suçu işlediğini kabul eden adamı serbest bırakmanın mantığını kavrayamadım ben. Özellikle İbrahim Akın'ın avukatı aracılığı ile "Savcı bana suçu kabul et seni serbest bırakalım diye psikolojik baskı uyguladı" açıklaması da halen duruyor.
Ben İbrahim Akın'ın dışarda olmasını savunmuyorum ya da Akp'li ismin çıkarılması tam yerinde bir karardır demiyorum. Başka anormalliklerde göstermene gerek yok bunları da haklı bulmadım. Zaten benim bahsettiğimde bunlar değil.
Sürekli olarak kesin ve keskin ifadeler kullanmaktan kaçınmanız diyorsun. Öncelikle birşeyi isteyebilmen için senin bu davranışı göstermen lazım ki bizde seni model alalım. Sürekli olarak iddianamede oyun var, gazeteler oyun çeviriyor, hükümet oyun çeviriyor, TFF oyun çeviriyor diyerek kesin hükümde bulunmuyormusun.
İBB, Barcelona sanki demen bile iddianamede yazanların doğru olmadığını dile getiren bir cümledir. Yani İBB yenilmeyen bir takımda biz şike teklif edeceğiz güldürmeyine getiriyorsun. Ben Fenerbahçe'nin ya da Beşiktaş'ın İBB'yi rahat rahat yendiği maçları hatırlamıyorum. Hatta bu takımın Galatasaray'a özellikle kaybettiğinden bile bahsediliyordu. Zar zor yendiğin bir takım demek ki Barcelonaymış. Tabi ben yanlış hatırlıyorsam bu söylediklerimin bir manası yok.
İddianamede kesilen, biçilen yerlere gelince. Telefonda malatya dersin. atya kısmını keserek mal dedi diye iddianameye koyarlar. Senin dediğin doğru olur. Ne Aziz Yıldırım'ın ne ekibinin ne İbrahim Akın'ın ne diğerlerinin konuşmalarını kesmesende anormal. Kesmişler diyerek konuşulanları yok sayamazsın.
Yazılanlar yapılanlar zaten apaçık ortada, bir de madalyonun öteki yüzü var.Quote:
DisCo
Bir hükümde bulunuyoruz doğrudur ama gerekçelerini de ortaya koyuyoruz hiçbir zaman tff oyun çeviriyor deyip nokta koymadık belgelerini gösterdik bakın bu böyle dedik dediklerimizi destekledik, iddianamede oyun var dedik bu sözümüzü destekleyen yerleri gösterdik yani sözü söyledik nokta koymadık virgül koyduk anlattık, bu savunmanın doğal hakkı değil midir ? peki karşı tarafın tavrı ne ? efendim şurada şöyle yazmış tamam fenerbahçe suçludur ? ee peki sen savunmayı dinledin mi ? hayır. işte bu kesin ifadedir. Kesin ifadeden kastım bu.Quote:
Sürekli olarak iddianamede oyun var, gazeteler oyun çeviriyor, hükümet oyun çeviriyor, TFF oyun çeviriyor diyerek kesin hükümde bulunmuyormusun.
O sadece bir ironiydi bir inkar değil. Ne demeye çalışmış İBB'li oyuncu "... hiç sorma yenecektik de zaten istemediler" okudukça gülüyorum, bu ne güç bu ne kuvvet, istedikleri zaman yenebiliyolarsa buyursun yensinler o zaman. (:Quote:
İBB, Barcelona sanki demen bile iddianamede yazanların doğru olmadığını dile getiren bir cümledir.
Ben bu kısmı tam anlatamadım sorun ondan kaynaklanıyor sanıyorum, hep diyorum savunma tarafını dinlemek lazım. Bu bir iddianame ve iddia sahibi savcı suçlamalarını destelemek amacıyla bunu destekleyebilecek konuşma vs belge ve bilgileri derleyerek bunu iddianame'ye koymuş. Buradaki arkadaşların bunları paylaşarak düştüğü hatada burdan kaynaklanıyor. Yani orada Aziz Yıldırım veya Fenerbahçe'yi suçsuz gösterecek bir yazı belge bulmak komik değil midir ? Bu tek taraflı bir suçlama zaten, siz sadece oraya bakarak direk Fenerbahçe'yi suçlu bulursanız o zaman ne savunma hakkına gerek kalır ne de mahkeme'ye. Onun için sadece iddianame'ye itibar ederek direk suçlu bulacaksanız bu takımı, bu kesin ve keskin bir hükümdür bu çizgiyi görmek lazım.Quote:
Kesmişler diyerek konuşulanları yok sayamazsın.
edit: Bir daha diyorum, iddianamede yazanlar doğrudur veya yanlıştır demiyorum, ama orada A yazıyorsa yarın savunma tarafı B belgesini gösterir A'yı çürütür, A suçlaması düşer. Bizim daha olay bu aşamaya gelmeden Fenerbahçe suçludur, Aziz Yıldırım öyledir böyledir veya tam aksi yönde bir şey deme lüksümüz yok, elbet herşeyin bir açıklaması vardır, zaten mantıklı ve delilli bir açıklamanız yoksa suçlama ile başbaşa kalırsınız. biz bu aşamada sadece yorum yaparız "biz temiz olduğumuza inanıyoruz, bu suçlamalardan aklanacaz vs"
Burada, bence Fenerbahçe suçlu, yazınca masumiyet karinesi deyip, Fenerbahçe'nin suçu ispatlanmadı, suçsuzdur deniyordu fakat gazeteler, TFF, siyasi otorite, dava bile açılmamış kulüpler dahi vs. hepsi Fenerbahçe düşmanı, kötü, yanlı, olayları çarptıran vs. oluyor; Fenerbahçe dışında kimse masum değil muhtemel.İlginç :)
Düşünülen 58. madde değişikliği bu yılın son rezaleti olur herhâlde.Dünya'nın hiçbir büyük liginde şikenin cezası affedilmez, bizimkiler affederse yazıklar olsun.Onlarca yanlışa bir yanlış daha ekleyin.Kulüpler birliğine sormak da apayrı bir rezalet, ne diyecekler düşürün bizi mi?
Şu dava da sonuçlanırsa sonuçlansın artık düşen kalan belli olsun.Bakalım Fenerbahçe suçsuz çıkarsa zararlarını nasıl karşılayacaklar veya Fenerbahçe suçlu çıkarsa onun yerine ligde olması gereken takımın zararlarını nasıl karşılayacaklar, lig sıralamasını nasıl ayarlayacaklar; en çok bunu merak ediyorum.
Şike yapıldığını gösteren 2 tape var. Ancak Akp'li bir ismin listeden çıkarılması var. 2-1 İbrahim Akın dışarı çıktı, sözleşme imzaladı. 2-2 oldu. Adres metris cezaevi yazılmıştı. Aha 3-2 öne geçtik, bu iddianame asılsızdır. Arkasından bir telefon konuşması daha 3-3 oldu gibi yorumlayarak bir süreç tartışılmaz. Ana konu bir özümsenir sonra alt konular tartışılır. Ana konuda şikedir.
Buradaki yazılarda sadece yorumdur. Bilimsel çalışma yapmıyoruz. Olanı değerlendiriyoruz. Yoksa bu konunun açılmaması ya da açıldıktan sonra kapatılması gerekirdi. Savunma kendini anlatır, ona göre de yorumumuz elbet olur.
Fenerbahçe şampiyonlar liginden men edildikten sonra "Eğer bizi Avrupa Kupalarına göndermiyorsanız ve suçlu buluyorsanız o zaman Süper Lig'de neden tutuyorsunuz, Ligden düşürün" diye, yönetim ve oyuncular kendi aralarında karar almadılar mı? Aldılar. Taraftar da bunu destekledi. TFF toplantı yaptı düşürmedi. Bugün bazı basın yayın organları sürekli "Fenerbahçeli yöneticiler 58.madde değişikliği için oraya buraya bastırıyor vs" diye haberler poh pohlayarak sanki Fenerbahçe suçu kabul etmiş de düşmemek için çabalıyor havası yaratıyor ama öyle bir durum olsa yukarıda söylediklerim zaten gerçekleşmezdi.
Bu açıklama savcıdan, soruşturmadan bağımsız Fenerbahçe yöneticisi tarafından yapılıyor. Herkesin başına birşeyler gelme ihtimali, her zaman birbirimize ihtiyaç olduğu, bırak ihtiyacı biz olmazsak bu ligin tadının olmayacağını hangi amaçla anlatıyor yorumu sizlere bırakıyorum.Quote:
Nihat Özdemir, ''Geçtiğimiz günlerde 'Galatasaray'ın da bir gün bizim desteğimize ihtiyacı olacaktır' şeklinde açıklamanız vardı. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz'' şeklindeki soruya ise şöyle yanıt verdi:
''Spor hayatı uzun bir süreç, yarın kimin başına ne geleceği hiç belli olmuyor. İnanmasam da, yahut da gerçek olmasını istemesem de, UEFA'da şu an bir iddia var. İşte 4-5 yıl evvel Galatasaray'ın bir maçıyla ilgili bazı sıkıntıların olduğunu söylediler. Her zaman birbirimize ihtiyacımız var. Bırakın ihtiyaç olmayı, biz Türk sporunda olursak eğer Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor ancak ligler ve diğer spor dalları o zaman güzel olur. Benim söylemek istediğim oydu. Bize ihtiyaçları var derken 'Fenerbahçe'nin ligde mücadelesine ihtiyaçları' var demek istemiştim. Yanlış anlaşılmasın.''
''Size karşı Spor Toto Süper Lig'de mücadele eden diğer takımların tutumları nasıl'' soru üzerine ise Özdemir, ''Daha bu konuda çok büyük bir mesafe kat ettik diyemem, ama daha görüşmelere de başlamadık. Sadece bir sohbet toplantısı olmuştu. Bir gündem maddsi değildi. Daha önümüzde günler var, zaman var. Onun için bakacağız'' cevabını verdi.
O yüzden kör göze kör parmak derler ya. Biz paralarımızı takır takır ödüyoruz diyorlar. Ödesinler, gözüm yok ama bu soruşturma bizi mali açıdan etkilemedi hatta borç bile ödedik demeyin. Sonra bir kongre üyesi çıkar ve borcu borçla kapatıyorlar der. Oyuncuları satılıyor. Gelen para helali hoş olsun. Ancak çıkıp soruşturma yüzünden satmadık demesinler. Sonra bir telefon konuşması yakalanır. Yöneticinin sesi bize 1 yıl verin, borçları ödeyelim tüm takımı satarım der. Bizi düşürün olaylarına girersin. Sonra yöneticin çıkar yukardaki açıklamayı yapar. vs.
Taraftar önü taraftar arkası farklı yaklaşmamak lazım. Çünkü taraftar önünde coşarsan bu insanlarda hayali destanların peşinde koşar.
Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener'in hakemlerle ilgili sözleri, şike iddianamesinin ek klasörlerinde yer alıyor. Trabzonspor Asbaşkanı Nevzat Şakar ile görüşen Şener, "...işte dedim oraya Cüneyt Çakır'ı, bize de Fırat Aydınus'u atayın. Öbür haftaya bize Barış Şimşek, Fenerbahçe'ye Abdullah..." diyor.
Şike iddianamesinin ek klasörlerinde yer alan 10 Mayıs tarihli Sadri Şener-Nevzat Şakar görüşmesinde hakemlerle ilgili görüşler dile getiriliyor. Kayıtlara geçen görüşmede şu sözler sarf ediliyor:
".........
N.Ş - .....Başkan bak, şeylen ilgili önümüzdeki atanacak hakemlerlen ilgili önden kestirme yaptırıyorum, haberin olsun. Atanacak olan hakemleri artık mercek altına alacağız, falan öyle bir şey düşünüyorum.
S.Ş - Kim mesela?
N.Ş - ...önden kestirelim biraz
S.Ş - Şunu söyleyeyim; mesela Bülent Yıldırım'ın göstermediği kırmızı kart Mahmut'a aynısını söyledim, gazetelere tık yok bizimki bir hafta sürdü dedim.
N.Ş - ...başkan bir de şey Fenerbahçe stadındaki şeyi o baskıyı soyunma odalarını falan filan dedim ona....lan çalışın biraz dedim ona göre çık onları konuş dedim. Oradaki baskıyı hakem şeyini...
S.Ş - Tamam tamam
N.Ş - Senin aklına gelen bir şey varsa şey yaptıralım
S.Ş - Başka bir şey yok. İşte dedim oraya Cüneyt Çakır'ı atayın bize de Fırat Aydınus'u
N.Ş - Aynen öyle, aynen öyle doğru
S.Ş - Öbür haftaya ne yapacağız abi? dedi. Dedim şeyi bize atama
N.Ş - Yani gırgır geçerek mi dedi?
S.Ş - Yok, ciddi söyledim ya yok ki kalmadı ki
N.Ş - Haftaya bir şey yapsınlar başkan....Cüneyt
S.Ş - Öbür haftaya dedim bize Barış Şimşek, Fenerbahçe'ye Abdullah
N.Ş - Doğru
..............."
bunlara bakınca; olayların nasıl üzerinin örtüldüğü belli oluyor. hedef hep Fenerbahçe... 58.madde de bizim için değil, diğerleri için isteniyor.Quote:
TS yöneticisinin 'Sivastan balık isteyenlere balıkları versinler sıkıntı yok' demesi karşı tarafın telefonda 'var hazır hazır balıklar hazır tamam' demesi sizler için gayet normal..