Printable View
Neyse konuyu iyice rayından çıkardık :) Yanlış yerde tartışıyoruz bunları. Velhasıl kelam Estonya kadar ancak puan toplayabilen, Macaristan'ı yenmeyi beceremeyen oyuncu topluluğu Dünya Kupası hayali de kuramaz.
FIFA sıralamasında 45. sıraya geriledik, 4. torba takımı olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Düşünsenize hangi ülke ister 4. torbadan Türkiye gelsin :D
evet 1. torba olsak herkes ister ama 4. torbada bir havamız olur 4. torbadan gelmesin Türkiye diye eheheQuote:
Originally Posted by Deus Dominus
Bu arada 30 yıl filan denilmiş ama şu andaki Alman futbolunun yapılanması 2006 dünya kupasına bağlıdır o dünya kupası almanlar çok önem verdi futbolcu filan yetiştirme konusunda ondan sonra da bu muhteşem görüntü çıktı ortaya tabi yoksa 90larda almanya o kadar başarılı değildi yani bir milli takımın takır takır işlemesi için ortalama 8 yıl yeterli (Organizasyonun almanya verilişi-2006da italyaya elenen çok üst düzey oynamayan almanya-2008de final oynayan muhteşem almanya'ya kadar)
Tabi onlar da bir de futbolu bilenler yönetiyor mesela bayern'in pernosellerine bakın hepsi üst düzey futbol geçmişi olan kişiler ya da mesleklerinin en iyilerindenler yani bizim ülkemizdeki sorunlar bu herkes futboldan anladığını sanıyor ama kimse tam olarak anlamıyor
Herkes diyordu "gençleşelim gençleşelim" diye. İşte buyrun gençleştik.
Gençleşme böyle olmaz. Kim varsa ne varsa milli takımdan sildik adamları.
Bir de hala "Emre" artık bıraksın diyenler var ya onlara hiç sözüm yok.
Yuzde yuz eminim Emre olmasaydı biz Estonya'yı da yenemezdik.
İster begenin ister begenmeyin ama şu maçta Emre Semih şentürk, Servet olsa sadece bu 3 oyuncu işin rengini çok ama çok değiştirirdi.
Bizim sahada uluslararası alanda en tecrubelimiz Arda'ydı dün. 1987 dogumlu Arda.
UEFA'nın "intense" kategorisine koydugu maçları en fazla oynayan oyuncumuz belki de.
Böyle gençleşme olmaz, eskiden hizmeti olmuş oyuncuları bu şekilde sogutup postalamak olmaz.
Ruhu, sinerjiyi kaybedersiniz böylelikle zira kaybettik de. Yenildiğimiz Macaristan'da kaleci yok da gidip 37 yasındaki Kiraly'yi oynattılar. Ya da Zoltan Gera ilk maçta bize gol atmıştı. Forvet yok da mı onu hala milli takıma çagırıyorlar. Milli takım başka bir şey. Semih çat diye milli maçlarda 11 olmadan önce 1-2 sene takıma cagırılmalıydı kampları yasamalıydı abileriyle. Gençleşme böyle olur.
Ayrıca alt millilere hiç mi hiç önem vermiyoruz. Muhammet Demir hala milli takımda yok. Tamam sakatlık yaşadı vs. Ya sakatlıktan önce neden alınmadı? Bu Muhammet Demir dediğimiz adam her yaş kategorisinde milli takım kaptanlığı yapmış, FIFA tarafından geleceğin yıldızlarından biri olarak gösterilmiş bir oyuncu. Al takıma Mevlut yerine, oynamasın hemen, kampları yaşasın arada bir sonradan oyuna girsin vs. Anlatacak cok sey var gerçekten, çok sebep var. Bir de ne olur bizim gucumuz bu falan demeyin. Biz çok güçlü bir ülkeyiz ama kendimizi yönetmekte sıkıntı yaşıyoruz sadece sporda değil her konuda.
Bizim oturma odası kadar ülke, fakirlikten kırılan ülke İngiltere'nin önünde 1.
Yukaridaki yorum : +1
Bu kadro ve teknik adamla ilerleyen maçlarda da ancak bu kadar yapabileceğimizin göstergesi oldu bu maç. Androrra karşısında oynanan futbol zaten ortada. Ama asıl sorun, Andorra ve Macaristan adında ki bu iki vasat takıma da bir tane organize atak yapamamak. Kendi evimizde Macaristan'a saldıramadık şöyle.
Abdullah Avcı yetenekleri, tecrübesi, seçimleri ile Milli takımı yönetmek için yeterli olmadığını bir kez daha göstermiştir. Şimdi şapkayı öne koyup düşünme vakti ...
Abdullah Avcı bıraksın artık gelsin Fatih Terim'in asistanlıgını yapsın.
Alman futbolunun yapılanması 2006 dünya kupasında olmadı zaten bir yapılanma vardı ama az da olsa kısa bir dönem kötü bir döneme girdi. Ve bundanda eğitim ve altyapı çok iyi olduğu için hemen çıktılar. 30 sene dememin sebebide bu bizde eğitim ve altyapı yok bunu yapılandırmak içinde en az 30 sene lazım. Bizde kötü döneme girme çıkma yok zaten biz iyi bir döneme hiç girmedik.Quote:
Originally Posted by zeck17
2008 değil 2002. Biz 2002'de 3 olunca yere göğe sığdıramadık takımımızı ama adamlar final oynamasına rağmen ortada bi sorun olduğu kanısına varıp değişmeye başladı. Bizde değişen sadece hocalar oldu başka bişe değil. Sora 2008'de ite kaka 3. olduk yine eniyisi biziz sandık ama öyle olmadığını cabuk gösterdiler bize. Sistem böyle gittikçe (Daha doğrusu sistemsizlik.) biz 8, 10 yılda bir geçici başarılarla avunmaya devam ederiz.Quote:
Originally Posted by zeck17
27 yaşındaki podolski 108 kez milli olmuş arkadaşlar. İstikrar var. Bir oyuncuya inanıyorlarsa onu mutlaka oynatıyorlar. Bu iş böyle oynaya oynaya oluyor. Almanya yıllar önce bir kaç oyuncu adapte etti A milli takıma, sonradan oyuna aldı önemsiz maçlarda oynattı ama hep kadroya aldı. Öyle Pat diye çıkmadı karşımıza o Almanya'nın genç kadrosu. Müller dediğin adam 24 yaşında 40 küsür A milli olmuş. Klose'nin yanına koydular, atıyorum Borowski'nin yanına koydular, Freidrich'in yanına koydular, Frings'in yanına koydular Ballack ile oynattılar böyle böyle bu adamları ısındırdılar uluslararası futbola soktular.
Mesela şu an pek oynamasa bile adamların gelecekteki kalecisi belli. Şimdiden alıyorlar milli takıma. Bizim Onur'dan sonra kim kaleye geçecekse o 3.kaleci olarak alınmalı her maça. Tolga olmamalı 3.kaleci. Bu sadece kucuk bir örnek.
Ulkede Ebri Polat bile Milli takim hakkinda ortaligi karistiracak yorumlarda bulunuyorsa bence daha sorun aramaya gerekmez :)
Herkesin ne dediğini tam bilmiyorum ama, Abdullah Avcı göreve gelirken, başarısız olsakta arkasında duralim, istikrar çok önemli bunu sağlamayalıyız derken bir anda nedenini anlamamak istiyorum bir anda anti Abdullah Avcı'cı bir tutum çıktı ortaya. Şimdi eminim ki o istikrar diyenler bugün Avcı'nın görevden alınmasını istiyorlardır.
Ha sahada oynanan oyun iyi miydi diye kendime sorduğumda çoğu maçta vasatın altındaydık. Macaristan maçında oynadığımız oyun bence iyidi. Yakaladığımız posiyonlar vardı. Basit bir gol yedik ve bence şanssız 2 puan kaybettik.
Dediğim gibi bir kesim çıktı bir anda sağdan soldan ne bulurlarsa Abdullah Avcı'ya saldırmaya başladılar.
Hiddink dönemiyle bu dönemi karşılaştırdığımda "sonuçsal olarak" iyi gözükmese de daha "sağlıklı" bir dönem geçirdiğimizi düşünüyorum.
Bir grup sadece Semih'e yüklenmiş (çoğu FB'li.) Bir grup da sadece A.Avcı'ya yüklenmiş. Bir suçlu aramak bence çok gereksiz.
Semih'e yüklenip, şanssızlık vurgusu falan yapanlara soruyorum; Romanya maçında, önceki Macaristan maçında da Semih mi hata yaptı? Hocanın arkasında duralım onu kazanalım diyenler 10 yılda bir gelen yetenekli genç stoperi harcıyorlar.
Gelelim A.Avcı meselesine; Bence miadını doldurmuştur. Herkes Milli Takım hocalığı yapamaz. Kulüplerimizdeki baskı bile üst düzey iken, Milli Takımda ki baskısı tarif bile edemiyorum.
Sürekli birilerini tukaka yapıyoruz. Bu anlayışta yanlış. Eğer sizin Milli Takımınızda 3 farklı milli takımı uçurmuş bir adam başarısız oluyorsa; bunun sebeplerini onda değil kendimizde de aramalıyız.
Ne yazıkki futbolun temel bileşenlerinden bazıları bizde eksik. Rijkaard'ın dediği gibi bizde herşeyden biraz var ama hiç bir şey tam değil. Ne yazıkki sistem,altyapı gibi kelimeler bize çok uzak. Bizim yapabildiğimiz tek şey iman gücüyle saldırmak. Ne yazıkki amatörüz ve bir başarı yakalarsak ya mucizevi şekilde gelişen bir jenerasyon olacak ya da 2008'deki turnuva gibi şansımız tavan yapacak..
Onun için Semih o hatayı yapmamış olsaydı da Brezilya'ya gitseydik bile bu durum değişmeyecektir. O yüzden sistemin olmadığı bir yerde Milli Takımın başında A.Avcı gibi altyapı hocasını değil, kaosu lehine çeviren Fatih Terim gibi adamlar olması lazım.
Dünya ve Avrupa futbolunda kalıcı ağırlığı olan bir ülke değiliz. Bunu kabul etmek lazım ki; bireysel olarak daha iyi olsak da takım olarak Macaristan ve Romanya'dan çok daha kötüyüz. Macaristan'ın 1-1 sağladığı dakikadan sonra yaptığı oyun soğutma taktiklerinin bir tanesini bile ne Milli Takımımız ne de kulüp takımlarımız yapabiliyor.
Türk insanı karakteristik özelliklerinden ve geçmişinden dolayı her yerde heybetini konuşturmak istiyor doğal olarak. Ama şunu kabul edelim ki; Milli Takımlar düzeyinde futbolun birinci sınıf ülkelerinin futbolunun çok uzağındayız. Bunu değiştirmek istemedikçe herkesin cebini doldurma derdi olan bir düzlemde; kimse Milli Takım ruhu kayboldu diye söylenmesin.
Bu ülke futbolu; Hiddink, Zico, Lucescu, Löw, Pareirra, Rijkaard, Del Bosque, Schuster gibi adamları harcadıysa, günlük çekişmeleri bırakıp, biz nerede eksiğiz nerede yanlışız bunu düşünmemiz lazım. Ne yazıkki Türk toplumunun yazılımında kendi hatasını kendisinin anlayıp kendini düzeltmesi gibi erdem yok.
Ahahh :) Öyle deme ama futbolun içinde bir kadın o. Topçularla takılmışlığı vardı :)Quote:
Originally Posted by Bordo61Mavi