TBL Transfer Dosyası topiğine yazmıştım. Iverson benim için çok değerli bir idoldür:
Quote:
Güle güle The Answer! Senin adına sevindim. Her nereye gidersen, her nerede olursan ol, benim için her zaman dünya basketbolunun en özel idollerinden birisi olarak kalacak, hep saygıyla hatırlanacaksın. Ben zaten seni buraya gelmiş saymıyorum. Hatta Memphis ve Detroit maceranı da yok farzediyorum. Ben seni her daim 1996-2009 yılları arasında bir yerlerde arayacağım.
Lige ilk girdiğinde; "Ben Jordan olmayacağım, Magic olmayacağım, Isiah Thomas'ta olmayacağım. Onların ne yaptıkları umrumda değil. Ben Iverson olacağım" dediğin gün "ne küstah, ne görgüsüz, ne şımarık" diye düşünmüş, antipatiyle bakmıştım sana. Malesef Jordan olamadın, Magic olamadın, hatta Isiah bile olamadın. Onlar gibi olmak kolay değildi zaten. Ama Allah kalbine göre verdi; Iverson oldun. Tırnaklarınla kazıdın başarının yollarını. Her sene önyargılarımızı biraz daha kırdın, içtenliğine inandırdın. 2001 yılında Staples Center'da Lakers'ı tek başına devirdiğin gün... O gün Lakers'lıydım, o gün "adamım Shaq için uyanmıştım maça." O gün kalbimi gerçekten fethettin. O gün Lakers'ın kaybettiğine üzülmedim. Küçücük bir adam devlere meydan okumuştu, bu bir Dede Korkut destanı gibiydi.
Keşke biraz daha düzgün yaşasaydın. Keşke bütün yükü yeteneklerine ısmarlamasaydın. Keşke düzenli bir antreman proğramın olsaydı. Yediğine, içtiğine, uykuna, eğlencene dikkat etseydin! O zaman gerçekten Jordan, Bird, Magic, Isiah olabilirdin; "istemem" desende onlar gibi olabilirdin. Olsun... Sen böyle de efsanesin ve seni izlemek, seni seyretmek büyük bir şanstı.
Yolun açık olsun.