Son maçların öyküsü:
Eskişehir spor maçından galip gelerek son 4 haftaya girerken
rahat bir nefes aldık:
Trabzonspor maçına biraz da eksikle çıktık kanatlarımız yoktu ve 2 oyuncuyu kupa maçı için dinlendirdik 3-1 öndeydik ama Erkan'ın üst üste yaptığı hatalı hareketler maçı 3-3'e götürüyor ve Galatasaray ile puan farkı 3'e iniyordu![]()
![]()
Kupa finalinde nispeten güçsüz bir takımla çıkıyorduk Antep karşısına ve son dakikaya kadar golü bulamayıp kupa gidiyor derken Morales'in golü bizi ipten alıyor ve penaltılarla kupanın sahibi oluyorduk![]()
![]()
Morales Türkiye Kupası'nın en iyi golcüsü ve en iyi 2. oyuncusu seçiliyordu.
Tekrar lige dönüyorduk,rakip Manisa idi.Sahamızda yine net skorla ayrılarak son iki haftaya 3 puan önde giriyorduk
33. Haftada Adana deplasmanındaydık.Güçsüz rakibimiz karşısında 2-0 öne geçtiğimiz maçta laubaliliğin kurbanı olduk,meğerse oyuncular Trabzon'dan gelen gol haberiyle sermişler ve bu sonuçla şampiyon oluyorduk,son hafta Beşiktaş maçı sadece formaliteydi![]()
![]()
Sonunda kupanın sahibi oluyorduk ama yılı yanlış yazmışlar düzelttiririz![]()
![]()
.
.
.
Birleştirilen Mesaj:
Şimdi ödüllerimiz:
3 sene üst üste fair play ödülünü almaktan gururluyuz
Ligin gol kralı Kalu oluyordu :
En iyi teknik direktörlüğe açık ara ben seçiliyordum:
Yılın en iyi yabancısı Miller, ikincisi ise Kalu oluyordu:
Yılın en iyi gencinde Bora 3. sırada yer alıyordu:
Yılın 11'inde ise yılın 2 yabancısı vardı : Miller ve Kalu