Biliyorum Aygüncüğüm. Farketmez ki. Kariyerine bakalım, başardığı işlere bakalım. Zaten bu benim fikrim, bence öyle. Katılmak zorunda değilsiniz.
Beşiktaş
Eskişehirspor
Berabere
Biliyorum Aygüncüğüm. Farketmez ki. Kariyerine bakalım, başardığı işlere bakalım. Zaten bu benim fikrim, bence öyle. Katılmak zorunda değilsiniz.
Football Manager 2006&2007&2008 Türkçe Dili Çevirmeni & Çevirmen Ekibi Yöneticisi - Turksportal Site ve Forumları Eski Yöneticisi
Yarışın nedense hep dışında tutulmak istenmiş bir takım.. Pek tatmin etmeyen bir futbol ve daha 22. dakikada kendi evinde 2-0 geriye düşüş.. Futbolun acı yüzü denir ya o resmen bu akşam bize gösterdi yüzünü.. Dersanede son derse girmeyip maçı izlemeye eve geleyim dedim, daha yolda 2-0 oldu minibüste pıstım bi köşeye kaldım =)
Ama bugün fark yesek dahi o stadda olmak vardı ki ah ygs ah..! =)
Eskişehir gibi ligimizin kalbur üstü takımlarından birini 2-0 geriden gelip yenmek çok çok önemli bir iştir bana göre ve rakiplere büyük bir gözdağıdır.. Hele ki yarın GS-FB derbisinin oynanacagını ve o maçtan olası bir beraberlik cıkacagını düşünürsek haftanın en karlı takımı oluruz.. Şahsen yarın evimde ayaklarımı uzatıp rahat rahat izleyeceğim maçı. 1 sıra yükselmemiz garanti çünkü..
Orada olamadım ama olan arkadaşlarım anlatıyorlar, spikerler bile defalarca söyledi bu maç şampiyonlugun anahtarı nıtelıgınde bir maç ve 2-0 dan geri gelip almak bana göre kupanın bir kulbunu tutmak demektir.. Futbolcularımıza düşen kalan haftalarda bu formu sürdürmek, ve 2. kez mutlu sona ulaşmak.. Biz böyle oynadıgımız takdirde önümüzde durabilecek bir takım oldugunu sanmıyorum Türkiye'de hele milyon dolarlık 'gol kralları' yanında Bobo gibi bir gol makinemiz varken..
Last edited by anil luque : 27.Mart.2010 at 23:20
Oncelikle Besiktas'i tebrik etmek lazim.Muthis bir geri donus yaptilar ve hakettilerde..Ancak Riza Calimbay'i ben anlamadim.Yanlis anlasilmasin niyetim kotu degil.Ama ikinci yariya en azindan savunma yonu guclu ve kosan bir oyuncu alarak baslayabilirdi diye dusunuyorumi.Umit'i daha erken oyundan almasi lazimdi bana gore.Oyuncu degisiklerinde gec kaldi..Bu mac kotuydu Riza Hoca..
Besiktas cok onemli bir 3 puan aldi.Ve sampiyonluk yarisinin iyice icine girdiler..
Beşiktaş'a helal olsun valla başta ben olmak üzere herkesi yanılttılar iddiaa'da yattı hemAma tebrik etmek gerek 2-0 geride olsalar bile inançlarını yitirmediler..M.Denizli'nin en iyi öğrettiği bir şeydi bu..Maçı izlemesem bile BJK'yi çok takdir ettim..Zirve yarışına büyük bir heyecan kattılar..
Geçenlerde Galatasaray karşısında öne geçip sonradan açık futbol oynayarak fark yiyen Kasımpaşayı ve hocası Yılmaz Vural'ı öve öve bitiremeyenler, şimdi İnönüde skora yatmadılar (aslında yatamadılar) diye Rıza Hocayı ve Eskişehirsporlu oyuncuları zan altında bırakmaya çalışıyor. Yazık size...
Helal Olsun,gerçekten Helal Olsun yaa...İzlerken titriyordum resmen
Bu maç şampiyonluk yolundaki en önemli maçımızdır,yazıyorum buraya
Bunu yapsa ve yenilse bu sefer de 'neden isleyen duzen bozuldu, takimi geriye yaslayip davetiye cikardi, oysa Eskisehir gol kaciriyordu, takimi geriye cekti' denilecekti. Her halukarda BJK alirdi bu maci soke soke, ki aldi da. Ikinci yari 7-8 pozisyon var, 3-2 bittigine Eskisehir sukretmeli, ki 3. yesek de 4-3 alirdik maci.....
Eskişehirspor maça çok iyi başladı.Ü.Karan'ın golüyle maça adeta önde başlamış oldular.Bu golde faul falan yoktu.Ferrari hamle hatası yaptı...
Futbolcular bu poziyona baya itiraz ettiler.Ardından hakem iki üç basit faul daha çalınca hem taraftar hemde futbolcular gerildi.Bu sırada Eskişehir iyi savunma yapıyordu ve poziyon şansı vermiyordu Beşiktaş'a.
Yukarıda kalınla belirttiğim bu paragraf Ernst'in hiçbir tehlike yokken aşırı hırs-sinir karışımı duygularına hakim olamayıp gidip Alper'e dalmasının ve durumun 2-0 olmasının sebebiydi...
Maçın başlangıç düdüğünden Nihat'ın 31.dakikadaki sihirli dokunuşuna kadar Beşiktaş sahada yoktu,Eskişehirspor fırtına gibi esiyordu.Maçın 3-4 olması içten bile değildi...
Ne olduysa bu dakikadan sonra oldu.Müthiş bir arzu,müthiş bir istek ve müthiş bir baskı.Neticesinde dönen maç...
Bugün maçta Beşiktaş için yukarıda anlattığım üzere iki bölüm oynandı.Yoklara oynanan ilk 31 dakika. Ve varoğlu varlarla dolu bir 59 dakika...
Bu 59 dakikanın en önemli isimleri ise Bobo,Fink ve U.İnceman'dı bana göre...
Uğur orta sahaya hareket getirdi.Top kaptı,ileriye taşıdı,şut attı pozisyona girdi...
Bobo savunmayı yıprattı,sağa sola deplase oldu.Golünü attı ve birde asist yaptı sayılır
Fink ligin ikinci yarısının başından beri yüksek seviyede oynuyor.Orta sahada asli görevi olarak savaşıyor,kafaya çıkıyor,top kapıyor.Bunların yanında hücumda da çok verimli.Sürekli sağ ve sol kenarlar inerek top alıyor,arkadaşlarına pozisyon yaratıyor ve onların koşu yolunu açıyor.En iyi yaptığı şeylerden biride ceza sahasına yaptığı öldürücü koşular.Bugünde onlardan üç tane yaptı.İlki Nihat'ın attığı golden hemen sonra İvesa ile karşı karşıya kaldığı pozisyon.İkincisi Bobo'nun attığı golden hemen önce soldan İbo'nun ortasına müthiş yükselip vuruşu.Üçüncüsüde son golde Tello'nun içeriye çevirdiği topa hamle yapıp golün başlangıcında yer aldığı pozisyon...
Mevzusu geçen pozisyonlara gelirsek;
Ümit Karan'ın iki golüde temiz.İlk golde faul falan yok.Ernst'in hareketide net penaltı...
Son gol ofsayt ancaaak o ofsaytın oluşmasına sebebiyet veren kişi Koray'dır. Şöyle ki,Fink Tello'dan gelen topu kaleyi karşıdan gören bir noktadan şutlayacakken Koray arkadan gelerek Fink'i indiriyor ve sendeleyen Fink düşerken son anda kontrolsüz bir şekilde topa dokunarak ofsaytta olan Bobo'ya aktarıyor.Yani anlatmak istediğim;pozisyonda Bobo ofsayt ama 1 saniye öncesi penaltı.Ofsayt pozisyonuna dikkatle bakan arkadaşlar bunu nasıl göremiyorlar hayret doğrusu...
Bobo'ya ilk yarıda Nadarevic tarafından yapılan bir penaltı daha mevcut.İki eliyle omuzlarından kavrıyor ve üstüne çıkıyor.Net penaltı...
Şampiyonluk yolunda müthiş bir galibiyet...
Tebrikler Beşiktaşım...
Yalnız Eskişehir'in ilk golünün faul olduğundan kimse bahsetmiyor o ilginç. Millet son gol ofsayttıya takılmış.
Yok yahu neresi zor. Ümit Karan topa bile bakmıyor. Ferrari'ye bakıyor kolundan çekiyor, dizini de koyuyor, zaten Ferrari topa bakıyor kafaya çıkıyordu dağıldı. Bence açık bir fauldü ama es geçti hakem. 2. dk.da maça geride başlayınca zor oldu tabii. Bu arada Koray'ın Eskişehir adına kaçırdığı bir pozisyon vardı. O da gol olsa dönmezdi maç.
İlk golde Ümit'in amacı Ferrarinin dengesini bozup topu sektirtmek, bunu da başarıyor. Ama bence gününde bir Ferrari o darbeyle yıkılmazdı, sonuç: hakem yorumu diyebiliriz. Ferrarinin orada daha güçlü durması lazım.
Penaltıda Alper topu bırakıp ters yöndeki dizlerini kırmış Ernstin üzerine atıyor kendisini, amacı penaltı yaptırmak. Adama temas var mı? Var. O zaman yapacak bir şey yok, kurallara uygun bir hakem yorumudur.
Ancak hakemin yorumunun maç içinde değişmesi ve bunun çifte standarda dönüşmesi es geçilmemeli. Ivesanın Ernste birebirde teması, Eskişehire verilen penaltıdan daha masum değil. Bobonun indirilişi de normal şartlar altında bariz penaltı, ancak bizim ligde her maçta 3-4 defa olan bir pozisyon. Hakemin kıstası lig geneliyse penaltı vermeyebilir, ancak Eskişehire verdiği penaltıyı düşünürsek vermeliydi.
3. gol malum, bariz bir ofsayt var. Bobonun sayılmayan golünde cetvelle ölçülebilecek ofsaytı yakalayan yan hakemlerin bunu yakalayamamasını, karambolde topa Finkin mi Eskişehirlinin mi vurduğunu çözememelerine bağlıyorum.
Nedeni aslında çok açık; sakatlık. Geçen sezon aylarca sakattı ve oynayamadı. Bu sezon da geldi, askere gitti, sakatlığı atlattı derken buralara geldi olay. Önümüzdeki sezon, sakatlık yaşamaz ve sezon başı kampına katılarak form tutarsa, gerçek Nihat'ı olmasa da ona yakın bir Nihat'ı izleyebiliriz sahada.![]()
Euro 2008'den sonra kim kendine gelebildi düzenli oynayanlardan ? Mehmet Topal mı Servet mi G.Zan mı Nihat mı Hakan Balta mı?
Türk futbolcusu işte bu yüzden profesyonel değil. Adamlar en ufak sakatlığı olsun kendini riske etmiyo Avrupa'da.. Biz ayak kopana kadar uğraşıyoruz. Emre Güngör kaç maç sakat oynadı. Servet kaç maç sakat oynadı. Mehmet Topal sonradan forma giymeye başladı son 2 maç sakat oynadı. Gökhan Zan için birşey demiyorum o zaten genel olarak kolay sakatlanan yapıdaydı. Amerikalı kondüsyonerlerin meyvelerini aldık. Son dakikalarda hortladık hep. Ama en iyi adamlarımızı kaybettik.
Ferrari ve Nihat 4 Hafta forma giyemeyecekLermiş.
ÖLürken BiLe Yanımda oL sevgiLim...
Nihat ve Ferrari 4 hafta yok . . .
Kotu oldu bu, hemde cok kotu. Simdi sagbekte ya Kas ya Ekrem oynayacak, Toraman orta alanda supurucu olarak oynayip Ernst ve Fink'i rahatlatamayacak. Holosko sonradan girip etkili olan bir oyuncu, simdi mecburen ilk 11'de baslayacak. Nihat da cok iyi performans gosteremese de hirsi, tecrubesi, sogukkanliligi ve son vuruslariyla bu kritik haftalarda cok onemli olabilirdi, o da yok, Ferrari'yi zaten konusmaya gerek yok. Bu durumda mecburen supriz oyuncularin katki yapmasi gerekecek. U.Inceman olabilir, ki bu macta cok iyiydi. Ridvan ve Necip cikis yapabilir, Yusuf ve Nobre mutlaka katki saglamali bu durumda. Isimiz cok zor acikcasi, Tabata'nin da sakatligini ekleyince isin icinden cikmak zor oluyor....
İşte bu çok kötü oldu
Nihat'ın yerine Holosko oynar ama Ferrari'nin olmadığı zamanları gördük...Umarım İbrahim Toraman bu süreçte Eskişehir maçında oynadığı gibi oynar.
Ferrari ve Nihat'tan kötü haber!
Turkcell Süper Lig'de Eskişehirspor'u 2-0 geriye düştüğü maçta 3-2 yenerek şampiyonluk yarışında yeniden iddialı duruma gelen Beşiktaş, 2 de fire verdi.
Maçta sakatlanarak oyundan alınan Nihat Kahveci ile Matteo Ferrari'nin 4'er hafta sahalardan uzak kalacağı açıklandı.
Beşiktaş Kulübü Basın Sözcüsü Prof. Dr. Mete Düren, AA muhabirine yaptığı açıklamada, her iki futbolcunun da bacak adalelerinde 2. derece yırtık tespit edildiğini vurgulayarak, 4'er hafta sahalardan uzak kalacaklarını söyledi.
Düren ayrıca, Rüştü Reçber ile Rodrigo Tello'da ise maçta çarpışma ve darbeye bağlı ezikler meydana geldiğini, bu oyuncuları 2 Nisan Cuma günü Ankaragücü ile deplasmanda yapılacak maça yetiştirmeye çalışacaklarını kaydetti.
LigTv
Gerçekten çok kötü oldu.Önce Tabata,şimdi de Nihat ve Ferrari.Umarım eksikliklerini en az şekilde hissederiz.
So what?
Saike
Nihat'ın eksikliği o kadar önemli değil bence. O bölgede oynayacak Holosko - Serdar Özkan - Tello gibi adamlar var. Ama Ferrari olmadığında o bölge bomboş kalıyo. Toraman defansa geçiyo bu sefer Fink - Ernst rahat olamıyo. Vazgeçilmez adamıydı takımın. 4 hafta olmaması demek Beşiktaş'ın havlu atması demektir bana göre. Fenerbahçe'de Lugano eğer 3-4 hafta sakat olmasaydı o puan kayıpları olmayacaktı belki ama oynamadı ve takım dibe çöktü. Aynısını Beşiktaş'ta yaşadı son bölümlerde. Yine aynısı olacaktır.
Çok önemli bir galibiyet aldık. Rakiplerimizin birbiriyle oynayacağı haftada Bursa'da kaybetmişken kazanmamak olmazdı
Tebrikler Kartal'ım.
Kasımpaşa maçını da kazanmış olsaydık şu anda 58-57 olacaktı ama olmadı.
Büyük sıçrayışı gerçekleştirmek isteyen, birkaç adım geriye gitmek zorundadır. "Bertolt Brecht"
Bursaspor 58
Fenerbahçe 55
Beşiktaş 55
G.Saray 53
Nereden nereye...
Yok G.Saray'la F.Bahçe'ye kimse yaklaşamazmış.Yarış ikisi arasında geçermiş.Puan ve gol rekoru kıracaklarmış.Uzay futbolu oynuyorlarmış...
Daha 3 ay önce örneğini yaşadık,nereden gelip şampiyon olduk yapmayın etmeyin dedik ama dinletemedik.Oysa sakalımızda var...
Neyse...
![]()
Artık Fenere yenilmezsek Kadıköyde ŞAMPİYON YİNE YENİDEN KARAKARTAL !
Normal değil işte,o zamanda mükemmel futbol falan oynamıyordu F.Bahçe ile G.Saray.Sadece kazanıyorlardı ve her çıkışın bir düşüşü vardı.Her düşüşün bir çıkışı olduğu gibi...
Artık herkes görmüştür 3 puanlık sistemde nelerin olup nelerin bitebileceğini.İlk 10 haftada ligin bitmeyeceğini...
He şampiyon yine F.Bahçe ya da G.Saray olabilir orası ayrı ama gelinen şu nokta apayrı bir durum...