Bir şey demiyorum, uzatmak da istemiyorum, kulüpler birliğini bırakıyorum dediğinde bırakma diye kuyruğa girenler bu ülkenin taımlarını başkanı değilmiş demek ki.
Aziz Yıldırım bıraksa da herkes hatlasa, yayın gelirlerini 2 katına çıkardı, bu sayede yıllardır istenen ama gerçekleşmeyen, anadolu takımlarının tüm maçlarını canlı yayınlanması gündeme geldi ama bunlar görülmez, tek büyük kulüp dedi, çok antipatik bu, vurun.
Hatalarına hatalı deyin de, hakkını da verin.
"YÜCE ATATÜRK"
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, ''Göreceksiniz Aziz Yıldırım, 3-5 gün sonra benden özür dileyecek'' dedi.
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın, düzenlediği basın toplantısında, kendisiyle ilgili eleştirilere yanıt veren Gökçek, Ankaragücü Yöetim kurulu Üyesi ve Basın Koordinatörü Avni Kavlak aracılığı ile yaptığı açıklamada, ''Göreceksiniz Aziz Yıldırım 3-5 gün sonra 'Melih Gökçek'e yanlış yapmışım' diyerek özür dileyecek'' diye konuştu.
Aziz Yıldırım istifa etmeliydi.Bence taze kan şarttı.Hem bütün suç benim diyorsun, hemde devam ediyorsun.Sonrada 1-2 gün sonra teknik direktörünü kovarsın.Sonrada 5-10 gün sonra 2-3 yıldız alır taraftarın gözünü boyarsın.Sonra bir şey olmamış gibi devam edersin.Şu anda baktığımda Aziz Yıldırım'ın istifa etmesini isteyen taraftarlar azınmıycak kadar çok.En azından kongreye gidip güven oyu tazelemeliydi.Ben böyle düşünüyorum ..
Diğer takım taraftarları bu kadar başkanımıza saldırmasa, onu, onun ifadesiyle "kötü adam" gösterme yarışına girmeseydi, Fenerbahçe taraftarının çoğu Aziz Yıldırım'a bu kadar destek vermezdi... Bu psikolojiyi çok iyi biliyorum... "Madem bu fenerbahçe düşmanı kimseler başkanımıza bu kadar kin ve nefret duyuyor, bu kadar haksız ithamlarla saldırıyor; demek ki, ona destek olmalıyız..."
Evet; onların haksız saldırılarına ve Aziz Yıldırım'ın şahsında Fenerbahçemize yönelik ithamlarına karşı elbette göğsümüzü siper edeceğiz... Ama onlara cevap vermekten kendi eleştiri gündemimizi oluşturamıyor, Fenerbahçenin geleceği adına sağlıklı bir tartışma zemini inşa edemiyoruz...
Şu durumda onlar, rakip yönetici ve taraftarlar Aziz Yıldırım'ın şahsında fenerbahçeye saldırmaya devam ettiği müddetçe Fenerbahçe taraftarı da başkanına destek verecektir... Yani farkında olmadan diğer takım taraftarları ve yöneticileri Aziz Yıldırım'ı haksız ithamlarla suçlayarak aslında onu yıpratmıyor, onunla Fenerbahçe taraftarı arasındaki bağı kuvvetlendiriyor... Rahat bıraksalar; Fenerbahçe taraftarının kendi içinde söyleyeceği o kadar çok şey var ki...
Belkide kötü bir başkanın kalması için yapılıyordur. Bağlar kuvvetlendikçe Aziz Yıldırım gitmiyor ve yanlışları ile beraber 2-3 yılda bir bu duruma geliniyor.
Şekip Mosturoğlu : Ali Yıldırım'ı Rüstü'ye iyi oynamasını söylemek için yolladık.
Bugün yapmış olduğumuz basın toplantısının ardından, NTV SPOR televizyon kanalına telefon ile bağlanan Rüştü Reçber, ’Basın toplantısında hakkımda iddia edildiği gibi başka takım futbolcularını aradığım ispat edilirse futbolu bırakırım’ demiştir.
Bunun ardından, Beşiktaş JK’den yapılan yazılı açıklamada; "Rüştü Reçber, 24 saatini kulübü için harcayan bir sporcu olarak başka takımlardaki meslektaşlarıyla, onların korkmadan ve cesurca oynamaları ile ilgili telefon görüşmesi veya şahsi görüşme yapması kadar doğal bir şey yoktur. Oyuncular arasında bu tür diyaloglar her zaman olmuştur, bundan sonra da olacaktır" demek suretiyle Rüştü Reçber’in basın toplantısında iddia ettiğimiz şekilde başka takım futbolcuları ile iddia edildiği içerikte konuşmalar yaptığını kabul etmiştir. Bu durumda RÜŞTÜ REÇBER, ’KAMUOYUNA SÖZ VERDİĞİ GİBİ’ FUTBOLU BIRAKMALIDIR.
Bu gün yapılan basın toplantımızda Sayın Aziz Yıldırım, kaçan şampiyonluğun sorumluluğunun kendisine ait olduğunu, bir suçlu varsa da bunun kendisi olduğunu açık bir şekilde ifade etmiştir. Bu açık ifadenin, Beşiktaş JK tarafından görülmemesi ve bunun tam aksi yönde açıklama yapılması açıkça, kamuoyunu yanıltmaya yöneliktir.
Beşiktaş JK, kalecisi Rüştü Reçber’in, kulübümüzün rakibi olan takımların futbolcularını aramasının, korkmadan, cesur oynamaları için onları telkin etmesinin; Beşiktaş JK ve/veya Rüştü Reçber’e neden vazife olduğunu da açıklamalıdır.
Rüştü Reçber’in, başka takım oyuncuları ile yaptığı konuşmaları ve gönderdiği sms mesajlarını bilmemiz gayet doğaldır. Zira kendileri ile konuşma yapılan ve Rüştü Reçber tarafından sms atılan futbolcular, bunu etik bir bozukluk olarak algıladıklarından çok sayıda kişi ile bu konuyu paylaşmışlardır.
Bursaspor takımının şampiyonluğu için, Fenerbahçe’nin rakibi olan takımların oyuncularını motive etmeye çalışan Rüştü Reçber’in; ligin son maçında, Bursaspor karşısına hangi özel motivasyonla çıkmış olduğu hem Rüştü Reçber hem de Beşiktaş JK tarafından açıklanmalıdır.
Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Ali Yıldırım, kendisine Rüştü Reçber ile alakalı olarak ulaşan bu haberler konusunda Rüştü Reçber ile görüşmüş, bu görüşmede Rüştü Reçber kendisi ile alakalı olarak konuşulan haberlerin doğru olduğunu kabul etmiş ve bunun üzerine; yaptığının ahlaksızlık olduğunun kendisine hatırlatılması üzerinde endişeye düşmüştür. Akabinde; Rıdvan Dilmen ve Aykut Kocaman ile telefonda konuşan Rüştü Reçber, yaptığının hata olduğunu kabul etmiş, bu lekeyi Bursaspor’a karşı hatasız oynayarak sileceğini ifade etmiştir. Hatta bu konuda, Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Ali Yıldırım’a sms mesajı atarak hatasını kabul etmiş ve Bursaspor maçında bu lekeyi sileceğini yazılı olarak Sayın Ali Yıldırım’a göndermiştir.
Beşiktaş JK’nin konuyu öğrenmesi halinde yapması gereken doğru davranışı, Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Ali Yıldırım yapmıştır. Ancak Beşiktaş JK’nin olayın kendilerine intikali sonrasında yapmış olduğu açıklamadan gayrı ahlaki bu davranışı benimsediği ve zamanında öğrenmiş olsaydı da konuya yaklaşımının değişmeyeceği anlaşılmaktadır. Bu durumun takdiri spor kamuoyuna aittir.
Beşiktaş JK bilmelidir ki; ’Masumane bir davranış olarak görüp, kabul ettiği ve hatta savundukları eylem, TFF Disiplin Talimatının 55. maddesi hükmü gereğince suçtur’
TFF FUTBOL DİSİPLİN TALİMATI
MADDE 55 – MÜSABAKA SONUCUNU ETKİLEME
( 1 ) Müsabakanın sonucunu hukuka veya spor ahlakına aykırı sekilde etkilemek veya buna tesebbüs etmek yasaktır. Bir futbolcuya veya kulübe tesvik pirimi verilmesi de bu kapsamdadır.
( 2 ) Bu hükmü ihlal eden kisiler, bir yıldan üç yıla kadar müsabakalardan men veya hak mahrumiyeti cezasıyla; kulüpler ise küme düsürme cezasıyla cezalandırılır. İhlalin ağırlığına göre küme düsürme cezasına ek olarak puan indirme cezası da verilebilir.
( 3 ) İhlalde sorumluluğu bulunan kisi veya kulüplere ayrıca para cezası verilir.
( 4 ) Anılan yasağın hakemler tarafından ihlali halinde sürekli hak mahrumiyeti cezası verilir.
Fenerbahce.org
Fenerbahçe Cumhuriyeti
Futbolu bırakırsın sözünün eriysen RÜŞTÜ !!!
Aziz Yıldırım'ın güvendiği bir şey olmasa bu açıklamayı yapmazdı zaten, Rüştü savcılığa başvursun, herşey ortaya çıkar.
"YÜCE ATATÜRK"
Arkadaşlar lütfen katılmadığınız fikirlere cevap yazarken ikili tartışmalara yol açacak söylemlerden kaçınalım.Bu tutumlarını devam ettirmekte ısrarcı olan arkadaşlar için gerekeni yapacağız.
So what?
Saike
Gerekirse belge açıklarız diyor yönetim . Rüştü NTVSPOR'da bu benim özel hayatım diyerek açık kapı bıraktı zaten .
mesajlarınızı tamamiyle büyük harflerle doldurmayınız. küçük yazarak dilerseniz tekrar yollayabilirsiniz.
(/s)
Arkadaşlar birşey soracağım davanın sonucu belli oldu mu ?
Yalnız burada Beşiktaşlı arkadaşların yaptığı yanlış bana göre, çünkü yarın öbürgün mahcup olmak var işin sonunda. Sonuçta, Fenerbahçe Beşiktaş'ı değil, Rüştü'yü suçluyor. Beşiktaş aleyhine tek kelime edilmedi. Dolayısıyla Beşiktaş'ı hedef alan bir açıklama olmadığından, taraftarların da Rüştü'yü savunması doğru değil. Oyuncunun yaptığı oyuncuyu ilgilendirir, benim aklımdan Beşiktaş aleyhine tek düşünce geçmedi bu iddia ortaya atıldığında, çünkü hedefteki isim Rüştü.
Başkan ile Rüştü arasında problem hep oldu, sebepleri çok fazla. Zaten Rüştü'nün Galatasaraylı olduğu da biliniyor. Fenerbahçe'de uzun yıllar forma giymiş, şu an Beşiktaş'ta forma giyen, iyi bir profesyoneldir.
Tabiiki haklısın , ama mahçu olma pahasına en azından ben savunuyorum sadece. Mahçup olursam da yazıklar olsun rüştü deyip özür dilerim ben özür dilemekten çekinmeyen bir insanım.
Ancak sizinde sanki herşey açıklanmış ispatlanmış gibi sözünün eriysen bırak futbolu rüştü demeniz hoş değil açıkçası.
1-2 haftaya netleşecektir herşey, o zaman haksız çıkarsam özür dilerim burda , derim rüştü yapmış gerçekten boşuna laf söyledim aziz yıldırıma diye. Ama beklemek gerek bence bazı şeylerin sonuçlarını görmek için.
Benim o lafı söylememin sebebi, Beşiktaş'ın olayı inkar etmemesi. Yani çıkıp açık açık böyle bir olay yoktur denmiyor. O yüzden de doğruluk payı çok yüksek.
Bursaspor'lu Ozan Ipek'te kaleci Onur'a Fener macinda gol yemede benden ne dilersen dile demis vidyoda mevcut internette. Bursaspor Tv de aciklamis akabinde onunla birlikte Amerika'ya tatile gidecegini söylemis. Buda sike sayilmaz mi ? Aslinda parcalar yavas yavas yerine oturuyor Rüstü'nün Bursaspor karsinda adeta dökülmesi, Onur'un devlesmesi üstüne bu aciklamalar herseyi su yüzüne cikardi.. He bunlarin hicbirisi beni ilgilendirmiyor fakat Fenerbahce'ye camur atarken iyiydi simdi bu aciklamalardan sonra ne olacak bakalim..
bu aciklamayi sampiyon olduktan sonra yapiyor yalniz.. mactan önce yapilan bir aciklama degil![]()
Talimatnameye göre ceza gerektiriyor. Eğer ciddi deliller varsa, PFDK'ya sevkedilir ilgili futbolcular.
Ve yine gündem değişti...
Gündemi değiştiren FB yada Aziz Yıldırım değil, medyadır. Yapılan açıklamaları nasıl abartarak dakika dakika aktardılar takip ettiysen bilirsin. Sezon boyunca FB düşmanı lan medya, Transfer Sezonu ve Yıl Sonu açıklamalarında Fenerbahçe'den başka birşeyin haberini yapmıyorlar.
Daha Pazar akşamı eve geldiğimde yazdığım ilk mesaj şuydu:
"Madem bizim rakiplerimizin kalecilerinin Fenerbahçe maçlarında yediği goller birilerinin midesini bulandırıyordu... Bakalım; İbrahim Toraman'ın hatalarından kaynaklı goller de aynı kişilerin midesini bulandıracak mı? Yoksa mide tedavisi mi olmuşlar?"
Evet; şampiyonluk kaybedildiği akşam ilk bu mesajı yazmıştım ama pozisyonlara o karmaşada yeterince dikkat etmediğim için Rüştü üzerinde yoğunlaşmamıştım açıkçası... Tabii bunları sadece; "iş çamur atmaksa böyle de atılabilir"i misallendirmek için yazmıştım; amacım itham etmek değildi... Birilerinin başarıya leke sürmenin ne demek olduğunu görmesini istediğim içindi...
Şunu da sormuştum: "O hataları Trabzonspor defansından bir oyuncu yapsaydı, bugün Türkiye Fenerbahçenin şampiyonluğunu konuşmak yerine o oyuncuya odaklanmış ve organize bir linç kampanyası başlatmış olurdu... Şimdi kimsenin birşey sorduğu yok..."
Fenerbahçe yönetimi "madem öyle; işte böyle" dedi ve bu konuda hissiyatımıza tercüman oldu... Şimdi sıra "temiz ligci" medyada...
Bakalım; bu köprünün altından daha ne sular akacak?..
Yazık yazık....Ne diyeyim daha. Bıktım da zaten koca forumda takımımı tek başıma savunmaktan. Kim ne diyorsa ne yapıyorsa yapsın.
Kesinlikle Beşiktaş takımına ve kulübüne yönelik en ufak bir önyargım olmadığına emin olabilirsin... Aklımın ucundan bile geçmez... Bu olay tamamen Beşiktaş'tan bağımsız bir hadisedir... Ne Beşiktaş yönetimi ne de genel anlamda Beşiktaş futbol TAKIMIYLA ilgili en ufak bir ima yoktur bu yazılanların içinde... Buna yemin edebilirim...
Tek anlatmak istediğim: Fenerbahçe maçlarında pozisyon ve rakiplerin hatalarını mikroskopla inceleyenler ve midesi bulananlar niye aynı hassasiyeti Bursasporun kazandığı maçlarda göstermiyor? Bu çifte standart niye? Bunu anlatmaktı derdim... Beşiktaş kulübünü incitecek en ufak bir ima varsa şahsım adına özür dilerim...