-
01.Ağustos.2010, 00:32
#1
İşin gerçeği ben yarışmacıların bireysel performansına dayalı branşlarda kulüp aidiyetini pek mühimsemem. Beni bir taraftar olarak takım oyunları ilgilendirir. (Yarışma değil, oyun... Yani basketbol, futbol ve voleybol...) Diğer branşlar atletizm, boks, filan bir taraftar olarak değil, sadece olimpik bir yarış olarak ilgimi çeker. Yani düşünsenize, aynı ringde yeri geliyor, iki Fenerbahçeli boksör altın madalya için birbiriyle dövüşüyor, yahut aynı pistte iki Fenerbahçeli koşucu altın için birbiriyle yarışıyor. Yani bireyselliğe ve yarışa dayalı branşları kulüp meselesi olarak görmek mümkün değil...
Beni Fenerbahçe kimliği ile Futbol, Erkek ve Bayan Basketbol ile Erkek ve Bayan Voleybol takımları ilgilendiriyor. Bunlar bir yarışın ötesinde taraftarlık duygularına seslenen oyun; bir çeşit savaş provasını andıran takım oyunu...
Yani Nevin hangi takım adına yarışırsa yarışsın başımızın üstünde yeri vardı. Atletizmi, yüzmeyi ve benzeri yarışları bir kulüp mevzuu olarak görmüyorum. Daha doğrusu yarış ile oyunları birbirinden ayırıyorum. Ama ne yalan söyliyeyim; Nevin'e benim kulübümün sahip çıkması ve onun bir Fenerbahçe sporcusu olduğunu bilmek gizli bir gurur verdi.
Mesaj Yetkileri
- You may not post new threads
- You may not post replies
- You may not post attachments
- You may not edit your posts
-
Forum Rules