1 ile 30 arası toplam 14489 sonuç

Konu: Büyük Şike Soruşturması

Hybrid View

  1. #1
    Nesil
    2006
    Yer
    İstanbul-Acıbadem
    Mesajlar
    4,277

    Default

    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Etik kurulunun raporunu bir defa daha dinle istersen.

    Etik kurulu elimizdeki belgelere gore bazi musabakalarda sike, sike tesebbusu, tesvik veya tesvik tesebbusu vardir diyor. Fakat savunma almadan bu konuda nihai karar veremeyiz diyor.

    Ayrica eksik deliller de var, bu delillerin ulasmasindan sonra yeniden inceleme yapilabilir deniyor.

    Bence dunku aciklamaya en az sevinmesi gereken arkadaslar bu olaylarda takimlarinin isimleri gecen ve futbolsever arkadaslar.

    Futbolseverlerin futbol izleme zevki saibeli olacak bir ligi baslatarak baltalandi. Hafta sonu sadece egelence icin stada gidecek aileler futboldan sogutuldu.

    Isimleri gecen takimlarin taraftarlari ise az sevinme degil, uzulmeleri gerekli. Bu sezon lig baslar ve sezon ortasi, sezon sonu veya ilerleyen donemde karar cikar ve takimlarina ceza uygulanirsa, is sadece o cezalarla bitmeyecek. Anladigim kadariyla Avrupa'da eledikleri takimlardan tutun, ligde maglup ettikleri takimlara kadar herkesin dava acma ve tazminat isteme hakki dogacak. Mesela Fenerbahce Sampiyonlar Ligine katildi, karar sonrasi esasinda Trabzon'un gitmesi gerektigi ortaya cikti. Fenerbahce'nin Sampiyonlar Liginde kazandigi gelirleri Trabzon almak icin dava acacak. Diyelim Fenerbahce sampiyonlar ligi grubunda Arsenal'i yendi ve eledi. Arsenal, Fenerbahce'ye sampiyonlar ligine haksiz katildigi icin dava acacak. Ligde galibiyet ve beraberlik basina prim odeniyor. Bu primleri almak icin Super Lig kulupleri birer birer dava acacak.

    Ligler oynanmasin diyorum basindan beri. Liglerin oynanmasinin ortaya cikartacagi bu kaosun yarayacagi bir tek grup var. Medya. Futbol da, Federasyon da, Kuluper de buyuk zarar gorecek bu isin uzatilmasi sonunda.
    ben dün ki basın toplantısının bir kısmını seyretme şansı yakaladım ve Mehmet Ali Aydınlar'ın da etik kurulunun sunduğu rapordan bir parça okuduğunu dinledim.Orada; etik kurulu şike ve teşviki ispatlayacak kadar belgelere rast gelmediklerini beyan etmişlerdi.Ben mi yanlış dinledim diyeceğim hayı dinlemedim.Mehmet Ali Aydınlar çıktı ve etik kurulunun raporunda "karar vermeye yetecek kadar somut kanıtın" olmadığını ilettiğini söyledi.Bu şartlarda etik kurulun raporu doğrultusunda kimse fenerbahçeye ya da diğer takımlara ceza veremez.Kararı ertelemekte özgür spor hukuku sözüne ihanettir.

    ayrıca anlamıyorum lig ne kadar oynanmasın? 1 sezon oynanmasın istiyorsanız bu saçmalıktır.
    "İngiltere'de 2 büyük takım vardır. 1-Liverpool, 2-Liverpool Genç Takımı" Bill Shankly

  2. #2
    Nesil
    2003
    Yaş
    47
    Mesajlar
    4,569

    Default

    Quote Originally Posted by sananes View Post
    ben dün ki basın toplantısının bir kısmını seyretme şansı yakaladım ve Mehmet Ali Aydınlar'ın da etik kurulunun sunduğu rapordan bir parça okuduğunu dinledim.Orada; etik kurulu şike ve teşviki ispatlayacak kadar belgelere rast gelmediklerini beyan etmişlerdi.Ben mi yanlış dinledim diyeceğim hayı dinlemedim.Mehmet Ali Aydınlar çıktı ve etik kurulunun raporunda "karar vermeye yetecek kadar somut kanıtın" olmadığını ilettiğini söyledi.Bu şartlarda etik kurulun raporu doğrultusunda kimse fenerbahçeye ya da diğer takımlara ceza veremez.Kararı ertelemekte özgür spor hukuku sözüne ihanettir.
    Kurul calismalari boyunca, daha once cumhuriyet savciligi tarafindan ifadesi alinamayan bazi kisilerin ifadelerine ve ifadesi alinan kisilerin ek ifadelerine basvuruldugu ogrenilmistir.

    Bu kisilere ait ifadelerin ek kanit olarak talep edilmesine ragmen kurulumuza ulastirilmamistir.

    Somut bir iddianin dogru olup olmadigi konusunda objektif olarak saglikli bir sonuca ulasilabilmesi icin ilgililerin ifadelerine basvurulmasi bazi yetkili kisi ve kurumlardan bilgi ve belgi edinilmesinin zorunlu oldugu tartismasizdir.

    Bu husus, hukukun tum alanlarinda gecerli olan hukuki dinlenilme hakkinin gerekiginin yerine getirilmesi bakimindan da onemlidir. Ancak kurulumuza sevk olunan dosyada cumhuriyet savciligi gizlilik kararindaki dosyalar da yer aldigindan yapilacak incelemede ilgililerin ifadelerine basvurulmasi gizlilik kararinin ihlal edilecegi anlamina gelmektedir.

    Bu gerekcelerle kurulumuz incelemelerini kendisine teblig edilen dosyadaki belgeler cercevesinde ve bunlarla sinirli olarak yurutmek durumunda kalmistir.

    Bu zorunluluk sonucu bazi iddialar hakkinda kanaat olusturmaya yetecek deliller bulunmadigi, bazi kisilerle ilgili olarak da somut olayla ilgilerinin kurulamadigi gorulmustur.

    Gizlilik karari sebebiyle tum bilgi ve belgelere ulasmanin da hukuken imkansiz oldugu gozden uzak tutulmamalidir.

    Kurulumuz, dosya icerigi ile sinirli olarak yaptigi inceleme ve degerlendirmeler sonunda kanaat olusturmaya yetecek duzeyde kanit bulunan bazi musabakalardaki eylemlerin, ilgili kisiler ve kisilerin eylem ve davranislarinin kulupleri izafesinin mumkun oldugu durumlarda spor kulupleri bakimindan sike,sike tesebbusu, tesvik primi veya tesvik primine tesebbus olustugu kanaatine ulasmis bazi musabakalar bakimindan yada olaylarda adi gecen kisiler acisindan ise kanaat olusturmaya yetecek kanit bulunmadigi seklinde gorus bildirmistir.

    Bu sekilde karar verilen durumlarda sike veya tesvik primi vakalarinin gerceklesip gerceklesmedigi konusunda bir suphe mevcuttur. Ancak bu suphe dogrultusunda kanaat getirmeye yetecek kanit bulunmamaktadir.

    Savciligin gizlilik kararinin kalkmasi veya iddianamenin duzenlenmesi ile birlikte delillerin kamuoyuna acilmasindan sonra yeni delillere ulasilmasi ve TFF yonetim kurulunun, kurulumuzu tekrar gorevlendirmesi durumunda yeniden inceleme yapilmasi mumkundur.

    Kurulumuz ayrica dosyadaki kanitlar cercevesinde bazi kisilerin savcilik evraklarinda supheli olarak belirtilmelerine ragmen somut olayla ilgisi gosterilen yeterli kanit bulunmadigi yonunde kanaat bildirilmistir.
    Etik kurulu metini benim M. Ali Aydinlar'in okumasindan yazdigim sekliyle yukarida.

    Elde olan belgelere gore bazi musabakalarda sike, sike tesebbus, tesvik veya tesvik tesebbusu olustugu konusunda kanaat getirilmistir diyor etik kurulu.

    Devaminda da dedigi, savunmalarini alamadigimiz icin bu eylemler konusunda karar ver( e)miyoruz, gizlilik kalktigi zaman bu konuda tekrar gorevlendirilirsek bu konuda yeniden inceleme yapariz.

    Yani bundan cikartilacak bazi maclarda sike vs. var ama bunun kararini, etik kurulu olarak biz kendimizi riske almamak icin bu karari savunma almadan vermek istemiyoruz ama ileride bizden calisma yapmamiz istenirse bu calismayi yapariz.

    Bu kararsizlik nedeniyle baskalari zarar gorurse de sorumlulugu uzerimize almiyoruz (ozellikle M. Ali Aydinlar'in Avrupa kupalarina gitme konusundaki kendine guvenen gitsin yorumu da bu yonde yorumlanabilir).

    ayrıca anlamıyorum lig ne kadar oynanmasın? 1 sezon oynanmasın istiyorsanız bu saçmalıktır.
    Temizlik yapmak icin gerekiyorsa 5 yil oynanmasin. Futbol, etik degerlerden daha onemli degil. Etik degerlere yeterli onem verilmedigi icin bu sorusturma ile karsi karsiyayiz.

  3. #3

    Default

    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Etik kurulunun raporunu bir defa daha dinle istersen.

    Etik kurulu elimizdeki belgelere gore bazi musabakalarda sike, sike tesebbusu, tesvik veya tesvik tesebbusu vardir diyor. Fakat savunma almadan bu konuda nihai karar veremeyiz diyor.

    Ayrica eksik deliller de var, bu delillerin ulasmasindan sonra yeniden inceleme yapilabilir deniyor.

    Bence dunku aciklamaya en az sevinmesi gereken arkadaslar bu olaylarda takimlarinin isimleri gecen ve futbolsever arkadaslar.

    Futbolseverlerin futbol izleme zevki saibeli olacak bir ligi baslatarak baltalandi. Hafta sonu sadece egelence icin stada gidecek aileler futboldan sogutuldu.

    Isimleri gecen takimlarin taraftarlari ise az sevinme degil, uzulmeleri gerekli. Bu sezon lig baslar ve sezon ortasi, sezon sonu veya ilerleyen donemde karar cikar ve takimlarina ceza uygulanirsa, is sadece o cezalarla bitmeyecek. Anladigim kadariyla Avrupa'da eledikleri takimlardan tutun, ligde maglup ettikleri takimlara kadar herkesin dava acma ve tazminat isteme hakki dogacak. Mesela Fenerbahce Sampiyonlar Ligine katildi, karar sonrasi esasinda Trabzon'un gitmesi gerektigi ortaya cikti. Fenerbahce'nin Sampiyonlar Liginde kazandigi gelirleri Trabzon almak icin dava acacak. Diyelim Fenerbahce sampiyonlar ligi grubunda Arsenal'i yendi ve eledi. Arsenal, Fenerbahce'ye sampiyonlar ligine haksiz katildigi icin dava acacak. Ligde galibiyet ve beraberlik basina prim odeniyor. Bu primleri almak icin Super Lig kulupleri birer birer dava acacak.

    Ligler oynanmasin diyorum basindan beri. Liglerin oynanmasinin ortaya cikartacagi bu kaosun yarayacagi bir tek grup var. Medya. Futbol da, Federasyon da, Kuluper de buyuk zarar gorecek bu isin uzatilmasi sonunda.
    "Delil yetersizliği" kavramı vardır hukukta. Bu ne demektir, istenildiği kadar kanaat getirilirse getirilsin "deliller" yeterli olmadığı, kişiye isnat edilen suçun delillendirilemediği söz konusu ise kişi delil yetersizliğinden beraat eder. Ortaya bir iddia atılıyorsa, bu delillendirilmelidir. Söz konusu rapordaki ifade senin dediğin gibi "savunmaları aldığımızda yeniden inceleriz" demek değildir. Eğer öyle olsaydı, şu ifadeler yer alırdı:

    "Filanca müsabakalarda şike, şikeye teşebbüs, teşvik primi ve teşvik primine teşebbüs oluştuğu kanaatine varılmış olup kesin hüküm verilebilmesi için suç isnat edilen gerçek ve tüzel kişilerin savunmalarının alınması gerekmektedir."

    Oysa kurulun raporu oldukça açık. Halk diliyle söylemek gerekirse: "Eldeki deliller yeterli değil, bu deliller takımların şike yaptığını göstermez. Her ne kadar kanaat oluşacak belgeler mevcut olsa da, bunun daha sağlam belgelerle ispatlanması gerekir. Eldeki verilerle takımların şike yaptığı sonucuna varılamaz."

    Ha eğer ortada gerçekten bir para transferi olsaydı, (Ümit Karan'ın çantasında para olmadığı ispatlandı) o zaman zaten yeterli delil var olduğundan yaptırım uygulanabilirdi. Konuşmalar da yeterli değil. Semih "Abi mamalansalar yenerler, yenmeyi bırak berabere kalsalar yeter" diyor. Buradan kesin bir anlam çıkmıyor mesela teşvik primi için. "Abi parayı gönderdik Eskişehirspor'a, çıkıp adam gibi oynayacaklar, yenmeseler de olur." diye bir konuşma geçse, eyvallah. Ama sen bu konuşmayı teşviğe çekemezsin. Ben de kalkıp iyi futbol oynamaları anlamını çıkarabilirim. Ciddi bir yaptırım var, o yüzden böyle saçma sapan konuşmalarla kimseye ağır cezalar verilip bunun vebali alınamaz.

    26 klasörlük delil eğer bir yeterli kanıt olarak nitelendirilemiyorsa -ki kurulun içinde Prof. Dr. Oğuz Atalay gibi değerli bir hukuk adamı da var, diğer üyeler de çok değerli hukukçular- kimse federasyonu suçlamasın, Etik Kurulu'nu suçlamasın. Hukukun H'sinden anlamayan insanlar kalkıp da yıllarını mesleklerine adamış, 26 klasörü 25 gün incelemiş ve 150 sayfalık mütalaa yazmış kurulu eleştiremez.

  4. #4
    Nesil
    2003
    Yaş
    47
    Mesajlar
    4,569

    Default

    Quote Originally Posted by eGowiCh View Post
    "Delil yetersizliği" kavramı vardır hukukta. Bu ne demektir, istenildiği kadar kanaat getirilirse getirilsin "deliller" yeterli olmadığı, kişiye isnat edilen suçun delillendirilemediği söz konusu ise kişi delil yetersizliğinden beraat eder. Ortaya bir iddia atılıyorsa, bu delillendirilmelidir. Söz konusu rapordaki ifade senin dediğin gibi "savunmaları aldığımızda yeniden inceleriz" demek değildir. Eğer öyle olsaydı, şu ifadeler yer alırdı:

    "Filanca müsabakalarda şike, şikeye teşebbüs, teşvik primi ve teşvik primine teşebbüs oluştuğu kanaatine varılmış olup kesin hüküm verilebilmesi için suç isnat edilen gerçek ve tüzel kişilerin savunmalarının alınması gerekmektedir."

    Oysa kurulun raporu oldukça açık. Halk diliyle söylemek gerekirse: "Eldeki deliller yeterli değil, bu deliller takımların şike yaptığını göstermez. Her ne kadar kanaat oluşacak belgeler mevcut olsa da, bunun daha sağlam belgelerle ispatlanması gerekir. Eldeki verilerle takımların şike yaptığı sonucuna varılamaz."

    Ha eğer ortada gerçekten bir para transferi olsaydı, (Ümit Karan'ın çantasında para olmadığı ispatlandı) o zaman zaten yeterli delil var olduğundan yaptırım uygulanabilirdi. Konuşmalar da yeterli değil. Semih "Abi mamalansalar yenerler, yenmeyi bırak berabere kalsalar yeter" diyor. Buradan kesin bir anlam çıkmıyor mesela teşvik primi için. "Abi parayı gönderdik Eskişehirspor'a, çıkıp adam gibi oynayacaklar, yenmeseler de olur." diye bir konuşma geçse, eyvallah. Ama sen bu konuşmayı teşviğe çekemezsin. Ben de kalkıp iyi futbol oynamaları anlamını çıkarabilirim. Ciddi bir yaptırım var, o yüzden böyle saçma sapan konuşmalarla kimseye ağır cezalar verilip bunun vebali alınamaz.

    26 klasörlük delil eğer bir yeterli kanıt olarak nitelendirilemiyorsa -ki kurulun içinde Prof. Dr. Oğuz Atalay gibi değerli bir hukuk adamı da var, diğer üyeler de çok değerli hukukçular- kimse federasyonu suçlamasın, Etik Kurulu'nu suçlamasın. Hukukun H'sinden anlamayan insanlar kalkıp da yıllarını mesleklerine adamış, 26 klasörü 25 gün incelemiş ve 150 sayfalık mütalaa yazmış kurulu eleştiremez.
    Egemen hukukcumusun?

  5. #5

    Default

    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Egemen hukukcumusun?
    Hukuk 3. sınıf öğrencisiyim.

  6. #6
    Nesil
    2003
    Yaş
    47
    Mesajlar
    4,569

    Default

    Quote Originally Posted by eGowiCh View Post
    Hukuk 3. sınıf öğrencisiyim.
    Harika. O zaman uzun metin yazmisligin vardir. Bilirsin ki bir metin yazildiginda bunun basi ile sonu birbirinden bagimsiz degildir. Cumlelerin birbirlerini takip etmesinin bir nedeni vardir.

    Delil yetersizligi olarak tabir ettigini, zaten Etik kurulu asagidaki cumlelerde aciklamiyormu?

    Somut bir iddianin dogru olup olmadigi konusunda objektif olarak saglikli bir sonuca ulasilabilmesi icin ilgililerin ifadelerine basvurulmasi bazi yetkili kisi ve kurumlardan bilgi ve belgi edinilmesinin zorunlu oldugu tartismasizdir.

    Bu husus, hukukun tum alanlarinda gecerli olan hukuki dinlenilme hakkinin gerekiginin yerine getirilmesi bakimindan da onemlidir. Ancak kurulumuza sevk olunan dosyada cumhuriyet savciligi gizlilik kararindaki dosyalar da yer aldigindan yapilacak incelemede ilgililerin ifadelerine basvurulmasi gizlilik kararinin ihlal edilecegi anlamina gelmektedir.

    Bu gerekcelerle kurulumuz incelemelerini kendisine teblig edilen dosyadaki belgeler cercevesinde ve bunlarla sinirli olarak yurutmek durumunda kalmistir.
    Ilgililerin ifadesine basvuramadiklari icin calismalarini sadece savciliktan gelen belgelerle yapmak zorunda olduklarini ve bu nedenle savunma almadan saglikli bir karar alamayacaklarini soylemiyor mu bu cumleler?


    Bu zorunluluk sonucu bazi iddialar hakkinda kanaat olusturmaya yetecek deliller bulunmadigi, bazi kisilerle ilgili olarak da somut olayla ilgilerinin kurulamadigi gorulmustur.

    Gizlilik karari sebebiyle tum bilgi ve belgelere ulasmanin da hukuken imkansiz oldugu gozden uzak tutulmamalidir.

    Kurulumuz, dosya icerigi ile sinirli olarak yaptigi inceleme ve degerlendirmeler sonunda kanaat olusturmaya yetecek duzeyde kanit bulunan bazi musabakalardaki eylemlerin, ilgili kisiler ve kisilerin eylem ve davranislarinin kulupleri izafesinin mumkun oldugu durumlarda spor kulupleri bakimindan sike,sike tesebbusu, tesvik primi veya tesvik primine tesebbus olustugu kanaatine ulasmis bazi musabakalar bakimindan yada olaylarda adi gecen kisiler acisindan ise kanaat olusturmaya yetecek kanit bulunmadigi seklinde gorus bildirmistir.
    Burada da diyor ki savunma alamadigimiz icin bazi konularda kanaat olusturacak yeterli deliller bulamadik. Tum belgelere de ulasamiyoruz. Ama elimizdeki belgelere gore bazi maclarda sike vs. olduguna kanaat getirebiliyoruz, bazilarinda ise kanaat getiremiyoruz denmiyor mu?

    Bu sekilde karar verilen durumlarda sike veya tesvik primi vakalarinin gerceklesip gerceklesmedigi konusunda bir suphe mevcuttur. Ancak bu suphe dogrultusunda kanaat getirmeye yetecek kanit bulunmamaktadir.

    Savciligin gizlilik kararinin kalkmasi veya iddianamenin duzenlenmesi ile birlikte delillerin kamuoyuna acilmasindan sonra yeni delillere ulasilmasi ve TFF yonetim kurulunun, kurulumuzu tekrar gorevlendirmesi durumunda yeniden inceleme yapilmasi mumkundur.
    Burada da yukaridaki iki bolumun ozeti yapiliyor. Savunma alamiyoruz, elimizde sike olduguna kanaat getirebilecegimiz bazi belgeler var ama bu konuda nihai karar veremiyoruz cunku elimizde sadece etik kuruluna teblig edilen belgeler var (ilgililerin savunmasi yok) savunma tarafi olmadigi icin de elimizdeki deliller yeterli degil denilmiyormu?.

    Gizlilik karari kalktigi, delillerin kamuoyuna ulastigi ve biz de savunma alabilecegimiz zaman bize bu gorev verilirse tekrar incemele yapariz demiyor mu?

    Hukuk falan yok bu yazdiklarimin icinde. Etik kurulundaki insanlarin bize verdigi mesaji anlama var. Hukuk konusunda yorum zaten yapmam cunku hukukcu degilim. Beni sucladigin gibi etik kurulunu da elestirmiyorum. Eminim onlar hukuku yorumladiklari sekilde en dogru karari vermislerdir.

    Benim elestirim sadece ve sadece ortalik bu kadar karisik durumdayken liglerin ileride buyuk yaptirimlar cikmasi ihtimali varken baslatilmasi.
    Last edited by perpetua : 16.Ağustos.2011 at 20:48

  7. #7

    Default

    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Harika. O zaman uzun metin yazmisligin vardir. Bilirsin ki bir metin yazildiginda bunun basi ile sonu birbirinden bagimsiz degildir. Cumlelerin birbirlerini takip etmesinin bir nedeni vardir.

    Delil yetersizligi olarak tabir ettigini, zaten Etik kurulu asagidaki cumlelerde aciklamiyormu?



    Ilgililerin ifadesine basvuramadiklari icin calismalarini sadece savciliktan gelen belgelerle yapmak zorunda olduklarini ve bu nedenle savunma almadan saglikli bir karar alamayacaklarini soylemiyor mu bu cumleler?




    Burada da diyor ki savunma alamadigimiz icin bazi konularda kanaat olusturacak yeterli deliller bulamadik. Tum belgelere de ulasamiyoruz. Ama elimizdeki belgelere gore bazi maclarda sike vs. olduguna kanaat getirebiliyoruz, bazilarinda ise kanaat getiremiyoruz denmiyor mu?


    Burada da yukaridaki iki bolumun ozeti yapiliyor. Savunma alamiyoruz, elimizde sike olduguna kanaat getirebilecegimiz bazi belgeler var ama bu konuda nihai karar veremiyoruz cunku elimizde sadece etik kuruluna teblig edilen belgeler var (ilgililerin savunmasi yok) savunma tarafi olmadigi icin de elimizdeki deliller yeterli degil denilmiyormu?.

    Gizlilik karari kalktigi, delillerin kamuoyuna ulastigi ve biz de savunma alabilecegimiz zaman bize bu gorev verilirse tekrar incemele yapariz demiyor mu?

    Hukuk falan yok bu yazdiklarimin icinde. Etik kurulundaki insanlarin bize verdigi mesaji anlama var. Hukuk konusunda yorum zaten yapmam cunku hukukcu degilim. Beni sucladigin gibi etik kurulunu da elestirmiyorum. Eminim onlar hukuku yorumladiklari sekilde en dogru karari vermislerdir.

    Benim elestirim sadece ve sadece ortalik bu kadar karisik durumdayken liglerin ileride buyuk yaptirimlar cikmasi ihtimali varken baslatilmasi.
    Öncelikle bir yanlış anlaşılmayı gidereyim. Yazdığım her şeyi sana ithafen yazmadığımı söylemek istiyorum. Özellikle son cümle kesinlikle sana ithafen yazılmış bir cümle değil, şu an medyada yer alan haberler ve oluşan kamuoyuna ilişkin yazılmış bir cümleydi ve kesinlikle arkasındayım. Etik Kurulu'nu eleştiren herkes için geçerli o yazdığım son cümle, senin için geçerli değil, yanlış anlama. Ben diğer kısımları senin yazına göre yazdım sadece.

    Son yazdıklarını görünce, tamamen raporu yanlış yorumladığını görüyorum. Ben, benim anladığım biçiminde tercümesini yapmak istiyorum sana.

    Bu sekilde karar verilen durumlarda sike veya tesvik primi vakalarinin gerceklesip gerceklesmedigi konusunda bir suphe mevcuttur. Ancak bu suphe dogrultusunda kanaat getirmeye yetecek kanit bulunmamaktadir.

    Savciligin gizlilik kararinin kalkmasi veya iddianamenin duzenlenmesi ile birlikte delillerin kamuoyuna acilmasindan sonra yeni delillere ulasilmasi ve TFF yonetim kurulunun, kurulumuzu tekrar gorevlendirmesi durumunda yeniden inceleme yapilmasi mumkundur.
    Bu kısım için, şöyle bir yorumda bulunmuşsun: "Savunma alamiyoruz, elimizde sike olduguna kanaat getirebilecegimiz bazi belgeler var ama bu konuda nihai karar veremiyoruz cunku elimizde sadece etik kuruluna teblig edilen belgeler var (ilgililerin savunmasi yok) savunma tarafi olmadigi icin de elimizdeki deliller yeterli degil denilmiyormu?."

    Burda söylenen şey çok açık. Aynen şöyle:

    Şike veya teşvik primi vakaları gerçekleşmediği konusunda "şüphe" mevcuttur. Ancak bu şüphe doğrultusunda kanaat getirmeye yetecek kanıt bulunmamaktadır.

    Burada, senin bahsettiğin "savunma alamıyoruz, şikeye kanaat getirebileceğimiz belgeler var ama savunma tarafı olmadığı için elimizdeki deliller yeterli değil." şeklinde bir şey yok. Burada bahsedilen aynen şu:

    "Ortada bir şüphe var, ancak bu şüpheyi destekleyecek ve kesinleştirecek yeterli kanıt yoktur. Şüphelerimiz, şüphe boyutunda kalmaya devam etmektedir. Şüpheler, kesinliğe dönüşmemiştir. Kesinliğe dönüşmesi içinde elimizde şüphelerimizi destekleeycek ciddi deliller olması gerekmektedir, ancak bize gönderilen 26 klasör içerisinde şike ve teşvik şüphelerini kesinleştirecek ve suç unsurunu bulundurmaya yetecek DELİL YOKTUR."

    Senin söylediğin gibi bir durum olsaydı, ancak şöyle bir rapor verilebilirdi: "Şike ve teşvik şüpheleri vardır ve eldeki deliller de bunu destekler nitelikte olup yaptığımız incelemede şike ve teşvik primi tespit edilmiştir. İlgili yaptırımların uygulanabilmesi için savunma tarafı dinlenecek ve olay detaylı incelenip hüküm verilecektir."

    Savciligin gizlilik kararinin kalkmasi veya iddianamenin duzenlenmesi ile birlikte delillerin kamuoyuna acilmasindan sonra yeni delillere ulasilmasi ve TFF yonetim kurulunun, kurulumuzu tekrar gorevlendirmesi durumunda yeniden inceleme yapilmasi mumkundur.
    Bunun da izahı şudur: "Savcılıkça bize yeni delillerin gönderilmesi ve TFF yönetim kurulunun bizi tekrar görevlendirilmesi durumunda yeni bir inceleme yapabiliriz."

    Bu izah, şunu da barındırır: "Bizim elimizdeki bu deliller (26 klasör) ile şike ve teşvik şüphesi kesinliğe dönüşmemiştir. Halen şüphe boyutundadır, eldeki deliller suçun kesinleştiğini göstermemektedir. Eldeki deliller ile iddialar kesinlik boyutu kazanmadığından, yaptırım uygulanması da söz konusu olamaz. Savcılık bize yeni deliller gönderirse, yeniden inceler ve sonuca bağlarız. Mevcut deliller ile bizim bir yaptırım uygulayabilmemiz söz konusu değildir. ANCAK VE ANCAK, SAVCILIK TARAFINDAN YENİ DELİLLER GÖNDERİLİR VE BU DELİLLER İDDİALARI CİDDİ BİÇİMDE DESTEKLER NİTELİKTE BULUNUR, ŞÜPHELİLERİN SAVUNMASI DA ALINDIKTAN SONRA YAPTIRIM HÜKMÜ KURULABİLİR."

    Uzun lafın kısası:

    Senin ilgili raporu çok yanlış anladığını/yorumladığını düşünüyorum. Olayı sadece "savunma tarafının işin içinde olmaması" olarak yorumluyor, savunma hakkı tanındıktan sonra yaptırım uygulanacağını söylüyorsun. Oysa durum böyle değil. İnan, eğer yeterli delil mevcut olsa, suç şüpheleri ciddi biçimde delillenseydi, kurulun raporu da şike ve teşviğin tespit edildiğine dair olurdu, ancak savunma hakkına dikkat çekilip adil yargılanmaya bir an önce başlanmasına yönelik olurdu.

  8. #8
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Etik kurulu metini benim M. Ali Aydinlar'in okumasindan yazdigim sekliyle yukarida.

    Elde olan belgelere gore bazi musabakalarda sike, sike tesebbus, tesvik veya tesvik tesebbusu olustugu konusunda kanaat getirilmistir diyor etik kurulu.

    Devaminda da dedigi, savunmalarini alamadigimiz icin bu eylemler konusunda karar ver( e)miyoruz, gizlilik kalktigi zaman bu konuda tekrar gorevlendirilirsek bu konuda yeniden inceleme yapariz.

    Yani bundan cikartilacak bazi maclarda sike vs. var ama bunun kararini, etik kurulu olarak biz kendimizi riske almamak icin bu karari savunma almadan vermek istemiyoruz ama ileride bizden calisma yapmamiz istenirse bu calismayi yapariz.

    Bu kararsizlik nedeniyle baskalari zarar gorurse de sorumlulugu uzerimize almiyoruz (ozellikle M. Ali Aydinlar'in Avrupa kupalarina gitme konusundaki kendine guvenen gitsin yorumu da bu yonde yorumlanabilir).


    Temizlik yapmak icin gerekiyorsa 5 yil oynanmasin. Futbol, etik degerlerden daha onemli degil. Etik degerlere yeterli onem verilmedigi icin bu sorusturma ile karsi karsiyayiz.
    abi verdiğin alıntıda koyulaştırdığın yeri tüm paragrafı birden okumanı tavsiye ederim. senin söylediğinin aksine hiçbir maçta kesin şike var diyemiyoruz diyor.

    Nasıl bu durumda insanları dinlemeden herkesin yargısız infaz yapmalarını beklemesini anlamıyorum.

    yapılan tek hata vardır. o da liglerin ertelenmesidir. en baştan biliniyordu zaten. avukat faik söyledi: kozmik oda kavramında savunma hakkı diye bir şey yok. yargısız infaz mı yapsınlar. tff en başta durumun böyle olacağını anlamalıydı. ama şuan verdiği karar en doğru karardır. ötesi yok
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

Mesaj Yetkileri

  • You may not post new threads
  • You may not post replies
  • You may not post attachments
  • You may not edit your posts
  •