Sayfa 369 / 483 İlkİlk ... 269319359367368369370371379419469 ... SonSon
11,041 ile 11,070 arası toplam 14489 sonuç

Konu: Büyük Şike Soruşturması

  1. #11041
    Nesil
    2011
    Yer
    Kocaeli
    Mesajlar
    2,685

    Default

    Fenerbahçe, gerek Kurtuluş Savaşı’ndaki rolü ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’ü sahiplenmesiyle gerekse halka açık yönünün Türk milli kimliğinin inşasına uygun düşmesiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin modernleştirici projelerinin de işlevsel bir aracı olmuştur.AYDIN AKTAY / Sosyolog, Yazar
    Ergenekon soruşturmasının futbol ayağını temsil ettiği söylenen şike operasyonunu yakından izlediğimiz şu günlerde kamuoyu Fenerbahçe Spor Kulübü’nün geleceğine yönelik ciddi bir kaygı içindedir. Bu operasyonla birlikte Fenerbahçe Spor Kulübü adeta “sporda temiz eller” isteyenlerin günah keçisi olarak takdim edilmektedir. Aziz Yıldırım da sporun kirli dünyasının baş müsebbibi olarak görülmektedir. Aziz Yıldırım’ı bu kadar fütursuz ve cüretkar yapan iktidar zehirlenmesidir. Ancak şu da bir gerçek ki Türk toplumu üzerinde mülkiyet iddiasında olan 80 yıllık vesayetçi odakların hepsi aynı zehirle zehirlenmiştir. Temiz toplum, temiz ordu, temiz spor ve siyaset çocuklarımıza bırakacağımız en iyi mirastır. Fenerbahçe değil. Yine de en az Aziz Yıldırım kadar Türk sporunun kirli ilişkilerini domine eden siyaset ve iş dünyasından birçok kulübe gönül vermiş birçok isim sayılsa abartısız bu bile bir gazeteyi dolduracak ebatta olur. En başta Mesut Yılmaz, Haluk Ulusoy, Fatih Terim, Mehmet Ağar ilişkisi. Fakat nedense bu konuda akla başka isim de gelmemektedir.
    Örneğin meşhur kaleci Cordoba vakası ve onun öncesinde Adnan Polat ve Yıldırım Demirören’in Papermoon’da baş başa yedikleri yemekten sonra o sezon Fenerbahçe’nin adeta elinden çalınan Lig ve Türkiye Kupası, akabinde, dönemin federasyon başkanının hastanede yatan babasına Türkiye kupası ile yapılan malum ziyaret.
    Galatasaray’ın kaleci Zalad’la münasebetleri ve Denizlispor futbolcularına Beşiktaş’a karşı teşvik için gönderilen sıfır arabalar. Ya da Denizlispor-Fenerbahçe maçı öncesi dönemin Denizlispor Başkanı Ali İpek’in “küme düşersek her şeyi açıklarım” dediği maçın arkasından takımı düşmeyince hiçbir şey açıklamaması ve akılda acaba neyi açıklayacaktı sorularının kalması... Bu örnekleri Türk futbolu için çoğaltmak mümkün. Ya da, tıpkı geçen sezon Bursa- Beşiktaş maçı öncesi Beşiktaş’ın yedek kadro ile son maça çıkması ve yediği şaibeli goller, kaleci Rüştü ve İbrahim Toraman’ın tuhaf oyunlarını hatırladığımız gibi.
    Temizlik köşe bucak olmalı
    Bu yüzden bu operasyonların tıpkı Ergenekon davasında olduğu gibi her kirli ele ve her kirli döneme ve tüm kulüplere uzanması gerekmektedir. Sadece son bir yıldaki gelişmeler odağında bir temizlik harekatının çok da adil olamayacağı bütün futbolseverlerce dile getirilmektedir. Çünkü Türk sporunun son otuz yıl içinde verdiği kirli ilişki ağlarıyla örülmüş görüntüsü Türk toplumunun belleklerinde tazeliğini korumaktadır. Sadece Fenerbahçe Spor Kulübü değil Galatasaray ve Beşiktaş’ın hatta Trabzonspor’un da bu görüntünün kirinde emekleri çoktur. Bu yüzden sporda şiddet yasasının çıkması ile bu yasanın, ayağının tozu ile Fenerbahçe Spor Kulübü’nü hedeflemesi hem ilginç hem de yanlıştır. Şike, teşvik yapma ve suç örgütü oluşturma ve değişik isnatlarla spor kamuoyunun yakından tanıdığı, başkan, yönetici, futbolcu göz altılarının yaşandığı bu operasyonlar temenni kabilinden son bir yılın kovuşturmasını hedeflememektedir. Askeri ve siyasi Ergenekon soruşturmalarının bugüne kadar hangi kararlılıkla ve nasıl yürütüldüğü tecrübesinin verdiği rahatlıkla söylenebilir ki peşi sıra bu operasyonların derinleştirilerek artırılacağı beklenmelidir.
    Futbolun dokunulmazları
    Futbolda temiz eller operasyonu adı ile anılarak spor camiasına çeki düzen verme amaçlı bu operasyonların devam edeceği ve siyasetin, hukukun öteden beri dokunulmaz bahçesi olarak kabul edilen yaramaz çocuklarının bol olduğu bu mayınlı arazi üzerindeki tartışmaların bu operasyonlar eliyle birkaç yıl ülke gündemini meşgul edeceği artık kesinleşmiştir. Hatta bu operasyonların, Ergenekon soruşturmalarının odak noktası olan darbelerle askeri ve siyasi vesayetle ilişkiler çerçevesinde ele alınarak, 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat gibi ihtilal ve muhtıralarla birlikte değerlendirilmesinin gereği ortadadır. Çünkü bu ilişkiler ortaya konulmadıkça sporumuza hakim olan ve çoğu zaman görmezden gelinen adeta dokunulmaz addedilen hukuksuzluğun, mafya, siyaset, medya ve spor ilişkisinin bu denli fütursuz iş tutmaları izah edilemez ki bugün Fenerbahçe ve diğer spor kulüplerine bu denli cüretkar hareket rahatlığı sağlayan unsurun temelinde de bu ilişkiler ağının kökleşmesinin etkisi muhakkaktır.
    Fenerbahçe’nin bir cumhuriyet olarak bağımsızlığını ilan ettiği bir spor dünyasında bu cüretin psikolojik ve sosyolojik temelleri olduğu kadar tarihsel referansları da vardır. Bu referanslar doğru yorumlanmadıkça da varolanı doğru analiz etmek mümkün olmayacaktır. “Fenerbahçe cumhuriyetine” yönelik algılanan bu operasyonun bir düşman taarruzu olarak karşılık göreceği de açıktır. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti gibi “Fenerbahçe cumhuriyetinin” de kendisinden başka dostu yoktur algısı meşhurdur. Dört tarafı da düşmanlarla çevrilidir. Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşu, demokratikleşme tarihi, tecrübesi ve bu süreç içinde yaşanan siyasal sosyal çalkantılarıyla Fenerbahçe Spor Kulübü’nün tarihi ile ilginç örtüşmeler içeriyor. Aziz Yıldırım dönemi öncesinde Fenerbahçe adeta Türkiye Cumhuriyeti’nin koalisyonlar dönemine benzer bir gruplaşma trafiğinin yoğunluğuna, iç çalkantılarına sahipken ve bir çok çıkar grubunun elinde adeta rehinken, Aziz Yıldırım başkanlığında DP, ANAP ya da AKP tarzı bir tek başına iktidar dönemini üstelik hayretlerde bırakan bir tesisleşme ve kurumsallaşma ile başarmıştır.
    Fenerbahçe ve Türkiye
    AKP’nin ülkeye yaydığı sinerji ve hamleler eş zamanlı olarak Aziz Yıldırım’lı Fenerbahçe’de de görülmüştür. Bu durum merkez sağ partilerin çok güçlü olduğu dönemlerde Fenerbahçe’ye hep olumlu yansımıştır. DP, AP, ANAP ve AKP döneminde Fenerbahçe’nin ekonomik ve sportif açıdan tırmanmasının tesadüflerle mi sosyo-politik realitelerle mi izah edilebileceği ayrı bir tartışma konusudur ama bu siyasetle sporun iç içeliğini göstermesi açısından manidar bir durumdur.
    Fenerbahçe, tarihsel deneyimleri, TC’nin siyasi, tarihi olaylarına ve figürlerine benzer pek çok yönüyle ‘cumhuriyet’ nitelendirmesini hak edecek bir yapıya sahiptir. Darbeler; ekonomik ve siyasi istikrarsızlık gerekçelerine sığınılarak nasıl gerçekleştirilmişse, Fenerbahçe’de de istikrarsızlık ve başarısızlık gerekçe gösterilerek pek çok darbe yapılmıştır. (Semih Bayülken, Ali Şen, Emin Cankurtaran gibi...) 12 Eylül’le Evren ile somutlaşırken Fenerbahçe’de de benzer bir figür olarak Ali Şen’den söz edilebilir. Evren ihtilalini kışkırtan ve istikrar için orduya davetiye çeken gazete patronları ve köşe yazarlarının tezahüratına benzeyen “Ali Şen başkan, Fenerbahçe şampiyon” sloganına Bodrum’daki karargâhında en uygun zamanı kollayarak karşılık verip dönem dönem başkanlık yapma fırsatı kazanan Ali Şen, Marmaris’te resimle uğraşan Evren’den farklı olarak gazeteciliği hobi olarak benimsemiştir. Her ikisinin de Fenerli olması ilginç bir noktadır.
    Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yılları öncesinde yaşadığı sorunlar, ödenen bedeller ve bunlarda dönemin Fenerbahçelilerinin rolü, işgalcilerle savaşırcasına yapılan dostluk (!) maçları, Fenerbahçe tarihinde bir efsaneye dönüştürülmüştür. Fenerbahçeliler bununla adeta TC’nin kurucu iradesini temsil ettiklerini, Atatürk’ün de Fenerbahçeli olduğunu referans göstererek ispatlamaya çalışırlar. Galatasaray söz konusu edildiğinde sıklıkla gösterildiği gibi bir elitist yapısının olmaması, aristokratik bir gelenek vurgusunun yapıl-a-maması Fenerbahçe’nin kapılarının halka açılması sonucunu doğurmuştur.
    Üç büyükler içinde en son (1907) kurulan bir kulüp olarak en çok taraftara sahip olmasının nedenlerini de biraz da burada aramak gerekir. Halk takımı; hatta İstanbul’da Anadolu takımlarını da Trabzonspor ortaya çıkmadan önce temsil eden Fenerbahçe, gerek Kurtuluş Savaşı’ndaki rolü ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’ü sahiplenmesi ile gerekse halka açık yönünün Türk milli kimliğinin inşasına uygun düşmesiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin modernleştirici projelerinin de işlevsel bir aracı olmuştur.
    Siyasetin kulüp başkanları!
    Ülkede liberalizm rüzgârlarının esmesinde, her köşe başında zengin üretilmesinde, insanların eşitlikçi bir rekabet düzeninin içinde bulunduğunun kabul ettirilmesinde ve söz konusu Türk milli kimliğinin üretilmesinde ve bu kimliğin ülke coğrafyasındaki tüm farklı kişiliklere ulaştırılıp benimsetilmesinde bu işlevsel rolü fazlasıyla ifa ettiği söylenebilir. Fenerbahçe’nin Türkiye’nin son elli yılına damgasını vurmuş Türk sağ siyaseti ve siyasetçileri üzerindeki etkisi de ilgiye değerdir. DP, AP, DYP, ANAP, RP ve AKP kurucularının kahir ekseriyetinin Fenerli olması ve bunların iktidar dönemlerindeki Fenerbahçe’nin başarıları da dikkatle takip edilmesi gereken Türkiye, cumhuriyet, devlet, siyaset ve Fenerbahçe ilgisinin doğru kurulabilmesi için önemli noktalardır. Döneminin belli alanlarda (mafya, siyaset, ekonomi, medya gibi) güçlü ve etkin isimleri Fenerbahçe aracılığı ile halk arasındaki mesafelerini kısaltmış sistemle olan sorunlarını halletmiştir. Halk, kanun ve sistem nezdinde meşruiyet kazanabilmenin en kestirme adresi olarak Fenerbahçe, mafya, iktidar, medya ve para ilişkilerinin buluşması ve kapışmasında önemli bir kavşak noktası olmuştur.
    ‘Fenerbahçe kulubü'nün başındaki soruşturmalar diğer büyük kulüpleri de kapsamayacaksa bu operasyon Türk sporunun kirlenmiş mahallelerine ve sokaklarına cila atmaktan öteye geçemeyecektir.

  2. #11042
    Nesil
    2006
    Yer
    Türkiye
    Mesajlar
    7,898

    Default

    Popüler olaylara kaymayı bir kenara bırakmak lazım. Bunları kullanarak yaptığınız ahlaksızlıkları yüceltemezsiniz. Atatürkçüyüm, müslümanım, vatanseverim, geçen gün fakire sadaka vermiştim, konuşursam Türkiye'nin yeni fay hattı olurum vs. bunları geçmek lazım.

    Bugün forumdan bir üye gelsin ve beraber bir deney yapalım. Duyarak, okuyarak bazı şeyler anlaşılamıyorsa belki yaparak yaşayarak anlaşılır kılarız.

    Forumun en işlek caddelerinde beraber küfür edelim. İkimizde 2 ay uzaklaştırma alalım. Sonra ben Vieri'yi arayıp benim bu cezamı kaldırmazsanız seni koltuğundan ederim diyeyim. Arkasından benim cezam birden 5 güne insin.

    Aradan zaman geçince Turksportalda büyük soruşturma başlasın ve benim bu konuşmalarım forumda duyulsun.

    Duyan ne kadar adam varsa DisCo bu forumu ele geçirmiş, istediğini yaptırıyor, ondan korkuyorlar diye yorum yapar. Haksızlık, bu nasıl adalet diye destek merkezinde tonla konu açılır. Her tartışmada her cezada bu yöneticilerin yüzüne vurulur. Bunlara yalan diyecek bir delikanlı var mı?

    Normalde tepki vereceğiniz şeyleri şimdi neden savunuyorsunuz?

  3. #11043
    Nesil
    2011
    Yer
    Kocaeli
    Mesajlar
    2,685

    Default

    öyle diyorsunda ben aziz yıldırımın tapelerinde 1 tane bile tehdit , emir vb.şeyler okumadım ( veya şuan hatırlamadım)

    en basit hakem odası basma yalanı tapelerde var o zaman hakem kimdi unuttum soruyor mahmut özgener varmı böyle bişey diye yok diyor

    aziz yıldırımı medya hep kötü adam olarak lanse etti hani 1 tane bile gazeteciye emir vermişmi

  4. #11044
    Nesil
    2006
    Yer
    Türkiye
    Mesajlar
    7,898

    Default

    Bir konu A ile başlar ve süreç uzadıkça Z olur. Bu süreçte malesef bu konuma geldi. Ben ara ara bazı şeyleri hatırlatıyorum ki unutmaya çalıştığımız konular geri planda kalmasın.

    Aziz Yıldırım, Federasyon Başkanını parmağında oynatıyor. İkisi kanka olmuşlar diğer takımlara geçirme gibi muhabbetlerden bahsediyorlar. Hadi şike yok, tehdit yok bunları da mı görmüyorsunuz? Eğer savcı bu konuşmaları uydurmadıysa izahatı nasıl yapılabilir?

    Ben Türk Futbolunda böyle adamları görmek istemiyorum. Ünal Aysan böyle ise onu da görmek istemiyorum, Fatih Terim böyle ise onu da görmek istemiyorum. Bu ülkenin spor yöneticiliği bölümünden mezun kişileri takım makamlarında görmek istiyorum. Bu işin şikesiz, tehditsiz bölümüdür.

    Bana ceza gelirse sizi duman ederim, sizi seçtiren kim gibi yaklaşımlarla cezasını düşüren kim? Kendisine muhalefet olanları darp etme konusunda yönlendiren kim? Bunlar tehdit değil mi?

    Aziz Yıldırım ile belli yöneticiler toplantı yapıyor. Toplantıdan çıkanlar birilerini arıyor, aradıkları kişi menajeri aranıyor, menajer İbrahim Akın ile buluşuyor, İbrahim Akın hocaya telefon edip şikeyi soruyor. Nice böyle bağlantılar ama hala bizim muhasebe kayıtlarımızda kesilmiş fatura yok diyoruz.

  5. #11045
    Nesil
    2005
    Yer
    İstanbul / Samsun
    Yaş
    33
    Mesajlar
    11,543

    Default

    Bugün 20si. UEFA açıklıyor de mi bugün ?
    ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI !

    Bir forum aktifliğini kaybettiği zaman üyeler gider, adamlar kalır. | Pavel Nedved

  6. #11046
    Nesil
    2009
    Yer
    Antalya
    Mesajlar
    5,135

    Default

    Bende öyle biliyorum da sonradan 22-23ü filan dediler.

  7. #11047
    Nesil
    2009
    Yer
    Samsun
    Yaş
    31
    Mesajlar
    11,040

    Default

    PFDK, şike soruşturmasında Bank Asya 1.Lig için kararını açıkladı:

    http://www.tff.org/default.aspx?pageID=246&ftxtID=15494

  8. #11048
    Nesil
    2005
    Yer
    İstanbul / Samsun
    Yaş
    33
    Mesajlar
    11,543

    Default

    PFDK'nın 2. şike kararları!PFDK'nın şike soruşturmasının Bank Asya 1. Ligi ile ilgili 2. kararları açıklandı. Giresunspor eski Başkanı Ömer Ülkü'ye 1, Diyarbakırspor eski Başkanı Abdurrahman Yakut'a 1 ve antrenör Serdar Berkin'e 1 yıl hak mahrumiyeti cezası verildi

    İŞTE KARARLAR:

    1- ÖMER ÜLKÜ hakkında, 18.04.2011 günü oynanan Karşıyaka-Giresunspor (oyçokluğu), 30.04.2011 günü oynanan Giresunspor - Mersin İ.Y. (oyçokluğu), 08.05.2011 günü oynanan Kartalspor-Giresunspor, 30.04.2011 günü oynanan Diyarbakırspor-Orduspor, 10.04.2011 günü oynanan Giresunspor-Altay müsabakalarında müsabaka sonucunu etkilemekten dolayı sevk yapılmış ise de isnat olunan disiplin ihlalinin unsurları oluşmadığından CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞINA,

    ÖMER ÜLKÜ hakkında, 04.04.2011 günü oynanan Diyarbakırspor-Giresunspor müsabakasında müsabaka sonucunu etkilemeye teşebbüsü nedeniyle FDT'nin 58/2-a maddesi uyarınca 1 YIL HAK MAHRUMİYETİ CEZASI ile cezalandırılmasına,

    2- COŞKUN ÇALIK hakkında, 04.04.2011 günü oynanan Diyarbakır-Giresunspor, 18.04.2011 günü oynanan Karşıyaka-Giresunspor, 10.04.2011 günü oynanan Giresunspor-Altay müsabakalarında, müsabaka sonucunu etkilemekten dolayı sevk yapılmış ise de isnat olunan disiplin ihlalinin unsurları oluşmadığından CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞINA,

    3- SERDAR BERKİN hakkında 04.04.2011 günü oynanan Diyarbakırspor-Giresunspor müsabakasında müsabaka sonucunu etkilemeye teşebbüsü nedeniyle FDT'nin 58/2-a maddesi uyarınca 1 YIL HAK MAHRUMİYETİ CEZASI ile cezalandırılmasına,

    4- BEŞİR ACAR hakkında, 30.04.2011 günü oynanan Giresunspor-Mersin İ.Y. müsabakasında, müsabaka sonucunu etkilemekten dolayı sevk yapılmış ise de isnat olunan disiplin ihlalinin unsurları oluşmadığından CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞINA, (oyçokluğu)

    5- LEVENT ERİŞ hakkında, 04.04.2011 günü oynanan Diyarbakırspor - Giresunspor müsabakasında müsabaka sonucunu etkilemekten dolayı sevk yapılmış ise de isnat olunan disiplin ihlalinin unsurları oluşmadığından CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞINA,

    6- FATİH HOCAOĞLU hakkında, 04.04.2011 günü oynanan Diyarbakırspor - Giresunspor, 10.04.2011 günü oynanan Giresunspor-Altay müsabakalarında müsabaka sonucunu etkilemekten dolayı sevk yapılmış ise de isnat olunan disiplin ihlalinin unsurları oluşmadığından CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞINA,

    7- MUSTAFA ULAŞ ORTAKAYA hakkında, 18.04.2011 günü oynanan Karşıyaka - Giresunspor müsabakasında, müsabaka sonucunu etkilemekten dolayı sevk yapılmış ise de isnat olunan disiplin ihlalinin unsurları oluşmadığından CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞINA,

    8- ABDURRAHMAN YAKUT hakkında, 30.04.2011 günü oynanan Diyarbakırspor-Orduspor müsabakasında müsabaka sonucunu etkilemekten dolayı sevk yapılmış ise de isnat olunan disiplin ihlalinin unsurları oluşmadığından CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞINA,

    ABDURRAHMAN YAKUT hakkında, 04.04.2011 günü oynanan Diyarbakırspor-Giresunspor müsabakasında müsabaka sonucunu etkilemeye teşebbüsü nedeniyle FDT'nin 58/2-a maddesi uyarınca 1 YIL HAK MAHRUMİYETİ CEZASI ile cezalandırılmasına,

    9- GİRESUNSPOR hakkında, 18.04.2011 günü oynanan Karşıyaka-Giresunspor (oyçokluğu), 30.04.2011 günü oynanan Giresunspor - Mersin İ.Y., 08.05.2011 günü oynanan Kartalspor-Giresunspor , 10.04.2011 günü oynanan Giresunspor-Altay, 04.04.2011 günü oynanan Diyarbakırspor-Giresunspor (oyçokluğu) müsabakalarında, müsabaka sonucunu etkilemekten dolayı sevk yapılmış ise de isnat olunan disiplin ihlalinin unsurları oluşmadığından CEZA TAYİNİNE YER OLMADIĞINA,

    Karar verilmiştir.
    ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI !

    Bir forum aktifliğini kaybettiği zaman üyeler gider, adamlar kalır. | Pavel Nedved

  9. #11049
    Nesil
    2006
    Yer
    Türkiye
    Mesajlar
    7,898

    Default

    Klasik federasyon hareketlerini izliyoruz. Bir önceki kararlarında ne söylediysek takımları, isimleri değiştirelim tamamdır. İstikrarı severim.

  10. #11050
    Nesil
    2006
    Yer
    Türkiye
    Mesajlar
    7,898

    Default

    UEFA yönetimi, daha önce şike nedeniyle Çek Cumhuriyeti Futbol Federasyonu tarafından cezalandırılan Sigma Olomouc’u bir yıl Avrupa Kupaları’ndan men etti.
    Şike olayı 2009'da yaşanmış ve ülkesi tarafından ceza gelmesine rağmen 2012-2013 sezonunda men geliyor. Sigma tarafı da itiraz etmeyeceklerini bildirmiş. Aradan kaç yıl geçmesine rağmen şimdi niye men ediyorlar ilginç. Acaba kaçırdığım hangi kısım var. Tabi birde bu kararda Sigma ve Çek kısmını çıkarıp bizim ülke ile takımlardan birini ekleseydik aksiyon üstüne aksiyon olurdu.

    Uefa'nın Türkiye ile ilgili kararını uzattığını düşünüyorum. Uefa, ilk federasyona baskı yapmıştı ve Fenerbahçe'yi göndermeyin demişti. Federasyon göndermeyince de bu sizin kararınız diyerek kendini sıyırmıştı. Aylar sonra Platini disiplin kurulunun kararıydı dese de iş işten geçti. Aynı senaryoyu şimdi ki federasyonun başına getirmek istiyorlar. Bakalım Demirören Uefa baskısına dayanabilecek mi?

  11. #11051
    Nesil
    2007
    Yer
    34
    Yaş
    32
    Mesajlar
    2,176

    Default

    Sigma o şike olaylarından sonra avrupa kupalarına katılacak pozisyonu elde edememiş, geçen sezon da çek kupasını alarak turnuvaya katılma şansı kazanmış. Sanırım ondan dolayı gecikmeli ceza verilmiş.

  12. #11052
    Nesil
    2006
    Yer
    Türkiye
    Mesajlar
    7,898

    Default

    Bizde de Gaziantepspor Avrupa kupalarından men edildi. Tamam, konusu şike değil ama mevzu ne ise cezayı yaptığı dönemde aldı. Cezası katılacağı ilk turnuvada geçerli olacaktır.

    Sigma takımıda şikeyi 2009 yılında yapmışsa cezayı verirsin ve katılacağı ilk turnuvada cezasını çeker. 3 yıl bekleyip katılacağı gün cezayı vermenin farklı bir tanımı olmalıdır.

  13. #11053
    Nesil
    2011
    Yer
    Kocaeli
    Mesajlar
    2,685

    Default

    Quote Originally Posted by DisCo View Post
    Bizde de Gaziantepspor Avrupa kupalarından men edildi. Tamam, konusu şike değil ama mevzu ne ise cezayı yaptığı dönemde aldı. Cezası katılacağı ilk turnuvada geçerli olacaktır.

    Sigma takımıda şikeyi 2009 yılında yapmışsa cezayı verirsin ve katılacağı ilk turnuvada cezasını çeker. 3 yıl bekleyip katılacağı gün cezayı vermenin farklı bir tanımı olmalıdır.

    mesela ney ?

  14. #11054
    Nesil
    2006
    Yer
    Türkiye
    Mesajlar
    7,898

    Default

    Bende ne olduğunu sorguluyorum.

  15. #11055
    Nesil
    2009
    Yer
    İstanbul
    Yaş
    35
    Mesajlar
    2,922

    Default

    Yani bizdeki gibi ceza önce açıklanıp direk baştan söylenmemiş mi avrupa kupalarına katılacağı ilk sezonda çeker cezasını diye ?
    Sanmasınlar yıkıldık, sanmasınlar çöktük, bir başka bahar için, sadece yaprak döktük.


  16. #11056
    Nesil
    2006
    Yer
    Türkiye
    Mesajlar
    7,898

    Default

    Haber sitelerinin anlatım hatasından kaynaklanıyor olabilir. Normalde 2009'da şike yapan bir takımın cezası o yıl verilir ve cezanın uygulanma şartlarını -Avrupa'ya katıldığı ilk sene- taşıdığı ilk anda da uygulanır.

    2009'da men edilmiş olsa bugün haberlerde şikeden dolayı men edilen Sigma takımı bu yıl Avrupa kupasına gitme hakkını kazandığı için cezasını çekecektir haberleri yer alır.

    Ancak tüm sitelerde 2009'da şike yapan ve ülkesinde -puan + para cezası alan Sigma takımı Uefa tarafından 1 yıl men edildi diyor. Ben şimdi edilmiş izlenimini çıkarıyorum.

    Bilgisi olan vardır diye de sormak istedim.

  17. #11057
    Nesil
    2009
    Yer
    İstanbul
    Yaş
    35
    Mesajlar
    2,922

    Default

    Anladım açıklaman için teşekkür ederim.Bence bizim futbol gündemimizde de 'ceza' 'şike' falan olduğu için haber bu şekilde yapıldı.Bu ara çok var şikeden ceza haberi.İtalya'da da falan biliyorsunuz.Eğer yazıdan anlaşıldığı gibi 2009'daki olayın cezası şimdi verildiyse vardır bir sıkıntı.Ya da son seçenek , Fenerbahçe de 1 senedir bekliyor arada da ceza aldı falan men edildi Avrupa'dan , Sigma taraftarı da 'Sigma'yla kimse başa çıkamaz' diye yürümüştür belki , ya da başkanı ülke yönetimindeki kişiyle ters düşmüştür iş icabı , adı konamıyodur , cezası anca verilebilmiştir.Olabilir bunlar
    Sanmasınlar yıkıldık, sanmasınlar çöktük, bir başka bahar için, sadece yaprak döktük.


  18. #11058
    Nesil
    2006
    Yer
    İstanbul
    Mesajlar
    4,549

    Default

    Ve Fenerbahçe'yede onay çıktı.

  19. #11059
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul
    Mesajlar
    2,411

    Default

    Quote Originally Posted by C h A o S View Post
    Ve Fenerbahçe'yede onay çıktı.
    Hayırlı olsun, inanılmaz güzel bir haber.

  20. #11060
    Nesil
    2006
    Yer
    DM | MC [izmir]
    Mesajlar
    5,683

    Default

    Quote Originally Posted by C h A o S View Post
    Ve Fenerbahçe'yede onay çıktı.
    bu cok guzel bir haber, bursanin da davasi kazanildi. guzel bir gun oluyor turk futbolu icin :]

  21. #11061
    Nesil
    2008
    Yer
    Balıkesir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    5,459

    Default

    Maalesef temiz bir Şampiyonlar Ligi izleyemeyeceğiz.
    Football is simple,but Football Manager is not

  22. #11062
    Nesil
    2006
    Yer
    İstanbul - Tokat
    Yaş
    35
    Mesajlar
    2,880

    Default

    Quote Originally Posted by Corpus View Post
    Maalesef temiz bir Şampiyonlar Ligi izleyemeyeceğiz.
    Arkadaşım senin derdin ne?

  23. #11063
    Nesil
    2006
    Yer
    Karşıyaka 35½
    Yaş
    36
    Mesajlar
    11,569

    Default

    Başta Mehmet Baransu olmak üzere Talip Doğan Karlıbel, Rasim Ozan Kütahyalı ve gibilerinin yerinde olmak istemezdim. İnanılmaz derece şey oldular. Siz biliyorsunuz işte.
    ...
    http://i.hizliresim.com/eNzXNg.gif

    Türkiye'nin En İyi Football Manager Sitesi

  24. #11064
    Nesil
    2006
    Yer
    22 | 34
    Mesajlar
    13,628

    Default

    Kurallar değiştirildi her şey kılıfına uyduruldu ve her şeyin üstü örtüldü.Hayırlısı olsun.

  25. #11065
    Nesil
    2006
    Yer
    İzmir
    Yaş
    39
    Mesajlar
    11,339

    Default

    platini istifa

  26. #11066
    Nesil
    2009
    Yer
    İstanbul
    Yaş
    35
    Mesajlar
    2,922

    Default

    Arkadaş ligden düşürülmememize karşı olmanızı anlarım da , Şampiyonlar Ligi'ne alınmamıza üzülüyor adamlar. Şaka gibi . Beyin bedavaydı halbuki.
    Sanmasınlar yıkıldık, sanmasınlar çöktük, bir başka bahar için, sadece yaprak döktük.


  27. #11067

    Default

    Derdiniz ne ?

  28. #11068
    Nesil
    2006
    Yer
    İstanbul
    Mesajlar
    4,549

    Default

    Bu konu şenlendi yine Artık 2-3 gün düşmez tepeden

    Bence kapatın gitsin artık bu konuyu.Kararlar açıklandı işte.

  29. #11069
    Nesil
    2008
    Yer
    Balıkesir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    5,459

    Default

    Derdimi özelden Barahir' e açıkladım. Sadece bir testti.


    ek : Fenerbahçe' nin katılmasına üzülmedim. Hayırlısı olsun tebrikler. Keşke hayaller gerçek olsa da GS - FB finalinin oynandığı günü görebilsek.
    Football is simple,but Football Manager is not

  30. #11070
    Nesil
    2011
    Yer
    İzmir
    Yaş
    29
    Mesajlar
    13,463

    Default

    Türk Futbolu için mükemmel bir haber,Fenerbahçe umarım gruplara kalır ve çok uzun yıllar sonra Galatasaray ve Fenerbahçe'yi aynı yıl içerisinde Şampiyonlar Ligi gruplarında görürüz.Tabi bu kadar güzel haber üstüne Beşiktaş'ın bu yıl Avrupa'da olmayacağını bilmek de üzüyor insanı.İnşallah bu yıl Türkler'in yılı olur Avrupa'da.
    Mutluluk sadece paylaşıldığı zaman gerçektir. - Alexander Supertramp

Mesaj Yetkileri

  • You may not post new threads
  • You may not post replies
  • You may not post attachments
  • You may not edit your posts
  •