Hahahaha çok güldümHamit gol atmalı artık Akhisar maçında atacaktı en son orada da pas vermeyi tercih etti.
Hahahaha çok güldümHamit gol atmalı artık Akhisar maçında atacaktı en son orada da pas vermeyi tercih etti.
"insanı kirleten, ağzına giren değildir. ağzından çıkandır insanı kirleten."
Son 4 maçta 10 puan aldık, yine bir 4 maçlık viraj var + Schalke maçı. Avrupa dönüşleri skor ne olursa olsun yenilmiyoruz. Kayseri'ye de şansımız tutuyor genelde, en kötü 1 puan diyorum. Bu 4 maçtan 12 puan çıkarırsak ki sanmıyorum, şampiyonluk şarkısı hafiften çalabilir. 10 puan ideal olan, 8-9 puan alırsak rakiplerin maçlarına göre yorum yapabiliriz ancak.
Kendi göbeğimizi kendimiz kesebiliriz, ipler elimizde yeter ki bırakmayalım. Eskişehir maçının tamamı ve ondan önceki maçların ilk yarılarını iyi analiz etmek lazım tabii. Oyunu düzeltemezsek işimiz pek kolay değil, her maç Muslera'ya bel bağlayamayız, oyuncular değil takım oyunu ön plana çıksa herşey çok daha iyi olabilir.
Şampiyonluk adaylarının kalan maçları.
Çok çok çok zor olacak ancak ben Fenerbahçe maçına kadar puan kaybetmeyeceğimizi düşünüyorum.
Edit:Yok vazgeçtim düşünmüyorum şimdi ilk maçtan kayıp veririz![]()
Mutluluk sadece paylaşıldığı zaman gerçektir. - Alexander Supertramp
69 puanla tamamlayacağız ligi. 2 sene önce 8. bitireceğiz demiştim, bu sefer de 69 puan diyorum bakalım ne olacak.![]()
Kayseri'de tökezleyeceğiz o kadar başka göremiyorum.
"insanı kirleten, ağzına giren değildir. ağzından çıkandır insanı kirleten."
puan cetvelinin 10. sırasından sonrası çok değişik bir hal aldı. Akhisar ve Mersin'in işinin çok zor olduğunu düşünürsek, düşmenin 3. adayı için ligin 9. sırasına kadar olan takımların hepsi risk altında. Bu yüzden zirvedeki 3 takım için de puan kaybedilmez denilen maçlarda da sıkıntı olabilir. Bizim maçlara baktığımızda ilerleyen haftalarda; İBB, Karabük, Antep, Sivas maçları sıkıntılı olabilir. Saydığım takımlar iyi oynadıkları zaman baya dirençli olabiliyorlar. Sadece içerdeki Mersin ve Elazığ maçlarından korkmuyorum, iki takımın da baya sınırlı yetenekleri var. Her şeye rağmen kağıt üstünde en basit fikstür bizimki. Onun için kendi işimizi kendimiz görüp son iki haftaya kadar işi bitirebiliriz.
Oynadığımız bu takımlara ilk 20 dakika içinde gol atmayı becerebilirsek, iş orada çözülür zaten. Gol atamadığımız her dakika bu tür rakip takımlara ekstra motivasyon olusturuyor ve zorlanıyoruz.
Nush İle Uslanmayanı Etmeli TekdirTekdir İle Uslanmayanın Hakkı Kötektir
gençler maçının cuma olması beni düşündürmüyor değil![]()
Aynen Cuma olması sıkıntı + bir klişe daha var, akıllar Schalke maçındaydı.Bunlar puan kaybına zemin hazırlıyor.
![]()
rahat olun kazaniriz gençleri parçalariz.
Bu iyi günlerimizYarın obur gun Selcuk da rakip kovalamayı bırakırsa işte o zaman şenlik olur
Ortasahada topsuz alanda yüksek yer kaplayan,kapatan bir oyuncu yok. Geçen seneki Melo vardı bu sene o yok. 10numara gibi oynuyor Melo. Yekta da öyle bir oyuncu değil Emre hiç değil. Belki belki Engin var. O da her an penaltı/faul yapabilecek bir oyuncu. Yok yani kısacası. Sorun burada cıkıyor.
Geçen sene Emre melo selcuk engin çıktığımız maçlarda net ortasaha hakimiyeti bizde olurdu.
SporxKarşılaşmanın ikinci yarısında teknik direktör Fatih Terim'in cezalı olması nedeniyle kulübede tek sorumlu olan antrenör Ümit Davala'nın yanına giden ve "Ben sahadayken neden topu şişiriyoruz. Yerden oynamalıyız. Yeteri kadar pas alamıyorum. Selçuk ve defansa yakın oynuyorum ama onlar sürekli Burak ve Drogba'ya uzun oynuyorlar" diye isyan eden Hollandalı yıldız, aynı eleştirisini maçtan sonra soyunma odasında da dile getirdi. Sneijder'in bu uyarısı sonrasında Davala'nın Selçuk'a "Sneijder'e oyna" uyarısı yaptığı Selçuk'un ise "Defansa yardım etmekten hücumu düşünemez oldum. Orta sahada top tutamıyoruz" yanıtını verdiği öğrenildi.
Wesley Sneijder, Eskişehirspor maçıyla birlikte 7. kez Galatasaray formasını giydi ve Orduspor maçının ardından ikinci kez 90 dakikayı tamamladı. Sneijder, ayrıca Türkiye'deki ilk sarı kartını da Eskişehir maçında gördü.
Last edited by davidvilla : 04.Mart.2013 at 11:10
Şampiyonluk şansları:
Ligde 10 hafta kaldı. Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki puan farkı 7. Yani Fenerbahçe'nin Galatasaray'ı geçebilmesi için kalan 10 haftada Galatasaray'ın en az 2 mağlubiyet ve 1 beraberlik alması, Fenerbahçe'nin de tüm maçlarını kazanması gerekiyor. Tabi bu şampiyonluğa yeter mi, Beşiktaş bu arada ne yapar o da ayrı konu.
Kalan maçlara baktığımızda Galatasaray 10 maçın 6'sını iç sahada oynayacak. Bunlar sırasıyla Gençlerbirliği, İstanbul BB, Mersin İY, Elazığspor, Sivasspor ve Trabzonspor'a karşı. Deplasman maçları ise Kayserispor, DÇ Karabük, G.Antep ve Fenerbahçe'ye karşı. En zor maçlar Kayseri, G.Antep ve Fenerbahçe maçları olarak gözüküyor.
Fenerbahçe'ye baktığımızda 10 maçın 5'ini iç sahada 5'ini ise deplasmanda oynayacak. İç sahada Bursaspor, Akhisar BLD, Eskişehirspor, Kayserispor ve Galatasaray ile karşılaşacak. Akhisar dışındakiler hep ligin üst sıralarında yer alan, Avrupa kupalarına katılma şansını kovalayan güçlü ekipler. Deplasman maçları ise Antalyaspor, Orduspor, Gençlerbirliği, İstanbul BB ve DÇ Karabük'e karşı. Kağıt üstünde bunlardan Antalyaspor ve Gençlerbirliği maçları zorlu gözüküyor.
Beşiktaş'a baktığımızda bu son galibiyetle havaya girdiler belki ama işleri çok çok zor. Son 10 maçın 6'sı deplasmanda ve bunların 4'ü oldukça zorlu rakiplere karşı. Trabzonspor, Mersin İY, Bursaspor, Akhisar BLD, Eskişehirspor ve Kayserispor deplasmanlarından 8-9 puandan fazlasını çıkarabileceklerini sanmıyorum. İç sahada ise Kasımpaşa, Antalyaspor, Orduspor ve Gençlerbirliği ile karşılaşacaklar. İyi bir havayla 4'ünü de kazanabilirler.
Galatasaray her ne kadar parlak bir tablo sergilemese de şu şartlarda gene en avantajlı takım. Beşiktaş 5 puanlık farka ve şu fikstüre (+ sakatlıklara) rağmen şampiyon olmayı başarırsa hakikaten çok çok büyük bir başarı olur. Ama pek ihtimal vermiyorum. Galatasaray 3 hatta belki daha fazla maçta puan kaybedebilir ama Fenerbahçe'de en az 2-3 maçta puan kaybedecektir diye düşünüyorum. Bu yüzden Galatasaray'ın şampiyonluğa çok yakın olduğuna inanıyorum. Şampiyonlar ligi de bunda etkili olacaktır. Eğer Schalke'ye elenirsek bence ligde kalan haftalarda pek puan kaybetmeyiz.
Kısacası çoğu kişi Galatasaray'ın olası puan kayıpları üzerine kendi takımlarının şampiyonluk şansını değerlendiriyor ancak kendi takımlarının fikstürünü gözardı ediyorlar.
Galatasaray:
- Kayseri (d)
- İBB
- Mersin
- Karabük (d)
- Elazığ
- G.Antep (d)
- Sivas
- Fener (d)
- Trabzon
Beşiktaş:
- Trabzon (d)
- Kasımpaşa
- Mersin (d)
- Bursa (d)
- Antalya
- Akhisar (d)
- Ordu
- Eskişehir (d)
- Gençler
- Kayseri (d)
Fenerbahçe:
- Bursa
- Antalya (d)
- Akhisar
- Ordu (d)
- Eskişehir
- Gençler (d)
- Kayseri
- İBB (d)
- G.Saray
- Karabük (d)
29. hafta sonunda ya ortaya net bir tablo çıkar ya da şampiyonluk yarışı iyice kızışır ve son 5 hafta heyecan fırtınası olur. Tabii temennimiz tablonun Galatasaray lehine netleşmesi.![]()
Gectigimiz sezon ile karsilastirma. Ligden dusen Ankaragucu, Manisa ve Samsun'un yerine Akhisar, Elazig ve Kasimpasa karsilastirilmistir.
Galatasaray gecen sezonun 8 puan gerisinde.
Fenerbahce 12 puan gerisinde.
Besiktas ise gecen seneden fazla 6 puan toplamis.
Fenerbahce'nin geri kalan maclarinda gecen sezon mac basina 1.6 puan toplamis. Simdiye kadar oynanmis maclarda ise 2.17 puan.
Besiktas ise geri kalan maclarinda gecen sezon mac basina 1.9 puan toplamis. Simdiye kadar oynanmis maclarda ise 1.5.
Fenerbahce'nin cok cok zorlu bir 10 haftasi var artik ve ligi 2. sirada bitirme konusunda bile tehlike yasayabilir.
Galatasaray gecen sezon kalan maclarindan ortalama 2.2 puan toplamis ama gecen sezonki organize takim yok ortada. Tek avantaj 6 macin iceride olmasi. Ama stadin zemini de dezavantaj.
Eger Besiktas geri kalan maclarinda gecen sezonki puan ortalamasini tutturur ve hatta gecerse (simdiye kadar oynanan maclarda yaptigi gibi), aradan sampiyon olarak bile cikabilir. Mantik Galatasaray'in kadro kalitesi ve derinligi buna izin vermez diyor ama bu Galatasaray'in bu kadro ile daha organize oynayabilmesine bagli.
Yahu arkadaş Eskişehir maçından sonra iyice uyuz oldum takıma. Türk futbolunda resmen kanser haline gelen oyuncuların etiketlenmesi iyice ayyuka çıktı. Neymiş efendim Sneijder koşmazmış, Amrabat savunma yapmazmış,Burak adam kovalamazmış... Barcelona'da top rakibe geçtiği anda Stoperler dışında 7-8 kişi aynı anda her bölgeye nasıl pres yapıyor arkadaş? Xavi, İniesta,Pedro ,Villa ve hatta Messi falan hepsi pres yapan oyuncular, bizim ülkede bir oyuncunun mevkisi kanat ,forvet ya da forvet arkası ise anında etiketi yapıştır "bu adam koşmaz" !!! ayıptır ,günahtır yahu! Verilen paralara yazıktır! Bana versinlero kadar tonla € , ben cigerim patlayana kadar koşarım! Eskişehirspor'da koşmayan tek adam varmıydı Allah aşkına ? Bizim oyuncular paşa çocuğu falan mı arkadaş? UEFA'yı aldığımız sene bu lüksü sadece Hagi'ye vermiştik fakat o da ayağına aldığı toplarda o kadar hareketli ve etkili oynuyordu ki bu lüksü sonuna kadar hak ediyordu... 1 kişinin açığını takım kapatabilir. Ama Burak,Drogba,Amrabat,Sneijder 4'lüsünden hangisi top rakibe geçtiği anda prese başladı? Hepsi de anlık saman alevi gibi pres yapıp arkadaşları gelmeyince geri bıraktı.Ne zaman takım olarak pres yapmaya başlarsak TR ligindeki her takıma en az 3 atarız. Fakat mücadele ve pres yapmazsak daha çok maç izleriz bu hafta sonundaki gibi...
Kopan bir ipe düğüm attığınızda, ipin en sağlam yeri o düğüm olur.
Ama ipe her dokunuşunuzda canınızı acıtan yer o düğümdür...http://www.twitch.tv/nannar_hhc
Burak konusunda katılmıyorum, elinden geleni yaptı. Tek başına pres bir yere kadar. Drogba ve Sneijder'den baskı beklemiyorum şu andaki fiziksel durumlarıyla bu mümkün değil. Yoksa Sneijder eli belinde orta sahada bekleyen bir oyuncu değil, mücadeleden kaçınmıyor ancak maçın başından itibaren bunu yapsa ancak 45 dakika sahada kalır herhalde. Amrabat zaten faydasız ne yazık ki. Drogba'nın da yaşı belli, ondan da çok fazla beklentim yok.
Bence burada en büyük hata teknik ekipte. Orduspor maçının ikinci yarısından fazla etkilenmişler, bir kere Orduspor ile Eskişehirspor kıyas edilmez kaldı ki birisi içerde diğeri deplasmanda. Bizim deplasmanlarda özellikle zor deplasmanlarda muhakkak Umut veya Elmander'den yararlanmamız lazım. Ayrıca Amrabat yerine Emre de oynayabilir, Amrabat'a göre daha iyi savunma yapıyor bence. Her ne kadar sevmesem de hakkını yiyemem bu konuda. Her maç Drogba ve Sneijder oynayacak diye bir kural yok veya kötü olduklarında oyundan çıkmayacaklar şeklinde. Bu adamlar için büyük karakter deniliyorsa onlar zaten sorun etmezler bu tarz durumları, ayıp bir şey de değil. Sneijder ve Drogba ritim bulacak diye şampiyonluk kaçmamalı.
Rakip analiz edilmemiş, büyük takımız oynar kazanırız, ne kadar hücumcu o kadar iyidir mantığı ile çıkılmış. Bir de buna hiç tahmin edilmeyecek rezalet Melo performansı eklenince bu oyun kaçınılmaz. Sahada güçlü oyuncu yoktu resmen, Melo forma numarası gibi oynuyor, lakayıt, Selçuk garibim her yere koşuyor. Öndeki 4'lü kendi çapında takılıyor. Ujfalusi geçen sene topla orta sahaya kadar gelirdi çoğu zaman bu sene o da yok, Sabri de olduğu zaman o stoperler ve Sabri uzun toplara başlıyorlar. Drogba da geldi Orduspor maçında da indirdi topları, şişir yavrum şişir.
Hamit oynadığı zaman topu tutuyor diye eleştiriliyordu, Hamit olmasa çok basit oynayacaktık bazılarına göre, oysa bana göre Hamit sorumluluktan kaçmıyordu evet bazı pozisyonlarda özellikle kontralarda geç kalıyor topu çıkarmakta ama yeri geldiğin de takımı çok rahatlatıyor. Biz bu maçta topu hiç tutamadık, topa sahip olmada bu kadar geride ne zaman olmuştuk ligde bilen var mı ? Sahada varlığını unuttuğum Sneijder, şişirilen toplar olmasa unutacağım Drogba yerine güçlü bir Hamit, basacak bir Umut neden düşünülmedi. Ayrıca merak ettiğim başka bir konu daha var, Melo çıkıp Aydın girince ne değişmesi beklendi, bu tarz değişiklik yapılan ilk maç değil bu, Melo yerine kanat veya hücum oyuncusu alınıyor, hangi maç döndürülmüş bu şekilde. Berabereyken kazanmışmıyız, gerideyken 1 puan mı almışız, sanıyorum örneği yok.
Geri dörtlüyü oturmamız lazım, ön tarafta 1-2 değişiklik olabilir maçına göre ki olmalı da, her rakibin ayrı tehditi, ayrı zaafı var. Tabii ki büyük bir takım olarak öncelik bizim oyunumuz olmalı, ama rakibi de göz ardı etmememiz lazım. Eskişehir takır takır oyun kurdu savunmadan, her yerde üçgenler yaptılar, oyuncularımız çalım manyağı oldu, bu kadar mahkum oyun gerçekten çok zoruma gitti. Süper oynayıp yenilsek kimse bu kadar karamsar olmazdı, şanssızlık denirdi. Oyun bu şekilde olunca, teknik heyet bu kadar yetersiz kalınca bir sonraki maç yine acaba diyerek başlayacağız. Sonuç olarak 1 puan kötü değil, ama oyun böyle giderse tahminim olan 69 puan yerine 59 puanı zor alırız.
@nannar
Abi "koşan adam" olmak bir özellik değil zaten. Bizim dediğimiz de bu. Koşmayan Sneijder Amrabat Drogba oynayacağına elinde koşanın varsa onu oynat. Yoksa da yapacak bir şeyin yok adama istediğini söyle koşmuyorsa mücadele etmiyorsa yapabileceğin bir şey yok. Koşanını alacaktın o zaman. Bir Umut bir Engin daha çok formayı hakediyor bu bağlamda. Forma hakedene verilsin. Drogba yedek kaldı diye Fatih Terim'e laf söylense Terim bunu ne kadar takar ki kafasına. Buyuk hocaysa takmaz. Mourinho kimleri yedek bıraktı ama hala dimdik ayakta. Oyuncuya Yuzde yuz oynacaksın garantisini hissettirdiğin anda mücadeleyi bırakıyor taraftara oynamaya baslıyor.
Bariz gözüken bir şey var Selçuk harici topsuz alanda adam akıllı rakip kovalayan oyuncu yok sahada. BU iş böyle olmaz ki. Böyle değil eskisehir'e akhisar'a da kaybedersin puan Elazıg'ya da.
Sneijder ve Drogba'nin cok fazla rakibe basmamasini bir nebze kabul edebilisin ki bence Sneijder rakibe basiyor, top kapma konusunda becerikli olmamasinin yaninda ikili mucadelede zayif olsa da rakibin topu kullanmasini geciktirerek diger oyuncularin pozisyon almasi icin biraz zaman kazandiriyor.
Burak ve Amrabat ise topa baski yapma konusunda gec kaliyor. Ve 433 oynandiginda yasanilan sorun da bu.
Eskisehir 3'lu savunma ile oynayip orta sahayi 6 kisi ile kurdu. Bu nedenle de 3 orta saha ile oynayan Galatasaray orta sahada hem top kapma, hem de top kullanmada cok zorlandi.
Ikinci yarida bu 3331'e karsilik, Galatasaray da 532'ye dondu ve Eskisehir'in hucum oyununu bozmayi basardi ama hucuma cikmakta zorlandi cunku kanat bekler yeterince cabuk ileriye cikmadi. Halbuki 3 stoper ile oynamanin guvenini hissederek bu iki kanat oyuncusunun surekli ileriye kosu yapmasi gerekliydi.
Bu da olmayinca bari 442'ye donelim dendi. Aydin girdi ama cikan orta sahadaki ikili mucadele becerisi en iyi olan Melo cikti. Orta saha tekrar Eskisehir'e gecti.
Bu nedenle de taktiksel esneklik acisindan zevkli bir macti.
Bu taktiksel denemelerde hata Aydin'in oyuna kanat oyuncusu olarak girmesiydi bence. Madem savunmadan cikmakta zorlaniyorsun ve donen toplari toplayarak hucuma cikmak istiyorsun, yapilacak en dogru sey gobegi kalabalik tutmak olmali, gobekten oyuncu azaltmak degil. Ama Aydin oyuna girip cizgiye yapisinca Drogba veya Burak'tan donen toplari Galatasaray hic alamamaya basladi. Yedeklerde varmiydi bilmiyorum ama Emre, Yekta veya Engin gibi oyuncularin maciydi bu. Riera veya Aydin gibi oyuncularin degil.
Bu taktiksel degisiklikler de bence Galatasaray'i bu macta Fatih Terim'in degil, Umit Davala'nin yonettiginin gostergesiydi.
Last edited by perpetua : 04.Mart.2013 at 18:38
Yahu Galatasaray-Orduspor maçının öyküsü yayınlanmayacak mı ?
Her maçın öyküsünü yayınlamıştı bu yıl Lig TV ama şu gün oldu hala yok ortalıkta veya ben göremedim.
Mutluluk sadece paylaşıldığı zaman gerçektir. - Alexander Supertramp
Herhangi bir hucüm planımızın olmadığını düşünüyorum öncelikle. Takım bu sezon tamamen doğaçlama oynuyor. Eğer böyle oynayıp şampiyon olursan çok acaip olur gerçekten. Selçuk topu ayağına aldığında eğer takım gerideyse gole ihtiyacı varsa ilk yapmak istediği şey direk Burak yada Umut'u defans arkasına kaçırmak oluyordu eskiden. Şimdide Drogba'ya top şişirmek oluyor. Ancak bunun için takımda yeterli altyapı yok. Seken topu alacak, almaya yeltenecek oyuncu yok. Böyle oynanmaz bence.
Takımın Emre çolak'ın yada engin'in eksikliğini hissettiğini düşünüyorum. Emre her ne kadar bizi kanser etsede takımın topu ayağında tutmasına fazlasıyla yardım ediyordu. Ama hemen akla Sneihder varken Emre'ye ne gerek var geliyor. Valla takım çok garip oldu. Umarım mücizevi bişeyler olur ve iyi oynamaya başlarız.
Selçuk'ta kötü oynarsa orta sahamızın halini düşünemiyorum.Sene başından beri oyunu karşı alana yıktığımız,orta sahada hakimiyet kurduğumuz doğru dürüst bir maç hatılamıyorum.Varsa da bir elin parmaklarını geçmez.Büyük takımsak ve büyük hedeflerimiz varsa öncelikle şu topu kendimiz de tutup orta sahada hakimiyet kurmamız gerek.Ondan sonra yavaş yavaş oyunu karşı alana yıkarak uzaktan şutlar ve kanat ataklarıyla savunmaları açmalıyız.
Schalke maçında tek forvet çıkmamız gerektiğini düşünüyorum.Bu isim de Burak olmalı ve orta sahayı kalabalıklaştırmalıyız yoksa yine hakimiyeti kaybederiz.İlerleyen dakikalarda skora göre Drogba ve Umut girip skora katkı yapabilirler.Ama öncelikle ilk yarı topu ayakta tutup gol yememek lazım.
---Muslera----
Eboue---Dany---Semih---Riera
Hamit--Melo(mecbur)--Selçuk---Amrabat
-----------Sneijder------
--------Burak---------
Duruma göre amrabat çıkıp Drogba girer.Hamit orta sahayı 3'ler ve 4-3-1-2 gibi oynarız.Böyle daha iyi olacağını düşünüyorum.
ben de aksine Sneijder'in yerine .Drogba ve solda Amrabat yerine Emre ile başlamak ve 4-4-2 oynamak gerekir diye düşünüyorum![]()
Kopan bir ipe düğüm attığınızda, ipin en sağlam yeri o düğüm olur.
Ama ipe her dokunuşunuzda canınızı acıtan yer o düğümdür...http://www.twitch.tv/nannar_hhc
Muslera
Eboue - Semih - Dany - Riera (Balta)
Hamit - Selçuk - Emre
Sneijder
Burak - Drogba
oynamalıyız bence hamit ve emre kanada açılabilen isimler tek dez avantaj hamit biraz ağır selçukta hızlı sayılmaz ama bi şekilde idare edilir hamit yerine engin de oynayabilir tabi ki de engin geçen seneki gibi oynayabilcek mi
Engin bitmiş yahu, bu sezonki hangi maçına bakarak Engin deniliyor anlamadım gitti.
Bana göre de Sneijder - Drogba - Burak 3'lüsü bir arada oynayacaksa, diğer 3'lünün Hamit - Selçuk - Emre olması gerekiyor. Taktik de 4-3-1-2 olabilir, daha doğrusu hücumda bu şekilde, savunma da Sneijder - Selçuk'lu bir 4-4-2 başka çare gözükmüyor. 3-5-2 falan oynamayacağımıza göre..
Maçların gidişatına göre de Amrabat, Umut, Melo takviye olabilir takıma.
Muslera - Eboue - Semih - Dany - Riera - Hamit - Selçuk - Emre - Sneijder - Burak - Drogba tek yol budur.
Edit:
@Facx
Kardeşim yazdığını görsem uğraşmazdım hiç yazmakla.![]()
Hani oynamayacağını bilirsin de yine de umut edersin ya işte o çok koyuyor insana.
Koşulara başlamış Büyük Şef.
Mutluluk sadece paylaşıldığı zaman gerçektir. - Alexander Supertramp
Hamit de bu sene bir şey yapmadı valla. Ama onun kredisi Engin'de olmadı maalesef. Engin Hamit kadar forma şansı bulamadı maalesef. Bunda profesyonellik dışı davranışları en olmadık yerde takımını 10 kişi bırakması etkili oldu. Yoksa bir kaç maç oynasa Engin form tutardı. Hamit benim en son yazacagım adam olur. Ayrıca güçlü olmasına da hiç katılmıyorum. Evet iyi fiziği var ama ikili mücadelelerde çok fazla yerde kaldı bu sezon. Ayrıca üstüne üstlük inanılmaz derecede de agır. Takım savunmasına da katkısı pek olmadı normal bildiğimiz Hamit'in aksine. Engin en azından adam kovalar. O açıdan söylemiştim ben. Bizim takımın rahat Engin gibi Umut gibi oyunculara ihtiyacı var şu an. Hea bu arada Umut bir süre sağ kanat da oynamıştı Trabzon'da. 82 puanlık sezonda sanırım ya da bir önceki Burak forvete geçince o da sağ kanada geçmişti.
Engin Cüneyt Çakır'a yaptığı hareketten sonra bitti,her manada.Hamit konusuna da katılıyorum o da kredisini tüketti.Sezon başından beri bekliyorum ancak şu son 1 ayda umudu kestim Hamit'den.Şu dakikadan sonra herhangi bir futbolcunun ne form tutacağını ne de formdan düşeceğini düşünmüyorum.Sezon sonuna kadar kör,topal ilerleriz.Sezon sonu ne konumda oluruz onu da takımda ki kilit oyuncular belirleyecek.Kadro konusunda kafa yorma zamanının çoktan geçtiğini düşünüyorum.
Mutluluk sadece paylaşıldığı zaman gerçektir. - Alexander Supertramp