Sayfa 463 / 483 İlkİlk ... 363413453461462463464465473 ... SonSon
13,861 ile 13,890 arası toplam 14489 sonuç

Konu: Büyük Şike Soruşturması

  1. #13861
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Mecnun Odyakmaz, Ibrahim Akın, Şekip Mosturoğlu, Samet Güzel, Vederson, Ümit Karan ve Bülent Uygun hakkındaki kararlar nasıl bozuldu? Ayrıca bu isimlerden bazıları TFF'den de ceza aldı zaten.

    Yargıtay kararını paylaşmıştım, okursanız daha "süper" olur.

    Aziz Yıldırım, tanımadığı Yargıtay ile tanışmış bugün, karar düzeltme talebinde bulunmuş.

  2. #13862
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    Bazen 'okumak' gerekir.

    Cemil Turan - Ankaragücü maçı

    Dairenin oy birliğiyle aldığı 60 sayfalık kararda, 15 Mayıs 2011'deki Fenerbahçe-MKE Ankaragücü maçında şike suçundan sanık Cemil Turhan hakkında verilen mahkumiyet hükmü usulden bozuldu.
    Mecnun Otyakmaz - Sivas-Fener maçı

    Otyakmaz'ın 22 Mayıs 2011'deki Sivasspor-Fenerbahçe karşılaşmasında şike suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm de cezanın ertelenip ertelenmeyeceği tartışması yapılmadığı gerekçesiyle bozuldu.
    İbrahim Akın - İBB maçı

    Sanık İbrahim Akın hakkında, 1 Mayıs 2011'deki İstanbul Büyükşehir Belediye Spor-Fenerbahçe ve 11 Mayıs 2011'deki Beşiktaş-İstanbul Büyükşehir Belediyespor kupa finali maçında şike, 15 Mayıs 2011'de oynanan Trabzonspor-İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşılaşmasında teşvik primi suçlarından mahkumiyetine ilişkin karar bozuldu.
    Şekip Mosturoğlu - Karabük maçı

    22 Nisan 2011'deki Eskişehirspor-Trabzonspor maçında teşvik primi, Şekip Mosturoğlu ve Sami Dinç'in 8 Mayıs 2011'deki Kardemir Karabükspor-Fenerbahçe ve 15 Mayıs 2011'deki Fenerbahçe-MKE Ankaragücü karşılaşmalarında şikeye teşebbüs suçlarından mahkumiyetlerine ilişkin hükmün bozulması kararlaştırıldı.
    Trabzon-İBB maçı karar bozulma olayı

    15 Mayıs 2011'deki Trabzonspor-İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşılaşmasında teşvik primi suçlarından sanık İskender Alın hakkında verilen mahkumiyet hükümleri de bozuldu

    Sanık İbrahim Akın hakkında, 1 Mayıs 2011'deki İstanbul Büyükşehir Belediye Spor-Fenerbahçe ve 11 Mayıs 2011'deki Beşiktaş-İstanbul Büyükşehir Belediyespor kupa finali maçında şike, 15 Mayıs 2011'de oynanan Trabzonspor-İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşılaşmasında teşvik primi suçlarından mahkumiyetine ilişkin karar bozuldu.
    Vederson - Trabzon-Bursa maçı

    17 Nisan 2011'deki Trabzonspor-Bursaspor maçında teşvik primi suçundan sanıklar Alaeddin Yıldırım ve Gökçek Vederson hakkında verilen mahkumiyet hükümleri de bozuldu.
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

  3. #13863
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Cemil Turhan yazmamıştım ben, onunla ilgili metin şöyle;
    Fenerbahçe Spor Kulübünde idari yönetici (amatör şubeler koordinatörü) olarak görev yapan sanık hakkında Aziz Yıldırım liderliğindeki suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde atılı suçu işlediğinin dosya kapsamına göre iddia ve kabul edilmesi karşısında, uygulama maddesi olarak 6222 sayılı Yasanın 11/4-(b-c) madde, fıkra ve bentleri yerine ( b ) bendinin hükümde gösterilmemesi sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni sayılmamış, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Mecnun Otyakmaz;
    Sanık Mecnun Otyakmaz hakkında Aziz Yıldırım liderliğindeki suç örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    22/05/2011 günü oynanan Sivasspor – Fenerbahçe A.Ş. müsabakasında şike
    suçundan sanık Mecnun Otyakmaz hakkında verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Bu metinler direk karardan, sağdan soldan alınma değil.

    Çok uzamasın, diğer isimler için de metinler aynı sayılır. Yani suçlar sabit, kısmen bozuldudan kasıt bu değil mi? Bu adamlar suçsuz diyebilmek için temyiz itirazlarının kabul edilmesi gerekmiyor mu? Bozulan kısım bu kişilerin tekrar hapse girip girmeyeceği, girecekse de ne kadar süre olacağı ile ilgili değil mi? Yani bu adamların hepsi masum mu yoksa tahliye ile beraat arasındaki fark gibi bir durum var mı?

    Not: Bu alıntılardan sonra "Ancak;" diye başlayan bölümler var onlarda çok fazla teknik terim ve yasalar ile ilgili bölüm olduğu için koymadım; meraklısına kararların tamamı burada;

    http://www13.gazetevatan.com/dosya/s...r-yargitay.pdf

    Not2: Ayrıca şöyle bir şey gördüm;

    Yargıtay 16.ACMnin şikede ceza tayininde 6259 s.yasanın 11.maddesinin kullanılması ile cezaların ve hükmün ertelenmesini çelişkili buldu.

    Yargıtay diyor ki; 6222 s.yasanın 11. maddesi yerine 6259 s.yasanın 11. maddesini kullanmak sanıkların lehine ve doğrudur.

    ANCAK,sanıkların lehine yasa maddeleri bütün olarak uygulanmalıdır. Ceza miktarını tayinde 6259 s.yasanın 11. maddesini kullanıyorsan bu yasada yer alan "ŞİKE/TEŞVİK CEZALARI ERTELENEMEZ" maddesini de kullanmalısın. Hem sanığın lehine az ceza hükmüne neden olan yeni yasayı kullanıp hem de eski yasanın HAGB ve cezanın ertelenmesi maddesini KULLANAMAZSIN. Bu şu demek; YARGITAY ŞİKE/TEŞVİK SUÇUNDAN VERİLEN HAGB VE CEZA ERTELEMELERİNİ KALDIRDI. BU SANIKLARIN ALDIĞI CEZA ARTACAK.

  4. #13864
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    O paylaşılan yazıya karşı okursanız 'süper' olur demişsin ama o yazıda yazılanlar doğru.

    Bu adamlar birer maçtan falan almadılar cezaları. Örgüt üyeliği vs de dahil. Başka suçlardan ceza almış olabilirler ama yukarıda sayılan maçlarda bu adamlar ilişkin bozma kararı verilmiş. Bazıları usulden bozma bazıları esastan. Kararı bozulmayan Aziz Yıldırım kalmış. Kendi kendine almış vermiş işte.

    Benim paylaştıklarım da cnntürk'ten alınma. Verilen kararları ben incelemedim. Genel olarak onama verildiğini duyunca bu paylaşılan resmi gördüm. Sen itiraz edince açıp cnntürkten baktım. Adamın yazdıkları doğru mu yanlış mı diye. Doğruymuş, orada da bunlar yazıyor.
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

  5. #13865
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Okuma vurgusu yapınca, okudun da konuşuyorsun sanmıştım. Bilsem vaktimi harcamazdım.

    Burada da tek tek cevap verilmiş o resme ayrıca;
    http://www.medyatrabzon.com/yeni-saf...ari-90385h.htm

  6. #13866
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    Okumadaki vurgum, yukarıdaki yazının bahsettiği ile senin söylediğinin farklı olması. Yazı kendi içinde genel olarak doğru ama eksik.

    Karar 80 sayfa, kimsenin bunu okuması beklenmez. Gazetelerin çoğunda bu bozulma kararlarından bahsedildiği için bunun esas alınması normal. Esastan onandığına dair kararı çoğu gazete es geçmiş.

    Ayrıca yine 3-4 futbolcu var olayların içinde. 3-4 futbolcuya bu kadar maçta şike yapamazsınız. her maç için 1 futbolcu bile yetmez. Eğer şike yapacaksanız en azından 2-3 oyuncuyu ayartmanız gerekir her maç için. Tabi bunlara ek olarak hakem de olabilir. Ama bu davada hiç hakem yok. Bir de bu kadar maçın sonucunu bilip bahis oynanması da daha bir garip.
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

  7. #13867
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Ben okudum. Ben sana direk kararı koyuyorum sen gazete falan diyorsun. O da güzel.

    Söz konusu yasada şikeye teşebbüs dahi suç. Şike dediğin şey sonucu etkilemeye çalışmaktır. Mahkemenin de dediği gibi maçın sonucu tek başına esas değildir. Bu nedenle bahis önermesi mantıksız. Göstere göstere gol yemek veya boş kaleye gol kaçırmak mı gerekiyor illa şike için? Bir futbolcu bütün takımı etkileyebilir, ayrıca Aziz Yıldırım'ın da dediği gibi "başkasının arabasına girip, çalıştırmaktan son anda vazgeçmişseniz" bile, bu doğru değildir. Demezler mi adama, ne işin var benim arabamda diye?

    Sen maçı bağlamak için bir dizi hamle yaptın, herşey iyi giderken son anlarda kendi oyuncunun sırtına, bacağına vs çarptı gol oldu, istediğin sonuç çıkmadı? Şimdi bunu yapan adam temiz mi?

    Sen gittin gazetecilerden rakibin taktik antremanını öğrendin, kadrosunu aldın, maça bu avantajla çıktın. Sen gittin ben maçımı bugün oynayayım dedin, yetmedi diğer takımların gününü belirledin. Sen gittin alacağın futbolcu için rakibin elinden kapmışız gibi haber yap ha diyecek kadar düştün, bunların nesi doğru? Daha başka takımların başkanı, teknik adamı, oyuncusuna değinmiyorum bile.

    Ayrıca, şikenin belirli kalıplarda ve tek bir yolla yapıldığı iddiasını hiç bir zaman anlayamayacağım sanırım. Nasıl bir şey olmalı bu şike ve teşvik? Aziz Yıldırım yarın TV'ye çıkacakmış, belki o anlatır ne de olsa ondan iyi bilen yok son mahkeme kararlarına göre.

  8. #13868
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    Gazete olayını anlamadığını varsayıyorum, üzerinde durmuyorum.

    Yahu şikeye teşebbüsün suç olmadığını söylemiyorum zaten. O verdiğin araba örneği falan ile dediğimin alakası yok. Şike suçu işlenmiş diyor mahkeme. şike varsa bahis de vardır diyorum. Bahisin olmaması garip. Ben bahis niye yok diyorum sen teşebbüs de suç diyorsun.

    Kendi oyuncumun sırtına çarpıp gol olursa şike yine vardır . Ama bir takım şike yapmaya karar vermişse bunu en az 2-3 oyuncuyla yapar. Garantiye almak ister kendine. 1 futbolcu bile risktir. Ben sana 3-4 futbolcuya bu kadar maçta şike olmaz az, sayı az diyorum. sen bana sırtına çarpıp gol olunca şike olmaz mı diyorsun.

    Dediklerime karşı söylediklerin alakasız şeyler. Hatta çok farklı şeyler.

    Şikenin en iyi nasıl yapıldığını daha önce bu suçtan ceza alan kulüpler daha iyi bilir bence.
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

  9. #13869
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Şike varsa bahis de vardır cümlesi kadar saçma bir şey uzun zamandır duymamıştım. Aziz Yıldırım önderliğindeki grubun amacı para kazanmak değil, mevcut olan paralarını şampiyonluğa dönüştürmek. Bahis yok, o zaman şike de yok. Güzel.

    Ayrıca ben açıkladım bahis kısmını, şike için maçın sonucu tek başına bir esas değildir. Bahis dediğin olay ise tamamen maçın sonucu ile alakalı.

    Yine çarpıtıyorsun, aynı bu Cem Küçük'ün yaptığı gibi, aynı 2.5 senedir sosyal medyada yapılan gibi. 3-4 futbolcu olayı için diyorum ki, bir futbolcunun hareketi, niyeti, bütün takımı etkiler. 4 maç için şike, 2 maç için de teşvikten ceza verilmiş. Bir sürü de isim var, size göre yeterli değil ama.

    Daha önce bu suçtan ceza alanlar şikeci oluyorsa, hem yerel hem de Avrupa'da ceza alanlar da şikeci, bu bir nevi kabullenme yani.

    Neyse ya, şike yok, teşvik yalan... Hepsi masum, tertemiz insanlar, yazık hakları yeniyor. Böyle diyelim de, gönlünüz olsun.

  10. #13870
    Nesil
    2009
    Yer
    Antalya
    Mesajlar
    5,135

    Default

    Yahu takmıssınız belgeye falan filan bu davada Fenerbahce-Ankaragücü maçında şike yapılmıstır diyor var mı ötesi ? Üç gol penaltı bir gol frikik bu maçı yöneten hakem Dünya Kupasında düdük çalacak.Hadi faulleri yapanlar şike yapmıs olsun hani var mı o maçtan bir futbolcu ? Diger maçları da önceki sayfalarda yazmıstım nasıl kazanıldıgını ben işin hukuki boyutuyla çok ilgilenmiyorum tapelerle filan gördügümüzü söylüyorum ben sizde belgelere takmıssınız.İlla amacınız bizi kötülemekse Fb hakkıyla aldı 2011 kupasını ama yöneticileri takıma güvenmeyip şike icin görüsme yaptı diyebilirsiniz ama gidipte sahadaki oyuna şike diyen çarpılır izleyin o maçları bakalım bir daha ne kadar şike var.
    Bu arada şimdi şunu da gördüm Bursaspor'a teşvik primi vermisiz. Yahu o maç izlerken kanser olmustum Bursa 2. yarı rakip yarı sahaya gecmedi nerdeyse Ts güle oynaya kazandı neyin teşvigiymis bu parayı begenmemisler heralde az gelmis.

  11. #13871
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    Sen gerçekten anlamıyorsun ama.

    Adamın maç sonucu bile bile bahis oynamaması için ne gibi bir sebep olabilir ? Bahis, şikenin doğal sonucudur diyorum sebebidir demiyorum.

    Bir futbolcunun hareketi yeter diyorsun. Ben sana diyorum ki; neden riske giresin. 3-4 adamla yapmak varken neden bir futbolcuya bel bağlayasın. bu kadar riske girmişsen işini garantiye almak istersin.

    Çarpıtmanın en büyüğünü sen yapıyorsun. dediklerimi alakasız yerlere bağlıyorsun.

    Senin demenle kimsenin gönlü olmaz. O dediklerin pek önem arz etmiyor bizim için. O yüzden kendini kasmana gerek yok.
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

  12. #13872
    Nesil
    2007
    Yer
    Adana
    Yaş
    34
    Mesajlar
    6,566

    Default

    adil yargılama, başka çözüm yok...

    http://haber.stargazete.com/yazar/fe...ACDdbk.twitter
    (/s)

  13. #13873
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    @attirson
    Sadece saha içine bakarsak bir tane bile şikeli maç bulamazsın. Senin bakış açın oldukça farklı. Ayrıca kaç defa yazdım bilmiyorum, zaten sizin futbolcularınıza laf eden de yok, onları suçlayan, yargılayan da yok.

    http://www.izlesene.com/video/iste-i...e-golu/6056535 Bu gol şikeymiş mesela, adam itiraf etmiş. Sen maçı izlerken şike der miydin?

    Ayrıca Yargıtay'a göre şike;
    6222 sayılı Yasanın 11/1-son maddesine göre, “Kazanç veya sair menfaat temini hususunda anlaşmaya varılmış olması halinde dahi, suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunur.” Buna göre; şike suçunun, şike anlaşmasının yapıldığı anda tamamlandığı, kazanç veya sair menfaatin temin edildiği anda ise suçun sona erdiği; teşvik primi verme suçunun da verildiği veya verileceği yönünde vaatte bulunulduğu anda sona erdiği, bu itibarla şike/teşvik primi suçunun tamamlanması için, ayrıca suça konu müsabakanın anlaşma doğrultusunda sonuçlanmış olmasının gerekmediği, bir başka anlatımla şike/teşvik primi anlaşmasının sahaya yansımış olup olmadığının bir öneminin bulunmadığı, dolayısıyla şike/teşvik primi anlaşmasının sahaya yansıyıp yansımadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması yönündeki taleplerin usul ve yasaya uygun olmadığı,"
    @benbenim

    İhtimal bir, maçın sonucunun istediğin gibi olmama ihtimali olduğun için maliyetin artmaması. İhtimal iki, işin içine bahis sokarak delilleri arttırmak.

    Çok mühim olan futbolcu sayısı için de aynı şeyler geçerli. Yani maliyet ve delil artma ihtimali.

    Bir şeyi de çarpıttığım yok, sadece ekleme yapıyorum.

    İkidir anlama vurgusu yapmaya başladın, klasik cevap verememe tepkisi.

  14. #13874
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    Çünkü dediklerimi anlamamakta ısrar ediyorsun. Mecburen anlam vurgusu yapıyorum.

    Bahis oynayarak maliyet mi artacak ? Adam macın sonucunu biliyor. Parasına para katacak. Maliyete bağlaman çok saçma olmuş.

    Delil arttırma olayına gelirsek, adam şike yapmışsa delil karartma işinde ustadır, bunun için sadece Türkiye'de bahis oynaması gerekmez. Gerekirse yurtdışında oynar. Ne yapar eder bu durumu maddi kaynağa çevirir.

    Futbolcular için para fazla gelmiştir diyorsun. Şike için sözde verilen paralar çok komik rakamlar. Bu rakamların Aziz Yıldırım gibi bir adamı zor durumda bırakmaz. Mali yük olmaz.

    Bir kişiyle bu işe giriştiysen başarısız olma şansın çok. Aksi durumda bütün planların alt üst olacak. 3-4 kişiyi risk görecek adam , ondan önce şikeden yakalanmaktan korkar bu işe girişmez. Şike yapmayı kafasına koyan adam başarılı olmak için her riski alır.


    Boşuna tartışıyoruz, benden bu kadar.
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

  15. #13875
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Bahiste de risk var sonuçta, dediğim gibi sonucu bilemezsin bağladım diye düşünmüş olsan bile. İşler istediğin gibi gitmeyebilir, bağladığın adam karar değiştirebilir. Yani hem şike hem de bahis için harcayacağın para birlikte gidebilir.

    Futbolcu sayısı konusunda ayrıca şöyle de bir risk var, ne kadar çok kişi bilirse, yakalanma ihtimali o kadar artar. Yani risk faktörü her yerde var.

    Valla Aziz Yıldırım'a sorsan bu tapeleri de çıkmazdı muhtemelen, bunu öngördüklerini sanmıyorum. Olayı ne kadar dallandırıp budaklandırırsan risk o kadar artar, evet katılıyorum başarı ihtimali de artar tabii ki. Genel olarak bana mantıklı gelen bu, sana gelmiyordur, olabilir.

    Zaten Yargıtay kararına bakarsan yasalara göre bu ince detayların çok da bir önemi yok.

    Bu üslupla (anlama yetisi üzerinden saldırı) devam etmemen mantıklı bir karar, tebrik ederim.

  16. #13876
    Nesil
    2006
    Yer
    İstanbul
    Yaş
    32
    Mesajlar
    2,145

    Default

    Quote Originally Posted by benbenim View Post
    Çünkü dediklerimi anlamamakta ısrar ediyorsun. Mecburen anlam vurgusu yapıyorum.

    Bahis oynayarak maliyet mi artacak ? Adam macın sonucunu biliyor. Parasına para katacak. Maliyete bağlaman çok saçma olmuş.

    Delil arttırma olayına gelirsek, adam şike yapmışsa delil karartma işinde ustadır, bunun için sadece Türkiye'de bahis oynaması gerekmez. Gerekirse yurtdışında oynar. Ne yapar eder bu durumu maddi kaynağa çevirir.

    Futbolcular için para fazla gelmiştir diyorsun. Şike için sözde verilen paralar çok komik rakamlar. Bu rakamların Aziz Yıldırım gibi bir adamı zor durumda bırakmaz. Mali yük olmaz.

    Bir kişiyle bu işe giriştiysen başarısız olma şansın çok. Aksi durumda bütün planların alt üst olacak. 3-4 kişiyi risk görecek adam , ondan önce şikeden yakalanmaktan korkar bu işe girişmez. Şike yapmayı kafasına koyan adam başarılı olmak için her riski alır.


    Boşuna tartışıyoruz, benden bu kadar.
    Daha fazla futbolcu daha fazla risk ve delil arttırmak demek.

  17. #13877
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Bu arada Yargıtay ve zamanlama üzerine ilginç bir iddia var, Yargıtay kararları genellikle gerekçeli kararla birlikte açıklanmıyormuş. Gerekçeli karar daha sonra açıklanıyormuş. Eğer bu doğruysa neden şimdi diye sorarken, neden beklettiler diye de sormak ve düşünmek lazım.

  18. #13878
    Nesil
    2008
    Yer
    İzmir
    Mesajlar
    760

    Default

    Herşeyi bi kenara bırakıp şu sorulara cevap verir misiniz? Aziz Yıldırım ve ekibi adil yargılandı mı sizce? adil yargılanma zorunlu bir hak değil midir?

  19. Default

    Quote Originally Posted by mwaru View Post
    Herşeyi bi kenara bırakıp şu sorulara cevap verir misiniz? Aziz Yıldırım ve ekibi adil yargılandı mı sizce? adil yargılanma zorunlu bir hak değil midir?
    Hangi hak ? Unuttunuz mu, burası türkiye.

  20. #13880
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Quote Originally Posted by mwaru View Post
    Herşeyi bi kenara bırakıp şu sorulara cevap verir misiniz? Aziz Yıldırım ve ekibi adil yargılandı mı sizce? adil yargılanma zorunlu bir hak değil midir?
    Zorunlu bir haktır tabii ki. Siz hangi açılardan adil olmadığını düşünüyorsunuz? Duruşmaları basın mensupları dışında halktan kimse takip edemedi. Onların da hemen hemen hepsi, tıpkı sanıklar ve onların avukatları gibi taraf. Pek çok konuda da dezenformasyon yapıldı.

    Mesela bunlardan birisi tapeler, kimisi sahte dedi, kimisi manası başka dedi, kimisi dinlenmesi talep edildi ama kabul edilmedi derken buna karşılık olarak kimisi de bizzat sanıklardan (İlhan Ekşioğlu) bu talebe itiraz edenler oldu dedi.

    Yargıtay kararında ise şöyle deniyor;
    "Bir kısım sanıklar ve müdafiilerin ses kayıtlarının kendilerine verilmesine ilişkin talebinin reddine dair kararın, telefon çözümlerinin dosya arasında mevcut olması, bazı kayıtların özel hayatın gizliliğini ihlal edebilecek ve telafisi imkansız zararlar doğurabilecek içerik taşıması, telefon görüşmelerinin sanıklar tarafından bizzat yapılmadığına yönelik herhangi bir itirazın bulunmaması, itiraza konu ses kayıtlarından bir kısmının duruşma salonunda dinlenilmesi, ses kayıtlarının yapılan incelenmesinde tapelerle bire bir uyumlu olduğunun da Mahkeme heyetince tespit edilmesi karşısında, buna yönelik temyiz isteminin yerinde olmadığı,"
    Karşılaştırılan diğer davalara nazaran sanıklara kendilerini savunma için en çok süre verilen ÖYM davasının bu olduğunu söyleyen de var, aksini iddia eden de. Ben kesin olarak adil veya değil diyemem, davayı başından beri takip eden, tarafsız bakabildiğine inandığım, yasaya göre yorum yapan, komplo teorisi üretmeyen biri yorumlasa ancak o zaman fikir belirtebilirdim.

  21. #13881
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    Dinlemeler usulsüz. Yanlış bilmiyorsam - emin değilim - dinleme izni alınmadan alınmadan Aziz Yıldırım dinleniyor. Bu da dinlemeyi hukuka aykırı yapıyor. Hukuka aykırı deliller anayasada çok açık bir şekilde geçersizdir diyor ama Yargıtay zaman zaman bu delilleri kabul ediyor. ÖYM'deki davaların genelinde bu itiraz yapıldı.

    Aziz Yıldırımın hastanedeki kontrolünde ikamet adresi olarak silivri ceza evi yazıldı. Yani denilmiş oldu ki; sen istediğin savunmayı yap savcıya, biz seni tutuklayacağız.

    Emniyet hiç yetkisi olmamasına rağmen 17 maçta şike delillendirilmiştir denildi. Delil olup olmadığına savcı bile karar veremez, hakimin işi bu.

    Daha uzar gider, aklıma bunlar geldi şimdi. Bunlar hepsi adil yargılanmanın olmamasının göstergesi.
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

  22. #13882
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Hastane olayı da, 17 maç olayı da yanlış ama sonuçta kararı hakim verdi. Yargılama kısmıyla alakalı değil bunlar. Dinlemeler de aynı şekilde.

    Yalanlama gelmezse, Aziz Yıldırım net konuşmuş ilk defa. Gerçi pek çok cümlesi başbakandan alıntı ama olsun, gelişme var.

    http://www.wsj.com.tr/article/SB1000...732207816.html

  23. #13883
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    'Dinlemeler de aynı şekilde' derken..

    Anayasa madde 38 fıkra 6 'Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez.' gereğince hakim bu delilleri yok sayması gerekirdi.
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

  24. #13884
    Nesil
    2006
    Yer
    Antalya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    9,834

    Default

    Yani izin alınmadıysa yanlış demek istedim.

  25. #13885
    Nesil
    2009
    Yer
    Turksportal
    Mesajlar
    3,984

    Default

    Quote Originally Posted by benbenim View Post
    Dinlemeler usulsüz. Yanlış bilmiyorsam - emin değilim - dinleme izni alınmadan alınmadan Aziz Yıldırım dinleniyor. Bu da dinlemeyi hukuka aykırı yapıyor. Hukuka aykırı deliller anayasada çok açık bir şekilde geçersizdir diyor ama Yargıtay zaman zaman bu delilleri kabul ediyor. ÖYM'deki davaların genelinde bu itiraz yapıldı.

    Aziz Yıldırımın hastanedeki kontrolünde ikamet adresi olarak silivri ceza evi yazıldı. Yani denilmiş oldu ki; sen istediğin savunmayı yap savcıya, biz seni tutuklayacağız.

    Emniyet hiç yetkisi olmamasına rağmen 17 maçta şike delillendirilmiştir denildi. Delil olup olmadığına savcı bile karar veremez, hakimin işi bu.

    Daha uzar gider, aklıma bunlar geldi şimdi. Bunlar hepsi adil yargılanmanın olmamasının göstergesi.
    Usulsüz mü değil mi bilmiyorum ama kararda şu metinler var:

    Haklarında düzenlenen iletişimin tespiti tutanakları kendilerine okunan sanıkların
    bu kayıtların içeriklerine yönelik bir itirazda bulunmayıp, bu konuşmaların içeriklerini
    doğrular tarzda ve sadece yorumlanma biçimine karşı savunmada bulunduklarının
    görüldüğü,

    Bu itibarla, Aziz Yıldırım liderliğindeki suç örgütünün faaliyeti kapsamında işlenen
    şike ve teşvik primi fiillerine ilişkin olarak Mahkemeden usulüne uygun olarak alınan
    iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması ile teknik araçlarla izleme kararları üzerine
    elde edilen TAPE kayıtları ile fiziki takip tutanaklarının usul ve yasaya uygun olarak elde
    edilmiş deliller olduğu, sanık Aziz Yıldırım'ın 23/02/2012 günlü oturumda hakkında
    düzenlenen iletişimin tespiti tutanakları kendisine okunduğunda “Aleyhime olanları kabul
    etmiyorum, görüşmeleri ben yaptım bana aittir...” şeklindeki beyanları da nazara
    alındığında, mahkemece hükme esas alınmalarında bir isabetsizlik bulunmadığı,
    ekleme: 14.sayfadan itiraben okursan daha açıklayıcı: http://www13.gazetevatan.com/dosya/s...r-yargitay.pdf
    Last edited by Walter Sakana : 21.Ocak.2014 at 00:46 Reason: ekleme
    NOBLESSE OBLIGE!
    17.06.2014

  26. #13886
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul & İzmir
    Yaş
    33
    Mesajlar
    7,913

    Default

    Quote Originally Posted by Walter Sakana View Post
    Usulsüz mü değil mi bilmiyorum ama kararda şu metinler var:



    ekleme: 14.sayfadan itiraben okursan daha açıklayıcı: http://www13.gazetevatan.com/dosya/s...r-yargitay.pdf
    Abi zaten Aziz Yıldırım içerik olarak bunları konuşmadım demedi hiç. Ya bunların başı sonu eksik, bunları böyle çekerseniz başka anlam çıkar dedi ya da bunların ses kaydını dinleyelim dinleyince farklı olduğunu anlayacaksınız dedi. Yani söylenenlere itirazı yok.

    Ama dava sürerken avukatların söylediklerini hatırlıyorum. 'Dinlenme izni yok, dinleme hukuka aykırı' diyorlardı. Geçen de FBTV de yine bir avukat dinlenme izninin olmadığını söyledi.

    Yargıtay ise usulüne uygun alındı demiş. İki taraftan biri hatalı işte.
    Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.

  27. #13887

    Default

    Komutan rotayı gösterdi ....

  28. #13888
    Nesil
    2009
    Yer
    Turksportal
    Mesajlar
    3,984

    Default

    Buradaki tartışmalarla ilgili birkaç şey eklemek istiyorum. Özellikle "Fenerbahçe kendi kendine mi şike yaptı" kısmıyla ilgili.

    Öncelikle bu davanın amacı ne? Davanın amacı "suç işlemek amacıyla kurulmuş örgütü yoketmek ve kurucu ile üyelerini cezalandırmak". Şike de bu amaçlardan birisi (siyasi falan o ayrı tartışılır, resmi olarak bu şekilde geçiyor).

    Yani davanın adı "şike" olsa da bu sportif bir dava değil. Burada ana amaç "örgütü bitirmek". Örgütün kullandığı kişiler de (futbolcu, teknik adam, yönetici vs...) suçu işledikleri kesin olarak kanıtlanmışsa ceza almışlar zaten.

    Karar metnindeki SUÇ tanımlamasına bakalım:
    SUÇ : Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgütü yönetme, suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma ve yardım etme, işyeri dokunulmazlığının ihlali, tehdit, rüşvet verme ve alma, bu suça aracılık etme, dolandırıcılık, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, şike, teşvik primi, 6136 sayılı Kanuna aykırılık, resmi belgede sahtecilik suçuna yardım etme, özel belgede sahtecilik.
    Şimdi "Fenerbahçe kimlerle şike yaptı" kısmına bakalım:

    Bununla ilgili ilk olarak şöyle bir ifade geçiyor:
    Şike ve teşvik primi eylemleri için genellikle kaleci ve forvet pozisyonunda oynayan futbolcuların seçildiği, kimi zaman ise teknik direktör ve kulüp yöneticileri ile bağlantının sağlandığı, rakip takım futbolcularından Sercan Yıldırım, Gökçek Vederson, İbrahim Akın, İskender Alın, Ümit Karan, Sezer Öztürk, Korcan Çelikay, Mehmet Yıldız, Serdar Kulbilge, Mahmut Boz, Murat Şahin ve Emmanuel Emenike gibi futbolcularla bağlantıya geçilerek şike veya teşvik primi anlaşmalarının sağlandığı ya da oyuncunun kabul etmemesi nedeniyle şike veya teşvik primi suçlarına teşebbüs edildiği,
    Kim, neyle suçlanmış?

    TRABZONSPOR-BURSASPOR (Gökçek Vederson, Sercan Yıldırım)

    Bu cümleden olarak sanık Alaeddin Yıldırım’ın; sanık Samet Güzel aracılığıyla Bursaspor kulübü futbolcusu sanık Gökçek Vederson ile Trabzonspor A.Ş. futbol takımından puan almaları karşılığında teşvik primi teklifinde bulunduğu, Gökçek Vederson’un da bahse konu teklifi kabul ettiği, sanıklar İlhan Yüksel Ekşioğlu ve Ali Kıratlı’nın ise, Bursaspor Kulübü futbolcusu Sercan Yıldırım’a, Trabzonspor A.Ş. futbol takımından puan almaları karşılığında teşvik primi teklifinde bulundukları, ancak Sercan Yıldırım’ın, bahse konu teklifi kabul ettiğine dair herhangi bir delil elde edilemediği,
    17/04/2011 günü oynanan Trabzonspor A.Ş. - Bursaspor futbol müsabakasına ilişkin olarak; suç örgütü lideri sanık Aziz Yıldırım’ın bizzat tüm süreci yönetmesi yanında, TCK'nın 220/5. maddesindeki “örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır” hükmü yollaması ile diğer sanıklar Alaeddin Yıldırım, İlhan Yüksel Ekşioğlu ve Ali Kıratlı’nın ise teşvik primi suçunun kanuni tanımında yer alan fiilleri birlikte gerçekleştiren sıfatıyla sorumlu oldukları,
    Ceza:
    Gökçek Vederson:5 ay, 30 bin lira adli para cezası. Suç: Teşvik (Trabzon-Bursa)
    ESKİŞEHİRSPOR-TRABZONSPOR (Sezer Öztürk, Ümit Karan, Bülent Uygun, Şükrü Ongan)

    22/04/2011 günü Eskişehir’de oynanan Eskişehirspor – Trabzonspor A.Ş. futbol müsabakası öncesinde, Aziz Yıldırım liderliğindeki suç örgütünün, Eskişehirspor Kulübünden futbolcu ve teknik adamlarla yakın irtibat halinde oldukları, müsabakadan önce Eskişehirspor futbolcusu Sezer Öztürk'e transfer teklifi götürüldüğü ve anlaşıldığı, sezon sonunda bu futbolcunun transferinin gerçekleştiği, sanık İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun talimatı ile Ali Kıratlı tarafından Şükrü Ongan’ın da yardımıyla Eskişehirsporlu futbolcu Ümit Karan ve Fenerbahçeli yöneticiler tarafından kendisine 'bizimki' denilen teknik direktör Bülent Uygun’a teşvik primi teklif edildiği ve anlaşmanın sağlandığı, müsabaka sonrasında da vaat edilen paraların alındığı, suç örgütü lideri Aziz Yıldırım’ın talimatları doğrultusunda hareket eden sanıklar İlhan Yüksel Ekşioğlu, Ali Kıratlı, Tamer Yelkovan, Sami Dinç ve Mehmet Şekip Mosturoğlu’nun teşvik primi eylemi içerisinde aktif olarak faaliyet yürüttükleri, ancak futbolcu Sezer Öztürk'ün teşvik primi teklifini kabul ettiğine dair dosya kapsamında kesin ve inandırıcı bir delilin bulunmadığı, bu itibarla sanıklardan Mehmet Şekip ve Sami'nin teşvik primi eylemlerinin teşebbüs aşamasında kaldığı, sanıklardan Şükrü Ongan’ın doğrudan teşvik primi eyleminin tarafı olarak süreç içerisinde yer almayıp, sanık Ali Kıratlı’nın teşvik primi eylemindeki rolünü ve kastını bilerek, teşvik primi anlaşmasının diğer tarafları Bülent Uygun ve Ümit Karan arasında irtibat sağladığı ve bu şekilde suçun icrasını kolaylaştırdığı, eylemden dolayı yardım eden sıfatıyla sorumlu olduğu,
    Cezalar:
    Bülent Uygun:11 ay, 7 gün, 125 bin lira adli para cezası. Suç: Teşvik (Eskişehirspor-Trabzon, 22 Nisan 2011), örgüt suçundan beraat.
    Ümit Karan:7 ay, 15 gün, 66 bin 640 lira adli para cezası. Suç: Teşvik (Eskişehirspor-Trabzon, 22 Nisan 2011)
    FENERBAHÇE-İBB (İbrahim Akın)

    01/05/2011 günü oynanan Fenerbahçe A.Ş. - İstanbul BBSK futbol müsabakasının, Fenerbahçe A.Ş. futbol takımı lehine sonuçlanması amacıyla, Aziz Yıldırım'ın Bülent İbrahim İşçen'e talimat verdiği, Bülent İbrahim İşçen'in de Ahmet Çelebi'ye gerekli talimatları aktardığı, Ahmet Çelebi'nin de Yusuf Turanlı aracılığı ile İstanbul BBSK futbol takımında oynayan İbrahim Akın'a ulaştığı, İbrahim Akın’ın 100.000 Euro karşılığında şike yapmayı kabul ettiği, müsabakanın örgüt üyesi sanıkların beklentilerine uygun şekilde neticelendiği, şike için Aziz Yıldırım'ın talimatı ile Tamer Yelkovan tarafından verilen paranın müsabakadan sonra Yusuf Turanlı aracılığıyla İbrahim Akın’a verildiği, suç örgütü lideri sanık Aziz Yıldırım’ın bizzat tüm süreci yönetmesi yanında TCK'nın 220/5. maddesindeki “örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır” hükmü yollaması ile diğer sanıklar Abdullah Başak, Ahmet Çelebi, Bülent İbrahim İşçen, Tamer Yelkovan, İbrahim Akın ve Yusuf Turanlı’nın
    ise şike suçunun kanuni tanımında yer alan fiilleri birlikte gerçekleştiren sıfatıyla sorumlu oldukları,
    Ceza:
    İbrahim Akın:1 yıl, 6 ay, 22 gün, 83 bin 320 lira adli para cezası. Suç: Şike (Trabzon-İstanbul Belediye, Fenerbahçe- İstanbul Belediye, Beşiktaş- İstanbul Belediye)
    KARABÜK-FENERBAHÇE (Emenike, Erdem Konyar (menajeri))

    08/05/2011 günü oynanan Kardemir Karabükspor – Fenerbahçe A.Ş. futbol müsabakasının, Fenerbahçe A.Ş. futbol takımı lehine sonuçlanması amacıyla, Aziz Yıldırım liderliğindeki suç örgütü tarafından, Kardemir Karabükspor futbolcusu Emenıke ile, sanıklar Mehmet Şekip Mosturoğlu ve Sami Dinç aracılığıyla, menajeri sanık Erdem Konyar üzerinden sezon sonunda Fenerbahçe A.Ş. futbol takımına transferi vaat edilerek müsabakada oynamaması ya da oynadığı takdirde kötü oynaması için şike teklifinde bulunulduğu, ancak futbolcu sanığın bu teklifi kabul ettiğine dair dosya kapsamında kesin ve inandırıcı bir delilin bulunmadığı, rahatsızlığı nedeniyle müsabakada oynayamadığına ilişkin olarak dosyada aksi ispatlanmamış doktor raporlarının bulunduğu, suç örgütü lideri sanık Aziz Yıldırım’ın bizzat tüm süreci yönetmesi yanında, TCK'nın 220/5. maddesindeki “örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır” hükmü yollaması ile Mehmet Şekip Mosturoğlu’nun Sami Dinç aracılığı ile Kardemir Karabükspor futbolcusu Emenıke’nin menajeri Erdem Konyar’a transfer vaadiyle şike teklifinde bulunduğu ve sanıklar Aziz, Mehmet Şekip, Sami ve Erdem'in şikeye teşebbüs suçunu işledikleri,
    Karar:
    Futbolcu Emmanuel Emenike hakkında 8 Mayıs 2011 şike iddiasıyla dava açıldığını belirten Mahkeme, CMK'nın 10. maddesi uyarınca Emenike'nin dosyasının ayrılmasına hükmedildi. Bu durumda, Emenike ile ilgili dosya ayrılıp yeni bir dava üzerinden devam edecek.
    FENERBAHÇE-ANKARAGÜCÜ (Murat Şahin, Turgut Doğan Şahin, Uğur Uçar, Ümit Aydın (menajer), Milan (Stefan Senecky'nin menajeri))

    15/05/2011 günü oynanan Fenerbahçe A.Ş. – MKE Ankaragücü futbol müsabakasının, Fenerbahçe A.Ş. futbol takımı lehine sonuçlanması amacıyla, Aziz Yıldırım liderliğindeki suç örgütü tarafından, bir kaç koldan faaliyet yürütüldüğü, bir yandan sanıklardan İlhan Yüksel Ekşioğlu ve Cemil Turhan’ın, Yavuz Ağırgöl ve Mehmet Yenice üzerinden girişimde bulundukları, bu kapsamda Mehmet Yenice’nin önce Kasımpaşa A.Ş. futbol takımı kalecisi Murat Şahin aracılığıyla MKE Ankaragücü takımında oynayan bir futbolcuyla irtibat kurmaya çalıştığı, Murat Şahin’in şike için aracılık yapma teklifini kabul etmediği, bunun üzerine Mehmet Yenice’nin açık kimliği belirlenemeyen MKE Ankaragücü’nde oynayan bazı futbolcularla görüşerek şike amaçlı anlaşmaya çalıştığı, sanık Mehmet'in şikeye aracılık yapma karşılığında İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun talimatıyla Cemil Turhan ve Yavuz Ağırgöl'den 400.000 Dolar aldığı, ancak bu paranın kime ne amaçla aktarıldığının ve futbolcularla anlaşma sağlanıp sağlanmadığının kesin olarak saptanamadığı, Aziz Yıldırım’ın talimatıyla diğer yandan Abdullah Başak’ın Yusuf Turanlı üzerinden aynı kulüpte oynayan bazı futbolculara ulaşmaya çalıştığı, Yusuf Turanlı’nın önce futbolcu Turgut Doğan Şahin ile irtibat kurduğu, bu şahsın şike teklifini kabul etmediği, ardından menajerlik yapan Ümit Aydın’a teklifin iletildiği, şahsın şikeye aracılık yapma teklifini kabul ettiği ve menajerliğini yaptığı Uğur Uçar isimli futbolcuya ilettiği şike teklifinin kabul edilmediği, Aziz Yıldırım’ın talimatıyla üçüncü koldan Mehmet Şekip Mosturoğlu’nun bilgisi ve talimatları doğrultusunda Sami Dinç’in MKE Ankaragücü futbol takımı kalecisi Stefan Senecky’nin menajeri Mılan adlı şahsa şikeye aracılık yapması için teklifte bulunduğu, bu teklifin de menajer tarafından kabul edilmediği, böylelikle suç örgütü lideri sanık Aziz Yıldırım’ın bizzat tüm süreci yönetmesi yanında TCK'nın 220/5. maddesindeki “örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır” hükmü yollaması ile diğer sanıklar İlhan Yüksel Ekşioğlu, Abdullah Başak, Yusuf Turanlı, Cemil Turhan, Mehmet Yenice, Yavuz Ağırgöl, Ümit Aydın, Mehmet Şekip Mosturoğlu ve Sami Dinç’in şike suçunun kanuni tanımında yer alan fiilleri birlikte
    gerçekleştiren sıfatıyla sorumlu oldukları ve eylemlerinin teşebbüs aşamasında kaldığı,
    Karar: Şike teklif edilen isimlerin hiçbirisi kabul etmediği dolayısıyla şikenin teşebbüs aşamasında kaldığı belirlendiği için bu isimlerden hiçbirisi ceza almadı.

    TRABZONSPOR-İBB (İskender Alın, İbrahim Akın)

    Örgüt lideri sanık Aziz Yıldırım’ın talimatlarıyla hareket eden sanıklar İlhan Yüksel
    Ekşioğlu ve Abdullah Başak’ın, yetkisiz menajerlik yapan sanık Yusuf Turanlı üzerinden,
    İbrahim Akın ve İskender Alın adlı İstanbul BBSK'lı futbolcularla 15/05/2011 günü
    oynanan Trabzonspor A.Ş. - İstanbul BBSK futbol müsabakası öncesinde teşvik primi
    verilmesi amaçlı anlaşma yaptıkları
    , müsabakanın Trabzonspor A.Ş.'nin galibiyetiyle
    neticelenmesi nedeniyle adı geçen futbolculara teşvik primi ödemesi yapılmadığı, sanık
    Aziz Yıldırım’ın bizzat tüm süreci yönetmesi yanında TCK'nın 220/5. maddesindeki
    “örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca
    fail olarak cezalandırılır” hükmü yollaması ile diğer sanıklar Abdullah Başak, İlhan Yüksel
    Ekşioğlu, İskender Alın, İbrahim Akın ve Yusuf Turanlı’nın da teşvik primi suçunun
    kanuni tanımında yer alan fiilleri birlikte gerçekleştiren sıfatıyla sorumlu oldukları,
    Cezalar:
    İskender Alın:1 yıl, 15 gün, 83 bin 320 lira adli para cezası. Suç: Şike (Trabzonspor-İstanbul Belediye, Beşiktaş-İstanbul Belediye)
    İbrahim Akın:1 yıl, 6 ay, 22 gün, 83 bin 320 lira adli para cezası. Suç: Şike (Trabzon-İstanbul Belediye, Fenerbahçe- İstanbul Belediye, Beşiktaş- İstanbul Belediye)
    SİVASSPOR-FENERBAHÇE (Mehmet Yıldız, Korcan Çelikay, Mecnun Otyakmaz (başkan))

    22/05/2011 günü oynanan Sivasspor – Fenerbahçe A.Ş. futbol müsabakasının, Fenerbahçe A.Ş. futbol takımı lehine sonuçlanması amacıyla, Aziz Yıldırım liderliğindeki suç örgütü tarafından, Sivasspor futbol takımı oyuncuları Mehmet Yıldız ve Korcan Çelikay ile para karşılığında müsabakada kötü oynamaları için şike amaçlı anlaşıldığı, ayrıca Sivasspor Kulübü başkanı Mecnun Otyakmaz ile de şike anlaşmasına varıldığı, Aziz Yıldırım’ın talimatları doğrultusunda hareket eden sanıklar İlhan Yüksel Ekşioğlu, Ali Kıratlı, Tamer Yelkovan, Ahmet Çelebi, Bülent İbrahim İşçen, Abdullah Başak, Yusuf Turanlı ve Fatih Akbaba'nın bu şike faaliyetlerinin içerisinde aktif olarak bulundukları, tüm süreci birlikte koordine ettikleri, sanık İlhan Çelikay’ın kardeşi Korcan Çelikay ile şike amaçlı görüşülüp, anlaşılması sürecinde yardımda bulunarak suçun icrasını kolaylaştırdığı ve eyleme yardım eden sıfatıyla katıldığı, sanıklardan Ali Kıratlı ve Fatih Akbaba'nın karşı taraftaki kişilerin kim olduğunun tespit edilememesi, bu suretle de şike fiilinde anlaşmanın sağlandığı hususunda tereddüt bulunması karşısında, şike faaliyetlerinin teşebbüs aşamasında kaldığı, diğer sanıkların eylemlerinin tamamlandığı,
    Cezalar:
    Mehmet Yıldız:1 yıl, 3 ay, 66 bin 640 lira adli para cezası. Suç: Şike (Sivasspor-Fenerbahçe, 22 Mayıs 2011)
    Mecnun Otyakmaz:1 yıl, 6 ay 22 gün. Suç: Şike
    Korcan Çelikay: 1 yıl, 3 ay, 100 bin lira adli para cezası. Suç: Şike (Sivasspor-Fenerbahçe, 22 Mayıs 2011)
    Bunlar dışında hatırlarsanız SERDAR KULBİLGE (Gençlerbirliği kalecisi) ve ZAFER ÖNDER İPEK (Gençlerbirliği yöneticisi) gibi isimler de ceza almıştı.
    NOBLESSE OBLIGE!
    17.06.2014

  29. #13889
    Nesil
    2009
    Yer
    Turksportal
    Mesajlar
    3,984

    Default

    devamı;

    Rakip takımlardan

    Kimler ceza aldı:
    Gökçek Vederson (futbolcu)
    Ümit Karan (futbolcu)
    Bülent Uygun (teknik direktör)
    İbrahim Akın (futbolcu)
    İskender Alın (futbolcu)
    Mehmet Yıldız (futbolcu)
    Mecnun Otyakmaz (başkan)
    Korcan Çelikay (futbolcu)
    Serdar Kulbilge (futbolcu)
    Zafer Önder İpek (yönetici)

    Delil yetersizliğinden ceza almayanlar:
    Sezer Öztürk (futbolcu)
    Emanuel Emenike (futbolcu)(dosyası ayrıldı)

    Şike/Teşvik teklifini kabul etmeyenler:
    Sercan Yıldırım (futbolcu)
    Murat Şahin (futbolcu)
    Turgut Doğan Şahin (futbolcu)
    Uğur Uçar (futbolcu)
    Milan ... (Stefan Senecky'nin menajeri)

    Toparlarsak; "Fenerbahçe kendi kendine mi şike yaptı" tarzı iddialar biraz asılsız kalıyor bence. Tabi burada Fenerbahçe ifadesini kullanmamın sebebi bu konu başlığında bu şekilde ifade edilmesi. Yoksa mahkeme de yargıtay da yargılananların ve suçu işleyenlerin kulüpler olmadığını kesin bir dille ifade etti zaten. Ayrıca bu örgüt yapılanmasının Fenerbahçe'nin diğer yönetici ve üyelerinden habersiz bir yapılanma olduğu da belirtildi.

    Özellikle şu son dönemlerde yargıya ve diğer bir çok resmi kuruma olan güven bir hayli sarsılmış durumda. Yargıya güveniriz güvenmeyiz kişiden kişiye değişebilir. Ama yargının güven verip vermemesi bütün kararlarının doğru veya yanlış olduğu anlamına gelmez. Güven vermiyorsa tabi ki şüpheyle yaklaşılır ki bu konuda başta Fenerbahçe'li arkadaşlara sonuna kadar hak veriyorum.
    NOBLESSE OBLIGE!
    17.06.2014

  30. Default

    Bu Dava Tamamen Şike Sorunu Değil Arkadaşlar Şike Yapan Takımın Ya Puanı Silinir, Ya Alt Lige Düşürülür Ya da Kulübün Kapısına Kilit Vurulur... Dünyada Örnekleri Var mı Bunların Tabiki de...

    Ama Gelelim Bizim Ülkedeki Davaya Bir Yerlerde Hep Bir Eksik ve Boşluklar Var Sürekli Değişik Senaryolar Uyarlanıyor. Artık Devir Siyasi Rant Devri Bakalım Sonunda Kim Çıkar Sağlayacak, Kim Kaybedecek Göreceğiz


    En Tehlikeli İnsan Az Anlayıp Çok İnanandır. "A.Çehov"

Mesaj Yetkileri

  • You may not post new threads
  • You may not post replies
  • You may not post attachments
  • You may not edit your posts
  •