Bahis şirketlerinden oranlar açıklanmaya başladığında ise şaşkınlığım biraz daha arttı. Şampiyonluk için favori gösterilir durumdaydık. Gözüken o ki bizden beklentiler çok büyüktü.
Takım olarak bu beklentileri karşılayabilmek için hazırlık maçlarımıza ve sezona hazırlanmaya devam ettik. Hazrılık maçlarından her ne kadar galibiyet ile dönüyor olsakta, defansta ve kalede çok parlak gözükmüyorduk. Bu sezon anlaşılan forvetlerimizin ne kadar iyiyse bizde o kadar iyi olacaktık.
Ancak sakatlıklar canımı sıkmaya başlamıştı. Özellikle Nwankwo'nun omurgasındaki bir sakatlık nedeniyle 3 ay sahalardan uzak kalacak olması canımı bir hayli sıkmıştı. Bu konuda teknik heyetimle özel bir görüşme yaptım. Elimizden geldiğince sakatlıkların azalmasını sağlamalıydık. 1 ay sonunda 2 ciddi sakatımız vardı artık.
Sıra artık lig maçına gelmişti. Ancak hemen öncesinde çekilen Federasyon Kupası kuraları çekişmeli bir sezonun bizi beklediğini gösteriyordu.
KKTC K-Pet Süper Ligi - 2014/2015 Sezonu - 1. Maç
İlk maç öncesinde yapılan basın toplantısında Milli Takım ve Kaymaklı takımını yönetmekte sıkıntı çekebileceğime yönelik sorularla karşılaştım hep. Zor bir işe kalkışmıştım. Ancak bunun altından rahatlıkla kalkabileceğimi biliyordum. Uykusuz bir gece geçirmiştim heyecandan. Sonunda resmi bir müsabakada takımın başında tek yetkili olarak bulunacaktım. Kendi taraftarlarımız önünde iyi bir başlangıç yapmak zorundaydık. Ertesi gün oyuncularımı bunun için sahaya çıkardım.
İlk yarısında mükemmel bir baskı kurmuştuk rakip kalede. Sağlı sollu ataklarla kaleyi yokluyorduk. Devre arasına ise Zokou ve Ahmet Coşkun'un golleri ile 2-0 önde giriyorduk. İlk galibiyetimizi alacak gibi duruyorduk. Ama öyle olmadı.
İkinci yarıda baskılı oynarken kalemizde gördüğümüz gol dengemizi bir hayli bozdu. Toparlanıp rakibin üzerine tekrar baskı kurarken yediğimiz başka bir kontra atak golü ile bir anda eşitlik sağlanmıştı. Oyuncularım yıkılmış durumdaydılar. Kendilerinden emin olmalarını ve saldırmaya devam etmelerini söyledim. Maçın son saniyesine kadarda ataklarımızı sürdürdük. Ancak pozisyonlarda yararlanamayınca, lige kendi evimizde aldığımız 2-2'lik beraberlik ile başlıyorduk.
Taraftarımız gösterdiğimiz performanstan dolayı yinede bizi alkışlıyordu. Bu duygu çok güzeldi. Hele ki böyle bir kayıp sonrası başıma gelenleri hatırladıktan sonra. Bu maçtan sonra takımın savunmasından çok ileride harcanan pozisyonlar için takıma ufak bir uyarıda bulundum. Umarım önümüzdeki maçlarda bu sıkıntımızı atlatırız. Yoksa kendimizi çok zor bir sürecin içinde bulacaktık.
KKTC K-Pet Süper Ligi - 2014/2015 Sezonu - 2. Maç (D)
İlk maçın ardından bir sakatlık haberide Zokou'dan gelmişti. 2 hafta sahalardan uzak kalacaktı başarılı forvetimiz. Forvet hattımız yavaş yavaş çöküyordu. İskele'de oynayacağımız Gençlerbirliği deplasmanından galibiyetle dönmek istiyorduk ancak bunun zor olacağı gün gibi ortadaydı. Takımda sakatlar haricinde bir değişiklik yapmadan yeniden sahaya sürüyordum. Takımı geçen haftaya göre sadece daha dikkatli olmaları konusunda uyararak sahaya yolladım.
İlk yarısında gösterdikleri azim mükemmele yakındı. Zokou'nun yerine oynayan İlksen Yeşilada canla başla mücadelesini yapıyordu. mükemmel bir baskı kurmuştuk rakip kalede. Bu baskılar sonucunuda 19. ve 21. dakikalarda arka arkaya gelen goller ile gösteriyordu. Hasan Piro ve İlksen Yeşilada'nın attığı goller sayesinde ilk yarıyı 2-0 önde kapatıyorduk.
Oyuncularımı ilk maçımızı hatırlatarak aynı şeyi yaşamak istemediğimi belirttim. Bu maç hakkımız ve söke söke o hakkı alacaktık. Başka sonuç çıkmayacaktı buradan. İlk yarıda canla başla didnen İlksen'i ise uyarmıştım. Şut çekmek güzel ama bitiriciliğinide konuşturman lazım diye. 8 Şut çekmiş 3'ü kaleyi bulmuştu. Rakibimizin dengeyi kurmak isteyeceğinden emindim ikinci yarıda.
Ancak ikinci yarıya çok hızlı başladık ve daha 49. dakika geçilirken Ahmet Coşkun ve İlksen Yeşilada'nın golleri ile skoru 4-0 yapmıştık. Bu skordan sonra takım olarak rahatladık ve dah arolantide bir oyun sergiledik. 65. dakikada Barkın Özaşık ile skoru 5-0'a getirdik. Bu dakikadan sonra oyuncularımda iyice rahatladılar. Son dakikalara girilirken rakibimiz bu rahatlığı kullanıp baskı arttırmaya çalıştı üzerimizde. Kısa süreli bu baskı içinde kalemizde bir de gol gördük. Oyuncularım golden sonra kendilerini toparlayıp artık top çevirmeye başladı. Başka golde olmayınca sahadan 5-1 gibi güzel bir skorla ayrılıyorduk.
Aldığımız ilk galibiyetin sevincini yaşarken Mustafa Kaplan beni apar topar kulüp binasına çağırdı. Beni endişelendiren bir çağrıydı bu. Bir kulüp üyesinden mektup almıştı. Son dönemde yaşanılan kriz ortamında atlanılan bir konuda bahsetmişti. Sene sonuna kadar bir seçim yapılması gerekiyordu. Bu seçim sonucunda neler olabileceği belli değildi. Yabancı yöneticilerin KKTC'nin Uluslararası arenaya açılmasının ardından ülkeye adeta akın ettiği söyledi. Böyle bir durum ile karşılaşırsak neler olabileceği konusunda hiçbir fikrinin olmadığını söyledi. Benden tek istediğinin takımı eçimler yapılana dek iyi bir şekilde yönetmem olduğunu söyledi. Bu şekilde ancak yerimi sağlamlaştırabilirdim takımda.
Zor bir süreç bizi bekliyordu. Baskı altında olacağım bir süreç. Umarım bu baskıyı oyuncularıma negatif bir şekilde yansıtmadan alatırım. Aksi takdirde kötü günler beni bekler..
