herkes ortaya konulanları beğenmiyor. haklılar da ama ne yazık ki avrupanın üst düzey milli takımlarından birine sahip değiliz. hala rüştüden sonra bir kaleci çıkartabilmiş değiliz. keza toraman ve zan dışında güvenebileceğimiz bir stoperimiz de yok. sol bek desen üzülmezden sonra aklımıza ilk gelen isim savunma yönü eksik olan volkan yaman. sağ bekte belki de milli takımımızın en iyi ismi olan hamit oynuyor ki onu da biz yetiştirmedik (!). oyun kurucumuz devamlılığı olmayan emre. bugün var yarın yok. maç içinde bile devamlılığı yok. hala sol açığımızda şu oynar sağ açığımızda bu oynar diyemiyoruz. ön liberomuz ki bana göre şu anki milli takımımızın en sağlam ikinci adamı aslen bir brezilyalı. forvette ise bir bolluk ama ne yazık ki hiçbiri bana güven vermiyor. en güvendiğim iki isim olan halil ve nihatın ki çağdaş futbolda verim alınabilecek bir forvet ikilisi devamlılığı yok. sürekli sakatlanıyorlar. karan milli takımın başına kim gelse onun vazgeçilmezi olamıyor her nedense. yenilerden sayın hurmanın getirin 10 milyon euroyu alın dediği gökhan ünalın halini gördük. milli takım oyuncusu değil. hala bir hakan şükür tartışması var. aşağı yukarı 7-8 senedir. yani diyeceğim o ki biz biraz kendimizi dev aynasında görüyoruz. bunun tek sebebi de 2002de gelen üçüncülük. dünya şampiyonaları avrupa şampiyonlarına kıyasla kolay olduğundan sonuçlar aldatıcı olabilir ki futbol ve basketbol milli takımlarımızın başına gelen de bu. herkes yunanistan kim diyor ama ulusal düzeyde en önemli organizasyon olan avrupa şampiyonasında alınmış bir birincilikleri var adamların. biz avrupada ne yapıyoruz önce ona bi bakmak lazım. sonra da dönüp takımımıza. ve beklentilerin de buna göre olması lazım bence. böyle olursa hayal kırıklığı da daha az olur. sözün kısası ne ka ekmek o ka köfte!