Penalti pozisyonunda temas var. Carrusca tekmeyi yedikten sonra ayakta kalabilirmiydi? Bilmiyorum. Sonucta Carrusca bu, biraz siddetli ruzgar estigi zaman dengesi bozuluyor. Ayni tekme hangi oyuncuya gelse o pozisyonda kendisini yere atar. Defans oyuncusu o pozisyonda dikkatli olmak ve rakibin ayagina vurabilme ihtimalini dusunerek aci kapatmayi dusunmesi daha dogru olur. Aksi takdirde daha hizli birisi gelip Carrusca'nin yaptigi gibi bacagini sokar, darbeyi ve penaltiyi alir.
Ozellikle Turk defans oyuncusu penalti yapmaya cok musait cunku genelde hameleler kontrolsuz. Ceza sahasi disinda da, ceza sahasi icinde de ayni sekilde hamle yapiyor. Defansi zorladigin, ceza sahasi icinde topa hakim oldugun surece bol bol penalti kazanilir ligimizde.
Buyuk liglerin buyuk takimlarinin defans oyunculari daha temkinli. Esas baski uzerinde olan forvet oyuncusu cunku yaratici olmak ve rakibi asmak forvet oyuncusunun gorevi. Forvet oyuncusu da harika bir hareket yapip gol atarsa atsin mantalitesinde. O yuzden de kafasinda hep ihtimalleri dusunuyor, hep rakibin basit olani yapmasini engellemek icin pozisyon aliyor. Bizimkiler ise rakip basit hareketi bile yapmasin, top alanimdan gitsin de nasil giderse gitsin mantalitesinde. Bu yuzden penalti yapma ihtimali de yukseliyor.
Fenerbahce ve Besiktas ise iki on libero ile oynadigi icin Galatasaray kadar cogalamiyor ceza sahasinda. Tabii iyi kontra ataga cikan takim Galatasaray'in defansini cok zorlayacaktir ancak Besiktas ve Fenerbahce'nin iki on liberolu dizilisi bu sorun ile Galatasaray kadar karsi karsiya degil. Risk alirsan, gol de atarsin, penalti da kazanirsin, cok korner de kazanirsin. Risk almazsan forvette cok usta 1-2 bitiricin olmasi lazim ki eline gecirdigi o 1-2 pozisyonu degerlendirebilsin. Veya iyi top saklayacan bir forvetin olmasi lazim ki, hizli ve teknik orta saha oyuncularin ceza sahasina sizip rakibi zorlasin.
433 oynayan (451, 4231 veya 4411'de 433'un varyasyonudur) her takim topu iyi saklayabilen en az bir adet forvete sahip olmak zorundadir. Aksi takdirde rakibin sahasina yerlesmeye calisirken topu kaptirip kontra atak yersiniz. Boylece penalti da kazanamazsiniz, gol atmakta da zorlanirsiniz.
Feldkamp'in tercihi risk alip oyunu rakip sahaya, hatta rakip ceza alanina yikmak. Zico ve Ertugrul Saglam'in tercihi ise topu kontrol edip, defansta acik vermeyip rakibi teknik kapasitesi yuksek oyuncularla rakibin topa sahip olma suresini olabildigince azalmak. Bu zaman gecirmeye dayali taktik ile bitirici oyunculara daha az sans dogacagi icin de bitirici oyuncularin ellerine gecen firsatlari gole cevirmeleri gerekli. Veya duran toplarla takimin gol bulabilmesi gerekli.
Alismakta yarar var. Bu sezon Galatasaray ligde cok penalti kullanacaktir. Cunku risk alan, bir cok oyuncusunu rakip ceza sahasi icine yollayan ve karsiliginda kontra ataktan kolay goller atma sansini rakibe veren Galatasaray. Avrupa maclarinda bu mantalite ile ise Galatasaray cok zorlanacaktir. Bordeaux macinda, Galatasaray'in geriye cekilip defans yapmak istediginde nasil yapamadigini da gorduk. Sonucta o derse henuz gelmediler. Belki seneye.
