ben de duydum bir ara yuhladıklarını da sebebini unuttummaç anında fark etmiştim aslında
![]()
ben de duydum bir ara yuhladıklarını da sebebini unuttummaç anında fark etmiştim aslında
![]()
Kopan bir ipe düğüm attığınızda, ipin en sağlam yeri o düğüm olur.
Ama ipe her dokunuşunuzda canınızı acıtan yer o düğümdür...http://www.twitch.tv/nannar_hhc
İstanbul'da oyuncuları, takımı ıslıklayan türde taraftarlardan çok az vardı bugün 19 Mayıs stadında. Örneğin; oyuncu değişikliklerinde herhangi bir sıkıntı yaşanmadı. Deivid'in Vederson'un bile ıslıklanmadığı bir maçta Emre'nin Fenerbahçe seyircisi tarafından ıslıklanması mümkün değil. Burak benden önce girmişti. Geldiğinde Emre'yi kaç kez çağırdıklarını söyler. Ben 1 tanesine yetişebildim ve Emre'ye özel birkaç tezahürat daha söylenerek çağrıldı. Bu genel tüm oyuncuları çağırmanın haricindeydi. Zaten taraftar forumlarını takip edenler de şuan Alex, Emre, Gökhan Gönül ve Lugano'nun genel olarak en fazla destek verilen oyuncular olduğunu bilir. Hatta bunlara Özer'i de ekleyebiliriz.
Fenerbahçe Cumhuriyeti
Aziz Yıldırım'ı korumuyorum ben, yaptığı tesisler ya da kurumsallaşma konusunda da övmedim mesajımda. Amatör branşlarda kazandığı sportif başarıları yazdım ve hakkı yenmesin, futbolda başarılı değil diye dedim.
Belki bana demiyorsun ama devre arası mutlaka bu takıma defans alınmalı, bıraksınlar Brezilya'da forvet ya da kanat bakmayı, defans alsınlar diyen de bendim.
Aykut Kocaman geldiği gün, eğer tüm yetkili O olacaksa, Daum ile görüşüp, O'na imzayı Aykut Kocaman attırmalıydı ki, yanında Aykut Kocaman olmalıydı ki, O'nu patronu olarak bilsin diyen de bendim. Zaten zaman içerisinde yapılan açıklamalarla gördük ki, 3 senenin sonunda tüm yetki Aykut Kocaman'a verilmiş olacak, ben de bu 3 sene dayanılır umarım demek istemiştim.
Keşke benim gibi olsa her taraftar, günlük olaylara göre yorum yapmasa, Aziz Yıldırım ne akrabamdır, ne de bana bir faydası vardır, Fenerbahçe puan kaybettiğinde ben de üzülüyorum elbette ama Fenerbahçe 1 branşta kaybederken, diğer 5 branşta kazanıyorsa, ben o hafta yine mutlu olurum, çünkü ben Fenerbahçeliyim.
Aslında sana cevap vermek bile istemezdim ama bu konuda çevrende çok üzerine gelmişler demek ki, burada patladın.
Mesajlara dönüp bakarsan, bir küçümseme olmaması için neler yazdığımı görebilirsin, hatta UEFA hakkında yorumum bile olmadı.
Sen en baştan yanlış anlamışın, bunu da rakip takım ne yazsa art niyetle yazar önyargısına bağlıyorum. İkincil kupa demedim, ikincil kupa desem belki küçümseme algılanabilir ki değildir de küçümseme. 2 numaralı kupa, Kupa 2, bu şekilde yazdım.
Bilmemek ayıp değil, Şampiyonlar Ligi'ne kupa 1, UEFA'ya kupa 2 denir. Basketbol'da kazanılan kupa da avrupa genelinde düzenlenen 2 numaralı büyük turnuvadır, bu nedenle kupa 2 yazdım. Sen bunu küçük görme olarak algıladıysan ve buna bağlı olarak içindeki kini kustuysan, hatalı olan sensin. Eğer birilerini kınıyorsan, onların yaptıklarını yapmayacaksın, benim hiç kazanılan başarıya laf söylemememe rağmen, sen baya bir küçümsemişsin diğer takımları.
Ayrıca kupa şansa asla denmemiştir, hadi neden dediğini hiç yorumlama ihtiyacı hissetmediniz, çünkü saldıracak malzeme geçmişti elinize, bari ne dediğini iyi bilin. Eğer başarı devam ettirilemediyse, bu başarı tesadüf olur. Söylenen bu, ve aynı açıklamaların yapıldığı yerde, Fenerbahçe'nin gelecek sene bu sene kazandığı başarıya ulaşamaması durumunda bu başarı da tesadüf sayılır diye devam eden şeyler de söylenmişti ama hem basın hem de taraftar işine geldiği şekilde aldığı için, şimdi hem söylenmemiş bir lafı söylenmiş kabul edip, sonra da hırsla saldırıya geçebiliyorsunuz.
Gerçekten çok içerlediğini düşünüyorum, ben vesile olduysam özür dileyeceğim ama benim yazdıklarımda en ufak küçümseme yok, sen başka yerlerde dolmuşsun, bu nedenle özür dileyemiyorum maalesef. Galatasaray avrupada kupa kazandığında elbette bu duyulacak, duyulur. UEFA Kupası sayesinde, afrikada, asyada Galatasaray, Hakan Şükür, Hagi diye konuşanları izlediğimizde bunu anlamış oluyorduk. Basketbol elbette futbol kadar etkili değil kitleler üzerinde ama yine de bir avrupa şampiyonluğu kazanıldığında, mutlaka bu sporu takip edenler bunu bilir, duyulması konusunu da Türkiye için bahsetmedim, dünya üzerinde duyulması olarak ele aldım. Ve bayan basketbolunda 2 numaralı kupanın, bu sporu takip edenler bilir ki, 1 numaralı kupa ile kıyaslanamayacak farkı olduğunu.
Türk takımları orada Ay-Yıldız'ı dalgalandırdıkça, ben gurur duyarım. Ali'nin Veli'nin, 3-5 adamın yaptığı yorum, açıklama, söylemleri, benim düşüncemi değiştirmez ama seninkileri değiştiriyormuş demek ki, buna da saygı duyarım.
Maç konusuyla çok alakasız şeyler oldu ama arkadaşın gereksiz alınganlığı buna sebep verdi. Ama biliyordum da aslında böyle olacağını, bu nedenle ben kendi adıma bu gereksiz mesajları okuyanlardan özür dilerim. Arkadaş Kupa 2'yi, ikincil kupa anlamında aşağılama olarak algılamasaydı ve bir kısaltma olduğunu bilseydi, eminim bu kadar dolmazdı, başka küçümseme olarak algılanabilecek şeyler yazılmadı çünkü mesajlarda.
"YÜCE ATATÜRK"
Su GS'lilerin bazi olaylari hala kabul etmemesine cidden sasiriyorum. Tamam, kupa kazanmissiniz, tebrikler, buyuk basari, hersey kabuldur. Ama bir gercek var ki bu kupa 2'dir, ust seviyenin altinda (hatta onun atlinda) takimlarin kaldigi, Avrupa'nin 2. kupasidir. Kucumseme elbette yok, buyuk basari, ama bu basariyi oldugundan buyutenler de var. Kupa 2'yi inanilmaz kucuk takimlar kazandi. O basariyi yakalayip bir daha asla yakalamayan, hatta o seviyenin yanindan gecemeyen takimlarla dolu. Ama Sampiyonlar Liginde boyle takimlar neredeyse yok, belki 1 veya 2 tane cikar. Hele ki isim ve statu degiskliginden sonra boyle birseyin imkani bile yok.
Ayrica su an 2010'dayiz, 2001 geride kalali cok oldu. Ve 2001'den bu yana neler oldu ona bakmak gerekir. GS 3 senedir Sampiyonlar Ligine katilamiyor, ama hala kendisini Avrupa'nin dev kulupleri arasinda gorup her sene (haha) kupayi hedef koyuyor. Sen bu kupayi 1 kere alip gerisini getirememissen bu tesaduftur Aziz Yildirim'in dedigi gibi. Tesaduf kelimesini de dogru algilamak gerekir, lakin ortada emek ve hakedilmis bir kupa var. Ama basarinin devami istikrarli bir sekilde gelmezse o kupa planlamis birsey degil, sadece bazi faktorlerin bir araya gelmesiyle alinmis bir kupadir. Nasil ki BJKnin UEFAda ceyrek final oynamasi, FBnin 2 sene evvel CL'de ceyrek final oynamasi da tesadufse. Ama sen bunu Barcelona gibi, Manchester gibi, hadi bunlari gectim Porto gibi yapabiliyorsan o zaman tesaduf degildir iste.
O zaman adama derlerki sen önce kendi tuttuğun takıma bak.Şampiyonlar Ligine katıldı kaç yedi,kaçıncı oldu.Uefa'ya katıldı ne oldu ? Yani böyle şeyleri yazmak istemiyorum ama öyle oluyor yani.
Maça gelirsek baya sert geçmiş.Her iki takımada bazı kararlar es geçilmiş.Semih'in pozisyonuydu galiba evet orda faul var ama semih dışarda düşmüş penaltı değil yani.Ama iki takımada kararlar verilmemiş.
Emre,Gökhan Gönül ve Diego Lugano'daki hırs,istek bütün takımda olsun bütün maçları kazanıp şampiyon oluruz zaten.Bu görüntüyle malesef ki çok zor.
Televizyonlarda sırf Alex'i eleştirmiş olmak için yorum yapan ve Alex olmasa Fenerbahçe 4-4-2'ye geçer böylece çift forvetli sistemle daha etkili olur diyen skor yazarları dünkü maçı izlemiştir. Semih girdikten sonra forvet çiftlendi ama yine de pek değişen bir şey olmadı. Gençlerbirliği iyi kapanan bir takım ama Alex de çilingir gibi bir oyuncu. Dün kötü futbolun yanı sıra doğru düzgün maçta pozisyon yoktu. Sadece maçın başında Deivid'in kaçırdığı, Gençlerbirliği'nin hatasından Bilica'nın kaçırdığı ve son dakikalara doğru Gökhan'ın kafası vardı. Alex oynadığında kötü oynasak dahi Alex araya bir gol bir asist sıkıştırır diyebiliyoruz.
Vederson sağ kanadı etkili takımlara karşı defansif önlem olarak sol açıkta kullanılabilecek bir oyuncu ama kapanan takımları açmak için yeterli bir oyuncu değil. Mehmet dün kendisinden beklenen performansı sergileyemedi. Santos fazla ileri çıkmadı. Tüm yük yine Emre'ye bindi. Yine fena değildi ama bu yükün tüm takıma paylaşılması lazımdı. Eğer Cristian sakatlanmasaydı muhtemelen o oyuncu değişikliği hakkı Gökhan-Güiza şeklinde kullanılacaktı. Dün Gökhan için de kötü diyemeyiz ama Güiza kötü oynasa dahi bir şekilde pozisyona giriyor. Atar, kaçırır; orası farklı mevzu ama Güiza pozisyona giriyor.
Fenerbahçe Cumhuriyeti
Ama abi dun Gokhan istedigi toplari alamadiki.1-2 kere kacti araya iyi kosuyla ama bizim oyuncular bulusturamadilar bir turlu.Alex olsa Gokhan ile iyi anlasirdi bence.Ne yapip eder gol pozisyonuna sokardi.
Bence haftayada Gokhan ile baslamali Daum.Bu takimda suan forvet oynamasi gereken isim Gokhan'dir bence.Ama Daum mactan sonra ilerki haftalarda yine Guiza oynayacaktir dedi bir ara.Heralde haftaya Guiza oynar..
Emre'yi yuhalamak mı3 kez çağrıldı tribüne.Müthiş bir destek var onun için...
Tribün gerçekten harikaydı inanılmaz şekilde destekledik takımı ama ruhsuz oyuncularla bu iş yürümüyor...Lugano,Emre,Gökhan Gönül dışında hiç bir Fenerbahçeli futbolcu şampiyonluğu istemiyor.Sezon Bitse de sıcacık güneşin tadını çıkartmak istiyorlar geri kalanlar...
Tarık ben Gökhan'a kötü oynadı demedim. Hatta fena değildi dedim ama Gökhan rakip defansın kafasını Güiza kadar karıştıran bir oyuncu değil. Gökhan'ın top sürüşü, hava hakimiyeti daha iyi ama Güiza daha fazla pozisyona girer gibi geliyor bana.
Lugano'nun dönüşüyle defans toparlandı ama bu seferde hücumda gerekenleri yapamadık.
Şuan yarıştan kopmadığımızı düşünüyorum. Çünkü Beşiktaş ve Galatasaray ile maçımız var. Bursa'nın da puan kaybını beklemek gerek.
Fenerbahçe Cumhuriyeti
Neyse haftaya Alex'le birlikte oynarsa neler yapabilecegini goruruz![]()
Lugano’nun sakatlığı nedeniyle haftalarca forma giyemediği dönemde Fenerbahçe savunması adeta yolgeçen hanına dönmüştü. Teknik heyet ne yapsa, yenilen basit gollere engel olamıyordu. Uruguaylı savunmacı, geçtiğimiz hafta Antalyaspor maçıyla yeniden dönüş yaparken, Fenerbahçe 1-0 kazandığı mücadelede, neredeyse rakibine tek bir pozisyon bile vermemişti. Lugano, dün de Gençlerbirliği deplasmanında müthiş oynadı. Rakip forvetlere geçit vermeyen başarılı savunmacı, bununla yetinmedi ve her duran topta ileri çıkarak gol aradı. 90 dakika boyunca takımının kazanması için büyük savaş veren Uruguaylı oyuncunun, birkaç arkadaşıyla birlikte verdiği bu uğraştan sonuç çıkmadı ve karşılaşma golsüz sona erdi. Herkes üzgündü ama onun üzüntüsü bir başkaydı. Herkes, başı önde bir şekilde soyunma odasının yolunu tutarken, sahada 90 dakika boyunca hırsla savaşan Lugano’nun beraberliği hazmedemeyip gözyaşlarına boğulduğu görüldü. Takım arkadaşları, başarılı savunmacıyı teselli etmekte zorluk çekti.
![]()
Gökhan da bu ülkenin kaliteli golcülerinden. Hangisi oynarsa yadırgamam, başarılı olacağına inanırım ama senin de dediğin gibi Alex'in de oynaması şartıyla Tarık.Özellikle dün çok aradık.
Fenerbahçe Cumhuriyeti
Emre yuhalandı maçın sonlarında ayağına her top geldiğinde. Tabiiki fb taraftarları yapmamıştır bunu ama yuhalandı. Bunun sebebide agresif, sert oyunu...bir oyuncu topu almak için sürekli rakibini tekmelerse tepki görür doğal olarak.
Topigi tekrar dikkatlice okursan kimin konuyu saptirdigini net bir sekilde gorursun zaten. Bazi insanlar maalesef objektif olamadigi icin cok alingan oluyor ve herseyi ustlerine aliyor, o yuzden konu sapiyor. Ki Sekopej ve ben net bir sekilde GS'ye dogru yazilmis bir mesaj olmadigini belirttik zaten....
Konu Dönüp Dolaşıp Nası Gs ye gelmişse Fener Konuşulsun Lütfen..
E sen konuşuyorsun ya yok Gs'nin UEFA Kupasını alması tesadüfmüşte yok şöyleymişte.Bende diyorumki sen ilk önce kendi tuttuğun takıma bak.Şampiyonlar Ligine direk katılmışta ne olmuş ? UEFA kupasına girmişte ne olmuş.Şimdi maç skorlarınıda yazardımda gerek yok yani.Diğer takımların başarısız olması tabiki Galatasaray'ın başarısını yüceltmez.Ama ben şuan Galatasaray'dan çok Bursaspor şampiyon olsun istiyorum hemde canı gönülden.Yani yaptığın konuşmalar çok anlamsız.Tesadüfmüş harbiden mi tesadüf ?.Bi takım bi kupayı alır sonra 50 senede alamayabilir.Ama o alınan kupanın tesadüf olduğunu göstermez.Ha son 2 senedir şanssızlıktır gidiyor.İlk önce HSV sonra A.Madrid.Bu turları geçebilsek şans yanımızda olsa belki daha farklı olucak.BuAma şurda yazdıklarmızda çok boş yani FB maç konusunda tartıştığımız şeye bak.Ama sen bunu çok iyi yapıyosun herhangi bir maç konusunda takımın yok 10 sene önce aldığı kupadan bahsediyorsun.Ama tabi sana göre tesadüftür bize göre söke söke.
Futbolda Galatasaray'ın avrupada en başarılı Türk takımı olduğunu, onun başarısını geçmeyi bırakın, yaklaşmayı bile henüz başaranın olmadığını kabul etmeyecek kişi yoktur zaten. O nedenle durduk yere diğer takımların aldığı başarısız sonuçların gündeme gelmesini ben anlayamadım.
Futbolumuzun ne kadar kötü durumda olduğunu hepimiz biliyoruz. Takımlarımızın zaten devlerle yarışma ihtimali "0" ama en azından bir Lyon, bir PSV olabilirdi, ligi domine ederken avrupada da istikrarlı şekilde 2-3 tur geçebilirdi üst üste ama yapamadılar.
Zaten ligi domine eden bir takım olamadıktan sonra, avrupada şubat ayını görmemiz bile bizim için mucize.
"YÜCE ATATÜRK"
Abi işte bende diyorumki arkadaş diyorya tesadüfmüş diye.Bende diyorum o zaman başka bi takım yapsın bunu belki tesadüfen yapar.Tesadüf diyorya arkadaş.Sanki çok kolay kazanılan bir kupada.Ha tabi bunu fanatik FB'li birine sölesen 10 yıl önce bi kupa almışla hala onla övünüyor derler.E övünmicekte napıcak.Ki böyle bir başarı Fenerbahçe bile alsa ben her ortamda övünürüm bir Türk takımı aldığı için böyle bir kupayı.Keşke ligimizden başka bi takım daha kazanabilse bir Avrupa Kupası.Belki tesadüfen olur.Hayır bunda
Fener havlusunu nazikçe bıraktı.. Bursaspor'a başarılar şampiyonluk yolunda![]()
FENERBAHÇE
Hep Destek Tam Destek
Uzun bir mesaj yazmıştım, okumadığın belli, tesadüf neden deniyor, tekrar edilmediği, başarıdan sonrası planlamadığı için. Fenerbahçe'nin ŞL'de çeyrek final oynaması da tesadüftü, çünkü sezon başında böyle bir hedef ya da planlama yoktu, bu başarı yakalandı, sonraki sezon grupta 2 puan toplayabildik sadece.
Bu demek değil ki oyuncuların akıttığı teri hiçe saymak ya da maçları sadece şansıyla kazandı demek. Burada tesadüf başarının planlı şekilde, kalıcı olmaması üzerine söylenmiş söz.
Ama siz öyle algılamak istemiyorsunuz, niye istemiyorsunuz onu da anlamıyorum? Neden bir Porto gibi olmadık diye isyan etmek yerine, tesadüf kelimesine takmışsınız?
Tesadüf alınan başarıyı küçümsemek, sahada söke söke alınan galibiyetleri yok saymak için söylenmiyor. Umarım artık anlamışsındır da gereksiz alınganlık yapmazsın bu konuda Tolgacım ve diğer arkadaşlar.
"YÜCE ATATÜRK"
Fenerbahçe'nin beraberliği bence şampiyonluk yarışını iyice karıştırdı, keza Trabzon da berabere kalıp Kayseri ise yenilmişti. Bu akşam da G.Saray'ın puan kaybedeceğini düşünüyor ve bekliyorum.
Gençlerbirliği fena bir futbol ortaya koymadı ama hücumda bir türlü istenileni yapamadılar.
Bana göre maçın hakkı da beraberlikti ve öyle de sonuçlandı.
Büyük sıçrayışı gerçekleştirmek isteyen, birkaç adım geriye gitmek zorundadır. "Bertolt Brecht"
Ya dogru sekilde oku, ya da okudugunu dogru sekilde algila.
Tesaduf kelimesini de dogru algilamak gerekir, lakin ortada emek ve hakedilmis bir kupa var. Ama basarinin devami istikrarli bir sekilde gelmezse o kupa planlamis birsey degil, sadece bazi faktorlerin bir araya gelmesiyle alinmis bir kupadir. Nasil ki BJKnin UEFAda ceyrek final oynamasi, FBnin 2 sene evvel CL'de ceyrek final oynamasi da tesadufse. Ama sen bunu Barcelona gibi, Manchester gibi, hadi bunlari gectim Porto gibi yapabiliyorsan o zaman tesaduf degildir iste.
Burada Besiktas'in basarisini mi konusuyoruz, Galatasaray'in mi? Diger takimlarin daha basarisiz olmasi GS'nin bir basarisini mi yuceltir? Senin yaptigina cevap verememek ve konuyu saptirmak denir.....
Bir daha da cevap yazmayacagim zaten....
Namağlup Uefa şampiyonluğunun hemen arkasından gelen şampiyonlar Ligi çeyrek finali de mi tesadüf ?