Anket Sonuçlarını Görüntüle: Slogana Destek Verin

Voters
289. You may not vote on this poll
  • Evet

    320 100.00%
  • Hayır

    22 7.61%
Multiple Choice Poll.
Sayfa 7 / 8 İlkİlk ... 5678 SonSon
181 ile 210 arası toplam 237 sonuç

Konu: Türkçe Konuş!

Hybrid View

  1. #1
    Nesil
    2006
    Yer
    Giяєѕun
    Yaş
    37
    Mesajlar
    16,014

    Default

    Valla Türkçe'mizi bozduk sırada İngilizce var.

    Onu bile bozuyoruz...



    Büyük sıçrayışı gerçekleştirmek isteyen, birkaç adım geriye gitmek zorundadır. "Bertolt Brecht"

  2. #2
    Nesil
    2006
    Yer
    İstanbul
    Yaş
    36
    Mesajlar
    6,810

    Default

    Hayır diyenler kimler çok merak ediyorum.Yazık yazık...
    FM Gazetesi

  3. #3
    Nesil
    2006
    Yer
    İstanbul
    Yaş
    32
    Mesajlar
    3,812

    Default

    Quote Originally Posted by gorkem88 View Post
    Hayır diyenler kimler çok merak ediyorum.Yazık yazık...
    Ben dedim.Bu seni hiç ilgilendirmez

  4. #4
    Nesil
    2007
    Yer
    Kastamonu
    Yaş
    32
    Mesajlar
    1,029

    Default

    HEPİMİZİN ALIŞTIĞI SÖZLERDİR BY-SLM-NSL-AMA NEDENLERİ BİR ÇOĞUMUZUN İNTERNET cafelere gidip orda zaman az diye kullandığımız kelimleri burdada kullanıyoruz

  5. #5
    Nesil
    2007
    Yer
    Kastamonu
    Yaş
    32
    Mesajlar
    1,029

    Default

    gerçekten mi ibob

  6. #6
    Nesil
    2006
    Yer
    İstanbul
    Yaş
    32
    Mesajlar
    3,812

    Default

    Ya ben böYle kısaltmalar hep yaparım o yüzden dedim.Sonra biri bana çıkıp sen şuna evet dedin sonrada gelmiş nie vs vs sölüyosun der diye ben hayır dedim.İstesemde ona dikkat edemiyorum alışmışım bir kere.Hep kötü yandan baktınız bu konuda bana şimdi şunu bi okuyunda öle konuşun

  7. #7

    Default

    şimdiye kadar Türkçe'mizi hiç dikkat etmeden kullandım bunu kabul ediyorum,ama özellikle aldığım türkçe dönem ödevini hazırladıktan sonra bu yaptığım hatalar için o kadar pişman oldum ki..
    arkadaşlar bakın türkçe'yi dikkatli ve bi o kadar özenli kullanmak için ne TDK olmaya gerek var nede başka bişey olmaya..Bu konuya dikkat etmeye başladıktan sonra böyle bir konu açmayı planlamıştım ama nasip buraya yazmakmış işte biraz başlayayım

    Milliyetin çok belirgin vasıflarından biri dildir. Türk milletindenim diyen insan, her şeyden evvel ve mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne, topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz."
    Mustafa Kemal ATATÜRK

    Son zamanlarda çok canımı sıkan bir konu hakkında daha düşüncelerimi dile getirmek istedim: Dildeki bozulmalar. Internet'den midir, yoksa insanların umursamazlığı, tembelliği, bilinçsizliği midir acaba bunun nedeni? Bir milleti yaşatacak en önemli unsurdur DİL.

    Internet üzerindeyken sürekli gördüğüm yazışmalar. V yerine W, K yerine Q, C yerine J gibi garip yazışmalar. Bu nasıl bir saçmalıktır birisi bana açıklayabilir mi? Milyonlarca üniversiteli gencin bulunduğu bir ülkede, yazılan yazılar, nasıl bu kadar dilbilgisinden yoksun olabilir? Yıllarca bize o buz gibi ders sıralarında öğrettikleri Türkçe dersi niyeydi peki?

    Anlamıyorum ben bu durumu anlamıyorum. Şu yazıyı okuyabilecek herkes biliyordur zaten geçen Internet üzerinden Msn Messenger adlı program aracılığı ile arkadaşa selam vermek istedim, olay şu şekilde gelişti:

    Gülbeniz: selam,naber ne yapıyorsun ?
    Arkadş: i jnmm sn

    bunu yazdıktan sonra insanın bende iyiyim demek içinden gelmiyor.Arkadaşımın cevabı "e insaf artık" şeklinde tepki vermeme yol açtı. Sesli harflerden para mı alıyorlar, yoksa kelimeden birkaç -ki bu örnekte hepsi- sesli harf atınca zaman mı kazanılıyor?

    son olarakta şunu söylemek isterim ki neden türkçesi varken yabancı sözcükleri kullanırız anlayabilmiş değilim.. İşte bir kaç örnek..

    Ambulans: Cankurtaran
    Trend: Gidiş, Gidişat
    Erozyon: Toprak Aşınması
    Kabine: Bakanlar Kurulu
    Medya: Yayın-Basın
    Dizayn: Tasarım
    Fast Food: Tez Yemek
    Servis: Hizmet
    Filtre: Süzgeç
    Mobil: Gezgin
    Termik: Isıl
    Radikal: Aşırı
    Brifing: Bilgilendirme
    Miting: Toplantı
    Politika: Siyaset
    Market: Bakkal, Çarşı, Pazar
    Star: Yıldız
    Süper: Ülken, Üstün, Koca
    Şanslı: Bahtlı, Bahtı Açık
    Sosyal: Toplumsal
    Sprey: Püskürteç
    Deterjan: Arıtmaç
    Fuel Oil: Yakıt Yağ
    Petrol: Neft
    Shopping Center: Alışveriş Merkezi
    Stant: Tezgâh, Sergi
    Bariyer: Engebe
    Operatör Dr: Cerrah
    Dekor: Süs
    Üniversite: Evrenkent
    Kampus: Yerleşke
    Sponsor: Destekçi
    Antik: Eski
    Aktif: Etkin, Faal
    Pasif: Edilgen
    Galeri: Sergi
    Spesiyal: Özel
    Terör: Tedhiş
    Terörist: Tedhişçi
    Transfer: Aktarma
    Defans: Savunma
    Korner: Köşe
    Enternasyonal: Uluslar Arası
    Detay: Ayrıntı
    Pozisyon: Durum, Konum
    Reyting: Sıralama
    Air Lines: Hava Yolu
    Final: Son, Son Sınav
    Vize: Ara Sınav
    Lider: Önder
    Alternatif: Seçenek
    Legal: Yasal
    Organize: Düzenlemek
    Organizasyon: Örgüt, Topluluk
    Deklarasyon: Beyanname
    Ekonomi: İktisat
    Prestij: İtibar
    Doküman: Belge
    Komisyon: Encümen
    Komisyoncu: Aracı
    Ambargo: Yaptırım
    Sektör: Kesim
    İzolasyon: Yalıtım
    Agresif: Saldırgan
    Operasyon: İşlem, Ameliye
    Format: Biçim
    Kompozisyon: Hitabet, Tahrir
    Egzersiz: Alıştırma
    Favori: As
    Favori(yüzdeki): Duluk
    Alarm: Uyarı
    Otomatik: Öziş
    Biyoloji: Dirilbilim
    Sinema: Beyazperde

  8. #8
    Nesil
    2006
    Yer
    Pekin
    Yaş
    34
    Mesajlar
    12,340

    Default

    Bu yazdığın kelimeler artık Türkçeden sayılır Gülbeniz.Yani Türkçeleşmiş.Bu her dilde vardır.Eğer bu kadar detaya girersek işin içinden çıkamayız.Bence sadece dikkat etmemiz gereken şeyler tamamen yabancı olan kelimeleri Türkçe kelimelere tercih etmememiz ve Türkçeyi doğru düzgün kullanmamız..

    Ambulans: Cankurtaran
    Trend: Gidiş, Gidişat
    Erozyon: Toprak Aşınması
    Kabine: Bakanlar Kurulu
    Medya: Yayın-Basın
    Dizayn: Tasarım
    Fast Food: Tez Yemek
    Servis: Hizmet
    Filtre: Süzgeç
    Mobil: Gezgin
    Termik: Isıl
    Radikal: Aşırı
    Brifing: Bilgilendirme
    Miting: Toplantı
    Politika: Siyaset
    Market: Bakkal, Çarşı, Pazar
    Star: Yıldız
    Süper: Ülken, Üstün, Koca
    Şanslı: Bahtlı, Bahtı Açık
    Sosyal: Toplumsal
    Sprey: Püskürteç
    Deterjan: Arıtmaç
    Fuel Oil: Yakıt Yağ
    Petrol: Neft
    Shopping Center: Alışveriş Merkezi
    Stant: Tezgâh, Sergi
    Bariyer: Engebe
    Operatör Dr: Cerrah
    Dekor: Süs
    Üniversite: Evrenkent
    Kampus: Yerleşke
    Sponsor: Destekçi
    Antik: Eski
    Aktif: Etkin, Faal
    Pasif: Edilgen
    Galeri: Sergi
    Spesiyal: Özel
    Terör: Tedhiş
    Terörist: Tedhişçi
    Transfer: Aktarma
    Defans: Savunma
    Korner: Köşe
    Enternasyonal: Uluslar Arası
    Detay: Ayrıntı
    Pozisyon: Durum, Konum
    Reyting: Sıralama
    Air Lines: Hava Yolu
    Final: Son, Son Sınav
    Vize: Ara Sınav
    Lider: Önder
    Alternatif: Seçenek
    Legal: Yasal
    Organize: Düzenlemek
    Organizasyon: Örgüt, Topluluk
    Deklarasyon: Beyanname
    Ekonomi: İktisat
    Prestij: İtibar
    Doküman: Belge
    Komisyon: Encümen
    Komisyoncu: Aracı
    Ambargo: Yaptırım
    Sektör: Kesim
    İzolasyon: Yalıtım
    Agresif: Saldırgan
    Operasyon: İşlem, Ameliye
    Format: Biçim
    Kompozisyon: Hitabet, Tahrir
    Egzersiz: Alıştırma
    Favori: As
    Favori(yüzdeki): Duluk
    Alarm: Uyarı
    Otomatik: Öziş
    Biyoloji: Dirilbilim
    Sinema: Beyazperd
    So what?
    Saike

  9. #9
    Nesil
    2005
    Yer
    Sakarya
    Mesajlar
    405

    Default

    Listedeki kelimelerin çoğu zaten günlük konuşma diline de girmiş.
    Bir kısmı uydurmaca; çalıştay, yerleşke, duluk, öziş, dirilbilim, evrenkent, püskürteç, ısıl... Bu tür higidi-bigidi eklerle yahut birleştirmelerle uydurduğumuz kelimeleri seksen senedir zorluyoruz, girmiyorlar dile. Yine girmezler.

    Globalleşm... Ah, pardon (!) evrenselleşmeden kaçmanın yolu bu değil, olmamalı.

  10. #10
    Nesil
    2007
    Yer
    Newcastle
    Yaş
    40
    Mesajlar
    5,935

    Default

    Şimdi şöyle bir durum var acaba o Türkçe karşılık olarak yazdıklarının içinde kaç tane Türkçe olmayan kelime var biliyor musun? Bazı şeyleride zorlamamak lazım dili koruyacağız diye. Yani olmuyorsa olmuyor. Türk Dil Kurumu'nun mesela "hostes" kelimesi için bulduğu Türkçe karşılığı bir araştır bakalım ne bulacaksın. Sonra hostes olduğunu düşün ve hangi kelimenin sana itafen kullanılmasını istersin paylaş bizlerle.
    Velhasıl kelam elbette dediklerine dikkat etmek gerek ancak fazlada zorlamaya gelmez derim ben.

  11. #11
    Nesil
    2005
    Yer
    Sakarya
    Mesajlar
    405

    Default

    Cankurtaran'daki "can", Farsça
    Gidişat'daki "-at" eki, Arapça
    Tez Yemek'deki "tez" Farsça
    Hizmet, Arapça
    Gezgin'deki "-gin" eki, Farsça
    Siyaset, Arapça
    Market'e karşılık önerilen, "Bakkal" Arapça, "Çarşı" ve "Pazar", Farsça
    Baht, Farsça
    Neft, Farsça
    Alışveriş Merkezi'ndeki "merkez", Arapça
    "Tezgah", Farsça
    "Cerrah", Arapça
    Evrenkent'deki "kent" in nece olduğu belli değil?
    Destekçi'deki "destek", Farsça
    "Faal", Arapça
    "Tedhiş", Arapça

    "Aman, yeter, gına geldi" deki, "Aman", "yeter" ve "gına", Arapça

  12. #12
    Nesil
    2007
    Yer
    Newcastle
    Yaş
    40
    Mesajlar
    5,935

    Default

    Abi sağol vallahi ben üşenmiştim.

    TDK'nin hostes için bulduğu Türkçe karşılıkta "gök götürü konuksal avrat".

    Şaka gibi cidden. Yani şunu söylemeye çalışıyorum Türkçe kelimeleri tercih edelim derken işin suyunu çıkarmamak lazım. Kaş yapayım derken göz çıkarmak diye tam olarak buna diyorlar işte.

  13. #13
    Nesil
    2005
    Yer
    Sakarya
    Mesajlar
    405

    Default

    Yalan onlar Emre; "gök götürü konuksal avrat", "alttan ittirmeli üstten tüttürmeli çok oturgaçlı götürgeç", falan filan, TDK ile, atfedilmekten başka alakaları olmayan, komik forum mesajları.

    İşin şakası bir tarafa, naçizane tavsiye, "Türkçe'yi kurtaracağım" diye kelimelerle kafayı bozmayın. Kelime gelir, millet benimserse paşa paşa dile girer, engel olamazsınız; benimsemezse de, silah zoruyla bile sokamazsınız.

    Örnek.. Askeri rütbelerin kışlalarımıza girmesi Fransız tesirinde olduğumuz bir döneme tekabül eder; bu rütbelerin en büyüğü dilimize "Mareşal" (Fransizca) olarak girer. Sonra biz, Birinci Dünya Savaşı ile birlikte Alman tesirine girdikçe bu rütbe de "General" (Almanca) haline gelir. Yarın öbür gün bu tür rütbelerden bazılarının "Commodore" (Komodor), "Colonel" (Kolonel) haline gelmeyeceği garanti değil, ama ne bileyim, atıyorum "Savutay" gibi bir kelime dayatılmaya çalışılırsa tutmayacağı tecrübelerle sabit.

    Bunların yerine, "dahi anlamındaki de", "bir bağlaç olarak ki", "soru eki mi" gibi eklerin ayrı yazılmasına, "herkez" (herkes), "klup" (kulüp), "şarz" (şarj) gibi galat-ı meşhur olma yolunda hızla ilerleyen kelimelerin doğru yazılmasına, "gıdıom", "gelıom", "gitçem", "yapçam" gibi konuşurken bile kullanılmayan mide bulandırıcı kısaltma taarruzlarına, Gülbeniz'in de naklettiği gibi, "jnmm", "walla" gibi İnternet Mahir İngilizcesi kelimelere dikkat etsek, etmeyenlere kafa-göz girişsek, Türkçe'yi kurtarmak adına yeterli bir şeyler yapmış oluruz.

  14. #14
    Nesil
    2007
    Yer
    Newcastle
    Yaş
    40
    Mesajlar
    5,935

    Default

    Aslında haklısın abide işte böyle bir rüzgarda var yani ittirmeli kaktırmalı falan. Yalan rüzgarı...

    Seninde dediğin gibi abi biz dil deyince hemen kelimelere takılıyoruz. Yok o İngilizce kökenli yok bu Fransızca kökenli falan. Ama önemli olan sanırım senin dediğin gibi biraz yazıma dilbilgisine falan dikkat etmekte. İşte dem vurulan bu olaylarda nasıl buralara geldi aslında bunun üstüne konuşmak lazım.

    Birde en önemli sorunlardan biri artık okumuyoruz abi. Kimse eline bir kitap alıp okumuyor. Dili kurtarmak istiyorsak aslında buradan başlamak en doğrusu. Aklımda forumda uygulanabilecek bir proje vardı aslında, bir denekte buldum kendime ama sağolsun bana bu işin imkansız olduğunu gösterdi kendisini saygıyla yad ediyorum.

  15. #15
    Nesil
    2006
    Yer
    22 | 34
    Mesajlar
    13,628

    Default

    Quote Originally Posted by 1502005 View Post
    Aklımda forumda uygulanabilecek bir proje vardı aslında, bir denekte buldum kendime ama sağolsun bana bu işin imkansız olduğunu gösterdi kendisini saygıyla yad ediyorum.
    Emre abi yapma şöyle yahu.Okuycam valla

  16. #16
    Nesil
    2005
    Yer
    Sakarya
    Mesajlar
    405

    Default

    Quote Originally Posted by 1502005 View Post
    Birde en önemli sorunlardan biri artık okumuyoruz abi. Kimse eline bir kitap alıp okumuyor. Dili kurtarmak istiyorsak aslında buradan başlamak en doğrusu. Aklımda forumda uygulanabilecek bir proje vardı aslında, bir denekte buldum kendime ama sağolsun bana bu işin imkansız olduğunu gösterdi kendisini saygıyla yad ediyorum.
    Aklıma geliverdi: Geçen kitap siparişi veriyordum netten, "bir kitap daha al, kargo bedava" gibisinden bir kampanya başlatmışlar, ben de listedeki kitaplardan Karamazov Kardeşler'i alayım dedim. Neyse, geldi kitaplar. Açtım ben de, okuyorum Karamazov Kardeşler'i. Daha birinci cilt bitmeden, karşılaştığım imla hatalarının sayısı, bu forumda 2,5 senedir gördüklerimden fazla.

    Adam çevirmiş, sağolsun; üslup güzel, demek ki Rusça'sı iyi (Rusça'dan çevirdiyse tabi), ama Türkçe imla, sıfır.

  17. #17
    Nesil
    2006
    Yer
    Başkent
    Yaş
    37
    Mesajlar
    4,122

    Default

    Türkçe, yeryüzünde konuşulan diller arasında, en sık kullanılan ilk 5 dil arasında. Yani dünyada 220 milyon insan Türkçe konuşuyor.

    Türkler, dillerini adım attıkları her bölgeye taşımış. Dünya nüfusunun yüzde 3'ü dilimizi konuşuyor. Türkçe dünya dilleri arasında 5. sırada yer alıyor.
    Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Şükrü Haluk Akalın'ın yıllardır süren çalışmaları Türkçe'nin dünyada sık kullanılan diller arasında olduğunu gösteriyor. Çalışmaya göre yeryüzünde toplam 6 bin 912 dil konuşuluyor ve Türkçe bu diller arasında dünya üzerinde kullanılan ilk 5 dil arasında yer alıyor.

    TÜRKÇE'YE SAHİP ÇIKALIM

    Yani dünyada 220 milyon kişinin Türkçe konuşuyor. Bu da dünya nüfusunun ortalama yüzde 3'üne denk geliyor. Türkçe toplam 6 gruba ayrılıyor ve bu 6 grup içinde 39 dil bulunuyor. Haluk Akalın, Türkiye Türkçesinin 12 milyon kilometrekarelik bir alanda çeşitli kollarıyla, lehçeleriyle, şiveleriyle kullanılmakta olan Türk Dili ailesinin en büyük kolu olduğunu belirtiyor. Akalın , “Türkçe sadece Türkiye sınırları içinde kullanılmıyor. Örneğin Rusya'da Tofa Türkçe'sini sadece 30 kişi konuşuyor. Ve dillerini korumaya çalışıyorlar. Oysa bizde son yıllarda bir yozlaşma var. Örneğin iş yeri adlarının yabancı yazımı konusunda belediyeler çalışıyor. Eskiden Türkçe Fransızca'nın etkisindeydi. Şimdi İngilizce. Dilimizi korumaya çalışmıyoruz. Aksine elimizden akıp gidiyor" dedi.

    ÇİNCE İLK SIRADA

    Akalın en çok konuşulan dilleri ise şöyle sıraladı: 1 milyar 30 milyon kişi Çince konuşuyor. İngilizce ise ikinci sırada. Onu İspanyolca, Hintçe Urduca ve Türkçe izliyor.

    Internethaber
    Last edited by TR.CaPTaiN : 12.Ocak.2008 at 13:58
    Fenerbahçe Cumhuriyeti

  18. #18
    Nesil
    2006
    Yaş
    35
    Mesajlar
    6,844

    Default

    Quote Originally Posted by meddah View Post
    Aklıma geliverdi: Geçen kitap siparişi veriyordum netten, "bir kitap daha al, kargo bedava" gibisinden bir kampanya başlatmışlar, ben de listedeki kitaplardan Karamazov Kardeşler'i alayım dedim. Neyse, geldi kitaplar. Açtım ben de, okuyorum Karamazov Kardeşler'i. Daha birinci cilt bitmeden, karşılaştığım imla hatalarının sayısı, bu forumda 2,5 senedir gördüklerimden fazla.

    Adam çevirmiş, sağolsun; üslup güzel, demek ki Rusça'sı iyi (Rusça'dan çevirdiyse tabi), ama Türkçe imla, sıfır.
    Sorun çevirmenlerde. Yabancı dil bilen herkes çevirmen olmuş durumda. Kimse çevirmenlik eğitimi almıyor. Zaten almayı bırakalım çevirmenlik eğitimi veren kurslar yok. Bana göre çevirmenlik için kurslar verilmesi gerekiyor ki daha güzel çevirilerle daha güzel kitaplar okuyalım. Olmadığı sürece Türklerin kitaplarını okumaya devam edelim.

  19. #19
    Nesil
    2005
    Yer
    Adana
    Yaş
    37
    Mesajlar
    4,045

    Default

    absürt = saçma
    adapte olmak = uyum sağlamak
    adisyon = hesap fişi
    ambiyans = ortam, hava
    analiz = çözümleme
    anons etmek = duyurmak
    antipatik = sevimsiz, itici
    bodyguard = koruma
    bye bye = hoşçakal
    catering = yemek hizmeti
    center = merkez
    counter = sayaç
    cv = özgeçmiş
    data = veri
    deklare etmek = bildirmek
    departman = bölüm
    dizayn = tasarım
    download = indirmek
    dökünam = belge
    driver = sürücü
    e-mail = e-posta
    elimine etmek = elemek
    emergency = acil
    empoze etmek = dayatmak
    entegre olmak = bütünleşmek
    ekstra = fazladan
    exit = çıkış
    feedback = geri bildirim, geri besleme
    finish = varış, bitiş
    full= dolu,tam
    full time = tam gün
    global = küresel
    illegal = yasa dışı
    imitasyon = taklit
    irregular = düzensiz
    izolasyon = yalıtım
    jenerasyon = nesil
    klasifikasyon =sınıflandırma
    kompleks = karmaşık
    komünikasyon = iletişim
    konsensus = uzlaşma
    koordinasyon = eşgüdüm
    kriter = ölçüt
    laptop = dizüstü bilgisayar
    link = bağlantı
    mantalite = anlayış,zihniyet
    monoton = tekdüze
    nick name = kullanıcı adı
    objektif = nesnel, tarafsız
    okey = tamam
    okeylemek = onaylamak
    online = çevrimiçi
    opsiyonel = seçmeli
    optimist = iyimser
    part time = yarı zamanlı
    partikül = parçacık
    perspektif = bakış açısı
    pesimist = kötümser
    pozisyon = durum,konum
    prezentasyon = sunum
    printer = yazıcı
    print out = çıktı
    provoke etmek = kışkırtmak
    randıman = verim
    reaksiyon = tepkime
    recycling = geri dönüşüm
    relaks olmak = rahatlamak
    revize etmek = yenilemek
    save etmek = kaydetmek
    security = güvenlik
    sempatik = sevimli, canayakın
    spontane = kendiliğinden
    star = yıldız
    start almak = başlamak
    timing = zamanlama
    transfer = nakil
    trend = eğilim
    versiyon = sürüm, uyarlama
    Alıntıdır..

  20. #20
    Nesil
    2006
    Yer
    İstanbul
    Yaş
    32
    Mesajlar
    3,812

    Default

    Yine başladık
    (ŞAKAYDI)

  21. #21
    Nesil
    2005
    Yer
    Adana
    Yaş
    37
    Mesajlar
    4,045

    Default

    "Bir milleti dilini unutturarak yok edebilirsiniz" Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu
    Ünlü fizikçi Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, bir milleti yok etmenin yolunun o milletin dilini unutturmaktan geçtiğini belirterek, "1945'lerden bu yana Türkiye'de de süren bu süreçte sona gelindi. Türkçe, yüzde 50'si İngilizce olan bir dil haline getirildi. Üzerine basa basa söylüyorum. Çok yakında Türkiye'den Türkler'i silecekler" dedi.

    Bursa Nilüfer Belediyesi tarafından, 24 Kasım Öğretmenler Günü etkinlikleri kapsamında, Uludağ Üniversitesi (UÜ) Fethiye Kültür Merkezi'nde Türkçe konferansı tertip edildi. Ünlü fizikçi Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun konuşmacı olarak katıldığı konferansı, CHP Bursa Milletvekili Mustafa Özyurt, Büyükşehir Belediyesi eski başkanlarından Ekrem Barışık, Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve akademik çevreden çok sayıda davetli izledi. 2 saat süren konferans, sunum ile başladı. Sunumu takiben Nilüfer Belediye Başkanı Bozbey, etkinliğin önemine ilişkin bir açıklama yaptı.

    Slayt gösterisinin ardından konuşmasına dilin bir milletin var olmasındaki önemine değinerek başlayan Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, bir milleti yok etmenin yolunun o milletin dilini unutturmaktan geçtiğini söyledi. Bunun tarihte Batılı devletler tarafından çeşitli milletler üzerinde defalarca uygulandığını belirten Prof. Dr. Sinanoğlu, Fransa'nın 'Hatay'ı işgal ettiğinde' binlerce yıldır Türkçe eğitim veren Türk okullarındaki eğitim dilini Fransızca olarak değiştirdiğini hatırlattı. Yine aynı şekilde Amerika'nın 60 milyon Kızıldereli'yi keserek onlara dilini unutturduğunu söyleyen Sinanoğlu, Gambiya'dan da örnek verdi. Gambiya'nın 'ortasından nehir geçen' küçük bir ülke olduğunu belirten Sinanoğlu, "Gambiya'nın bir tarafı İngilizler, diğer tarafı da Fransızlar tarafından işgal edildi. Bunların burada ilk icraatları, dili değiştirmek oldu. İngilizler eğitim dili olarak İngilizce'yi, Fransızlar da Fransızca'yı zorunlu hale getirdi. Çok değil bir nesil sonra, nehrin iki tarafındaki akrabalar birbirlerini anlayamaz oldu" dedi.
    Türkiye'de de 1945'lerden bu yana benzer çabanın sürdüğünü vurgulayan Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, Türkçe'nin yüzde 50'si İngilizce olan dil haline getirildiğini ifade etti. Türkiye'de eğitimin A'dan Z'ye sıfır olduğunu öne süren Sinanoğlu, "Bizim millet İngilizler'den çok çekti. Bu milletin kuyusunu kazıyorlar. Milletleri millet olmaktan çıkarıp, ruhsuz ve alışveriş düşkünü kalabalık haline getirmek istiyorlar. Bunun için uğraşıyorlar. Türkiye'de eğitim, her yönüyle sıfırdır. Anaokulundan üniversiteye kadar sıfırdır. 1945'lerde start verilen bu süreçte sona gelindi. Üzerine basarak söylüyorum. Çok yakında Türkiye'den Türkler'i silecekler" diye konuştu.

    1935 doğumlu Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, atom ve moleküllerin çok elektronlu kuramı ile 26 yaşında Amerikan Yale Üniversitesi'nde doçent oldu. 50 yıldır çözülemeyen bir matematik kuramını bilim dünyasına kazandıran Prof. Dr. Sinanoğlu, modern üniversite tarihinin en genç profesörü olma unvanını elinde bulunduruyor.
    Last edited by Oghuse : 07.Şubat.2008 at 03:53

  22. #22
    Nesil
    2007
    Yer
    Bursa
    Yaş
    31
    Mesajlar
    1,447

    Default

    Şu "okey" sözcüğü beni feci sinir ediyor. Hele TDK'nın "okeylemek" sözcüğünü sözlüğe alması affedilemez bir şey.

    Dikkatimi çekti:
    Quote Originally Posted by meddah View Post
    "Yes abicim, güzel Türkçe'ye bendende okey (Dikkat edin "de" bağlacı birleşik)"
    Birleşik değil bitişik.

    Quote Originally Posted by Hugo View Post
    OKUL kelimesi Fransizcadaki EKOL kelimesinden geliyormuş..
    Bir iddia da okumaktan geldiği.
    Last edited by Wesley Sneijder : 10.Şubat.2008 at 15:59

  23. #23
    Nesil
    2007
    Yer
    Üsküdar
    Yaş
    31
    Mesajlar
    483

    Default

    Burada bahsettiğimiz Türkçe'deki yabancı kelimeler olmamalı anladığım kadarıyla. Yani ne yapalım Türkçe'deki Arapça, Farsça kökenli kelimeleri çıkaralım mı? Bunu yapmaya çalışanlar oldu ve hâlâ var. İşte size bir Öz Türkçe eser:


    Adam (Adem) yalvacın (peygamberin) uçmaktan (cennetten) kovulması


    Ulu Tanrı bizim ilk babamız olan Adam yalvacı ve onun eşi Hava (Havva) ninemizi yarattıktan sonra onları uçmak içinde yaşatıyordu. Bu yeşil bahçanın içinde bunların arı (temiz) yaşamaları için buradaki alma (elma) ağacının yemişinden yemeği bunlara yasak etmişti. Günün birinde ak pınarın başındaki alma ağacının gölgesinde otururlarken tavgaç (şeytan) çıkageldi. Hava ninemize yaklaşarak onu tavladı ve bu güzel almadan yemelerini onlara tapşırdı (tavsiye etti).
    Bu sırada Hava’nın karşısında yan gelip onun güzelliğiyle esirik (sarhoş) olan Adam yalvaç ipdeşi (hayat arkadaşı) Hava’nın sunduğu almayı yemekten kendini tutamadı.
    Yalvaç, Tanrı buyruğunun tersine bu suçu işleyince ulu Tanrı gücendi ve bunları uçmaktan kovmak için kurgu kurdu. Bu isteğini onlara iletmek için Uçkun’u (Cebrail’i) yanlarına yolladı. Uçkun, Tanrı buyruğunu yalvaca Arapça söyledi. Adam yalvac uçkunun söylediklerini anlamadı ve şaşkın şaşkın ona bakarak yerinden bile kımıldamadı. Uçkun bu kez Farsça söylediAdam gene anlamadı. Bunun üzerine ne yapacağını bilemeyen Uçkun geriye döndü. Gördüklerini ulu Tanrı’ya ulaştırdı. Bu sırada gökler titredi ve şöyle bir buyruk duyuldu:
    -Hey Uçkun, benim kulum olan bu Yalvaç Türkçeden başka dil bilmez ona benim buyruğumu Türkçe anlat!
    Uçkun hızlı bir uçuşla yalvacın yanına vardı ve sözüne şöyle başladı:
    - Hey ünlü yalvaç! Ben ulu Tanrı katından gönderilmiş bir yasaulum (memurum). Onun yüksek buyruğunu size iletmeye geldim. Bu eşsiz uçmağı ulu Tanrı size armağan etmiş ve bu urunda (makamda) arı yaşamanız için sizi bu alma yemişinden tatmağı size yasak etmişti. Ancak siz tavgacın tavına (sözüne) uyarak Tanrı buyruğunun tersine, bağışlanmaz bir suç işlediniz. Bundan ötürü Tanrı size kızmış, sizi buradan kovmamı bana buyurdu. Tanrı sizi sınadı. Siz onun yahşiliğini (iyiliğini) ve uçmağın değerini bilmediniz. Haydin sektiriniz buradan! (defolun buradan) Bu sözleri duyan Adam yalvaç korkusundan ürperdi ve hemen Hava’nın elinden tutarak uçmağın penceresinden kendisini loş karanlığa fırlattı.

    -----------------------------------------------------------------------

    Eğer bu konunun açılış amacı dilimizi bu hâle getirmek ise desteklemiyorum. Yok eğer Türkçe'yi YARI İNGİLİZCE kelimelerden kurtarmak ise destekliyorum. Hem de sonuna kadar...

    Ayrıca sonradan ortaya çıkan abuk sabuk kelimelere de karşıyım. Oturgaçlı götürgeç misali. İşlev, ileti, olasılık, olanak gibi...

    Ben de maalesef bu kelimeleri kullanıyorum, kullanaya mecburum.

    Herkesin görüşüne saygılıyım. Lütfen siz de benim görüşlerime saygılı olun.
    Last edited by poggerpohl : 19.Şubat.2008 at 00:37

  24. #24

    Default


  25. #25

    Default Türkçe'ni Güzel Kullan!

    Konuyu lk önce forum hakkındaki öneriler ve şikayetler bölümüne açacaktım ancak vazgeçtim. Konuyu buraya açma nedenim, her üyenin bir günde defalarca ziyaret etmesidir. Her neyse.

    TSI Forumları, Football Manager Türkiye Resmi Araştırma sitesinin forumlarıdır. Son derece ciddi bir çalışma yapısına sahip bu sitede gördüğüm ufak tefek eksiklerden biri de üyeler tarafından Türkçe'mizin güzel kullanılmayışıdır.

    Alfabemizdeki 29 harf, günlük konuşmalara yetmezmiş gibi "w, x, q" gibi harfleri kullanıyor, bazen daha da abartıp "v" yerine "w", "g" yerine "q" yazıyoruz.

    "z" yerine "s", "v" yerine "f" yazılması da ayrı bir garipliktir. Şirin görünme, alışkanlık; her ne bahane ile olursa olsun yapılan bu tür yanlışlar yüzünden, dünyanın en güzel dillerinden biri olan Türkçe'miz yazım yönünden bir yozlaşmaya uğruyor.

    Özellikle internetin yaygınlaşması, "icq, messenger" gibi anlık yazışmaların yapıldığı ağların kullanılması ile bu yozlaşma daha da fazlalaştı ve tarafımca tahammül edilemez hale geldi. Yine bir kaç saniyeden tasarruf etmek, şirin görünmek vb. bahanelerle kelimelerden sesli veya sessiz harf eksiltmeler de cabası.

    Bugünün gençleri olarak biz, basit dil bilgisi ve milli dil bilincinden uzaklaşırsak, yarın yetiştireceğimiz nesillerin arkasından "ah, vah" çekmemiz komik olur.

    İsteğim ve şahsi kanaatim, TSI Forumlarında Türkçe'nin düzgün yazılıp, kullanılması forum kurallarından biri haline getirilmeli. Gerekirse basit dil bilgisi kuralları -özellikle "dahi, bile" anlamındaki de bağlacının kullanımı- konusunda konular açılıp, sabitlenmeli; biz, üyelerin bu bilinci kazanmaları, forumlarımızda düzgün Türkçe ile yazması teşvik edilmelidir.


    Bir nevi şahsım adına duyduğum rahatsızlığı ortak bir paydada yok etmek için bir kampanya başlatıyorum. Takdir sizindir.

    Not: Benzer bir konu bulunduğu halde açmam da durumun vehametini gösterir nitelikte zannımca.
    Last edited by Defuser : 19.Haziran.2008 at 17:59

  26. #26
    Nesil
    2006
    Yer
    Erzurum..
    Mesajlar
    0

    Default

    Altına imzamı atıyorum. MSN dilinden nefret ediyorum. Şunlar ne demektir acaba ?

    -eft.
    -güsel
    -sefimli
    -we
    -arqadasım
    -öle
    ..

    Lütfen hepimiz özen gösterelim Türkçe'mize. Bu konuda bilinçli olalım.

  27. #27

    Default

    Evet bende nefret ediyorum böle konuşulmasından ne varsa bunda bizim kültürümüzün bozulması Türkye Cumhuriyetinin bitmesi demektir.Lütfen dikkat edelim düzgün konuşmaya ve kullanmaya lütfen arkadaşlar...

  28. #28
    Nesil
    2006
    Yer
    22 | 34
    Mesajlar
    13,628

    Default

    Quote Originally Posted by ups View Post
    Evet bende nefret ediyorum böle konuşulmasından ne varsa bunda bizim kültürümüzün bozulması Türkye Cumhuriyetinin bitmesi demektir.Lütfen dikkat edelim düzgün konuşmaya ve kullanmaya lütfen arkadaşlar...
    Nefret ettiğine emin misin ?

  29. #29
    Nesil
    2007
    Yer
    Bursa
    Yaş
    31
    Mesajlar
    1,447

    Default

    Quote Originally Posted by Ayg.22 View Post
    Nefret ettiğine emin misin ?
    Yazım hataları bir yana bilinçli kullanımlar daha kötü Aygün...

  30. #30
    Nesil
    2007
    Yer
    Bahçelievler
    Mesajlar
    728

    Default

    Quote Originally Posted by Ayg.22 View Post
    Nefret ettiğine emin misin ?
    'Ben kaçar iyi akşamlar size.Emre abi kiss you '

    Yorumsuz

Sayfa 7 / 8 İlkİlk ... 5678 SonSon

Mesaj Yetkileri

  • You may not post new threads
  • You may not post replies
  • You may not post attachments
  • You may not edit your posts
  •