Lviv Ukrayna'nın en milliyetçi ve katoliklerin ağırlıklı yaşadığı yer.Öyle ki şehirde rusça konuşan ukraynalılara pek sıcak bakmıyorlar hatta konuşmuyorlar bile özellikle Ukraynaca konuşmalarını rica ediyorlar.
Aradan 2 gün geçiyor biz nerdeyse şehirin bir çok yerini dolaşmış bulunuyoruz.Ve şehir oldukça hoşumuza gidiyor.İnsanlar genellikle çok yardımseverler.
Bir gün sonra ülkeye dönmeden önce çok lüks bir restaurantta Lviv'de yaşayan bir arkadaşımız vasıtaysıyla Lviv kentinin takımı gururu KARPATY LVIV Başkanı Petro Dyminsky ile buluşuyoruz.Koyu bir futbol sohbeti oluyor.Kendisi bizim Futbol ve Avrupa Futbolu bilgimize hayran kalıyor.2 sene önce ülkemiz ekiplerinden Galatasaray ile oynadıkları ve inanılmaz sonuçlanan maçı unutamadığını söylüyor. Ve ayrılıyoruz..
Türkiye'ye döndükden sonra 2 gün geçmişti.Sabah yeni kalkmış kahvaltı yapıyordum ve salonda bulunan cep telefonum çalmaya başladı..Arayan Lviv'deki arkadaşımdı.Petro'nun takımın hocasını gönderdiğini ve benimle görüşmek istediğini söyledi.Çok şaşırmıştım.Uçak rezervasyonu yaptırmak için internete girdim ilk uçak yarın sabah 11 de idi.Ve biletlerimizi aldık.