Nihat Özdemir PFDK'ya sevkedildi

[dnz498]

Nihat Özdemir PFDK'ya sevkedildi
31 Ağustos 2006 17:25

Fenerbahçe Kulübü Başkanvekili Nihat Özdemir, Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu aleyhine yaptığı açıklamalarından dolayı Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na (PFDK) sevkedildi.

Futbol Federasyonu'ndan F.Bahçe Kulübü'ne gönderilen yazıda, gerekçe olarak Nihat Özdemir'in 29 Ağustos'ta bir gazetede yer alan, "Fenerbançe'yiz oyuna gelmeyiz. Aldığımız duyumlara göre Fenerbahçe aleyhine çalışmalar yapılmaktadır" sözlerini gösterdi.

Hem savunma istenen hem de duyumlarını açıklamaya davet edilen Nihat Özdemir'den, 3 gün içinde savunmasını disiplin kuruluna göndermesi talep edildi

[sanalkardes]

iyi olmuş biraz lafını bilip de konuşsun

[SYLaR]

iyi olmuş.Çeksin cezasını ama bu tür söylemler başka klup yöneticileri tarafındanda yapılırsa onlarında sevk edimesi lazım

[mertars]

Bu ülkede, kulislerin yapıldığı, masa başında verilen kupaların ve şampiyonlukların olduğu bir TFF var... Nihat özdemir PFDK'ya sevkedilse de susmayacak bundan sonra bu camia. H.ulusoy üzerindeki formayı çıkartana kadar sürecek...

Geçen sene Anleka'nın faulle attığı ama el ile attı denilip, KULüpler birliği ve federasyonun 6 ay boyunca dillerden düşmediği "EL DEĞMEMİŞ TEMİZ BİR LİG İSTİYORUZ" sloganını söyleyenler. Beşiktaş'ın el ile attığı golden sonra kafalarını kuma gömdüler!

Madem öyle...

TFF geçen sene tüm kulüplere verseydi cezasını... El değmemiş temiz bir lig istiyoruz demekle federasyonu da suçlamış olursun... Ama bunu federasyon üzerine almadı. Çünkü laf atılan takım Fenerbahçe... TFF'nin de düşmanı...

Ama gün gelecek devran dönecek... O devranın dönmesne da az kaldı... 100.yıl'da hiçbir ittifak!!, hiçbir düşmanlık Fenerbahçe'nin önüne geçemeyecek...

Görüşeceğiz...

[dnz498]

ne sert bir açıklama senide forumun PFDK'sına sevk etmek lazım
şaka bir tarafa çok haklı olduğun konular var şu temiz lig olayı mesela su götürmez bir gerçek var ortada
yalnız haksız olduğun konularda yok değil fenere karşı bir ittifakın olduğu ve TFF'nin fener için sözylenen sözü üzerine almaması TFF bunu üzerine alamaz çünkü bu söz feneri ve hakemleri ilgilendirir

Not: Bu kadar agresif olmayın ve de başakaları(Nihat Özdemir) adına konuşmayın tavsiyem

[mertars]

Hakemleri ve Fenerbahçe'yi ilgilendiriyor dediğin gibi. Yanlız bu pankartların çıakrtılmasına izin veren TFF'dir... TFF hakemlerine laf söyletecek bir pankart çıkmasına nasıl izin veriyor?

[dnz498]

Hakemleri ve Fenerbahçe'yi ilgilendiriyor dediğin gibi. Yanlız bu pankartların çıakrtılmasına izin veren TFF'dir... TFF hakemlerine laf söyletecek bir pankart çıkmasına nasıl izin veriyor?

valla o konuyu o kadar derinlemesine bilmiyorum
ama izinsizse cezalandırılması gerekir ya bence bu konuda herkesin çok hatası var kulüp yöneticileri federasyon yetkilileri mhk herkes suçlu bir tek taraftarlar ve futbolcular haklı

[rhan_17]

doğru bir karar...çünkü söylemleri çiddi anlamda suçlama içeriyordu...bu arada diğer takımların yönetiçileride bunu yaparlarsa onlarda disiplin kuruluna sevk edilmeli ve gereken çezayı almalı...

[atlantis_fb]

İşte "Doğru söyleyeni 9 köyden kovarlar" diye bi söz vardır ya gerçekten doğru...Şimdi ne oluo bu ? TFF'na kimse laf edemez , kimse tarafından olumsuz
eleştiri yapılamaz mı ???

Sözde Fenerbahçeli Fenerbahçe Kongre Üyesi ve aynı zamanda Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Tahir Kıran'ın Fenerhaçe hakkında yaptığı ASILISIZ VE TAMAMEN İFTİRA dolu sözlerini biz nereye sevk edelim ???

Eğer Sayın Nihat Özdemir'in yaptığı suç ise ki sadece "Aldığımız duyumlara göre Fenerbahçe aleyhine çalışmalar yapılmaktadır" demesi sadece söylentiler duyduğumuzu ve bunu peşini süreceğimizi ifade eder doğrudan hiç bir suçlama içermiyor...bu bile PFDK'ya sevkedilmesine neden oluyorsa yani bu bir suçlama olarak görülüyorsa "EL DEĞMEMİŞ TEMİZ BİR LİG İSTİYORUZ" demek TFF'ye yapılan bir suçlama değildir de nedir ???

Artık Yüce Fenerbahçe'miz hakkında yapılan bunca olumsuzluğa rağmen hiç kimse istediğine ulaşamayacaktır...Çünkü Fenrbahçe sevgisi SINIR TANIMAZ !!!

[mertars]

İşte "Doğru söyleyeni 9 köyden kovarlar" diye bi söz vardır ya gerçekten doğru...Şimdi ne oluo bu ? TFF'na kimse laf edemez , kimse tarafından olumsuz
eleştiri yapılamaz mı ???

Sözde Fenerbahçeli Fenerbahçe Kongre Üyesi ve aynı zamanda Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Tahir Kıran'ın Fenerhaçe hakkında yaptığı ASILISIZ VE TAMAMEN İFTİRA dolu sözlerini biz nereye sevk edelim ???

Eğer Sayın Nihat Özdemir'in yaptığı suç ise ki sadece "Aldığımız duyumlara göre Fenerbahçe aleyhine çalışmalar yapılmaktadır" demesi sadece söylentiler duyduğumuzu ve bunu peşini süreceğimizi ifade eder doğrudan hiç bir suçlama içermiyor...bu bile PFDK'ya sevkedilmesine neden oluyorsa yani bu bir suçlama olarak görülüyorsa "EL DEĞMEMİŞ TEMİZ BİR LİG İSTİYORUZ" demek TFF'ye yapılan bir suçlama değildir de nedir ???

Artık Yüce Fenerbahçe'miz hakkında yapılan bunca olumsuzluğa rağmen hiç kimse istediğine ulaşamayacaktır...Çünkü Fenrbahçe sevgisi SINIR TANIMAZ !!!

+1907 Helal olsun!

[Anthelas]

Geçen sezon İlhan Cavcav Fenerbahçe'ye "terör örgütü" benzetmesi yapmıştı. O zaman Disiplin Kuruluna sevk edilmiş miydi?

[mertars]

Fenerbahçe'ye gelince oooo, lafa bak lafa...
diğerlerinde olduğunda da "büyütmeye gerek yok"

alkışşş...

P.V.Hooijdonk'un da dediği gibi... Quality Turkish Media!

[atlantis_fb]

Fenerbahçe'ye gelince oooo, lafa bak lafa...
diğerlerinde olduğunda da "büyütmeye gerek yok"

alkışşş...

P.V.Hooijdonk'un da dediği gibi... Quality Turkish Media!

Quality Turkish Media / QTM

Aynen öle işte medya olsun federasyon olsun diğerlerine bişi yok !!! Fenerbahçe'mize glince görüşleri birden değişiyoo...
işte bu da KUTSAL İTTİFAK'ın bi parçası

[sendersonPRO]

Abi bunlar normal olacak bunlar.Taraflı federasyonun yaptığı olaylar bunlar...

[Burak Duran]

haha vay be adam söylesin söylesin sonra taraflı federasyon helal valla

[atlantis_fb]

haha vay be adam söylesin söylesin sonra taraflı federasyon helal valla

iyide Nihat özdemir'in Açıklmasında doğrudan bi suçlama yoktur !!! adam bi takım duyumlar aldığımızı ve bunları araştırıp peşini bırakmayacağımızı sölemiş...

hadi diyelim Nihat Özdemir haksız...Geçen sene "EL DEĞMEMİŞ TEMİZ LİG İSTİYORUZ" diyenler TFF'yi şuçlamış olmuyoşar mı ???
veya İlhan cavcav konuşurken Fenerbahçe Gibi büyük bi camiayı Terör Örgütüne benzetirken Nie PFDK'ya verilmedi ???

TFF yönetim kurulu üysei bugün "FENERBAHÇE ŞAMPİYON OLAMAZ !!!" diyorsa bu Takımı ŞİKECİLİK ile şuçluyorsa demek ki bu kurumun tarfsizliği oldukça belirgin özelliklerinden !!!

örnekler zamanla çoğalır ama gerçek şu ki TFF denilen kurum Fenerbahçe aleyhtarı insanlar topluluğu olma konusunda emin adımlarla ilerliyor...

[rhan_17]

haha vay be adam söylesin söylesin sonra taraflı federasyon helal valla

bu fenerbahçeliler çok rahat adamlar...
birisi nihat özdemir in yaptığı açıklamaları yazabilir mi ? okuyup ondan sonra değerlendirsinler...

[rectangle]

çok ilginç bir taraftar kitlesi var karşımızda

hatalarla(ki kasti olmadığını düşünüyorum) maç alırken en ufak bir şey söz konusu olmuyor ama hatalarla puanlar gidince herkes yanlı oluyor hatta kendi yöneticileri bile gerçekten düşündürcü

[rectangle]

kendim yazdım kendim oynadım reklamı vardı bir ara onu hatırladım nedense hayırlara gelsin inşallah

[atlantis_fb]

kendim yazdım kendim oynadım reklamı vardı bir ara onu hatırladım nedense hayırlara gelsin inşallah

daha açık yazarmısın ? bişiy anlamadım çünkü...

[rectangle]

kendim yazdım kendim oynadım reklamı vardı bir ara onu hatırladım nedense hayırlara gelsin inşallah

senaryoda hazırmış zaten

[sanalkardes]

abi adamın söyledikleri yenilir yutulur cinsten değil.Mertars kardeş hala faul diyosun adam eliyle gol attı.Kabak gibi görünüyo.Siz daha bunu kabul edemiyosunuz çıkmış ne söylüyosunuz

[mertars]

abi adamın söyledikleri yenilir yutulur cinsten değil.Mertars kardeş hala faul diyosun adam eliyle gol attı.Kabak gibi görünüyo.Siz daha bunu kabul edemiyosunuz çıkmış ne söylüyosunuz

Bir insana ne anlatırasn anlat, ne söylemek istersen söyle, hatta görüntülerle ispat et...

Anlattığın yine karşındakinin anladığı kadardır...

Kabak gibi görünüyor dediğini iyi incele... Eli kalecinin eline çarpıyor. Topla temas yok!

[sanalkardes]

Bir insana ne anlatırasn anlat, ne söylemek istersen söyle, hatta görüntülerle ispat et...

Anlattığın yine karşındakinin anladığı kadardır...

Kabak gibi görünüyor dediğini iyi incele... Eli kalecinin eline çarpıyor. Topla temas yok!

Ya git işine kardeşim.Hala aynı şeyi söylüyosun.Televizyonda 30 kere bile gösterdiler.Yavaş çekim.Sen nasıl izledin.

[osmort]

Ya git işine kardeşim.Hala aynı şeyi söylüyosun.Televizyonda 30 kere bile gösterdiler.Yavaş çekim.Sen nasıl izledin.

Bence sen ilk önce bir göz doktoruna git
Bak bakalım anelkanın eli topa değiyor mu,bazı şeyleri bilmeden ahkam kesmeyin bence

http://www.youtube.com/watch?v=2VEDavNJpMA

[e_mali]

atarız federasyonun onune 3-5 kurus gene konusuruz, nasilsa bu federasyonun bizle ugrasmaya yemini var. Ne soylesek PFDK ya sevketcekler.

Zaten TFF ve MHK nın yaptıkları ortada, ikisininde suyu ısındı.

[anelka199100]

Şimdi Nihat Özdemir masumhane bir şekilde üzerimize oyunlar oynanıyor diyor bize karşı bir birleşme var diyor bunda ne var eğer ona bakarsak Yıldırım Demirören "FB'yi 100.yılında nasıl olursa olsun şampiyon yaptırmayacağım" dedi.Peki bu neden PFDK'ya verilmedi veya Tahir Kıran FB ile ilgili atıp tuttu bunu Haluk Ulusoy çıkıp bir delegesinin böyle davranışından dolayı nedne özür dilemedi veya Tahir Kıran neden PFDK'ya sevkedilmedi Nihat Özdemir açıkça kendi düşüncesini özgür bir ortamda dile getirmiş getirmeyede devam edebilir onun için daha hala FB'ye oyunlar oynanıyor Haluk Ulusoy Nihat Özdemir ile uğraşacağına ilk göreve geldiği zaman değiştim demişti ama meğerse değişememiş milletle uğraşacağına ilkbaşta türk milletine kendini aklasın ondan sonra TFF başkanı olsun bu adamın ne olduğunu türk milleti biliyor ilkbaşta haddini bilsin PFDK'nuda kendine benzetti onada anti FB aşısını eklemiş belliki

İşte Haluk Ulusoy'un aklanması gereken belgeler;

Biliyorsunuz ki son yapılan Federasyon seçimiyle 2. Ulusoy dönemi başladı. Ve gelir gelmez ilk dönemki karanlık icraatlarının "ben artık değiştim" demesine rağmen sürdüğü açıkça görüldü. Göreve gelir gelmez Fenerbahçe hakem hatalarıyla ard arda puan kaybetmeye, ağır para cezaları almaya başladı. Ondan güç alan diğer kulüp başkanları en seviyesiz şekilde Fenerbahçemiz`e saldırdılar. Kupalar paylaşıldı, kazanılan kupalar zaatı-şahanelerinin babasına götürüldü. Ulusoy sadece Fenerbahçe düşmanlığı ile değil, ligden düşme şaibeleriyle de ünlü bir yöneticidir. Geçen sezon yaşanan rezaletleri, ligden düşen takımların nasıl belirlendiğini, küme düşen takımların çoğunun federasyon seçimlerinde Ulusoy`a oy vermeyen takımlar olduklarını gördük. "Değiştim" dedi ama asla değişmemişti. İşte 1. ve 2. Ulusoy dönemlerinin kronolojik tarihi. Bu ibret verici araştırmayı yapan löwekursleiter (Ziya Aktürer) arkadaşımıza teşekkür ediyoruz. Bütün spor kamuoyunun ibretle okumasını diliyoruz.

Tarih : 6 Şubat 1998

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Şen, görevi bıraktıktan sonra da Haluk Ulusoy ve ekibini yıkmak için mücadelesini sürdüreceğini söyler ve "Erzik gibi onlarda gidecek" diye konuşur.

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Şen, futbolcular ve teknik kadronun kendisine verdiği veda yemeğinde yine Futbol Federasyonu`na yüklenerek 14 Haluk Ulusoy ve ekibini devirmek için mücadelesine devam edeceğini belirtir.

Şen, "Federasyon beni Disiplin Kurulu`na verdi. İnsanların kalplerini yasakla kapatamazsın. Haluk Ulusoy sadece bana değil, Abdullah Kiğılı`ya da yalan söyledi. O da Ulusoy`a yalancı diyor. Erzik nasıl gittiyse Ulusoy da gidecek. Ben, adam yerine koyduklarıma savunma gönderirim. Disiplin Kurulu`nun kararlarına değer vermiyorum. Onlara savunma göndermeyeceğim" der.

Futbol Federasyonu, Haluk Ulusoy`a "Yalancı" diyen Şen`i, 10 Şubat`ı beklemeden Disiplin Kurulu`na gönderir.

Tarih : 18 Şubat 1998

Haluk Ulusoy`un Federasyon Genel Kurulu`nda kendi adına kalan dokuz kişinin faturasını devlete ödettiği ortaya çıkar.

ANKARA`DA 21-22 Aralık tarihleri arasında yapılan Futbol Federasyonu Genel Kurulu`nda devletin parası resmen çarçur edilmiştir. Ankara Sheraton Oteli tarafından federasyona gönderilen faturanın toplam bedeli 10 milyar 914 milyon 289 bin 640 liradır.

007247 nolu fatura dökümü ise hayli ilginçtir.. Çünkü sadece federasyon başkanı Haluk Ulusoy için 9 ayrı özel oda kiralanmıştır. Ulusoy adına tutulan bu özel odalar için harcanan para ise tam 2 milyar 279 milyon 703 bin liradır.

Genel kurul sırasında toplam 141 oda kullanılırken 104 delege birer gece konaklar. Otelin verdiği ücret kişi başı tam pansiyon 12 milyon 505 bin liradır. 104 delegenin bir gece konaklaması sonucu otele ödenmesi gereken miktar 1 milyar 300 milyon liradır.

Delege olmayanların odaları da eklendiğinde ödenmesi gereken rakam 1 milyar 762 milyona çıkar. Ancak federasyon paraları çarçur edince bu fatura bir anda 10 milyar 914 milyon liraya fırlamıştır.

Tarih : 3 Ekim 1998

Futbol Federasyonu`na yaylım ateşi açan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım; "Galatasaray Kulübü`nün idare ettiği bu Haluk Ulusoy Federasyonu`nu istifaya davet ediyoruz... Anarşi için çanak tutan bu insanlarla futbolumuz fazla ileriye gidemeyecektir!.."

Galatasaray maçında çıkan olaylar nedeniyle sahası iki maç kapatılan Fenerbahçe ayaklanmıştır. Basın toplantısı düzenleyen Başkan Aziz Yıldırım "Hiç kimse Fener ile oynayamaz. Haklarımızı kimse gaspedemez" diye konuşur.

"Galatasaray Başkanı Faruk Süren, aleyhimize demeç veriyor. Federasyon hemen bize ceza kesiyor. Böyle şey olur mu?. Bu işler bu kadar basit mi?. Bizi engellemek isteyen gizli güçler var. Bunu biliyoruz"

Toplantıda 2-2`lik Galatasaray maçında sahaya atılan taşları ve İstanbul-Galatasaray maçındaki olayları videodan gazetecilere izlettiren Yıldırım, "Federasyon yağmalıyor. Spor Bakanı Seçkiner`i göreve davet ediyorum. Sahaya patlayıcı maddeleri biz sokturmadık. Galatasaraylı taraftarlar bin 300 koltuğu kırdı. Geçen sezon Galatasaray`a para cezası verenler, bizim sahamızı kapatıyor. Yeter artık " çağrısı yapar.

Tarih : 27 Haziran 2001

A Milli Takım’ın Azerbaycan ile oynadığı maçta yaşanan protokol krizi sonrası, Devlet Bakanı Fikret Ünlü’nün "Devletin manevi şahsiyetini zedeledikleri" gerekçesiyle Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy ve yönetim kurulu hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı şikayet, takipsizlik kararı ile sonuçlanır.

Ulusoy’un önceki hafta ifade verdiği savcılığın kararından sonra protokol krizinde herhangi bir yasal işlem yapılmasına gerek kalmaz.

Tarih : 31 Temmuz 2001

3.Sulh Ceza Mahkemesi’nce 6 Temmuz’daki kararı ile 3.Sulh Ceza Mahkemesi’nde, Ulusoy için 3 aydan 6 aya kadar hapis istemiyle dava açılır.

FIFA ve UEFA’nın yetkisinde olduğu bildirilmesine rağmen, mahkeme heyeti kanun uyarınca protokol ve diğer organizasyonların İl Müdürlüğü tarafından yapıldığını belirlemiştir. Ayrıca protokol kurallarını ihlal ettiği öne sürülen Ulusoy iddianamede, seremonide futbolcu, bando ve yetkililerin sırtlarını şeref tribününe dönmesine neden olmakla suçlanır.

Tarih : 8 Şubat 2002

FUTBOL Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, "Fenerbahçe’ye hakemler konusunda garanti verildi" spekülasyonlarına açıklık getirir.

Ulusoy, "Aziz Yıldırım kulüpler birliği toplantısında torba sistemini gündeme getirince ben de 17 kulüp başkanının önünde bunu uygulamaya almayacağımızı söyledim. Ardından hakemlerin bundan sonra daha az hata yapacağını belirttim. Fenerbahçe’ye garanti vermedim. Fenerbahçe ilk kez taraftarının önüne çıkıyor. Kendilerine şampiyonluk kupasını veriyorum. Bütün tribünler bana sövüyor. Aynı şeyi Beşiktaş taraftarı da yapıyor. Onların maçlarına niye gideyim ki. Ali Sami Yen’de ise böyle bir şey yok. Yoksa diğer stadlara gitmez miyim?"

Tarih : 16 Mart 2002

Fenerbahçe, Haluk Ulusoy’un, Barcelona maçı sebebiyle Roma maçı dönüşü uçakta, Galatasaray’ın Trabzonspor’la oynayacağı lig karşılaşmasını tehir etmesine tepkilidir ;

“G.Saray`ın Şampiyonlar Ligi maçları milli dava değildir. Bunu milli dava gibi düşünmek büyük hata olur. Erteleme kararıyla bütün ligi alt üst ettiler. Haluk Ulusoy`un keyfi hareketi devam ediyor. Kraldan çok kralcılık yapıyor. Sıkıştığı zaman Kulüpler Birliği`ni toplantıya çağırıyor.

Peki Galatasaray, Barcelona`yı yenip, çeyrek finale kalırsa ne olacak? Maçlarını yine mi erteleyecekler? Galatasaray kalan maçlarını lig bitince mi oynayacak?”

Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, Aziz Yıldırım`a cevap verir:

“Bizi `Galatasaray`ın uydusu` olarak görenler, bu kulübün geçmişte reddettiğimiz taleplerini ve başvurularını incelediler mi?

Galatasaray`ın uluslararası alanda sürdürdüğü mücadeleyi `milli bir dava` olarak görmeyenler, kendi milliyetçiliklerini sorgulamalıdır.

Şiddete ve tribün terörüne yol açacak her türlü beyanata karşı yasal yetkilerimizi kullanacağız. Gerekirse ceza uygulayacağız.”

Tarih : 18 Mart 2002

Federasyonun G.Saray ile Trabzonspor arasındaki maçı ertelemesiyle oluşan tepkiler devam etmektedir. Kadıköy Meydanı`nda toplanan 700 kişilik bir taraftar topluluğu ellerinde "Ulusoy istifa" yazılı bir pankart ile stada kadar yürür. Sarı-lacivertli taraftarlar ayrıca "Aslan federasyon, aslan çocuğu hakemler", "Hep şaibe, tam şaibe", "Haluk Ulusoy üzerindeki G.Saray formasını çıkart" yazılı pankartlar taşırlar.

Ellerindeki Federasyon Başkanı Ulusoy`un fotoğraflarını da yakan F.Bahçeli taraftarlar, stada geldikten sonra olaysız bir şekilde dağılırlar. Sarı-lacivertli taraftarlar Haluk Ulusoy`u istifaya çağıran başkan Aziz Yıldırım`a da sevgi gösterilerinde bulunurlar.

Tarih : 17 Ekim 2002

Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, F.Bahçe-Beşiktaş derbisinin ertelenmesine karşı olduklarını belirtirken, bu konudaki talepleri geri çevireceklerini söyler.

Avrupa’da haftada 3 maç oynandığına dikkat çeken Futbol Federasyonu Başkanı Ulusoy, derbinin 3 Kasım’da yapılacağını belirtip, ‘‘Her maçı ertelersek ligler bitmez’’ der ve Beşiktaş`ın erteleme isteğini geri çevirir, ‘‘Türk takımlarının Avrupa kupalarında başarılı olmasını istiyoruz. Ama Avrupa`da maç ertelenmesi söz konusu değil. Eğer ertelersek maç trafiği alt üst olur. Her iki kulübün de 3 Kasım tarihine karşı çıkacağını sanmıyorum’’

Beşiktaş Kulübü Basın Sözcüsü Mete Düren, iki gün önce federasyondan ligin 11. haftasında 2 Kasım`da oynanacak derbinin UEFA Kupası karşılaşmaları nedeniyle ertelenmesini istemiş, ‘‘Dinlenmeden üst üste iki maç oynayacağız. Ertelenmesi hem F.Bahçe, hem de Beşiktaş için yararlı olur’’ açıklamasını yapmıştır.

Tarih : 4 Nisan 2002

FUTBOL Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy’a görsel ve yazılı yayın yoluyla hakaret ettiği gerekçesiyle Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’nun Başkan Aziz Yıldırım’a dört ay ceza vermesi Sarı - Lacivertli camiayı ayağa kaldırır. Fenerbahçe dernekleri, Federasyon Başkanı Haluk Ulusoy’a öfke kusar.

Alt yapı Derneği

Federasyon kaos yaratmaya çalışıyor. Ulusoy, Galatasaray formasını artık çıkarsın.

1907 Derneği

Bize karşı bayrak açtılar. Çok yakın zamanda Ulusoy sepetini alıp gidecektir.

Fenerbahçe Grubu

Federasyon taraf olmaya devam ediyor. Ulusoy bunun karşılığını mutlaka alacak.

Sarı-Lacivert Derneği

Ulusoy’un yapacağı tek şey istifa etmektir. Rengini bir kez daha herkese gösterdi.

Alt Yapı Derneği Başkanı Davut Dişli, "Bu kararı kâle bile almamak lazım. Federasyon kaos yaratmaya çalışıyor. Başkanımız doğru söylemiştir. Ulusoy, Galatasaray formasını çıkartmalı. Bunu herkes görüyor, ama o görmüyor.”

1907 Derneği "Federasyon tamamen zıvanadan çıktı. Aziz Yıldırım’a verilen ceza Fenerbahçe camiasına karşı bayrak açmaktır. Haluk Ulusoy ve ekibi şunu unutmasın ki, Fenerbahçe her zaman Türk futbolunda olacaktır. Ama onlar gidicidir. Çok yakın zamanda da Ulusoy sepetini alıp gidecektir"

Tarih : 6 Nisan 2002

Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, kendisinin aleyhinde yaptığı konuşmalar nedeniyle 4 ay hak mahrumiyeti cezası alan F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım`la ilgili olarak,

‘‘Ceza kuruluna sevk eden de ceza veren de biz değiliz. Ama karşı karşıya getirilmeye çalışılıyoruz. Ceza olayının tamamen dışında olmama rağmen F.Bahçe ile karşı karşıya getirilmeye çalışılıyorum. Başkanın ceza almasına ben de üzüldüm. Fakat Aziz Yıldırım`ın sarfettiği sözlere de içerledim. Yapmaması gereken konuşmalardı.’’

Tarih : 16 Nisan 2002

Ulusoy, bir canlı yayında Mehmet Cansun ve Serdar Bilgili’nin başkan olmasını istediğini açıklamıştır ve hedefinin, havuzun o zamanki yapısını bozmak isteyen Yıldırım’a karşı bir blok kurmak olduğu bilinmektedir.

Cansun’un sahibi olduğu Kamera Reklam’la olan ilişkiler de cabasıdır. Türkiye Kupası Finali’nin ihalesiz 30 milyar karşılığında bu şirkete verildiği de iddialar arasındadır.

Haluk Ulusoy’a karşı bir tavır takınacağı kesin olan Hasan Arat’a karşı yapılan yıldız manevrası da önemsenmeyecek gibi değildir. "Şampiyonluklarınızı tanımıyoruz, ama ikinci yıldızınızı takabilirsiniz." Böylece liglerin başlangıç tarihi öne çekilerek Beşiktaş formasına ikinci yıldız takılmasına izin verilir.

Tarih : 8 Haziran 2002

Futbol Federasyonu’nun davetlisi olarak Güney Kore’ye Dünya Kupası izlemeye özel uçakla gidenlerin arasında Başkan Haluk Ulusoy’un eş-dost, kendisini destekleyen milletvekilleri, gazetecilerin ve‘yandaş ve destekçileri’ ağırlıkta olduğu ortaya çıkar. Ulusoy, ‘Para bizden çıkmıyor’ diyerek eleştirileri geçiştirmeye çalışmıştır.

‘Saltanat kafilesi’ listesinde Milletvekilleri, onların eşleri ve çocukları, gazeteciler, delegeler, teknik direktörler, yönetim kurulundaki arkadaşları ve aileleri ağırlıktaki ismlerdir.

Tarih : 29 Ocak 2003

Haluk Ulusoy federasyonunun son iki yılda Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe, Trabzonspor, Kocaelispor, Gaziantepspor, Samsunspor ve Ç.Rizespor’a "altyapı eğitimi" ve "proje desteği" adı altında toplam 2 trilyon 900 milyar lira ödediği ortaya çıkarken Federasyonun iki yıl aynı kulüplere yardım yapması dikkat çeker.

Hangi kriterlerde dağıtıldığı tartışma konusu olan 2 trilyon 900 milyar liralık yardımdan yararlanan kulüpler arasında en yüksek parayı 503.9 milyar lira ile Beşiktaş alır. 439.5 milyar lira ile G.Saray, 440.5 milyar lira ile Ç.Rize sıralanırlar. Gaziantep’e 420.9 milyar, Kocaeli’ne 336.3 milyar, Samsun’a 300, Trabzon’a 236.7 milyar, F.Bahçe’ye ise 179.3 milyar lira ödenmiştir.

Tarih : 30 Nisan 2003

İngiltere’de 100 bin dolar harcadığı konuşulan Ulusoy manşetlerdedir. Haluk Ulusoy, bir günlük seyahat olduğu için Çek Cumhuriyeti`ne misafir götürmediğini ve çok eleştirilen seyahat paralarını babasının ve şirketlerinin karşıladığını dile getirip şunları açıklar "Cebimden ne çıkıp, çıkmadığı önemli değil. Biz bir markayız. Tabii ki, misafirlerimiz olacak. Çek Cumhuriyeti`ne bir günlük gidiyoruz. Bu yüzden davetlimiz yok. Ancak Slovakya maçında yine misafirlerim olacak”

Tarih : 25 Haziran 2003

Galatasaray’ın ardından Fenerbahçe`nin transfer etmek için yoğun çaba sarfettiği Gökdeniz konusunda Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy`un da devreye girdiği iddiaları ortada dolaşmaktadır. Ulusoy`un, Konfederasyon Kupası`nda mücadele eden genç oyuncuya, "Cazip teklifler aldığını biliyorum. Ama Trabzon`dan ayrılırsan, takımını ve Başkan Özkan Sümer`i zor durumda bırakırsın" dediği söylenmektedir.


Tarih : 4 Eylül 2003

Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, A Milli Takım ile bulunduğu Zürih`te ilginç açıklamalar yapar "Fenerbahçeliler`in bana tepkisi anlamsız. Haluk Ulusoy olarak da, federasyon olarak da her işlerine koşuyoruz. Milli transferlerle ilgileniyoruz. Avukatlarımız İsviçre`de işlerini takip ediyor.

Otto Bariç için bir Trabzonspor maçı sonrası söylediğim `Magnum ile mi vuruldu?` sözlerimin bugün de arkasındayım. Ufacık bir taşı abartttı. Ülkemi herkese rezil etmeye çalıştı. Evet; taşı atan kişiye yeterince tepki koymamak hatamdı. Bu hareketi yapan insan da spor düşmanıdır.

F.Bahçeli yöneticilerin hediye ettiği şapkayı hâlâ saklıyorum. Bana `Giyip çıkma` dediler. `Herkes görsün` dedim. F.Bahçe`yi sevmesem, karşı olsam bunları yapmam. Türkiye liglerinde 200`ü aşkın kulüp var, sadece F.Bahçe benden şikayetçi. Bu normal mi?”

Tarih : 31 Aralık 2003

Trabzonspor Yönetimi, Haluk Ulusoy`un ricasını kırmaz ve Mehmet Yılmaz ile İbrahim Ege`yi Denizlispor`a kiralık göndermeyi kabul eder.

Mehmet Yılmaz`ı bırakmaya yanaşmayan Trabzonspor, Futbol Federasyonu eski Başkanı Haluk Ulusoy`un ricasını kıramadı ve golcüsünü Denizlispor`a kiralamaya razı olur.

Tarih : 6 Nisan 2004

Sabah Gazetsinde çıkan 10 maddelik Ulusoy dönemi skandallarına ait bir haber.
Tarih : 8 Nisan 2004

Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, federasyonun Levent`teki binasında ilginç açıklamalar yapar ;

"Bizim federasyonumuzun olduğu yerde asla şaibe olmaz. Her zaman hakemlerin asgari hatayla maç yönetmesini istedik. Kalan haftalar için de böyle olacak. Teminatımız budur. Hakemler hata yapar ama dünyanın hiçbir yerinde şaibe gibi sözler yoktur. Başkanlığımda yabancı hakemin `Y`si dahi ağza alınmayacaktır. Olursa, bu işi bırakırım. Benim hakemim merttir, dürüsttür.

Geldiğimizden beri iki diploma çaktırdık. Buraya üniversite diploması olanlar da geldi. Ama bizden iyisini yapamadılar. Burada hiçbir şey yapamadılar. Ben bugün burada olacağımı bilsem üç tane üniversite bitirirdim. Türkiye`yi dünya üçüncüsü yaptım. Konfederasyon Kupası`nda üçüncü yaptım. Beni geçecek kişinin dünya ikinciliği kazanması gerekiyor.

Mali durumumuz da çok iyi. Şimdi her şey mükemmelken `Ben geleyim` diye ortaya çıkıyorlar. Yüreği olan aday olur. Kimse tek başına aday olmayı aklından geçirmesin. Yedirmem. 3-5 zibidinin söyledikleriyle bu işi bırakmam.”

[anelka199100]

Tarih : 13 Mayıs 2004

Sabah gazetesinde çıkan bir haber dikkatleri çeker. Yargıtay, Toprakbank`ın eski sahibi Halis Toprak ve eski banka yöneticilerine ilişkin Vergi Usul Yasası`na aykırılıktan açılan davanın temyiz incelemesinde, Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy ve yetkililer hakkında Bankalar Yasası`na muhalefetten dava açılmasını istemektedir çünkü;

Yüksek Mahkeme, Toprakbank`tan federasyon yetkililerine 1998`de 100 bin $, 1999`da 757 bin 500 $ ve 17 milyar liranın usulsüz olarak verildiğini, yapılan ödemelerin de hayali isimler adına belgelendiğini belirterek, kamu davasının yolunu açar.

Raporda ayrıca vakfa ait 50 milyar lira 1 aylık yüzde 41 faizle İş Bankası`na verilirken, 1.2 trilyon liranın 3 aylık yüzde 28 faizle Toprakbank`a verilmesi eleştirilir ve "Paramız adeta banka tarafından re`sen yönetiliyor. Anılan banka ile ilişkiler hızla gözden geçirilmeli ve tasfiyeye gidilmeli" ifadeleri yer alır.

Yüksek mahkemenin haklarında dava açılmasını istediği Futbol Federasyonu yetkililerinin 4 yıl önce kendi müfettişlerince uyarıldığı, ancak bu uyarının Ulusoy tarafından dikkate alınmadığı daha sonra ortaya çıkar. Müfettiş Cemalettin Öztürk`ün 1 Mayıs 2000 tarihili raporunda, "Toprakbank ile ilişkilerimiz para sahibi - banka ilişkisinin amacını aşmıştır" ifadelerini kullanması dikkat çekicidir.
Tarih : 30 Mayıs 2004

Tarih 30 Mayıs 2004, yer Samsun… Dönemin TFF başkanı Ulusoy, kendi adını verdiği tesislerin açılışını yapmaktadır. Haluk Ulusoy yabancı sayısı konusunda kesin kararlıdır ; "Önümüzdeki sezon yabancı sayısı 6 olacak. Bir sonraki yıl da 5’e indirilip dondurulacak. Benim olduğum yerde yabancı sayısı 7 olmayacak."

Tarih : 31 Mayıs 2004

Trabzonspor Kulübü’nü ziyaret ederek Başkan Atay Aktuğ ile görüşen Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, yine Fenerbahçe’ye yüklenir .

‘Federasyon başkanı her işe karışıyor, diyorlar. Nasıl bir karışma ise son 4 yıl içinde 2 kere şampiyon oluyorsunuz. Geçmişte (Fenerbahçe Kulübü başkanı isterse federasyon başkanı gider) dediler. Ben 7 yıldır oturuyorum, beni yollayamadılar. Güçleri de yetmeyecek benim buradan gitmeme.

Tarih : 16 Haziran 2004

Futbol Federasyonu`na geçen yıl Mercedes tarafından tahsis edilen araçlardan birinin Orman eski Bakanı Ersin Taranoğlu tarafından kullanılıyor olduğunun ortaya çıkması Haluk Ulusoy`u zor durumda bırakır. Ulusoy, Sivas`ta yaptığı açıklamada, "Sayın Taranoğlu`nun otomobili bozulmuştu. Biz de kendisine Mercedes`i tahsis ettik. Aynı otomobil şu anda yönetim kurulu üyemiz İsmail Dilber`in hizmetindedir" der.

Bir önceki yıl Futbol Federasyonu`nun sponsorlarından Mercedes, Federasyon`un merkezde ve bölgelerde kullanabilmesi için araç tahsis etmiştir. Bunlar 2 adet milli takım otobüsü, 2 adet Sprinter servis aracı, 4 adet Vito 112 CDI, 1 adet Sprinter ambulans, 21 binek otomobil, 15 adet Vaneo NT01, 5 adet Smart city Coupe`dir

Tarih : 17 Temmuz 2004

Futbol Federasyonu`nun Haluk Ulusoy dönemindeki son üç yıllık mali harcamaları "görülen lüzum" üzerine Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından bir kez daha soruşturmaya alınması kararlaştırılır.

Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Teftiş Kurulu`nun üç klasörden oluşan yaklaşık 200 sayfalık raporunun değerlendirilmesinin ardından böyle bir karar alındığını ifade eder.

Teftiş Kurulu`nun belirttiği konular arasında, bazı milli maçlarda rakip takımlara gönderilen "teşvik primlerinin" olduğu iddiaları vardır. Raporda, Dünya Kupası`na götürülen misafirlerle, bunlar için yapılan harcamaların, federasyon üst düzey yöneticilerinin seyahatlerindeki "aşırı" tüketimin ve sponsorluk anlaşmalarındaki bazı hususların yer aldığı da öğrenilmiştir.

Bakan Şahin, "Teftiş Kurulu Başkan vekili imzasıyla gelen raporu okudum. Bu bize bazı yeni çalışmalar yapma sorumluluğu getiriyor. Bu noktadan hareketle yeni bir denetim ve soruşturma başlatacağız. Böyle bir soruşturmanın gerekçelerini şimdilik açıklamayacağım."

Tarih : 27 Ağustos 2004

Federasyon Başkanı Levent Bıçakçı, görevine son verilmesi beklenen Çobanoğlu ile yola devam etme kararı alır. Eski başkan Haluk Ulusoy tarafından maaşı 34 milyara yükseltildiği için büyük kriz çıkan Milli Takım Menajeri Can Çobanoğlu`nun maaşı bu kez aylık 20 milyara düşürülür.

Tarih : 5 Eylül 2004

Trabzon’da oynanan ve 1-1 biten Türkiye – Gürcistan maç öncesi yeni seçilen federasyona nazire yaparcasına maraton tribününde eski federasyon başkanı Haluk Ulusoy posteri açılır.

Başbakan Erdoğan stada geldiğinde de poster yine elden ele dolaştırılır. Böylesine önemli bir maçta tribünlerin boş kalmasının yanı sıra ilk yarının sonlarına doğru maçtan kopan seyirciler `Şampiyon Trabzon, Ulusoy başkan Türkiye şampiyon` diye tempo tutarken, neden, niçin bilinmez bir şekilde ve de üstelik sahada 5 tane F.Bahçeli futbolcu varken sürekli olarak sarı-lacivertli kulübe küfür etmeyi de ihmal etmezler.

Ayrıca Şota ve Arçil’den dolayı Gürcü oyunculara büyük sempati besleyen ve iklim koşullarının Gürcistan’la büyük benzerlik gösterdiği bir şehirde bu maçın neden oynandığı merak konusudur.

Tarih : 29 Eylül 2004

Haluk Ulusoy döneminde yaptırılan, ancak sonuçları olumsuz çıkınca kamuoyundan gizlenen anket ortaya çıkar ve Türk futbolunun halini ve federasyonun inandırıcılığının kalmadığı gerçeğini ortaya koyar.

Futbolu yönetenlere, unsurlarına, dürüstlüğe, sportmenliğe, doğruluğa, fair-play`e, adalete ve şeffaflığa inananların oranının yüzde 20`leri aşmadığı saptanır ve bunun üzerine anket, genel kurul öncesi tepki çekmemek için rafa kaldırılır.

DOĞRULUK: Olumlu yüzde 20, Olumsuz yüzde 80
DÜRÜSTLÜK: Olumlu yüzde 16, Olumsuz yüzde 84
ADİL OLMAK: Olumlu yüzde 21, Olumsuz yüzde 79
SPORTMENLİK: Olumlu yüzde 24, Olumsuz yüzde 76
ŞEFFAFLIK: Olumlu yüzde 20, Olumsuz yüzde 80
ULUSLARARASI SPORTİF BAŞARI: Olumlu yüzde 58, Olumsuz yüzde 11, kararsız yüzde 33
KURUMSALLAŞMA: Olumlu yüzde 31, Olumsuz yüzde 34, kararsız yüzde 35
VERİMLİLİK-KALİTE: Olumlu yüzde 27, Olumsuz yüzde 29, kararsız yüzde 44
FAİR-PLAY: Olumlu yüzde 27, Olumsuz yüzde 73

Tarih : 11 Şubat 2005

2002-2003 sezonunda, Şike Tahkik Kurulu tarafından hazırlanan ve Altay`ın Süper Lig`den düşmesine yol açan teşvik primi belgesinin, Haluk Ulusoy başkanlığındaki Futbol Federasyonu tarafından gizlenmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi`ni karıştırır.

TBMM`de kurulan Şike Araştırma Komisyonu başkan vekili CHP İzmir milletvekili Ahmet Ersin, Altay`ın ya Süper Lige çıkarılması ya da uğradığı tüm maddi zararın karşılanması gerektiğini söyler.

Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından yapılan incelemede 2002 Dünya Futbol Şampiyonası`nda 2 milyon 383 bin YTL`lik harcama yapıldığı rapor edilir. Haluk Ulusoy başkanlığındaki federasyonun son üç yılını soruşturan Kurul`un, 200 sayfadan oluşan raporunu TBMM bünyesindeki Araştırma Komisyonu`na verdiği bildirir.

Raporda, federasyonun Kore ve Japonya`ya bakanlar, milletvekilleri yönetim kurulu üyeleri, eşleri ve diğer konuklardan oluşan 126 kişilik kafile götürdüğü, bu şahısların 2 milyon 383 bin YTL tutan konaklama, yeme, içme, ulaşım ve cep telefonu faturalarının ödendiği ifade edilir. Milli Takım`ın 2004 Avrupa Şampiyonası finallerinde de İngiltere`ye 67 kişinin götürüldüğü ve 671 bin YTL harcandığı kaydedilir.

FUTBOL Federasyonu eski İkinci Başkanı Ata Aksu, "teşvik primi raporu" ile ilgili ilginç açıklamalar yapar ; “"Var sayalım ki, hata yapmışız. Ortaya çıkan yeni bilgilerin ışığında gereğini yaparlar. Şike ve teşvikte zaman aşımı yoktur" diye konuştu. Ancak, Disiplin Talimatı`nın 67. maddesine göre, eylemin üzerinden 1 yıl geçtiği için zaman aşımına uğramaktadır.

Tarih : 8 Mayıs 2005

Federasyon eski başkanı Haluk Ulusoy`un önünün kesildiği iddialarına Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin yanıt verir. D.Bakır`da Satranç Eğitim Merkezi`ni açan Şahin, "Birileri kendini Neron sanıyor. Ortalığı yakıp zevk almaya bakıyor. Neronlar`ın devri bitti. Ligin sonuna geldik. Pişmiş aşa su katılır mı? Bence ciddiye almamak lazım" der.

Tarih : 1 Nisan 2005

Trabzonspor kongresine yardımcı olması Ulusoy’a iletilen bir mesaj ;

http://arsiv.sabah.com.tr/2005/04/01/spo101.html
Tarih : 27 Mayıs 2006

Gazetelerde çıkan Ulusoy hakkındaki iddiaların bazıları ;

3 TRİLYONLUK TESİS!

4 trilyon 895 milyar liraya mal olan Trabzon’daki Haluk Ulusoy Kamp ve Eğitim Tesisleri için toplam 1 trilyon 289 milyar TL fazla ödeme yapıldığı belirtiliyor. Yapılması istenen tahsilatın tutarı, güncel yasal faizleri ile birlikte yaklaşık 3 trilyon TL olarak gösteriliyor.

OTELLERE AKAN PARALAR

Ulusoy’a ait Kuşadası Fantasia Otel’e 2001-2004 döneminde 1 trilyon 457 milyar 748 milyon 592 bin TL ödeme yapıldığı tespit edilmiştir. Antalya Sheraton Oteli’ne bu dönemde 2 milyar 581 milyon 14 bin lira ödendiği açıklandı.

AKSU’NUN CEP TELEFONU

Roma-G.Antep maçı için kafileyle beraber misafir olarak Roma’ya giden Ata Aksu’nun G.Antepli idarecilere Roma’da verdiği yemek bedeli 850 Euro... Ayrıca 834 milyon TL bedelli cep telefonu alımı...

9 TRİLYONLUK SEYAHAT

Orhan Saka tarafından milli müsabakalara davet edilen şahıslara ilişkin giderler... Yurtdışı seyahatlerle ilgili olarak harcırah talimatına aykırı olarak, belgesiz harcamalar karşılığı yapılan ödemeler... Bu yolla harcanan 9 trilyon TL...

HER YERDE EV SAHİBİ

Can Çobanoğlu’nun 29 Mayıs 2003 tarih 29133 fiş nolu ekinin incelemesinde, İtalya, Slovakya, Avusturya, İran, Fransa seyahatleriyle ilgili toplam 6900 Euro seyahat gideri beyan ettiği, bazı harcamaların mahsup belgesi niteliği taşımayan kredi kartı müşteri kopyasıyla belgelendirildiği

Tarih : 29 Mayıs 2006

Haluk Ulusoy federasyonu Fenerbahçe aleyhine icraatlarını birbiri ardına kısa sürede patlatır. Önce Deniz Barış’ın lisansı, Tahkim Kurulu’na başvurmaya vakit kalmayacak şekilde askıya alınır, Galatasaray’a federasyon bütçesinden 1.5 milyon dolarlık avans şeklinde para yardımı yapıldığı iddiaları ayyuka çıkar ve 6 yabancı uygulamasının aynen devam ettirilince Fenerbahçe bu durumu eleştirir.

Haluk Ulusoy’un cevabı serttir ;
1- Kimsenin halkı kışkırtmaya, huzuru bozmaya, kaos ve kargaşa yaratmaya hakkı yok. Aziz Yıldırım’ı sağduyuya davet ediyorum.

2- Federasyon olarak Galatasaray’a hiçbir yardımda bulunmadık. Onlara verdiğimiz para, daha önce hak ettikleri paradır.

3- Benim için ’bir takımın formasını giymiş’ diyenler halt ediyor. Benim üstümde bir tek ay yıldızlı, Milli Takım forması var.

Tarih : 12 Temmuz 2006

Haluk Ulusoy yönetimi hakkında Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan raporda, belgesiz ödemelerin yanısıra ceket alımı, bahşiş, içki gibi gereksiz harcamaların da bulunduğu öne sürülür.

Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından Haluk Ulusoy ve yönetimi hakkında hazırlanan raporda son derece ilginç iddialar yer almaktadır. Levent Bıçakcı federasyonu tarafından da işleme konulan ve yasal takibi yapılan raporda, çok sayıda usulsüz ve gereksiz harcamanın yapıldığı ifade edilir. Başbakan Yardımcısı ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in, "Önce bunların hesabını versin" dediği Ulusoy ve yönetimi hakkındaki 13 sayfalık raporda 23 suçlama yer almaktadır.

Bunlar arasında en ilginçleri

yönetim kurulu üyesi Hüsnü Hayali’nin Polonya maçında verdiği 100 dolarlık bahşiş,

Trabzon’da yapılan tesislerin müteahhidi olan Bahri Köse’nin 2 milyarlık tatil gideri,

çok sayıda yönetim kurulunun kapatılmayan avansları,

hakem Sadettin Güler’in 660 milyon liralık belgesiz ceket alımı bulunmaktadır.

Ayrıca menajer Can Çobanoğlu’nun fahiş olarak görülen harcamaları, Amerikalı profesörler için yapıldığı öne sürülen 19 milyar liralık harcama da yer alır.

Bu arada ümit milli takımlar eski idari sorumlusu Burhan Satır hakkında çok sayıda usulsüz harcama iddiası da dikkat çekicidir. Ayrıca bazı federasyon yönetim kurulu üyelerinin kendi yakınları için yaptığı harcamaların yanı sıra çok sayıda kapatılmamış avans bulunması da raporda belirtilmektedir.

Fantasia Otel’e gerçekleştirilen alımlar nedeniyle 2001-2004 döneminde 1.457.748.592.947 TL ödeme yapıldığı tespit edilmiştir. Aynı şekilde Ulusoy Seyahat firmasına 2002-2004 tarihleri arasındaki alımlar nedeniyle 295.629.000.000 TL ödendiği görülmüştür. Ödemelere ilişkin harcama belgelerinin incelenmesinde de yapılan mal ve hizmet alımlarıyla ilgili herhangi bir ihale veya piyasa araştırması yapılmadığı, doğrudan hizmet alımı yoluna gidildiği görülmüştür.

Federasyon Başkanvekili Ata Aksu’nun 2004 yılına ait kredi kartı harcamalarının ağırlıklı olarak yurtiçi, yurtdişi restaurant giderleri olduğu görülmektedir. Bu harcamalar içinde yine özel nitelik arzettiği düşünülen şubat ayı ekstresinde 375.000.000 TL evrak çantası alımı ve mart ayı ekstresinde görülen, Roma-Gaziantepspor maçı için kafileyle beraber misafir olarak Roma’ya gittiği anlaşılan Ata Aksu’nun Gaziantepspor idarecilerine Roma’da verdiği yemek bedeli olarak belirtilen 850 EURO/1.408.439.819 TL, mayıs ayı ekstresinde 834.000.000 TL bedelli cep telefonu alımı dikkat çekmektedir.

Can Çobanoğlu (A Milli Takım Menaceri)

* 29 Mayıs 2003 tarih 29133 fiş nolu ekinin incelemesinde 7-18 Mayıs 2003 tarihleri arasında İtalya, Slovakya, Avusturya, İran ve Fransa seyahatleriyle ilgili olarak toplam 6900 EURO seyahat gideri beyan ettiği, bazı harcamaların mahsup belgesi niteliği taşımayan kredi kartı müşteri kopyasıyla belgelendirildiği, bunların toplamının 3589 EURO olduğu belirlenmiştir. Kopyaların bazılarında tarih bulunmadığı, bazılarının ise seyahat tarihleri dışındaki tarihleri içerdiği görülmektedir.

İddialardan başlıklar

Burhan Satır

29.04.2004 Belçika Seyahati 191.21 Euro belgesiz harcama 15.09.2003 Avusturya maçı 55 Euro belgesiz harcama 15.09.2003 Avusturya maçı 502.23 Euro yanlış hesap 25.05.2004 Seyahat 689 Euro belgesiz harcama

01.12.2003 Seyahat gideri 702 Euro fazla ödeme, yanlış hesap, belgesiz harcama 22.08.2003 Almanya 167 Euro belgesiz harcama 24.06.2003 Seyahat gideri 249 Euro belgesiz harcama 20.05.2003 Seyahat gideri 86 Euro belgesiz harcama 01.12.2003 havaalanı 600 Euro mahseti anlaşılamaz, yiyecek-içecek 115 YTL belgesiz 07.06.2004 Seyahat-yiyecek-içecek

855 Euro belgesiz harcama, seyahat-yiyecek-içecek-uçak-tren-çamaşır 2.115 Euro belgesiz. (Satır hakkında İstanbul Sarıyer Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açılmış durumda.)

İsmail Dilber

27.05.2004 Seyahat 1.164 Euro belge kabul edilmeyen kağıtlar, yanlış hesap. (Dilber’e Beyoğlu 35. Noterliğinden ihtarname çekilmiş, dönüş bekleniyor. Makbuz ibrazı bekleniyor. Belgeleyemediği taktirde dava açılacak.)

Sadettin Güler

23.10.2002 Ceket alımı 660 YTL. Belgesiz

08.10.2002 Hediyelik eşya-ceket 1.377 YTL belgesiz. (Güler’den belge istenmiş gelmediği taktirde dava açılacak.)

Hüsnü Hayali

04.09.2000 Polonya maçı 100 Dolar bahşiş, 314 dolar bakiye yok. (Hayali’den belge istenmiş, gelmediği taktirde dava açılacak.)

İlhan Peksan

01.06.2004 Japonya 200 dolar belgesiz harcama (Peksan’dan belge istenmiş, gelmediği takdirde dava açılacak)

Can Çobanoğlu

20.05.2003 İtalya,Slovakya, Avusturya, İran ve Fransa gezileri 3.589 dolar kredi kartı slipi. Seyahat gideri dışındaki giderler:

04.08.2003 898 Euro kredi kartı kopyası

28.07.2003 6.128 Euro kredi kartı kopyası (Çobanoğlu’ndan harcamalarla ilgili belge bekleniyor. Gelmediği taktirde dava açılacak.)
Tamer Çelik

15.10.2003 İsviçre büro kiralama 3.451 İsviçre frangı. Görevlendirme onayı yok

11.11.2003 640 Euro harcama, 1.203 İsviçre frangı görev onayı yok. (Çelik hakkında Kadıköy Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açıldı)

19.06.2002 Rakkas Bar Restaurant 800 YTL yemek, 372 YTL içki

18.06.2004 Deniz Tur.Don.AŞ 2.840 YTL yemek, 1.065 YTL içki, Girne Colany Otel 5.596.406.858 TL

Grand Duma Otel Milano 2.599.466.267 TL

25.10.2002 Haluk Ulusoy, Hüsnü Hayali, Bahri Köse (Trabzon tesisleri müteahiti) 1.994.392.184 TL

Amerikalı Misafirler yemek içki bedeli 19.178.511.000 (4 günlük yemek)

KAPATILMAYAN HESAPLAR

Hüsnü Hayali 667.205.634 TL.

Haşim Sayitoğlu 139.083.544 TL.

Orhan Saka 2.706.000.000 TL.

Mukan Perinçek 4.320.000.000 TL.

UÇAK BİLETLERİ

Burhan Cahit Eldem Trabzon uçak bileti eşi ile 248 YTL

27.07.2002 Ata Aksu eşi kızı yurtdışı uçak bileti 7.148.940.080

17.07.2002 tarihindeki 13.423.650.000 TL’lik giderlerin ne olduğu belli değil

18.06.2002 tarihinde 29.369.600.000 TL. Hakan ve Çağrı Başeskioğlu konaklama ve seyahat giderleri. Seyahat giderlerinde bu kişilerin ismi bulunmamakta.

17.07.2002 12 kişilik 34.059.200.000 TL’lik harcama

29.06.2002 33.193.750.000 TL’lik uçak bileti harcaması

19.06.2002 3.602.200.000 TL’lik uçak bileti harcaması

Liechtenstein-İrlanda maçı

Ömer Hayali’nin federasyon delege listesinde ismi bulunmamaktadır. İlgili harcama tutarı 1.413 Euro.

Mithat Halis Federasyon delege listesinde ismi bulunmamaktadır. İlgili harcama tutarı 704.859.089 TL.

Slovakya-Türkiye

Ömer Hayali delege listesinde yer almamaktadır. İlgili harcama 653.30 Euro

Trabzon Haluk Ulusoy Tesisleri ile ilgili raporda 1.289.108.968.384 TL’lik

Zarar sorumlularından yasal faizi ile istenmiştir.

ALINTI:www.****.com

NOT:ŞİMDİ ÇIKIP YAPMAN GEREKEN 3 ŞEY VAR;İSTİFA,İSTİFA,İSTİFA

[Burak Duran]

ya arkadaşlar peki geçen sene niye çıkıp bi açıklama gelmedi evet federasyon bizi koruyor diye?? aldığınız haksız puanların haddi hesabı yok neyse uzatmak istemiyorum ama iğne kendinize çuvaldızı başkasına batırın derim

[mertars]

ya arkadaşlar peki geçen sene niye çıkıp bi açıklama gelmedi evet federasyon bizi koruyor diye?? aldığınız haksız puanların haddi hesabı yok neyse uzatmak istemiyorum ama iğne kendinize çuvaldızı başkasına batırın derim

1. HAFTA:

G.Birliği-F.Bahçe: 0-0

Macin 40. saniyesinde Serkan tekme yedi ve sahada sakatlik gecirdi. Hakem faul verdi fakat kart vermedi. Macin 9. dakikasinda Alex cezaalanina girmek uzereyken yere indirildi ve hakem faulu vermedi. Fenerbahce tehlikeli yerden faul kazanabilirdi. Ozellikle macin ilk 30 dakikasinda hem Alex hem de Nobre bir cok kereler tekme yemesine ragmen hakem faul vermedi. Macta Fenerbahce'nin 2 topu direkten dondu.

G.Saray-Konya: 2-1

Galatasaray maci 2-0 onde gotururken Konyaspor bir penalti kazandi ve skoru 2-1 yapti. Bize gore penalti karari hakliydi. Macin ikinci yarisinda en az 3-4 pozisyonda Hasan Sas hakemin verdigi bazi kararlari begenmeyince hakemin uzerine yurudu fakat kart gormedi. Yine de macta skoru degistirebilecek bir hakem hatasi olmadi.

2. HAFTA:

A.Gücü-G.Saray: 0-1

Macin 8. dakikasinda Galatasarayli Necati cezaalani icinde yere indirildi ve hakem Selcuk Dereli oyunu devam ettirdi. Macin 28. dakikasinda da Ankaraguculu Umut GS cezaalaninda yere indirildi ve hakem bu kez de Ankara'nin penaltisini vermedi. Mac 0-0 devam ederken Galatasaray 90+4'te buldugu golle maci 1-0 kazandi.

F.Bahçe-D.Bakır: 2-2

Fenerbahce'nin yaz doneminde oynadigi bir hazirlik macinda cikan olaylardan dolayi Fenerbahce'ye federasyon tarafindan komik bir ceza verilmisti ve Fenerbahce maci bos stadda oynayacakti yani daha mac baslamadan haksizliklar baslamisti. Fenerbahce macin 10. dakikasinda Ilyas'in frikikten attigi harika golle 1-0 maglup duruma dustu. Macin 37. dakikasinda Fenerbahce'nin yuzde yuzluk gol pozisyonu ofsayt gerekcesiyle kesildi. Ofsayt karari yanlisti. Macin 45. dakikasinda bu kez de Anelka'nin bir gol pozisyonu ofsayt karariyla haksiz bir sekilde kesildi. Macin ilkyarisi 1-0 bitti. Ikinci yarinin baslarinda diyarbakirspor bir gol daha buldu ve skoru 2-0 yapti. Golden once Fenerbahce'li Serkan'a yapilan ve hakemin gormek istemedigi net bir faul var. Fenerbahce ikinci yarida baski kurararak skoru 2-2'ye getirdiginde macin bitimine 13 dakika kalmisti. Stresli macin 90. dakikasinda Tuncay kirmizi kart gordu. Mac 2-2 bitti. Macta Fenerbahce'nin 1 topu direkten dondu. Federasyon bu maci seyircisiz oynatarak Fenerbahce'nin 2 puanini caldi.

3. HAFTA:

Ç.Rize-F.Bahçe: 1-2

Fenerbahce sahaya ligdeki bu sezonki ilk galibiyetini almak icin cikti. Macin 7. dakikasinda cezaalaninin cok yakininda Nobre yere indirildi ve hakem oyunu devam ettirdi. Ilk yarida Rize'yi kendi yarisahasina hapseden Fenerbahce Semih ve Nobre'nin ayagindan tam 7 tane net gol pozisyonunu kacirdi. Macin 45. dakikasinda Rizespor tartismali bir penalti kazandi ve bu penaltiyi gole cevirince ilk yariyi 1-0 onde kapatti. Penaltiyi veren isim de Fenerbahcelilerin yakindan (!) tanidigi Metin Tokat. Ikinci yariya hizli baslayan Fenerbahce Nobre'yle skoru 1-1 yapti. Gol oncesinde top Nobre'nin eline carpmisti fakat hakem gormemisti. Daha sonra Semih'in golu skoru 2-1 yapti. Macta hakem iki takim lehine de birer hata yapmisti fakat ilk yarida 7, ikinci yarida da 4 tane net gol pozisyonunu kaciran Fenerbahce 3 puani tamamen haketmisti.

G.Saray-Malatya: 5-2

Galatasaray maca hizli baslayarak ilk dakikalarda 1-0 one gecti. Bundan birkac dakika sonra Malatyaspor bir penalti goluyle skoru 1-1 yapti. Macin 20. dakikasinda Altan'in attigi golle GS skoru 2-1 yapti. Malatyanin kalecisi Fevzi kaleyi tutan tum sutlari iceri aldi. Macin 27. dakikasinda Malatyanin net bir gol pozisyonu ofsayt bahanesiyle kesildi. Ilk yari bitmeden Malatyaspor Mustafa Ozkan'in goluyle skoru 2-2 yapti. Malatyaspor maci en az berabere bitirebilecek bir takimdi fakat kaleci fevzi hesaba katilmamisti. Galatasaray ilk yari bitmeden hemen once bir sut daha cekmeye karar verince skor 3-2 oldu. Her Fenerbahce macinda yildizlasan Fevzi kaleyi tutan sutlarin hicbirini kurtarma zahmetini gostermiyordu. Galatasaray ikinci yarida 2 gol daha buldu ve maci 5-2 kazandi.

4. HAFTA:

G.Antep-G.Saray: 2-2
Mac 0-0 devam ederken 30. dakikada Tomas'in rakibine attigi dirsegi gormeyen hakem Arzuman kirmizi kartlik pozisyonda faul bile vermedi. Galatasaray maci 40. dakikasinda Umit Karan ile 1-0 one gecti. Bundan 3 dakika sonra Lazarov skoru 1-1 yapti. Ikinci yarida macin bitmesine 30 dakikadan az zaman kala Gaziantepspor 2-1 one gecti. Macin 87. dakikasina 2-1 girilirken Gaziantepspor'dan Hasan Yurt komik bir sekilde 1 dakika icinde ust uste 2 sari kart gorup kirmizi kart gordu. Macin 87. ile 90. dakikasi arasindaki 3 dakikalik dilimde Galatasaray 7 tane serbest atis kullandi. Hakem GS'ye beraberlik golunu attirmak icin tum takdir haklarini GS lehine kullanmaya basladi. Macin 89. dakikasinda Umit Karan kendini yere atinca Ismet Arzuman cezaalaninin hemen onunde GS'ye serbest atis hediye etti. Atisi kullanan GS’liler topu auta atti fakat hakem bir bahane bularak atisi tekrarlatmaya karar verdi. Ayni dakikada Antepli oyunculara ust uste sari kartlar cikti. GS'liler frikiki kullandilar ve yine gol olmadi. Hakem de atisi ucuncu kez tekrarlatmaya karar verdi ve itiraz eden antepliler sari karttan nasiplerini aldilar. Hakem macin son dakikalarina imzasini atmisti. Bu da yetmezmis gibi hemen hemen hic duraklama olmayan ikinci yarida 5 dakika duraklama ekleyen hakem GS'ye gol attirmak icin elinden geleni yapti. Herkes mac 2-1 bitecek diye beklerken GS 90+4'de hasan kabze ile gol atip skoru 1-1 yapti ve 1 puani kurtardi. Sonuc olarak GS'ye son 3 macta toplam 15 dakika uzatma verilmisti ve GS bu dakikalarda toplam 2 gol bulup 4 puan cikartmisti.

F.Bahçe-Samsun: 5-2
Ligin 4. haftasi gelmisti ve Fenerbahce daha ilk kez kendi seyircisi onune cikiyordu. Fenerbahce macin 15. dakikasinda 1-0 maglup duruma dustu. Macin 17. dakikasinda Alex efsane bir golle (YOK BOYLE BIR GOL!!!) skoru 1-1 yapti. Macin ilk yarisi 1-1 bitti. Macin ikinci yarisinda anelka skoru 2-1 yapti. Macin 72. dakikasinda Nobre skoru 3-1'e getirirken, 89. dakikada Serkan skoru 3-2'ye getirdi. Fenerbahce duraklama anlarinda 2 gol daha bularak maci 5-2 kazandi. Macta skora direk etki edebilecek hicbir hakem hatasi gerceklesmedi. Fenerbahce haftayi Galatasaray'in 2 puan gerisinde kapatti.

BOLUM 2:

5. HAFTA:

F.Bahçe-B.Ş. Ankara: 2-1

Macin 18. dakikasinda Fenerbahce Onder ile bir gol buldu fakat hakem ofsayt gerekcesiyle vermedi. Gercekte pozisyonda ofsayt yoktu. Bu pozisyondan 2 dakika sonra Nobre cezaalani onlerinde yere indirildi fakat hakem oyunu devam ettirdi ve bu pozisyonun devaminda Ankaraspor kontrataktan buldugu golle 1-0 one gecti. Macin 30. dakikasinda Anelka cezaalani icinde Senol tarafindan yere indirildi fakat hakem penaltiyi vermedi. Macin 34. dakikasinda Anelka'nin pasiyla hareketlenen Nobre ofsayt karariyla durduruldu. Bundan 2 dakika sonra 36. dakikada Anelka'nin cezaalani icinde yere indirilmesine yine devam dedi. Bundan 2 dakika sonra Alex'in golu skoru 1-1 yapti. Ilk yari bitmeden hemen once de Aurelio skoru 2-1 yapti. Anelka'nin super oynadigi macta Fenerbahce'yi hakem bile durduramamisti. Macin ikinci yarisinda Fenerbahce Milan macini dusunuerek fazla risk almadi ve 2-1'lik skoru korumaya oynadi ve mac 2-1 bitti.

G.Saray-Sivasspor: 2-0

Macin ilk yarisi oldukca durgun ve yavasti. Iki takimin da 1-2'ser tane tehlikeli atagi disinda bir sey olmadi. Macin ikinci yarisi da ayni hizda basladi ve iki takim da uzun sure pozisyon bulamadi. Mac orta alan mucadelesi seklinde devam ediyordu. Galatasaray Umit Karan'in goluyle bitime 12 dakika kala 1-0 one gecti. Bundan birkac dakika sonra GS cok ilginc bir penalti kazandi. Top sivas cezaalani icindeyken bir sekilde oyunun durdugunu sanan sivasli hakki topu eline aldi ve hakem de penalti verdi. Penalti gol olunce GS maci 2-0 aldi. Macta skora etki edecek bir hakem hatasi olmadi fakat mac boyunca hakemi kandirip penalti kazanma umuduyla kendini defalarca yere atan hasan sas'a en az 3 pozisyonda sari kart gosterilmesi gerekirdi.

6. HAFTA:

V.Manisa-G.Saray: 1-4

Mac manisaspor'un ve gs’nin ricasi uzerine izmir'de oynandi ve GS’nin macta seyirci ustunlugu vardi yani federasyon karariyla gs nin bir deplasmani otomatikmen ic saha macina donmustu. Macin 10. dakikasinda profesor necati ates skoru 1-0 yapti ve birkac dakika sonra ayni isim skoru 2-0 yapti. Galatasaray ter atmadan maci 4-1 kazandi ve macta skora etki edebilecek hicbir hakem hatasi olmadi.

Beşiktaş-F.Bahçe: 1-2

Macta 20. dakika gelmeden Fenerbahce "kartal gol gol gol" tezahuratlari altinda Anelka ile 1-0 one gecti. Macin 40. dakikasinda gerceklesen BJK ataginda hakem ofsayti gormeyince besiktasli ailton kaleciyle karsi karsiya kaldi fakat golu bulamadi. Bundan bir dakika sonra Koray Alex'in sutunda topu eliyle cikartti fakat hakem oyunu devam ettirdi ve net bir penaltiyi ve kirmizi karti vermedi. Ilkyari 1-0 bitti. Ikinci yarinin basinda topla bulusan ve kaleciyle karsi karsiya kalan Ailton ofsayt pozisyonundaydi fakat hakem gormemisti. Pozisyonun devaminda Ailton yere indirildi ve penalti bekledi fakat hakem penaltiyi da vermedi. Fenerbahce ilerleyen dakikalarda Anelka ile penalti kazandi fakat atamadi. Besiktas son dakikalara dogru skoru 1-1'e getirdiyse de Fenerbahce maci 2-1 kazandi.

7. HAFTA:

F.Bahçe-Kayserispor: 3-0

Fenerbahce son 2 deplasmandan 2 galibiyet cikartmisti ve mabede geri donmustu. Rakip son 4 macini kazanan ve ligde 3. sirada bulunan Kayserispor, hakem de Selcuk Dereli'ydi. Macin 9. dakikasina Anelka cezaalaninda yere indirildi fakat Selcuk Dereli oyunu devam ettirdi. Pozisyon 100% penaltiydi. Ilk yarinin sonlarina dogru bu kez Selcuk cezaalani icinde yerde kaldi ve hakem oyunu yine devam ettirdi. Ilk yarida bir cok Fenerbahce atagi gereksiz faullerle durduruldu ve ilk yari 0-0 sona erdi. Fenerbahce ikinci yariya cok suratli basladi. Ikinci yarinin hemen basinda Anelka cezaalaninin hemen onunde yere bicildi ve hakem yine oyunu devam ettirdi. Bundan hemen sonra bir pozisyonda Fenerbahce'lilerin topu kornere gitti fakat hakem aut vererek topu Kayseri'ye hediye etti. Macta 60. dakika 0-0'la gecilmisti ve Selcuk Dereli Fenerbahce'yi durdurma gorevini basariyla yerine getirmenin huzuru icindeydi. Macin bitimine 17 dakika kala Fenerbahce Alex'le one gecti. Macin 85. dakikasinda Fenerbahce skoru 2-0 yapti ve mac bitmeden hemen once skor 3-0 oldu. Fenerbahce zorlu mactan hakeme ragmen 3 puanla cikmayi bildi.

Samsun-G.Saray: 1-2

Ilk 15 dakikada iki takimin da birer tane penalti bekledigi pozisyon vardi ama hakem ikisini de vermedi. Macin 20. dakikasinda necati skoru 1-0'a getirdi. Samsunspor da 34. dakikada skoru 1-1 yapti. Macin ikinci yarisinin basinda Samsunspor'lu bir oyuncu basina sert bir top darbesi almisken ve yerde kivranirken GS ataga cikti fakat gol bulamadi. GS'li oyuncularin topu taca atmak yerine firsattan istifade ataga kalkmalari tepki cekti. Macin 55. dakikasinda GS Necati ile skoru 2-1 yapti. Macin ikinci yarisinda hakem skora direk etki edecek bir hata yapmadi fakat Galatasaray'li Hasan Sas, Song ve Volkan mac icinde kameralara kufur ederken yakalanmasina ragmen cezasiz kaldi.

8. HAFTA:

Konya-F.Bahçe: 2-4

Maca hizli baslayan Konyaspor henuz 17. dakikada Ceyhun'un goluyle 1-0 one gecti. Macta 31. dakikaya gelindiginde Konyaspor skoru 2-0 yapti ve macin ilk yarisi bu skorla bitti. Ilkyarida skora etki edebilecek hicbir hakem hatasi olmadi. Fenerbahce ikinci yariya suratli basladi ve rakip kale onunde Anelka ve Nobre ile etkili oldu. Dakikalar ilerledikce Fenerbahce daha cok bastiriyordu ve gol geliyorum diyordu adeta. Macin 75. dakikasinda o ana kadar ust uste goller kaciran Fenerbahce Anelka'nin kaleciye acikca faul yaptigi pozisyonda golu buldu ve skoru 2-1 yapti. Bu golle Konyaspor dagilmis, Fenerbahce de umutlanmisti. Netekim son 15 dakikaya sigdirilan 3 golle skor 4-2 oldu ve Fenerbahce maci kazandi. Konyasporlular Fenerbahce'nin skoru 2-1 yapan golunun haksiz oldugunu ve bu gol olmasaydi Fenerbahce'nin galip gelemeyecegini iddia ettiler. Gercekte ise bu iddialari yersizdi. Evet Anelka'nin golu gercekte gol degildi cunku pozisyonda kaleciye faul yapilmisti fakat bu gol mactaki tek gol degildi. Zaten golun oncesinde Fenerbahce'nin zaten dalga dalga gelen ataklari ve kacan pozisyonlari vardi. Zaten o golu saymasaniz bile Fenerbahce maci 3-2 kazanmis olurdu. En kotu ihtimalle mac 2-2 berabere bitecekti.

G.Saray-Trabzon: 4-1

Kardes takimlar ASY'de 2 ekim 2005 tarihinde karsi karsiya geldiler. Trabzon maca paf takiminin kalecisi Tolga'yla cikti. Bu yatisin ilk sinyaliydi. Yatisin bir diger sembolu hem GS'nin hem de TS'nin maca ayni pankartla (fenerbahceye tas atan bir pankartla) sahaya cikmasi oldu. Kardes kardes gecen maci GS beklendigi gibi 4-1 kazandi. Trabzonspor da attigi seref (!) goluyle serefini (!) kurtardigini sanip avundu durdu.


9. HAFTA:

Erciyes-G.Saray:

Maca Erciyes cok hizli basladi ve ilk 20 dakikada Galatasaray'i kendi yarisahasina hapsetti. Necati macin 30. dakikasinda gole giden Erciyes'li futbolcuyu formasindan cekerek yere indirdi. Pozisyon kirmizi kartlikti cunku erciyesli oyuncu son adamdi fakat hakem faul bile vermedi. Bundan 1,5 dakika sonra 31. dakikada Song rakibine tabanla daldi ve hakem kartlik bir faulu daha es gecti. Macin 33. dakikasinda yine Song rakibi Cesar'in suratina dirsek atti fakat hakem oyunu devam ettirdi. Song'un bundan onceki dakikalarda yaptigi birkac bariz faul de verilmemisti. Macin 39. dakikasinda Hakan Sukur kontra atak sonucu golunu atti ve GS'yi 1-0 one gecirdi. Kayseri Erciyes bu gole birkac dakika sonra hemen cevap verince ilk yari 1-1 bitti. Ilk yarida GS'de Cihan, Song ve Necati rahat rahat kirmizi kart gorecek pozisyondaydi, ama cihan sari kart gorurken geri kalan iki oyuncunun yaptiklari fauller bile verilmemisti. Ikinci yarinin ilk 15 dakikasinda Erciyes 3 net gol pozisyonunu kacirdi. GS'li futbolcular yaptiklari fauller sonucu Erciyes'in en iyi oyuncularindan Cesar'i sakatladilar fakat yine kart cikmadi. Sadece 60 ile 65. dakikalar arasinda Erciyes'in 3 tane net faulu verilmedi. Macin 75. dakikasinda Erciyesli Cenk cezaalani icinde yerde kaldi ve penalti bekledi fakat hakem kendisini aldattigi gerekcesiyle Cenk'e penalti yerine sari kart verdi. Macta 75. dakikadan sonra oyun iyice yavasladi ve herkes macin berabere bitecegini dusunmeye basladi. Erciyes 90. dakikada Burak ile inanilmaz bir gol pozisyonunu kacirdi, oyle ki Burak golu atamayarak zor olani yapti. Hakem 4 dakika duraklama gosterdi. Galatasaray bu sezon artik klasik haline gelen 90+4'te attigi gollerine bir tanesini daha ekleyerek maci 2-1 kazandi. Galatasaray bu sezon 90+4'te attigi gollerle 2 mac kazanmis ve bir macta da beraberligi kurtarmisti yani toplam 5 puana konmustu.

F.Bahçe-A.Gücü:

Gecen haftaki Anelka'nin attigi golde hakem hatasi vardi ve hafta boyunca bu konu gundeme oturmustu. Hakemler artik FB'nin maclarina Fenerbahce lehine hata yapmaktan korkarak cikiyorlardi. Fenerbahce maca rakibini bogan ve adim attirmayan bir futbolla basladi ve 16. dakikada 1-0 one gecti. Ilk yarida Fenerbahce sayisiz gol kacirirken hakem Erol Ersoy da cezaalani civarinda Fenerbahceli futbolculara yapilan cok net en az 3 faulu vermedi. Macin ilk yarisi 1-0 bitti. Macin 52. dakikasinda Ankaragucu Fenerbahce kalesine ilk kez geldi ve bu atakta Umut golu buldu ve skor 1-1 oldu. Bundan 10 dakika sonra Fenerbahce penalti kazandi ve 2-1 one gecti. Penalti tartismasiz dogru bir karardi. Cezaalanina cok suratli bir sekilde giren Anelka'yi Ankaragucu savunmasi yaka paca yere indirmisti ve penaltiyi da Alex gole cevirmisti. Macta 76. dakikada Anelka'nin kafayla indirdigi topa vurmak uzere olan Nobre yuzune dirsek yedi ve pozisyon net penalti ve kirmizi kartlikti fakat hakem Fenerbahce'ye bir macta 2 penalti vermeye cesaret edemeyince pozisyonu gormezden geldi. Maci Fenerbahce 2-1 kazandi. Haftayi Fenerbahce GS'nin 2 puan gerisinde kapatti.