Direkleride mi satın aldın be Başgan.
Gol girmiyor... ;)
Printable View
Direkleride mi satın aldın be Başgan.
Gol girmiyor... ;)
abi ben de şimdi 12numarada gördüm: el sıkışabiliriz değil el sıkıştık demiş, görüşmelerimiz sürüyor falan. ama bir avukat yazmış o el sıkıştık muhabbeti selamlaştık anlamında diye, medya çeviriyor falan demiş. komik geliyor insana ama olmayacak şey değil.
Bence o arkadaşlar çok iyimser bakmışlar. Çünkü Emin Özkurt'un haberi sadece Star gazetesinde yer buldu. Oysa UEFA'yla anlaşabiliriz haberi her türlü gazetede, sitede yer buldu. Şimdi Emin Özkurt yalanladı haberini yalanlayan fenerbahce.org'un UEFA'yla anlaşabiliriz haberini de normal şartlarda yalanlaması lazımdı. Ama yalanlanmadı. Can sıkıcı durum.
evet abi o da benim dikkatimi çekti ama hem yönetime hem de başkana güveniyorum ben. böyle bir kararı Aziz Başkan alabilir başkası değil. şartlarımızı kabul ederlerse anlaşırız. UEFA öncelikle nasıl kandırıldığını, ülkedeki siyaseti anlamalı. sonra zaten suçsuz olduğumuzu, yaptığı haksızlığı anlar. çıkıp ta yeterli delil varmış demez de bu adamlara biz neler yapmışız, neler yapılmış falan der. Aziz Başkan gerekli özürleri ve maddi, manevi zararları almadan o davayı çekmez. Platini de rüyasında görür FIFA başkanlığını.
Güzel konuştu : )Quote:
Gümüşdağ, "Aziz Yıldırım ile yakınlığım bugün değil ki kulüp başkanı olduğundan beri tanıyorum. Bizim Fenerbahçe maçında bütün futbolcularımız tam kadro oynadı. Biz Beşiktaş ile kupa finali oynadıktan sonra gece geç saatlerde İstanbul’a döndük. Ertesi günü takım izinliydi ve bir antrenman ile Trabzon maçına çıktık. Trabzon maçına takımın yüzde 70’i gitmedi. Hatta bende Sadri Şener’i aradım gelemeyeceğimi söyledim. Sadri Şener’de bana 'iki takımın da başkanlığı yaparım' dedi. Biz 4 hafta önce Fenerbahçe maçını tam kadro çıkmışız ama Trabzon maçına takımın yüzde 70’i gitmemiş ama Trabzon maçını kimse sormuyor. Oysaki ben Trabzonspor’u yensem Fenerbahçe yüzde yüz şampiyon, ben burada olmayı hak etmiyorum"
tayfur hoca savunmasını veriyormuş şu an
Şuan twitter'da yazan avukatlar sayesinde savunmaları ve içeride geçen konuşmaları birebir okuyabiliyorum. Suçlamalara karşı çok güzel savunmalar veriliyor ve bir çoğu delillendiriliyor. Tabi bunları basında göremezsiniz çünkü onların umduğundan daha farklı bir ortam oluşuyor orda. Davanın seyri bizim adımıza olumlu gidiyor, tabi ilerleyen günlerde ne olur bilemiyorum.
Yasemin Merçil, Sercan Yıldırım'a "Samet Güzel'le telefonda hiç görüştünüz mü?" diye sormuş. Sercan "Hayır" yanıtı vermiş. Yasemin Merçil de "İddianamede 20 kez görüştükleri yazıyor." demiş. Bazıları için kutsal sayılan iddianame bunlarla dolu.
'Şike davası olsa ben yargılanmazdım'
Halis'in savunmasının ardından soru sormak için söz isteyen Aziz Yıldırım, "Herkes gelip iki dakika konuşuyor burada bir biz saatlerce ifade veriyoruz bir biz yargılanıyoruz. Fenerbahçe yargılanıyor. Trabzonsporlular da gelsin. Gazeteler sadece bizi yazıyor. Burada Türk sporu yargılanıyor ise gelsinler yargılansınlar. Bu dava şike davası olsaydı ben yargılanmazdım" dedi.
'Gelsinler hesaplaşalım'
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, "Herkesi zorla konuşturamayız. Talimat ile ifade alma yasal bir durumdur. Yargılamanın sonunda bir hafta ayıracağız. Talimatla ifadesi alınan sanıklar burada olacaklar. Acele ettiğiniz icin bilmiyorsunuz. Çapraz sorgularınız olacak" dedi.
Yıldırım ise, "6 ay sonra gelseler ise yaramaz. 6 ay daha yatacağız demektir bu. Gelsinler hesaplaşalım. Benim 103 tane tapem okunsun, bir tane sucum varsa herkesin cezası kadar yatarım. Halis ile Nevzat Şakar konuşurken dinlemeden haberleri varmış gibi konuşuyorlar o tape burada yok. Bende var Perşembe gunü o tapeyi buraya getireceğim" dedi.
aziz başkan yine döktürmüş allahına kurban senin be :D
Zaten telefonda Sercan adı geçmiyor, no 9 deniyor, sonra bu Sercan olabilir, onunla şunlar arkadaş, şunun kaynının eniştesi şunu ima etmiş, onun amcasının oğlu da Fenerbahçe yöneticisinin uzaktan halasının torunuymuş, onlar konuşmuş, bir de çok garip elinde poşet varmış birinin bu kesin şikedir, hadi yallah.
Tekrar edeceğim ama abukluk görünsün diye, Sercan ile teşvik görüşmesi yapılmıştır diyen savcı, nedense o gün Trabzonspor - Bursaspor maçının olduğundan bihaber ve Sercan'ı hem İstanbul'da hem de Trabzon'da aynı anda bulundurabiliyor.:D
bu mesajın amacını tam olarak çözemedim. nedir garip olan tam anlayamadım, sercan yıldırım'ın hayır demesine istinaden çıkarımsanan asparagaslık mı, yoksa sercan yıldırım'ın şuanda galatasaray'da oynayan bir oyuncu olması mı?
eğer ikincisiyse, sercan yıldırım böyle bir işe karıştıysa gitsin cezasını çeksin derim, adnan polat bu işlere karıştıysa Allah'ından bulsun derim, tıpkı birçok galatasaraylının vereceği tepki gibi. tıpkı saçma sapan cemal nalga olayındaki hassaslık gibi.
bu bir kültürdür, tarzdır, karakteristikliktir. daha önce anlatmak istediğim şey buydu ya, neyse.
Biz 3 Temmuz'da başlayan süreç nedeniyle alınganız bazılarına göre ama siz neden bu kadar alıngansınız? Mahkemedeki bir dayaloğu yazdım. İddianamedeki geçen bir durumun bizzat ilk elden yalanlanmasını aktardım. Takım ismi kullanmadım, takım ismi ima etmedim. Bunu nasıl Galatasaray'a bağlıyorsun?
e ben ne dedim?
Quote:
bu mesajın amacını tam olarak çözemedim. nedir garip olan tam anlayamadım, sercan yıldırım'ın hayır demesine istinaden çıkarımsanan asparagaslık mı, yoksa sercan yıldırım'ın şuanda galatasaray'da oynayan bir oyuncu olması mı?
eğer ikincisiyse
arkadaşın yazarken Sercan'ın şu an galatasaray'da oynadığını hatırladığını bile düşünmüyorum. Konuyu gereksiz bir şekilde Fenerbahçe Galatasaray tartışmasına sürüklemişsin şu mesajınla. İddianame'de yazılı olan birşeyin bizzat Sercan Yıldırım'ın ağzından yalanlanmasını buraya yazamayacak mıyız?
Yani Fener'le değil Trabzonspor'la mı şike yapmış onu anlayamadım. Fenerbahçe ile bağı olmadığını anlatayım derken bence iyice çıkmaz sokaklara girmiş.
Trabzon maçını kimse sormuyor biz oraya %70 eksik gittik.
Oysa ben Trabzon'u yensem vs.
Niye eksik gittin niye Trabzon'u yenmiyorsun.
Cidden sorgulanması lazım.
Ek olarak Gaziantep - Fenerbahçe maçında neden ölüp ölüp dirildiği konusu beni pek tatmin etmedi. Federasyonu arıyorlarda sen niye ölüp ölüp diriliyorsun. Ağzıyla dediği gibi ben TFF'de değilim.
Karakter,tarz,kültür siz başkanı savunuyorsunuz kesin şike yaptı bize olsa hiç savunmayız,hele bu olaylardan sonra edindiğimiz kompleks varken demek gibi.
Şunu da mutlaka sormam lazım.
İddianame ile Fenerbahçe tarafının ilişkisini buradan öğreniyorum. Yani o kadar anlamsızlıklar tespit edilmiş ki ara ara yazılıyor ve bizde öğreniyoruz.
Merakım ise iddianamenin bu saçmalıkları tespit edilmeden önce bile bu işe adı karışanlar bir şey yapmadıklarını biliyorlardı. Yani Aziz Yıldırım'ı ele alalım. Şuan kendisi suçsuz olduğunu 3 Temmuz'dan beri biliyor. İddianame'nin saçmalıklarını görmesine gerek yok.
Suçum yok ve iddianame asılsız...
Oyuncularımı niye satıyorum. Hiçbir şartta ligden düşemem çünkü suçsuzum ve ispatlayacağım. Beşiktaş niye satmadı, Trabzonspor niye satmadı da Fenerbahçe takımın kemik oyuncularını gönderdi ve yerine Bienvenu gibi bir adamı aldı.
Suçsuz olduğumu biliyorum neden federasyon başkanını arayıp bize zaman tanıyın, takımın hepsini satacağım diyorum.
Basın tarafından Fenerbahçe maddi olarak bitti denirken benim yöneticim takır takır paraları ödüyoruz, para için oyuncuları satmadık gibi bir açıklamayı neden yapıyor.
Suçsuzum ama yasanın değişmesi için neden çaba sarfediyorum. Bunu tüm kulüpler için diyorum. Kimse bana "suç ceza arasında orantı olur" demesin. Neticede bu orantısızlık seni etkilemiyor ve bu süreçte yasayı değiştirmek üstüne gereksiz bir etiket yapıştırır. Yasayı kurtulmak için değiştiriyorlar diye. Yani Fenerbahçe ve diğerleri suçsuzsa 1 yıl sonrada suçsuz olacaklardı ve yasa 1 yıl sonra değişebilirdi.
Suçsuzum ama yöneticim tenis turnuvası sonrası 58. madde değişmeli yarına ne olur bilinmez Galatasaray'ın Fenerbahçe'ye ihtiyacı olur gibisinden şeyleri neden söylüyor. Madde her satırına kadar tutarsızca olabilir de madem ben suçsuzsam bu madde beni etkilemeyecek bu dava bittiğinde de değiştirebilirim. Niye kendim için değiştiriyor izlenimini uyandırayım ki.
Suçsuzum ama teknik direktörüm herkes yapıyor radar bize tutuldu diyor.
Suçsuzum ama kanlı bıçaklı olduğum Trabzonspor'la aynı çıkarlar için aynı TFF adayını destekliyorum. Onun gelmeden önce ki tavrı da belli düşme olmasın.
Şikeyi kimse yapmadı, iddianame asılsız da sen bunların tersine suçluymuş gibi niye haraket ediyorsun. Buradaki tavır tutarsızlıklarını kim araştırdı ya da kim açıklayacak?
Ben tek cevap bulabildim; suçlu da olsa suçsuzda olsa Fenerbahçe bitirilecekti ve bunun için mesela oyuncu satılarak takım zarardan kurtarılmak istendi.
cevap 1 ) o dönemde fenerbahçenin suçsuz olduğuna inanan bi fenerliler vardı şimdide öyle ama bu ortamda kim kalmak ister sen kendini o futbolcuların yerine koy kalmak istermisin ?beşiktaş neden satmadı demişsin beşitaş şikeden suçlanmadıki trabzonda öyle
cevap 2 ) o anki paniklik özellikle emniyetin 19 maçta şike tespit ettik deliller var demesi ama hala göremedik
cevap 3 ) paraların yarısından fazlasını ödeyen ferit şahenkdir kendisi klüpde yönetici değildir tabi ali koç nihat özdemirde veriyor ama onun kadar değil
cevap 4 ) fenerbahçe yasa değişsin demedi yasa ağır dedi şike suçundan bi insan 100 yıl hapis yatmamalı
cevap 5 ) buna vericek bi cevabım yok o adamdan zaten şüpheliyim :D
cevap 6 ) aykut hoca ilk günden beri açık sahada şike varsa düşürün böyle olmasaydı MAA'nın eksi puan vericez dediği zaman kabul ederdi
cevap 7 ) yine dediğim gibi fenerbahçenin şike yapmadığına inanan bi fenerliler var bu ortamda sen gider sana ters gelicek olanı seçersen sonuçlarına katlanman gerekir.Diyelim yıldırım demirören değilde ahmet geldi ve feneri düşürdü mahkeme bitti bu adamlar beraat etti bunun hesabını kim vericek kimse veremez ikincisi bu takımı düşürmedi eksi puan verdi şampiyonluğu aldı mahkemede bu adamları suçlu buldu sen zaten cezanı vermişsin bir senede ek olarak avrupa cezası eklersin bide o sene aldığı tüm paraları geri verdirirsin olur biter
Bunda bizim savunma nedenimiz Aziz Başkanın tutuksuz yargılanması içindir.Ceza oranı azaldığı takdirde tutuksuz yargılanıyordu.Şimdi dışarıda olanların , dışarıda olma sebepleri bu.Uzun süreli suçlarda tutuksuz yargılanma zor oluyor.Quote:
cevap 4 ) fenerbahçe yasa değişsin demedi yasa ağır dedi şike suçundan bi insan 100 yıl hapis yatmamalı
Her maddeyi alıp tartışalım gibi bir niyetim yok tabi ki. Söylediklerimde yanlış kısımlarda olabilir. Zaten sende kendi fikirlerine göre cevaplamışsın. Alıntı yapmamın nedeni bu kısmı belirtmemiştim.
Oyunculardan kim kalmak ister mi demişsin ama hem gidenler gitmek istemiyorduk dedi, hem kalanlar gidenler için gitmek istemiyorlardı dediler. Haliyle kendime soruyorum; oyuncular gitmek istemiyor, ben paralarını ödüyorum, ortada beni zor duruma koyacak bir suçlamada bulunmuyor. Niye satayım.
Şampiyonlar ligine alınmama olayına bakarsak bu risk hep var. O sene katılamayabilirsin ama büyük takım oyuncularının bu nedenle gittiklerini ben pek görmedim. Hani arada 1 tane çıkar ama bu kadarı çıkmaz.
Eğer bahsettiğin gibi kim kalmak ister olayı ise oyuncular niye kendini taraftara şirin göstermek için yalan atıyor, onu sorgulamak lazım. Sorgulamak derken bazen yöneticisi, futbolcusu çıkıp içinden geçmeyeni dile getiriyor. Hangi takım taraftarı olursa olsun %100 inanıyor.
Şampiyon takım şampiyonlar ligine gönderilmiyor. Şike olsun, olmasın profesyonel oyuncu futbol hayatını düşünür. Şike olmadığı halde ŞL'ye göndermeyen adamlar yine aynı şekilde kümede düşerebilirdi. Ama Fenerbahçe taraftarı inanılmaz bir tepki gösterdi ve adamlarda bir şey yapamadı. Şike var denilen son 5 maçın çoğunda mucizeler ile kazandık.
Geçen sene derbilerde(GS, BJK, TS); 3G, 2B, 1M aldık. Onu geçtim bu takım her maçını oynayarak kazandı. Lig 15.'sine para teklif edecek kadar düşmedik. Zira 1 oyuncumuzun maaşı ile o takımları kurarsın :)
Bu kadar saçma şey peş peşe olunca ve üstelik ölüp dirildiğimiz maçlarda şike yapıldığı iddaa edilince haliyle kimse inanamıyor. 90+5'te gol atılan maçta şike olmaz mesela.
Oyuncuların Fenerbahçe'den ayrılması, sürecin başladığında değil, ŞL'ye alınmadıktan sonra gerçekleşen şeyler.
Aziz Yıldırım yapmadım diyor ama yönetimdekiler şaşkın, ortada iddianame yok, neyle suçlandığın belli değil, basında her gün yok para görüntüleri, yok şu oyuncular para sayıyor görüntüler var dendi ve büyük bir baskı oluşturuldu.
Süreç iddianameyi bekleme şeklinde ilerlerken bir anda, gizli kapılar ardında UEFA'ya ülkenin bir takımının satılması, daha ne olup bittiği belli değilken, ŞL'den men edilmesinin sağlanmasıyla, Fenerbahçe suçlu algısı yaratılmış, buna karşılık da, suçluysak düşürün duruşunu gösteren Fenerbahçe, bizi arkamızdan vuranlar, bize herşeyi yapabilirler düşüncesiyle panik yaptılar.
Uzun süren iddianameyi bekleme süreci sona erip, tezatlıkları gördüğümüzde, sonrasında da savunmayı gördükten sonra kimsede şüphe kalmadı çünkü ortada suçu gerektirecek bir durum yok.
Kurgulanmış bir oyun var, ve birileri bunu sahneliyor, o süreç başından beri dinlemeler başladığından beri bilinçli tek elden savcı tarafından yürütülmüş olsa, savcı yanlış kişileri dinler mi? Verdiği tarihlerde tutarsızlık olur mu? Suç üstü yapma imkanı fazlasıyla doğmaz mı?
Ama bir senaryo yazıldıysa ve bunu oynanıyorsa, trajikomik pek çok olay çıkar ortaya. Korcan'ın hiç kız kardeşi olmamaso gibi, Hasan Çetinkaya diye başka birinin dinlenmesi gibi, Karabüklü Seyit diye Ersun Yanal'ın yardımcısı Seyit'in dinlenmesi gibi, gece kulübünü bahis sitesi sanmak gibi, maçın oynandığı gün aynı oyuncunun hem Trabzon'da hem İstanbul'da bulunması gibi ve daha pek çok şey. Bu tür tutarsızlıklarla dolu bir iddianame ve usule aykırı dinleme yapılarak oluşturulan iddianame ne kadar ciddiye alınır ki artık.
Ayrıca Aziz Yıldırım için teknik takip kararı, hakem atamalarına karıştığına yönelik konuşmasına vesilesiyle alınıyor ama iddianamede görüyoruz ki, hakemlerle alakalı maç sonucu etkilemeye yönelik hiç ama hiç bir şey yok.
Senelerdir hakemleri ayartıyor, şu hakem Fenerbahçe lehine çalışıyor diye yorum yapanlar, bu kadar şikeyi ve teşviği yaparken Aziz Yıldırım, hakemleri de ayartmaz mıydı? Onlarla alakalı da bir şeyler olmaz mıydı?
Neyse siz bunları görmeyip, yüzlerce safa olan savunmayı, Galatasaray'ı olaya dahil etmeye çalışacağına kendini savunsun diye avutmaya devam edin kendinizi oysa ki savunmada her konuşmaya her maça açıklık getirmeye çalıştılar.
Şimdi savcının soracağı soruları bekliyorum ki onun da cevapları verilip susturulsun savcı.
Neyse bu vesileyle Dünya Tiyatro Günü kutlu olsun.. :)
Ayrıca Aziz Yıldırım hakkındaki her suçlamaya cevap vermek isterken henüz cevap veremediği suçlamalar da var. Bu da haksız olduğundan değil ha, süre kısıtlaması yüzünden. Adam savunma yapmak istiyor, ama zaman darlığı nedeniyle savunma yapamıyor. Perşembe günü de bazı maçlarla ilgili suçlamalara cevap vereceği söyleniyor.
Aslında orda şunu anlatmaya çalışmış (vereceğim örnek üzerinden anlatacam)
Ben hep arkadaşlara derim madem şu şu maç için bunca senaryo var ortada ama neden Kayserispor'un adı geçmiyor ?
1-Bu takım Fenerbahçe'nin en çok içli dışlı olduğu kulüplerden değil mi ?
2-Fenerbahçe'ye karşı kötü bir oyunla yenilmedi mi ?
3-Fenerbahçe'den kiralıdığı kalecisi hata yaparak gole sebebiyet vermedi mi ?
4-Peki 1 hafta sonra Trabzonspor'a, Trabzonda çelme takmadı mı ?
5-Serdar Kesimal'ı sezon sonunda yüksek bir fiyata Fenerbahçe'ye vermedi mi ?
6-Fenerbahçe'den İlhan Eker'i, Gökhan Ünal'ı bedelsiz (bedel varsa bile çok ucuz bir rakama) Okan Alkan'ı kiralık almadı mı ?
Kısaca
Eskişehir'i suçlayan sebep ( 2,4 )
Korcan'ı suçlayan sebep ( 3 )
Emenike'yi Sezer'i suçlayan sebep ( 5 )
vs
vs
Bunların hepsinin mevcut olduğu bir Kayserispor, madem o iddianame savcının bakış açısının bir ürünü, kendince olaylar arasında bağlantı kurmuş ve yorumlamış, kendisinde bunları görmesini engelleyen sebep ne ? İşte Gümüşdağ'da oraya değinmiş, beni Fenerbahçe maçıyla suçluyorsunuz ama daha kötü şartlarda çıktığımız bir Trabzonspor maçı var, kimse bu maça niye eksik oyuncularla gittiniz, o niye yoktu bu niye vardı demiyor. Yani mantık hatasını göstermeye çalışıyor.
Eğer dün ve bugün verilen savunmalara bir göz atarsan bu ve gibi çoğu mantık hatasını görebilirsiniz.
Bunların hepsinin cevabı var.Ama en önemlisi Şekip Mosturoğlu'nun röportajındaki şu satırlarda gizli "Gerçeği söylemek gerekirse; bir gün öncesinden bir şeyler olabileceğini düşünüyorduk, haberimiz vardı. Ama bir suç işlemediğimizi bildiğimiz için evimizde rahatça uyumuştuk. Ama 3 Temmuz sabahı polisin yakalama kararında bize yöneltilen suçları duyunca şok oldum."
"Tüm bu belirsizliklerle sorgu için savcılığın önüne gittik. Kişisel değerlendirme yapmam gerekirse, sorgum esnasında çok düşük bir performans gösterdim ve neticede tutuklandım. Tabii ki çok üzüldüm. Ama tutuklandığımda bile neyle suçlandığımı tam olarak bilmiyordum. Bana transferle ilgili bir şeyler sordular ama bu soruların iddianamenin içeriğinde “Transfer Şikesi” diye bir kavrama bağlanabileceğini düşünemedim. Bana maçlarla ilgili hiçbir şey sormadılar."
Olayları net açıklamaları lazım.
Bunu herhangi bir kişi söylese tek şey düşünürüm. Bir şeyler olacağını bilmen için bazı şeyler olması gerekir. Ya bir vukuatın vardır ki olmadığı için rahat uyuduk diyor ya da senin biriyle çekişmen vardır sana kumpas kurarlar. Eğer böyle bir şey varsa bunun kim olduğunu ve aralarında ne gibi bir sorun olduğunu söylemesi lazım.
Herkesin kaçak dövüştüğünü net olarak söyleyeyim. Uefa'dan tutun federasyona, federasyondan tutun Galatasaray'a, oradan Fenerbahçe'ye ve kime kadar uzanıyorsa oraya kadar bu böyle.
Perde arkasında dönen hiçbir şeyi biz bilmiyoruz. Ancak perde önünde herkes kendi bölümüne oynuyor.
Bizim bazı şeyleri öğrenebilmemiz için işleri şeffaf şekilde görmemiz lazım.
Ben senin önünde ağam MeMo, paşam MeMo yapıp senin olmadığın ortamda başka davranırsam ister hapiste, ister tutuklu, ister sonsuz özgürlük içinde olayım sen benim gösterdiğim kadarını görürsün.
Bunun içinde çok somut delillerim var. Meşhur Aziz Yıldırım, Adnan Polat muhabbeti vardır; Anadolu takımları şampiyon olursa biz bunlarla başedemeyiz konulu.
Bu ortaya çıkmadan önce buna kimse inanmazdı. A gazeteci dese Fenerbahçe, Galatasaray düşmanı olurdu. Bursaspor tarafı söylese "Bursaspor'un haddini bilmesi lazım olurdu, Bu takımların gücü yetmeyecek ve böyle bir konuşma yapacaklar olurdu, bu Bursaspor'da çok oldu ha olurdu, iyi ki bir şampiyon oldular kendilerini Barcelona sanıyorlar." olurdu. Sonrasında bu iddialar üzerine başkanlar çıkıp "büyük Fenerbahçe camiası" der, "107 yıllık okul kültürü olan Galatasaray camiası" der tüm iddia edenlerin Allah belasını versin olurdu, başkanlarda taraftarının gözünde yürü be başkan, aslansın aslan olurdu.
Ama böyle bir konuşma var. Yani hiçbir şey anlatıldığı gibi olmayabilir. Yeni başlayan popüler Survivor yarışması gibi. Kamera çektiğinde asla bir şey görünmüyor, olabildiğine yeşillik ve ıssız bir ortam. Orada yaşayan başka halk olduğunu söylesem (geçmişten bunu görmeyenler) asla inanmazlar. Ama var. Tabi izlerken yok çünkü bize görmemiz gereken gösteriliyor. Perde arkasını görürsem reyting sağlayamam.
Sonuç perde arkasını görürsem taraftarlığımı askerliğimi tecil ettiririm. Yoksa daha askere gitmeden ordu gibi kullanılan bizler bu sürecin en önemli parçası olmaya devam ederiz. Bilmiyorum bu konu hakkında 265 sayfadır konuşulanın dışında bir farkındalık yaratabiliyormuyum.
perşembe günü bu olayı bilenler var tapelerde dinlemelerden haberdar olanlar var onları açıklıcam dedi :D
nevaz şakar ve birisi daha var bu ikisinin konuşması
Yasam var diyorsan böyle uygulayacaksın. Sonra bakayım bir daha şiddete başvuran çıkıyor mu?Quote:
“Hahahaha! Pislik Muamba öldü!!!” yazan öğrenciye hapis cezası...
Tottenham-Bolton maçında yere yığılan Muamba hakkında bir taraftarın yaptığı yoruma hapis cezası geldi. Swansea mahkemesi, twitter hesabından “Hahahaha! Pislik Muamba öldü!!!” yazan Liam Stacey isimli 21 yaşındaki üniversite öğrencisine, 56 gün hapis cezası verdi.
Nevzat Sakarin dinlemeden haberi varmis gibi konusuyormus bu tape'i getirecekmis Aziz Yildirim.
Trabzonda benim telefonumu bile dinliyorlardi ozelikle Pazarkapida, okadar belli oluyorki o 3'cu kisinin sesi bunu bence insanin anlamasi lazim zaten.
Trabzonspor yöneticilerinin neden Mayıs'ın sonunda dinlendiği de dinleme ile ilgili başka bir ayrıntı. Lig ne zaman bitiyordu, zahmt etmeseydiniz :)
Soruşturmada Olgun Peker kısmı hariç, diğer adı geçen tüm takımlar, Fenerbahçe ile alakalı olduğu için dinlemeye takıldılar, Fenerbahçe ile adı geçenler, o kişilerle görüşmemiş olsa, diğer takımlar da dahil olmayacaktı muhtemelen.
Aziz Yıldırım, FIFA hakemi ver bize dediği için Mahmut Özgener'e telefonda, teknik takibe alınıyor.
Aynı şekilde Sadri Şener'in de bu tarz bir konuşması ortaya çıktı ama o konuşma ciddiye bile alınmadı.
Bir olaya suç unsuru dediğinizde, benzer olayları da suç şüphesiyle değerlendirmek gerekir eğer amaç Türk futbolunu temizlemekse. İsyanın büyüğü de burada çıkıyor aslında, benzer şeyler, benzer şekilde değerlendirilse, bu kadar tepki vermezdi Fenerbahçe taraftarı.
Daha Metris'in M'si bile yokken adres kısmına Metris yazılması, basına sızdırılan görüntüler, 19 maçta şike delilleriyle ispatlandı diye emniyetin açıklaması (iddianamede 13 maç var, ortada delil yok), savcının son 5 maçın sonucunu biliyordum açıklaması, sonra şikayet üzerine açıklamasını yalanlaması, tutarsızlıklar, tutarsızlıklar.
He bir de bir gizli tanık var ki, ifadeleri komedi, bahsettiği maçlar, maçlarda olan olaylar tam karma, ne tarihleri tutuyor ne bahsettiği olaylar ama bunlar ciddiye alınıp, yine cımbızla seçme işlemiyle suçlama yapılıyor.