Adaş sen yapma bari adam kendi kalesine gol attı diye illa Bursa'yı şampiyon mu yapacak Fenerbahçe 1 gol atsa İ.Toraman kendi kalesine gol attı diye konuşulacakmıydı
Printable View
Emre gibi bu formayı sahiplenen 5 oyuncun olsun, zaten kolay kolay maç kaybetmezsin bu ligde.
Bir de Gökhan var Serkan, dün çok iyiydi O da. Orta yapma konusunda kendini biraz daha geliştirirse, kusursuz bir bek olacaktır.
Serkan artık savunmanın sağında değişmez isim olur sanırım ama seninde dediğin gibi orta açma olayının üzerinde durmalı.Milli takımda Gökhan ve Serkan o bölgede olmalı ama ikiside yok hazırlık kampında.Madem Avrupa kupası elemesi için kadro kurmak için hazırlık yapıyoruz ama bu adamalr yok.Hadi Gökhan sakat Serkan da yok.
Gökhan'ın zaten haftalardır sakat sakat gösterdiği bu performans ayakta alkışlanmalı. Özer ve Gökhan'ı da gösterdikleri özveriden dolayı kutluyorum.
Gökhan'ın aslında son tercihinde karar alırken daha hızlı ve en doğruyu bulması gerekiyor. Dün çok iyi rakiplerini çekip, orta yapılacak yerde şut atması ya da doğru adamı görememesi gibi sıkıntıları var. Bunu geliştiri ve senede 8-10 asist sahibi ne zaman olur, o zaman artık tartışılmaz bir oyuncu haline gelir. Tabi gelecek ortaları gol yapacak forvet lazım, kale boşken kafayı neredeyse taça vuracak forvetlerle olmaz.
Orda inanamadım ya oda kaçar mı lan dedim he :D
Guiza neden sahadaydı 90 dakika anlayan var mı=)
Elbette Fenerbahçe'yi şampiyon olmak için sevmedik... Şampiyonluğu kaybettik diye Fenerbahçeliliğimiz azalacak, eksilecek değil... Dün saat 21:45'ten önce ne kadar Fenerbahçeliysek bugün yine o kadar Fenerbahçeliyiz...
Ama sevgi sorumluluk ister... Mesele Fenerbahçe sevgisinin azlığı çokluğu değil... Ortada yanlış giden ve saçma birşeyler varsa Fenerbahçeyi sevenler sonuna kadar bunu eleştirecek... Kör sevgi bence sevgi değildir... Kuru kuru eleştiri ne kadar düşünce haysiyeti açısından bir kıymet ifade etmezse, kör sadakatte o kadar yaralayıcıdır...
Birileri bir zaman büyük işler yapmış olabilir... Ama aynı kişi gün gelip saçmaladığında bir zaman yaptığı büyük işler, son yaptıklarının saçma olduğu gerçeğini değiştirmez...
Dünya kuruldu kurulalı böyledir... Büyümek ve büyük sıfatını haketmek için iyi birşeyler yapman lazım... Bunlar çoğaldıkça büyüklüğün tartışılmaz olur... İşte bu noktada önderlerin güçle imtihanı başlar... Dünyayı kan ve gözyaşına boğan ve büyük felaketlere yol açan hadiselerin merkezinde her zaman bu "güçle imtihan" dediğimiz şey vardır... Ne yazzık ki; çok az kişi geçebilir bu sınavı... Çoğunun başı döner ve büyüklüğün uçurumundan aşağı savrulur; malesef onu büyük yapan eseri de heba olur bu süreçte... İşte tarih o esere ağlar; ama o esere öncülük eden lider kendini "yarı-tanrı" sandığı ve artık etrafına, kendisine değer verenlere ve "dost acı söyler" diyenlere kulaklarını tıkadığı, onları adamdan saymaz olduğu ve "aklıma eseni yaparım; kayıtsız şartsız itaat istiyorum; ey kullarım, hünkarınıza şüpheyle mi bakarsınız yoksa" dediği için UÇURUMDAN YUVARLANMAYI çoktan haketmiştir...
Ne yazık... Olan onu büyük yapan esere olmuştur... kendisine değil; çünkü tevazuunu yitirdiği için çarpılmayı haketmiştir...
-Hünkarım!..
-Ne var lala?
-Yeniçeriler kazan kaldırdı; "kelle isterük" diye başladılar; yağma yapıyorlar...
kaç 3*4 tane :D veremediği boş paslar, çekemediği şutlar, alamadığı kafa topları, kale yerine başka yerlere vurdukları... tam ziyan
Emre Lugano Gökhan'a gerçekten büyük tebrikler unuttuğumuz var mı başka?
Umut'u çıkarsa yerine başkasını alsa o atmosferde yine bir işe yaramazdı bence.
Aslında yazacak çok şey var ama forumu takip edenlere uzun uzun yazırlar okutmak istemiyorum, bu forumun tarzı değil böyle yazılar.:)
Hani Aziz Yıldırım takımı kuruyor, Daum kukla, hiç katkısı yok deniyor ya, Güiza yüzünden kaçan puanları Aziz yıldırım 1 çırpıda sayıyorsa ve takımın taktiği üzerinde etkiliyse neden Güiza haftalardır sürekli ilk 11'de ve sürekli kaçırmaya devam ediyor?
Daum'un inadı, kafayı taktığında nasıl Hooijdonk'u, nasıl Anelka'yı harcadığını gördük. Seneye eğer Alex ile beraber ikisi de kalırsa, Alex'i nasıl harcayacağını da görürüz diye düşünüyorum.
Gökhan maça girdi, 5 dakikada 3 pozisyona girdi, Onur'un kurtardığı bir şutu vardı, Güiza'nın oralardan vurduğu şutları da gördük, yavaş yavaş top kaleciye geliyordu. Hadi Semih'in tarzı farklı, o şekilde oynamayacaksın, Güiza ile benze özelliklere sahip ve fizik gücü daha iyi olan Gökhan'ı neden ilk 11'de oynatmıyorsun ki haftalardır?
Burada da iş dönüp, Güiza oynatılsın, goller atsın ki Dünya Kupası'na çağrılsın, orada da grubun son maçında şans bulur gol atarsa 2-3 milyon daha değeri artar, satarken iyi olur düşüncesine geliyor. Bunu kim ister, yöneticiler.
Başa dönüyoruz, yöneticiler Güiza bize puanları kaybettiriyorlar derken hala Güiza oynasın isteğinde bulunurlar mı? Böyle bir kısır döndü, dönüp duruyor ve durmayan bir şey daha Güiza'nın golleri kaçırması.
Ha dün gol attı, üstelik de zor bir gol attı, kale boş olsa eminim oradan vurduğu top girmezdi içeri, nasıl bir oyuncudur 2 senede çözemedim ben.
En çokta üzüldüğüm stadın yakılmasıydı. Türkiye'deki en iyi stadlardan birisi Saraçoğlu. Yangın çıkması gerçekten kötüydü. Dışarda olan olaylarda bi an aklıma Hakkari falan geldi. Aynı ordada böyle oluyordu ama kötü şeyler bunlar. Anadolu'dan şampiyon çıktı sonunda vay be.
http://www.facebook.com/#!/video/vid...=1193405255656
Şuraya bakın bunlar inasan mı ya adamalar kırık koltukları yangına atıyor bunlar nasıl insan nasıl taraftar biri açıklasın ya ağzımı bozduruyorlar bana ya.
Maçın özetini seyrettim.Fenerbahçe'li oyuncular kazanmak için ellerinden geleni yapmışlar gerçekten.Trabzonspor'da Onur kalesinde devleşmiş.Savunma oyuncularının kritik müdahaleleri var.Direkten dönen toplar var.Olmayınca olmuyor denilecek cinsten bir maç olmuş.
Ligin son bölümünde Fenerbahçe golü bulup bunu korumayı çok iyi başarıyordu.Bu maçta kaçan goller gibi ilginç bir gol yediler.Konu içerisinde dile getirilmiş.Trabzonsporlu oyuncular Fenerbahçeliler hakemle konuşurken başlatıyorlar oyunu.Bir anlık konsantre eksikliği var orada.Çok iyi konsantre olup rakiplerine gol şansı vermiyorlardı.Gerçi bu golde konsantre eksikliği bir nebze etkili.Burak ilginç bir vuruş yaptı orada.Bilerek mi öyle vurdu,sanmıyorum.Nitekim uzun süredir gol yemeyen Fenerabahçe,Bursa'nın da öne geçmesiyle can havliyle saldırdı,ancak istediklerini alamadılar.
Son haftada şampiyonluğu kaybetmek çok kötü bir durum mutlaka.3 sene önce yine bu üzüntüyü yaşamışlardı.Bir daha böyle bir durum ile karşılaştıklarında işleri daha zorlaşacak.2 kere son hafta da kaybetmiş olmanın baskısı ekstra bir yük olarak binebilir ilerleyen zamanlarda böyle son haftaya kalan şampiyonluk ilk durumda.
Trabzonspor ise Şenol Güneş ile ligin sonuna damgasını vurdu adeta.96 senesinde kaybettikleri şampiyonluğum rövanşını ağır bir şekilde aldılar.Onur gibi çok iyi bir kaleciye sahipler.Bu milli takımımız için de güzel bir durum.
Bir de Trabzonspor'un golünde hakem düdüğü çalmadan başlıyor sanki Trabzonsporlular.Daha önce de başka bir maçta bunun tartışması yaşanmıştı sanki.Hatırlayamadım nasıl olması gerektiğini.Şu dakikadan sonra sanmıyorum bir şeyleri değiştireceğini.Belki ben yanlış görmüş de olabilirim.Merak ettim sadece.
F.Bahçe bir maçı kazanmak için ne yapılması gerekiyorsa hepsini fazlasıyla yaptı.Ama olmayınca olmuyor işte.Hem şanssızlıklar hem beceriksizlikler hemde Trabzon'un "Onur'lu" mücadelesi şampiyonluğu F.Bahçe'nin elinden aldı...
Tebrikler F.Bahçe ve Trabzonspor...
Bu arada geçen hafta Cristian'ın rakiplere atıfta bulunarak yaptığı gol sevinci ve dünki üzüntüsü ile lugatımıza yeni bir atasözü eklendi;
Ağlama komşuna,gelir başına...
http://resim.haber1903.com/icerik/fb_komedya_5.jpg
Not:Kimse tahrik mahrik demesin,hafta boyuncu Cristian'ın bu resmi avatarlarda dolaştı...
Serkan bari sen yapma bu muhabbetleri. Fenerbahçe'nin sevilmemesi, Fener'in çok büyük takım olmasından kaynaklanmıyor ki. 90'lardan önce böyle birşey yoktu. Ben kendi adıma konuşayım Fenerbahçe'yi sevmemem, ömer çavuşoğlu, Ali Şen ve aziz yıldırım'dan kaynaklanıyor. daha 8-9 yaşındaydım herhalde, ömer çavuşoğlu'nun barcelona maçımızdan önce galatasaray bayrağını yırttığını hatırlarım. leeds maçında arkadaşlarımın leeds'i tutmalarını. vs. bunlar gibi bir çok örneği siz de verebilirsiniz, "adnan polat 20.45" vs. de diyebilirsiniz. kısır döngü bir tartışma olur bu.
Ama fenerbahçe'nin antipatik olması "meyve veren kulüp" olmasından dolayından değil. fenerbahçe'nin başarısını istemeyenler için son haftalarda fenerlilerin yaptığı muhabbet "elin bilmem neresiyle gerdeğe giriyorlar" muhabbetiydi. ee o zaman niye beşiktaş gol atınca deliler gibi sevindiler? bu ve bunun benzeri yaşanan olaylar, dün komediyi geçti ve traji-komik olaylara dönüştü. fenerbahçeli bir arkadaşım formasını verdi bana yakmam için.
ve sanki öyle bir konuşuluyor ki, aynı durum galatasaraylıların başına gelse, lig fenerbahçeli arkadaşların hiç umrunda olmayacaklarmış gibi, galatasaray'ın şampiyon olmalarına kayıtsız kalacaklarmış gibi sözler söylemesi de bana komik ve samimiyetsiz geliyor. ezeli rakip taraftarları elbette birbirinin başarısızlığını isteyeceklerdir. aziz yıldırım "tesadüf" dediğinde başarılarımıza bu bir galatasaraylıya göre eziklik gözükürken, fenerbahçeliye samimi bir açıklama gözükür. adnan polat'ın geçen hafta söylediği "fb'nin şampiyon olmasını istemiyoruz" açıklaması da aynı şekilde fb'liler tarafından eziklik olarak gözükse de bize göre samimi bir açıklamaydı.
hitler ve mussolini de sevilmiyordu ona bakarsanız, tüm dünya nefret ediyordu. o yüzden olayı sadece fenerbahçe'ye indirgeyerek "17 takım ve diğeri" muhabbeti yapmak bana anlamsız geliyor. sevilmemek, büyüklük anlamına gelmiyor. galatasaray'ın 3. olup, fener'in 1. olduğu zaman üzülürdüm, galatasaray'ın iki maçta da fener'e yenilmesine üzülmüyorum zaten alıştığımız birşey. ama bu olaya "fenerbahçe, galatasaray'ın önünde ligi bitirdi" gibilerinden bakıp üzülmemiz imkansız. yaşananlar buna izin vermez.
Trıbunun yakılması yanlıştı fakat TrabzonSpor'u bızı enelledığı ıçın BursaSpor'uda şampıyon olduğu ıçın tebrık etmelıyız.
Ama Daum'a da şu söylenmelıdır.
Bır nane ıkıkez yenmez.
Bağdat caddesindede masum bir kadın sürücüyü aracına saldırı ve linç girişimi olmuş gerçekten insanlık dışı bir olay.
taraftarin yaptiklari savunulamaz, avrupada hic böyle birsey gördünüzmü romada sampiyonlugu son hafta kaybetti, schalkede son hafta kaybetti,real madrid te son hafta kaybetti böyle olaylar orada oldumu? su olaylari gördükten sonra futboldan sogudum resmen bu fanatikler icin futbol nedense kendi hayatlarindan önce geliyor sampiyon olamadiysa olamadi bunu büyütmenin anlami nedir? adam gibi protesto edersin anlarimda koltuk yakmak neymis o stadda cocuklar var bayanlar var aileler var hepside bu olaylardan etkilendi..
Cristian zaten kraldan çok kralcı, ilk GS derbisinden beri taraftara nasıl oynaması gerektiğini tembihlemiş birileri.
Galatasaray başkanı, Fenerbahçe şampiyon olacak diye lig şaibeli diyorsa orada duracaksın Aydın. O zaman demezler mi sen şampiyon olduğunda da şaibe var mıydı diye?
Geçen sene Sivas şampiyon olsun istedim, olamadı, Beşiktaş'ın olması da beni pek rahatsız etmedi. Ama bu sene herkesi bir telaş almıştı Fenerbahçe şampiyon olmasın diye, herkes çamur atma derdindeydi, sokaktaki taraftarından, kulp başkanına, siyasilere, bakanlara kadar.
Böyle bir ortamda, 17'ye karşı 1 olduğunu görmemek mümkün değil ki bu ilk da değil, Fenerbahçe ne zaman şampiyonluğa koşsa rakipler birleşiyor. Asılan emzikleri, federasyon izni olmadan benzer pankartlarla sahaya çıkanları da gördük zamanında.
Ben her taraftar böyledir demiyorum. Böyleleri yüzünden daha çok bağlanıyorum kulübüme diyorum. Bursa'dan çok Galatasaraylıların sevinmesi, beni güldürüp daha çok Fenerbahçe aşığı olmamı sağlıyor. Dün konvoya çıkmışlardı, İzmir'de kaç tane Bursalı var o konvoyu oluşturacak? Karşı komşum Galatasaraylı, kornaya basa basa ayrıldı sokaktan maç bitimiyle. Ki bu insanlar çamur atan insanlar, Fenerbahçe başarılıyken herşey düzen olur, şaibe olur ama Fenerbahçe kaybettiğinde hiç söylenenler akla gelmez.
Ben de elbette Galatasaray şampiyon olacağına, başka takım olsun isterim, bunu istemek ayrıdır, çıkıp ulu orta Fenerbahçe'ye çamur atıp birleşmek ayrıdır.
Lafım tüm taraftarlara değildir, üzerine alınmak isteyenleridir, rakibinbaşarısızlığında sevinen Fenerbahçe taraftarları da elbette mevcuttur her takımda olduğu gibi.
Antu forumlarında bir konu vardı, Güiza sevdamız şampiyonluğu verecek diye. Öyle de oldu. Koskoca sezonun özetidir bu cümle...
Artık seneye yeni yönetim, yeni takım...
Ben Aziz Yıldırım'ın stad ve tesis yaptırmaktan başka bir başarısı olduğuna inanmıyorum.
Verdiğin örnekler apayrı.
Roma zaten lider değildi, R.Madrid de öyle. Onlar zaten kendilerini haftalardır 2. olmaya hazırlamışlardı. Fenerbahçe ise bütün camia olarak kendisini şampiyonluğa hazırlamışken, üstelik 2006'da Denizli'de son maçta şampiyonluk verilmişken, sahasında, Kadıköy'de şampiyonluğu verdi, hem de kendi puan kaybıyla yine. Verdiğin örnekler tamamen zıt.
Oradaki taraftarın ruh halini de düşünmek lazım. Yapılanlar doğru değil ama bilinçli, akıllıca düşünülüp yapılan hareketler de değil onlar. O anki üzüntü, öfkeyle bunlar oldu. Üstelik bunların olmasında anonsun da etkisi çok büyük. Anons olmasa taraftarlar üzülecek, protesto yapacak, ağlayacaklardı, öfke olmayabilirdi, bu denli olaylar çıkmayabilirdi. Şampiyonuz diye 55 bin kişi seviniyor, sonra şampiyon değilsin diye anons geliyor, orada ne hissedersin sen olsan? Bu yüzden dünkü yaşananlar olağanüstü durumlardı. Denizli'de neden olay çıkmadı, çünkü orada sadece acı vardı, üzüntü vardı, gözyaşı vardı, dün önce büyük bir sevinç, ardından öfke ve üzüntü vardı. Doya doya üzüntüyü bile yaşatmadılar dün taraftara.
Bunun Anonsla bir alakası yok ki Umut o maç zaten öyle bitecekti ve zaten oraların karışacağı belliydi.Bir ara Trabzpnspor taraftarlarını gösterdi adamalr formaları çıkarıyordu çıkarmasan o taraftarın içinden geçmeye kalksan adamı öldürürler.Öyle bir baskı oldu ki maça çıkmadan şampiyon ilan edildi Fener.Her ne olursa olsun bu olaylar bir savunulacak yanı yok.Üzülürsün ağlarsın ama bunlar yapılmaz.
Anonsun kesinlikle çok büyük etkisi vardı, o anons olmasa, orada taraftar o takım sahada ağlarken onları alkışlar, sonra da protestosunu hocaya mı yönetime mi kime yapacaksa yapardı. Çünkü dün alkışlanacak oyun oynadılar.
Protesto olurdu, tepki olurdu, yönetimi, hocayı istifaya davet ederlerdi, 1-2 oyuncu aleyhine bağırırlardı, ufak tefek koltuk kırma vs olayları da olurdu hatta ama bu kadar büyük olaylar olmazdı, anons olmasa.
diyorum ki travma. açın okuyun. insan travma halinde nasıl canavara dönüşebilirmiş internette makaleleri var.
ortada psikolojik bir travma söz konusu.
Aziz Yıldırım bırakacak deniliyor. Soyunma odasına inip görevi bırakacağını söyleyip teşekkür etmiş.
Bence Aziz Başkan görevi bırakacak. Bu acıya o da dayanamaz. Denizli faciasından sonra Denizli'de sahaya inip 40 tur atan, bütün hayatını Fenerbahçe'ye veren bir kişi, bu acıyı iki kez yaşamanın verdiği üzüntüyle, kendisini sorumlu da hissedecek ve görevi kesinlikle bırakacaktır diye düşünüyorum. Bırakmazsa, bundan sonra başarı sağlanamazsa daha büyük protestolarla, daha büyük üzüntülerle görevden ayrılmak zorunda kalabilir. En iyisi efsane başkan sıfatıyla görevden ayrılması ve yerini çok iyi birine devredip "onursal başkan" olarak birtakım faaliyetlerde yer almasıdır.
Ayrıca bunu Türkiye'de olmamış bir olay gibi göstermeyin, görüyoruz stadlarımızda neler yaşanıyor. Bir maçtan önce, derbi maçından önce Kadıköy'e gelen taraftarların içinde, yolda ilerleyen ve park etmiş araçların aynalarını tekmeyle kıra kıra gidenleri görmüştüm zamanında. Bunu da Türkiye'de ilk defa böyle olaylar oluyor diye lanse etmemek gerekir.
Kadıköy'de ilk defa bu derecede taraftar protestosu oluyor demek daha doğrusu olur.
Yapılanlar doğrudur demiyorum ha, bu tür taraftar hakkındaki düşüncelerim baştan beri bellidir.
Şu ülkede bu ve bunun türevi adamlara yorum yaptırılıyor ya pes.
http://www.fotomac.com.tr/Yazarlar/s...rin_sana_senolQuote:
Aferin sana Şenol!
Benim için gönüllerin şampiyonu yine de Fenerbahçe. Son maçta elinden geleni yapan Trabzonspor'a karşı mücadelesini verdi ama başaramadı. İçerden toplar çıktı, toplar direkten döndü. Fenerbahçe kalesine bir kere gelen Trabzonspor, Burak'ın kendisinin bile şaşırdığı pozisyonda golü buldu. Hepsini kutluyorum.
Fenerbahçe'ye gelince... Futbolcular ellerinden geleni yaptı. Kalenin içine kendilerini atan Trabzonsporlu futbolculara karşı bir şey yapamadılar.
Keşke o futbolcular lig boyunca da aynı şekilde oynasalardı da Fenerbahçe ile dün şampiyonlukt maçı yapsalardı. Bu maçın teknik analizine girmek istemiyorum. İki tane direkten dönen top, üç tane de içerden çıkan top var.
FUTBOLDA BUNLAR VAR
Biz maç seyrederken önümüzde ekranlar vardı. Beşiktaş'ın dün yediği golleri umarım ki adını bilmediğim bir bakan topluma anlatır. O goller nasıl yeniyor, futbolu çok biliyor ya bizi aydınlatır inşallah. Söyleyecek bir şey yok. Yukarıda dediğim gibi, fazla teknik analize girmeye de gerek yok. Benim sadece şaşırdığım, Trabzonspor'un beraberliğe yatmak için Şenol Güneş, kaleci Onur ve bütün futbolcularıyla artistik işlere girmeleriydi. Güneşdemişti ki "Biz futbol oynamaya geliyoruz."
E be Şenol bu mudur senin futbol oynamaya gelmen? Beraberlik bu kadar sevineceğini bilseydik, toplum da ona göre gardını alırdı! Senin derdin Trabzon'un başarısı değil, Fenerbahçe'yi şampiyonluktan etmekti! Çünkü 1996'nın intikamını almaya gelmiştin. Aferin sana bunu başardın.
Allah yolunu açık etsin Şenol!
Sikedir saibedir bunlara kulagimizi kapatalim bence, bunun uzerinden prim yapanlara yariyor. Hem madem dedikleri gibi hersey cok acik ortadaysa yonetime soyleyelim de takima o kadar para harcamasin, rakibin kalecisini aldiktan sonra ne gerek var o kadar masrafa di mi:D:D? Kanit olmadan varsayimla ortaya atilan her turlu sike iddiasini kiniyorum, daha once de soyledigim gibi bu sampiyonlugu Bursa ne kadar hakediyosa Fener de o kadar hakketmisti. Gsli Bjkli herkimse Fenere dil uzatmaktansa kendi takimlarinin dustukleri hallere baksinlar. Biz hic degilse son haftaya kadar sampiyonlugu kovaladik. Bursa zaten haftalardir sampi yani %50 sampiyon ilan edilmisti. Fenerin muazzam inadi son haftaya kadar devam etti, ezeli rakiplerini altetti. Puan kaybedecegi bekleniodu. Onu da maalesef son hafta hakketmedigi sekilde iyi oyununa ragmen kaybetti.
Mehmet Ali Aydınlar gelmeli. Voleybol'da iki sezondur yaptıkları ortada. Fenerbahçe'nin başına geçerse bütün bıranşlarda aynı başarıyı yakalayacağımıza inanıyorum. Ama tabii ki zaman olacak.
Zaten söylentilere göre M.Ali Aydınlar'a görevi devredecekmiş başkan. M.Ali Aydınlar zaten başkanla arası iyi olan ve camianın kabul edeceği biri. Ali Koç da ikinci başkan olmalı. Aydınlar, arkasında Aziz Başkan'ın desteğiyle çok iyi işler yapacaktır diye düşünüyorum. Dediğin gibi süreci başkan yönetmeli, derhal gerekli şeyleri yapmalı, Aydınlar ile kongreye kadar toplantılar yapıp, ortak alınan kararları uygulamalılar. (Başta Daum gönderilmeli). Ve derhal teknik direktör arayışına başlanıp, Dünya Kupası'na kadar hoca bulunmalı. Yapılacak çok iş var. Aziz Başkan'ın zaman kaybetmeden süreci çok profesyonelce yönetip kulübü gelecek sezon için hazırlaması lazım. Nasıl ki voleybolda yapılan yatırımlar yerini buldu ve hem Avrupa'da hem Türkiye'de üstün başarı geldiyse, seneye için de hem Türkiye ligi hem Şampiyonlar Ligi'nde başarı hedeflenmeli, hem de küçük başarılar değil, Şampiyonlar Ligi için en az bir çeyrek final hedefi konmalı yine. Bunun için gerekli tüm masraflar da yapılmalı.
İnşallah daum gider yerine Lucescu'yu getirirlerse çok iyi olur.Bu arada Aziz Yıldırım istifa etmez ki etmemelide bir sene şampiyon olamadık diye her başkan istifa ederse her sene başkan değiştiririz tabikide önceden 3 yıl şampiyonuz diye söz vermemeliydi ama neyse istifa etmemeli.
Daha öncede olmuş böyle bir olay :)
http://pic1.resimupload.com/r9/thumb_189995448.jpg
1970-71 Sezonu
Bizim samiyende de bu tip olaylar oluyordu ama bu sevinme sadece tribünün küçük bir kısmında kalıyordu. Birisi eğlencesine yalandan goool diye bağırıyor diğerleride inanıyor , bağırma sesleri yükselince o bölgedekiler inanmaya başlıyor sonra yalan olduğu açıklanıyor hemen. Ama Kadıköydeki olay bambaşka. Bütün stada anonsla yalan söyleniyor.
Gerçekten 2-2 olsa da söylenmemeliydi bence. Fener o sıralar çok bastırıyordu. Her an bir gol gelebilirdi ama anonsla birlikte topu taa volkana çevirdiler. 2-1 veya 2-2 bu neyi değiştirir ? Senin amacın maçı kazanmak değilmi ne diye 2-2 anonsunu yapıyorsun bırak takımın kazansın. Tabi bu yazdıklarım anonsu yapan Fenerbahçeliyse geçerli.