Beşiktaş Kulübü Başkanı
Fikret Orman, sezon sonunda yıkılıp yeniden yapılması planlanan 40 bin kişi kapasiteli stadın projesini tanıtarak, “Stat artık bugünün ihtiyaçlarını karşılayamaz durumda. Bu statta kimseye bir hizmet veremiyoruz. Tekrar girişimlere başladık. Ana hedefler koyduk. Halkın hoşuna gitmeyecek bir proje olmasını istemedik. Tarihi dokuyu hissettirecek şekilde stat projesi oluşturduk” derken, yeni stat projesi polemik konusu oldu.
İşte görüşler...
‘Büyütülmesi tarihe karşı saygısızlık hatta cinayettir’
kaynak : habertürk
Prof. Dr. İlber ORTAYLI:
Sarayın arkasına böyle bir inşaatın yapılması bence baştan yanlıştı. Bu Türkiye için utanılacak bir konu. Artık bu ülkede tarihi dokuya saygı da yok. Mevcut stadyumun büyütülerek orada tutulması bu şehre, bu tarihe, bu çevreye karşı vahim bir saygısızlık hatta cinayettir. Stadyumun bu müstesna kulübe daha çok gelir getirecek bir biçimde yeniden inşası gerekir. Aklı başında hiçbir kurul, hiçbir belediye, hiçbir şehirci, hiçbir mimar İnönü Stadı’nın yıkılmasına, yerine daha büyük bir stat yapılmasına onay veremez.
‘Yüksek kapasiteli stadyum, bölgeyi felç eder’
Eski Mimarlar Od. İstanbul Şb. Sekreteri, Beykent Üni. Mimarlık Bölümü Öğ. Üye. Yılmaz KUYUMCU:
Daha yüksek kapasiteli bir stadyum yapılması, o bölgenin iyice felç olması anlamına gelir. Yolları artırmadan böyle bir projenin gerçekleştirilmesi demek, o bölgenin kangren olması demektir. Çok doğru bulmuyorum. Stadyumun az sayıda insana hitap etmesi, problemi daha düşük seviyede tutuyor. Bence bunu artırmak çok doğru olmaz. Orayı yeşil bir park alanı olarak düzenlemek, Central Park, Hyde Park olarak kullanmak daha doğru olurdu, ama olamadı.
‘Projenin yapılmasına hassasiyetle yaklaşılmalı’
Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun KAHRAMAN:
Kulübün yeni bir stada ihtiyacı olabilir. Bölgenin hassas bir nokta olduğunun unutulmaması gerekiyor. Stat projesinin yapılmasına hassasiyetle yaklaşılmalı. İtirazlarımızı daha önce de sunduk. Yeni proje demek, o bölge üzerinde yoğun bir inşaat alanı oluşması demek, yani ulaşım altyapısından tutun diğer tüm altyapılarını zorlayan bir proje demektir. O bölge bu yoğunluğu kaldıramaz.
‘Stadyumlar kulüplerin genel merkezi gibi'
Beşiktaşlı Eski Futbolcu, Teknik Direktör, Spor Yazarı Ali GÜLTİKEN:
İnönü Stadyumu çok önemli bir merkez. Doğru ihaleye çıkarılması, işletme safhalarının doğru yapılandırılması önemli. Bunlar önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak.
Beşiktaş açısından her şeye rağmen çok önemli bir gelişme. Stadyumlar, kulüplerin genel merkezleri gibi oradaki doğru görüntü, taraftar profilini değiştiriyor, kaynakları, reklam gelirlerini artırıyor.
‘Kulübe yakışır bir stadyum olacak’
Spor Yazarı Fuat AKDAĞ:
Bence
Beşiktaş Spor Kulübü’ne yakışır bir inşaat olacak. Elbette ki tarihi dokuya zarar vermeden, Mimarlar Odası ve Anıtlar Kurulu’yla işbirliği yaparak değişiklik yapılabilir, yıkılıp yenisi de yapılabilir. Kaldı ki inşaat teknolojisi artık değişti, tarihi dokuya zarar vermeden değişiklikler yapmak mümkün. Maçlar artık 15 gün de bir değil de her hafta yapılıyor. Yalnızca maçlar değil kültürel başka aktivitelerde yapılabilir. Kısacası stadyumun bulunduğu bu nokta hareketlenir ve yeniden hayat bulur.
‘İnönü Stadyumu Türkiye’nin tek taş pırlantasıdır’
Spor Yazarı Atilla GÖKÇE:
“İnönü Stadyumu’nun varlığı, zemine yapılan baskı nedeniyle Dolmabahçe Sarayı’nı kaydırıyor” iddialarını dile getirenler bu mühendislik biliminin 21. yüzyılda geldiği seviyeyi bilmiyorlar ya da bilmezden geliyorlar. Bana göre İnönü Türkiye’nin tek taş pırlanta yüzüğüdür. Orada kalmalı, yıkılmamalıdır. Bu nedenle hiç değişmeden yenilenmelidir. Üstelik 50 bin kişilik kapasite ve trafik dağılımı dikkate alınırsa kentin trafiği rahatlayacak. Tek dileğim stadyumun adı İnönü olsun, değişmesin.