Quote Originally Posted by Bursaspor View Post
Dünya'nın ve Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik koşullar doğrultusunda ülke ve bölgelere göre fiyat politikası izlenmesi gerekiyor. Belki de bu şekilde bir politika izlenirse Türkiye'deki firmalarda belki yurtdışındaki talebe katkıda bulunabilirler. Oyun bizde ucuza satılırsa belki yabancılarda bizden oyunu satın almaya kalkabilir.

SI ve Aral firma olarak yanlış bir strateji ortaya koyuyor. Ben fiyatımı koyarım isteyen alır, istemeyen almaz diyor. Aral oyunu Türkiye şartlarına göre fiyatlandırmıyor. SI, Türkiye'ye hiçbir değer vermiyor, orjinal almış insanları görmezden geliyor. Ben FM dönemine geçildiğinden beri oyunu orjinal alıyorum, peki bizim suçumuz nedir? Keriz yerine konmak mı, yoksa yolunacak kaz muamelesi görmek mi?

Her sene sanki ülkedeki refah düzeyi iyiye gidiyormuşcasına kademeli olarak artırılan fiyatlar, doğal olarak insanların hevesini kırmaktadır. Aral, zaten ülkedeki durumdan bir habermişcesine kampanyalara destek olacağına, fiyatım bu isteyen alsın, istemeyen almasın diyor.
Fiyat politikasi onlara ait. Eger Turkiye'de ucuz fiyata satacaklarsa, Turkiye icin ozel bir oyun cikartmalari gerekli. Aksi takdirde herkez (yani mesela bir Ingiliz, veya bir Fransiz, veya bir Danimarkali) Turkiye icin ozel fiyattan yararlanabilir degil mi?

Turkiye'ye ozel oyunda ne gibi farkliliklar olmasi gerekli? En onemli farklilik tabii kita avrupasi dillerinin ve de Ingilizcenin oyunda olmamasi. Belki sadece Turkce'nin oyun ile beraber gelmesi. Eh tabii bunu yapmak icin de once Turkce dilinin eklenmesi gerekli. Hatta daha da dogrusu, Turkiye'yi baska bir veya iki ulke ile birlestirip Turkce'nin disinda diger dillerin de paketlenip ucuz fiyata satilmasi. Veya belki de ayni oyunun farkli bir isim altinda satilmasi (mesela ABD'de satilan WSM gibi). Ama tabii bunlari yapmak icin once Turkiye'de satis olmasi gerekiyor. Turkiye'de satis potansiyeli oldugunun gorulmesi gerekiyor.

Anladigim kadari ile FM Turkiye'de en cok satilan 2. PC oyunu. Buna ragmen satis rakami oldukca dusuk. Yani herhengi bir sirketin, oyunlarin Turkiye'de yuksek sayida satacagina dair bir imaji yok. Zaten bunun nedeni de bu konu altinda yazilanlari okuyunca tekrar tekrar belli oluyor. Ilk asamada kirilmasi gereken bu imaj. Bunun ilk adimi kisilerin orjinal alacagina dair soz vermesi, bunun karsiliginda da SI'in bu konuda samimi oldugunu gostermesi icin daha once hic cikartilmamis Turkiye quickstart'inin demo ile beraber cikartilmasi. Ikinci adim ise Turkiye'ye satislarin gerceklesmesi, bunun karsiliginda da Turkce dilinin oyuna eklenmesi.

Once bir Turk insani korsan kullanmak yerine oyunu satin alabilecegini kanitlasin, ondan sonra Turkiye ligleri kurallarinin yapilmasinin oncelik sirasinda yukarilara tasinmasi da saglanir. Su anda bizim ligimizdeki hatalarinin duzelmesi, yeniliklerin tam olarak aktarilmasi icin onem sirasinda normal olarak oyunun daha fazla satildigi ulkelerin arkasinda yer aliyoruz.

Korsan konusuna gelince, korsan olayı sadece bizde yaygın değil ki, ayrıca neredeyse bütün korsan içerikler Rusya (Ve diğer eski Yugoslav ve Sovyet Ülkeleri), ABD, Portekiz gibi ülkelerden geliyor. Ancak bu ülkelere karşı herhangi bir yaptırım uygulanmıyor.
Saydiginiz ulkelerin cogundaki satislar zaten bizim uzerimizde.

Ayrıca oyunu oynayan 200.000 kişi olduğu söyleniyor. SI'yi oyunu oynayanların kaç kişi olduğu ilgilendirmezki, firma bu sonuçta oynansa da, oynanmasa da, kaç satış yapıldığına bakar. İsterse 70.000.000 oynasın yinede SI satışlara bakar, bakacaktır da, bakması gerekir. Ve satış rakamlarının açıklanmamasının nedenleri nedir? Yani kaç satış yapıldığını öğrensek, bunlar bu kadar satmışlar, ne kadar vergi vermişler diyip, sonra bunlar vergi kaçırıyor diyip şikayet mi edeceğiz? Eğer vermeme gerekçeleri yoksa bu zaten insanda şüphe uyandırır ve gider suç duyurusunda bulunuruz. Vergi vermek kutsaldır gibi bir şey demiyorum, eğer korsan suçsa (Ki suçtur.) vergi vermemek daha büyük suçtur.
Kac kisinin satin aldigi bilgisinin aciklanmamasi SEGA'nin kurali. Bu bilgiyi de aciklama zorunluluklari yok. Aynen dediginiz gibi satislara bakiyor SI. Satislar da ovunulecek seviyede degil.

CM'nin biraz olsun satış yapma maksadıyla Türkiye'ye kampanya yaptığı söyleniyor. Doğrudur, firma belki zor durumdadır. Ancak kabul etmeliyiz ki, Eidos, SI'den daha karakterli bir firma, en azından saçma gerekçeler üretmeden oyuna bazı yenilikler eklemiş ve bir girişimcilik örneği ortaya koyarak, oyun pazarı açısından "ölü" denecek bir pazara yatırım yaptı. Ve herkes bunu takdir etti. Bende takdir ettim ve CM'yi de, Aral'dan satın aldım.
Siz gerekceleri sacma bulabilirsiniz belki. Mesela ben de burada FM'in kac adet satildiginin ogrenilmek istenmesini gayet sacma buluyorum. Sizin satin alma veya almama kararinizi etkileyecek bir durum degil kac tane satildigi.

Son olarak gelmek istediğim nokta şudur; öyle ya da böyle SI tarafından yapılan bu dayatmalar hiçbir şekilde haklı görülemez. Ve bu yapılan bir dikta rejiminden farksız değildir. Zaten 10.000 kişi (Ya da imza) neden Demo'ya sadece "çabuk başlangıç" eklemek için imza atsın ki?
Yukarida anlattim. Tabii 10 bin imza toplanmazsa, insanlarin da bilgisi olur neden Turkce'nin eklenmedigi hakkinda. 10 bin imza toplanmamistir, 10 bin satis gerceklesmemistir.

Mesela oyunda Almanca da yok. Almanya'nin durumu da bizden farkli degil. Satis az ve bu nedenle Alman dili de oyunda yok.

Ayrıca işi tekrar yokuşa sormak için bu imzalardan sonra bir de 10.000 satış rakamına ulaşılması bekleniyor. Diyelim ki, 15.000 imza atıldı ve 5.000 - 6.000 bir satış rakamına ulaşıldı. O zaman ne olacak? Ayrıca bunun tam tersi olursa tekrar ne olacak?
5-6 bin satis olursa varilan mutabakata gore Turkce'nin cikmasini bekleyemeyiz. Ancak belki de SI bu rakamlardan memnun olur ve Turkce eklenme dusuncesine daha da sicak bakmaya baslar. Bunu bilemem. Amac 10 bin imza, 10 bin satis.

Tersi olursa, quickstart cikmaz ama satislardan memnun olan SI Turkce'nin oyuna eklenmesi icin calismalarin yapilmasini ister. Tabii bu benim tahminim.