1 ile 30 arası toplam 1479 sonuç

Konu: Galatasaray SK

Hybrid View

  1. #1
    Nesil
    2005
    Yer
    Tuzla
    Mesajlar
    408

    Default

    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Arda'nin 180 CA, 190 PA gibi degerleri olsa buyuk ihtimalle Avrupa sampiyonasinda son dakika gollerine kalmadan Arda'nin onderliginde finale cikmistik. Ispanya'yi cok zor gecerdik ama...

    Tabii sonrasinda Arda'ya degil 10-15 milyon, 70-80 milyon Euro'luk teklifler yapilirdi, Arda Turk futbol tarihinin en pahali oyuncusu ve en cok para kazanan oyuncusu olurdu.

    Devaminda yeni takiminda Sampiyonlar ligini kasip kavuruyor olurdu..
    peki C.Ronaldo'lu portekiz Avrupa Şampiyonasında çeyrek finali neden aşamadı?...
    kaldıki biz yarı final oynadık portekizden yukardayız yani...
    Arda'nın oynamadığı Almanya maçında elendik diye hatırlıyorum ben...
    Robinho Man.City'e ne kadara transfer oldu?...
    Tottili Roma ne zaman Şampiyonlar Ligini kasup kavurabildi?...
    hadi şampiyonlar ligini geçtim Ribery'li Bayern Munich geçen sezon UEFA'da final bile oynayamadı...

    benim bahsettiğim durum çok farklı bir şey...
    Millet olarak aynı durumdayız ben burda araştırmacıları eleştirmiyorum...

    "Yahu bizim topçulardan o kadar iyisi çıkmaz kardeşim" mantığı...
    tıpkı
    "Bu sene kupada final oynamak istiyoruz"
    demek gibi...
    kupa hiçbir zaman hedef değil final hedef olur yıllardır...
    aynı şey Arda konusundada söz konusu...
    "evet iyi oyuncu AMA..."
    her zaman bir ama mevcut yani...

    yine iddia ediyorum Arda marsilyada doğmuş cezayir asıllı Fransız olsa bugün Fransa basını Ribery-Arda-Benzama üçlüsünün resmini basıp Dünya Kupasını yürüyerek alırız diye manşet atardı...

  2. #2
    Nesil
    2007
    Yer
    İstanbul
    Yaş
    33
    Mesajlar
    132

    Default

    Quote Originally Posted by kral_67 View Post
    peki C.Ronaldo'lu portekiz Avrupa Şampiyonasında çeyrek finali neden aşamadı?...
    kaldıki biz yarı final oynadık portekizden yukardayız yani...
    Arda'nın oynamadığı Almanya maçında elendik diye hatırlıyorum ben...
    Robinho Man.City'e ne kadara transfer oldu?...
    Tottili Roma ne zaman Şampiyonlar Ligini kasup kavurabildi?...
    hadi şampiyonlar ligini geçtim Ribery'li Bayern Munich geçen sezon UEFA'da final bile oynayamadı...

    benim bahsettiğim durum çok farklı bir şey...
    Millet olarak aynı durumdayız ben burda araştırmacıları eleştirmiyorum...

    "Yahu bizim topçulardan o kadar iyisi çıkmaz kardeşim" mantığı...
    tıpkı
    "Bu sene kupada final oynamak istiyoruz"
    demek gibi...
    kupa hiçbir zaman hedef değil final hedef olur yıllardır...
    aynı şey Arda konusundada söz konusu...
    "evet iyi oyuncu AMA..."
    her zaman bir ama mevcut yani...

    yine iddia ediyorum Arda marsilyada doğmuş cezayir asıllı Fransız olsa bugün Fransa basını Ribery-Arda-Benzama üçlüsünün resmini basıp Dünya Kupasını yürüyerek alırız diye manşet atardı...

    Sende haklısın ne diyim... Adamlar kendilerine güvenip Saivet daha 15 yaşındayken bastırdılar 190 PA yı ama biz Arda ya 170 PA verip hala kararsız bi şekilde konuşuyoruz...

  3. #3
    Nesil
    2003
    Yaş
    47
    Mesajlar
    4,569

    Default

    Quote Originally Posted by kral_67 View Post
    peki C.Ronaldo'lu portekiz Avrupa Şampiyonasında çeyrek finali neden aşamadı?...
    kaldıki biz yarı final oynadık portekizden yukardayız yani...
    Arda'nın oynamadığı Almanya maçında elendik diye hatırlıyorum ben...
    Robinho Man.City'e ne kadara transfer oldu?...
    Tottili Roma ne zaman Şampiyonlar Ligini kasup kavurabildi?...
    hadi şampiyonlar ligini geçtim Ribery'li Bayern Munich geçen sezon UEFA'da final bile oynayamadı...
    Ronaldo'nun yaninda acaba bizim oyuncular kadar savasan, canla basla mucadele eden oyuncular varmiydi?

    Turnuvada Portekiz'den yukarida olabiliriz ama Estonya'ya ve Belcika'ya karsi neler yaptigimiz da ortada. Fatih Terim'i veya rakip takimin oyuncularini bu konuda suclamak isin en kolayi.

    Robinho ne kadara transfer oldu hatirlamiyorum.. cok da onemli degil acikcasi. Robinho'nun hizi Arda'da olsa, Arda'yi yapalim 180 CA.

    Totti mi? Italya'da 5 defa yilin oyuncusu olmus, Avrupa Altin ayakkabisini kazanmis, Roma'yi 17 sene sonra ve tarihinde ucuncu defa sampiyon yapmis, dunya kupasi, avrupa sampiyonasi kazanmis bir oyuncudan bahsediyorsunuz. Totti'ye 21 yasinda 180 CA verilsin diye birisi tuttursa, hop dedik cevabini da alirdi, hic merak etmeyin.



    benim bahsettiğim durum çok farklı bir şey...
    Millet olarak aynı durumdayız ben burda araştırmacıları eleştirmiyorum...

    "Yahu bizim topçulardan o kadar iyisi çıkmaz kardeşim" mantığı...
    Yoo aksine. Arda'nin su anda bu topraklardan cikmis en iyi futbolcu olma yolunda hizla ilerliyen bir durumu var. Ama alt yapida ne kadar verirsen, ustte de o kadar olur..

    Arda bugun daha hizli, daha yapili bir oyuncu olsa neden cok daha yuksek degerler almasin. Kaka, Messi, Ronaldo, Robinho.. bunlar hep muthis hizli ve ayni zamanda teknik oyuncular. Gerrard, Ibrahimovic, Torres hic de yabana atilmayacak gucte ve oldukca hizli oyuncular. Tabii teknikleri de yok degil.

    Bilmem Ronaldo'nun (simdi sisman olan) gencligini hatirlarmisiniz? Cok ustun teknigi ile beraber, rakiplerin attiklari omuzlarin dengesini bozamadigi Ronaldo dunya futbolunu kasip kavurdu. Hala o teknik ozellikleri var ama hizini kaybedince ayni kalite seviyesini koruyabildi mi? Hala o muthis, hic bir sekilde yere devrilmeyen dengesi var mi?

    Pele'ye kadar geri gidelim. Onun gibi kasli, onun gibi dengeli, onun gibi hizli ve onun gibi teknik cok az oyuncu geldi dunyaya. Alex o kadar gole ve asiste ragmen neden hic buyuk liglerde oynayamadi? Fizigi olmadigi icin degil mi?


    tıpkı
    "Bu sene kupada final oynamak istiyoruz"
    demek gibi...
    kupa hiçbir zaman hedef değil final hedef olur yıllardır...
    aynı şey Arda konusundada söz konusu...
    "evet iyi oyuncu AMA..."
    her zaman bir ama mevcut yani...

    yine iddia ediyorum Arda marsilyada doğmuş cezayir asıllı Fransız olsa bugün Fransa basını Ribery-Arda-Benzama üçlüsünün resmini basıp Dünya Kupasını yürüyerek alırız diye manşet atardı...
    Dogru olurdu. Cunku genc yasta yetenegi kesfedildikten sonra cok ciddi bir fiziksel gelisim programina tabii tutulur. Clairefontaine'de iki yil surekli olarak eksiklerinin giderilmesi icin ozel kisisel antrenman yaptirilirdi. Sonra da Arsene Wenger kapar, 17 yasinda Galatasaray'a karsi Sampiyonlar Liginde oynatirdi.

    Arda da bir Messi kadar hizli, bir Tevez kadar guclu ve dengeli olurdu mevcut teknik ozelliklerinin yaninda. Siz de yutkunurdunuz, bizden neden boyle adam cikmiyor hic diye merak ederdiniz. Gunun modasi muthis yetenek Cafer'in en azindan Arda kadar iyi olabilecegini, o potansiyelin verilmesi gerektigini savunurdunuz.

    Bu arada Cafercan'in fiziginin gelismesini hala bekliyoruz. Bari 2014 dunya kupasina yetisse de Arda ile beraber oynarken izlesek...
    Last edited by perpetua : 04.Kasım.2008 at 21:11

  4. #4
    Nesil
    2005
    Yer
    Tuzla
    Mesajlar
    408

    Default

    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Ronaldo'nun yaninda acaba bizim oyuncular kadar savasan, canla basla mucadele eden oyuncular varmiydi?

    Turnuvada Portekiz'den yukarida olabiliriz ama Estonya'ya ve Belcika'ya karsi neler yaptigimiz da ortada. Fatih Terim'i veya rakip takimin oyuncularini bu konuda suclamak isin en kolayi.

    Robinho ne kadara transfer oldu hatirlamiyorum.. cok da onemli degil acikcasi. Robinho'nun hizi Arda'da olsa, Arda'yi yapalim 180 CA.

    Totti mi? Italya'da 5 defa yilin oyuncusu olmus, Avrupa Altin ayakkabisini kazanmis, Roma'yi 17 sene sonra ve tarihinde ucuncu defa sampiyon yapmis, dunya kupasi, avrupa sampiyonasi kazanmis bir oyuncudan bahsediyorsunuz. Totti'ye 21 yasinda 180 CA verilsin diye birisi tuttursa, hop dedik cevabini da alirdi, hic merak etmeyin.




    Yoo aksine. Arda'nin su anda bu topraklardan cikmis en iyi futbolcu olma yolunda hizla ilerliyen bir durumu var. Ama alt yapida ne kadar verirsen, ustte de o kadar olur..

    Arda bugun daha hizli, daha yapili bir oyuncu olsa neden cok daha yuksek degerler almasin. Kaka, Messi, Ronaldo, Robinho.. bunlar hep muthis hizli ve ayni zamanda teknik oyuncular. Gerrard, Ibrahimovic, Torres hic de yabana atilmayacak gucte ve oldukca hizli oyuncular. Tabii teknikleri de yok degil.

    Bilmem Ronaldo'nun (simdi sisman olan) gencligini hatirlarmisiniz? Cok ustun teknigi ile beraber, rakiplerin attiklari omuzlarin dengesini bozamadigi Ronaldo dunya futbolunu kasip kavurdu. Hala o teknik ozellikleri var ama hizini kaybedince ayni kalite seviyesini koruyabildi mi? Hala o muthis, hic bir sekilde yere devrilmeyen dengesi var mi?

    Pele'ye kadar geri gidelim. Onun gibi kasli, onun gibi dengeli, onun gibi hizli ve onun gibi teknik cok az oyuncu geldi dunyaya. Alex o kadar gole ve asiste ragmen neden hic buyuk liglerde oynayamadi? Fizigi olmadigi icin degil mi?



    Dogru olurdu. Cunku genc yasta yetenegi kesfedildikten sonra cok ciddi bir fiziksel gelisim programina tabii tutulur. Clairefontaine'de iki yil surekli olarak eksiklerinin giderilmesi icin ozel kisisel antrenman yaptirilirdi. Sonra da Arsene Wenger kapar, 17 yasinda Galatasaray'a karsi Sampiyonlar Liginde oynatirdi.

    Arda da bir Messi kadar hizli, bir Tevez kadar guclu ve dengeli olurdu mevcut teknik ozelliklerinin yaninda. Siz de yutkunurdunuz, bizden neden boyle adam cikmiyor hic diye merak ederdiniz. Gunun modasi muthis yetenek Cafer'in en azindan Arda kadar iyi olabilecegini, o potansiyelin verilmesi gerektigini savunurdunuz.

    Bu arada Cafercan'in fiziginin gelismesini hala bekliyoruz. Bari 2014 dunya kupasina yetisse de Arda ile beraber oynarken izlesek...
    Ronaldo'nun yanında Deco-Nani-Quaresma gibi hücümcularla beraber maniche-moutinho-petit gibi hem savunması kuvvetli hede topu oyuna iyi sokan oyuncular var...

    kaldıki Rıdvan Dilmen çek Cumhuriyeti maçı 2-1 iken "Arda tek başına rakiplerle maç yapıyor" demişti yanılmıyosam...

    portekizde azerbeycan ve ermenistana karşı çok zor durumlara düşmüştü...her takımda olabilir kaldı ki estonya maçında yapılması gereken herşeyi yaptık ancak şanssızdık sadece...

    ben robiho ile ardayı kıyaslamadım Robinho kadar büyük bir oyuncu bile 40 Milyon Euroya transfer oldu artık transferde 70-80 milyon eurolar dönemi geçti demek istedim...

    aynı şeyler totti içinde geçerli totti ile ardayı kıyaslamıyorum ama totti bile şampiyonlar liginin tozunu tek başına alamaz diyorum...

    Arda'nın fizik yapısında geçen seneye oranla %100'lük bir değişim vardır hatta TSL nin en güçlü oyuncularından deumiye omzu vurup attığı 3. gol antep maçındaki sanırım buna iyi bir örnek olabilir...
    artık rakipleriyle fiziksel mücadeleyede girebiliyor ve çok rahat çıkıyor bu özelliğini dikkatle izlemeni tavsiye edebilirim sanırım senin gözünde hala ilk çıktığı dönemdeki yaprak değse uçan arda profili var...

    bütün bunların yanında ben arda'nın ne tottiden ne kaka dan daha yavaş bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum zaten dediğin gibi arda daha hızlı olsa messi olurdu benim öylede bir iddiam yok...

    Peleye falan gitmeye gerek yok pele garrincha maradona vs vs bir tanesinden daha bulunamayan adamlar zaten onlarla kıyaslama yapmak ne kadar adaletli olur?...

    birde son olarak söyleyeyim o kadar güçlü boğa gibi olan ronaldo kendini 2 defa sakatladı hiç darbesiz...

  5. #5
    Nesil
    2003
    Yaş
    47
    Mesajlar
    4,569

    Default

    Quote Originally Posted by kral_67 View Post
    Ronaldo'nun yanında Deco-Nani-Quaresma gibi hücümcularla beraber maniche-moutinho-petit gibi hem savunması kuvvetli hede topu oyuna iyi sokan oyuncular var...
    Ya konsantrasyon?

    kaldıki Rıdvan Dilmen çek Cumhuriyeti maçı 2-1 iken "Arda tek başına rakiplerle maç yapıyor" demişti yanılmıyosam...
    Yoksa bu takimin geri kalaninin maglubiyete isyan etmemesinin bir elestirisi olmasin..

    portekizde azerbeycan ve ermenistana karşı çok zor durumlara düşmüştü...her takımda olabilir kaldı ki estonya maçında yapılması gereken herşeyi yaptık ancak şanssızdık sadece...

    ben robiho ile ardayı kıyaslamadım Robinho kadar büyük bir oyuncu bile 40 Milyon Euroya transfer oldu artık transferde 70-80 milyon eurolar dönemi geçti demek istedim...
    Yani sadece laf ola tartismak icin yorum yapiyorsunuz.. Robinho takimindan ayrilmak istemese rakam o kadar ufak olurmuydu acaba?

    aynı şeyler totti içinde geçerli totti ile ardayı kıyaslamıyorum ama totti bile şampiyonlar liginin tozunu tek başına alamaz diyorum...
    Sampiyonlar ligi'nin tozunu atmak icin ille de kupayi kazanmak gerekli mi? Roma her katildiginda hangi seviyelere cikmis?

    Arda'nın fizik yapısında geçen seneye oranla %100'lük bir değişim vardır hatta TSL nin en güçlü oyuncularından deumiye omzu vurup attığı 3. gol antep maçındaki sanırım buna iyi bir örnek olabilir...
    Saka yapiyorsunuz galiba? Gecen yil Turkiye'de kuvvetli gorunun Deivid'in Chelsea karsisinda nasil ayakta duramadigini, ikili mucadelelerde nasil yetersiz kaldigini gordukten sonra gercekten bunu mu soyluyorsunuz?

    Guc ile denge farkli seyler.

    Omuz mu? O pozisyonda Arda Deumi'nin onune geciyor ve mudahale yapmasina izin vermiyor. Deumi mudahale yapmaya kalksa faul yapma ihtimali cok yuksek. Orada Arda gucunu kullanmiyor, topun gidecegi yeri umut ediyor, oraya dogru yoneliyor ve cabuklugu ile Deumi'nin onune sizip mudahale sansi vermiyor. Fiziksel bir mucadele gormuyorum o pozisyonda.

    artık rakipleriyle fiziksel mücadeleyede girebiliyor ve çok rahat çıkıyor bu özelliğini dikkatle izlemeni tavsiye edebilirim sanırım senin gözünde hala ilk çıktığı dönemdeki yaprak değse uçan arda profili var...
    Yoo. Rakibe gore degerlendirirseniz Arda'nin hala cok kuvvetli olmadigini gorursunuz.

    bütün bunların yanında ben arda'nın ne tottiden ne kaka dan daha yavaş bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum zaten dediğin gibi arda daha hızlı olsa messi olurdu benim öylede bir iddiam yok...
    32 yasina gelmis Totti ile belki ayinidir. Kaka ile ayni olmasi dusuncesi Kaka'yi hic izlememis oldugunuz hissini yaratir bende.

    Nasil hizli olsa Messi olurdu iddianiz yok? 180-190 CA/PA dusuncesini ortaya koyan siz degilmisiniz?

    Peleye falan gitmeye gerek yok pele garrincha maradona vs vs bir tanesinden daha bulunamayan adamlar zaten onlarla kıyaslama yapmak ne kadar adaletli olur?...
    180-190 CA/PA'lardan bahsediyorsunuz, bu oyuncularla kiyaslama yapmak ne kadar dogru oldur diye soruyorsunuz. O CA/PA seviyeleri icin bu adamlarla kiyaslamak gerekiyor tabii ki.

    birde son olarak söyleyeyim o kadar güçlü boğa gibi olan ronaldo kendini 2 defa sakatladı hiç darbesiz...
    Bunyenin saglikli olmasi ile bir oyuncunun kuvvetli/dengeli olmasi arasindaki baglam nedir?

    Yazdiklarimi anlamak istemediginiz icin demogoji yaptiginizi dusunuyorum acikcasi.

  6. #6
    Nesil
    2005
    Yer
    Tuzla
    Mesajlar
    408

    Default

    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Ya konsantrasyon?


    Yoksa bu takimin geri kalaninin maglubiyete isyan etmemesinin bir elestirisi olmasin..


    Yani sadece laf ola tartismak icin yorum yapiyorsunuz.. Robinho takimindan ayrilmak istemese rakam o kadar ufak olurmuydu acaba?


    Sampiyonlar ligi'nin tozunu atmak icin ille de kupayi kazanmak gerekli mi? Roma her katildiginda hangi seviyelere cikmis?


    Saka yapiyorsunuz galiba? Gecen yil Turkiye'de kuvvetli gorunun Deivid'in Chelsea karsisinda nasil ayakta duramadigini, ikili mucadelelerde nasil yetersiz kaldigini gordukten sonra gercekten bunu mu soyluyorsunuz?

    Guc ile denge farkli seyler.

    Omuz mu? O pozisyonda Arda Deumi'nin onune geciyor ve mudahale yapmasina izin vermiyor. Deumi mudahale yapmaya kalksa faul yapma ihtimali cok yuksek. Orada Arda gucunu kullanmiyor, topun gidecegi yeri umut ediyor, oraya dogru yoneliyor ve cabuklugu ile Deumi'nin onune sizip mudahale sansi vermiyor. Fiziksel bir mucadele gormuyorum o pozisyonda.


    Yoo. Rakibe gore degerlendirirseniz Arda'nin hala cok kuvvetli olmadigini gorursunuz.


    32 yasina gelmis Totti ile belki ayinidir. Kaka ile ayni olmasi dusuncesi Kaka'yi hic izlememis oldugunuz hissini yaratir bende.

    Nasil hizli olsa Messi olurdu iddianiz yok? 180-190 CA/PA dusuncesini ortaya koyan siz degilmisiniz?


    180-190 CA/PA'lardan bahsediyorsunuz, bu oyuncularla kiyaslama yapmak ne kadar dogru oldur diye soruyorsunuz. O CA/PA seviyeleri icin bu adamlarla kiyaslamak gerekiyor tabii ki.

    Bunyenin saglikli olmasi ile bir oyuncunun kuvvetli/dengeli olmasi arasindaki baglam nedir?

    Yazdiklarimi anlamak istemediginiz icin demogoji yaptiginizi dusunuyorum acikcasi.
    evet evet haklısın...
    ben yanılmışım...

    Ribery'de iyi ki kaçmış Valla yoksa şuan muhtemelen 110-120 arası bir CA sı olurdu diye düşünüyorum bu yorumundan sonra...

  7. #7
    Nesil
    2003
    Yaş
    47
    Mesajlar
    4,569

    Default

    Quote Originally Posted by kral_67 View Post
    evet evet haklısın...
    ben yanılmışım...

    Ribery'de iyi ki kaçmış Valla yoksa şuan muhtemelen 110-120 arası bir CA sı olurdu diye düşünüyorum bu yorumundan sonra...
    Ribery bence dunyadaki en cabuk oyuncu (20) ayni zamanda oldukca hizli (15-16). Bunun yaninda oldukca iyi teknigi (15-16) ve cok iyi dripling becerisi (18-19) var. Topsuz oyunu cok iyi oynuyor (17-18). Cok ama cok cevik (20). Paslari ve yaraticiligi cok ust seviyede degil (13-15). Bitiricilik oldukca zayif (10-11) ama kolay pozisyona girebildigi icin goller atabilen bir oyuncu. Hava hakimiyeti yok (6-7). Defansa hizi ve cabuklugu ile ortalik karistirici olarak yardimi disinda pek katkisi yok ama alan daraltmayi oldukca iyi biliyor (tackling 5-6, positioning 12-13). Oyun icine agirligini koyan oyun icinde surekliligi olan (16-17) ancak cok soguk kanli olmayan bir oyuncu (11-12) vs.vs.

    Ribery benim gorusume gore boyle bir oyuncu ise, boyle bir oyuncu nasil CA almasi gerkirse ona gore CA alirdi. Ne fazlasi, ne de azi...

  8. #8

    Default

    Quote Originally Posted by kral_67 View Post
    peki C.Ronaldo'lu portekiz Avrupa Şampiyonasında çeyrek finali neden aşamadı?...
    kaldıki biz yarı final oynadık portekizden yukardayız yani...
    Arda'nın oynamadığı Almanya maçında elendik diye hatırlıyorum ben...
    Robinho Man.City'e ne kadara transfer oldu?...
    Tottili Roma ne zaman Şampiyonlar Ligini kasup kavurabildi?...
    hadi şampiyonlar ligini geçtim Ribery'li Bayern Munich geçen sezon UEFA'da final bile oynayamadı...

    benim bahsettiğim durum çok farklı bir şey...
    Millet olarak aynı durumdayız ben burda araştırmacıları eleştirmiyorum...

    "Yahu bizim topçulardan o kadar iyisi çıkmaz kardeşim" mantığı...
    tıpkı
    "Bu sene kupada final oynamak istiyoruz"
    demek gibi...
    kupa hiçbir zaman hedef değil final hedef olur yıllardır...
    aynı şey Arda konusundada söz konusu...
    "evet iyi oyuncu AMA..."
    her zaman bir ama mevcut yani...

    yine iddia ediyorum Arda marsilyada doğmuş cezayir asıllı Fransız olsa bugün Fransa basını Ribery-Arda-Benzama üçlüsünün resmini basıp Dünya Kupasını yürüyerek alırız diye manşet atardı...

    kral_67 'nin yorumuna sonuna kadar katılıyorum.
    Ülkemiz insanlarının genel sorunu kendi ülke insanını küçümsemesidir. Bu sadece Arda olayında değil genel anlamda her sektörde bu gibi durumla karşılaşıyoruz.
    Her başarı tesadüf oluyor, her potansiyeli olan insanda bir ama her zaman ortada duruyor.
    Yabancı insanlar 15-16 yaşındaki futbolculara gözle görülür bir başarı veya sahnede yer almamalarına rağmen o kadar büyük özellikler yüklüyor ki şaşmamak elde değil. Bizim futbolcularımız ise ağızlarıyla kuş tutsa gene amalar havalarda uçuşuyor. perpetua öyle bir yorum yaptı ki şaşmamak elde değil. Arda iyi olsa şimdi final oynamıştık dedi. Kral_67 de çok güzel bir açıklama getirdi. C.Ronaldo geçen yılda Dünyanın 1 numaralı oyuncusu oldu ve Portekizin şampiyonadaki durumu ortada. Kaldı ki Arda'nın oynamadığı maçta Portekiz bizi 2-0 eze eze yendi gene Arda'nın oynamadığı maçta Almanya'ya elendik. Zaten sonuç yenip yenmemek değil. Kaldı ki bireysel performans bazında C.Ronaldo şampiyonanın en kötü oyuncuları arasında gösterildi. Artık dünya futbolunda bir futbolcu tek başına takım kurtaramaz. Eğer oyuncunun iyi veya kötü olduğu takımın başarısı ile sınırlıysa FM2008 de Arjantinli Agüero'ya öyle yüksek özellikler verilmemesi gerekirdi. Buna şuan itibariyle en güzel örnek Şaimpiyonanın en iyi oyuncuları olarak gösterilen ve yüksek bir bolservis bedeli ile Tothennam 'a giden Modric. Eğer Modric tek başına takımı kurtarabilseydi Tothennam şuan bu hallerde bulunmazdı. Kaldı ki Tothennam 'ın bu durumuna bakarakta Modric kötü topçudur diyemeyiz. Yani kısacası bir futbolcunun iyi veya kötü özellikler göstermesi bireysel takımının başarısı ile ölçülmemesi gerekir. Eskiden olduğu gibi (Maradona, Pele) bir futbolcu ile maç kazanılmıyor. Artık futbol takım oyununa döndü.
    Mesela Ribery halen Galatasarayda olsaydı bence Football Manager oyununda bu kadar yüksek değerler alamayacaktı çünkü bizde yüksek değer alması için Galatasarayın başarılı olması beklenecekti. Oysa Avrupada bu iş böyle değil. Hani derler ya Futbolcu olunmaz doğulur diye. İşte bu açıdan en kazma oyuncuyu Barcelona'nın alt yapsına koyun en üstün hocalarla en üstün antrenman tesislerinde çalıştırın geleceği yer sınırlıdır. Ama birde futbolcu doğanlar vardır bu adamlar tüm kısıtlı imkanlara rağmen her zaman ön plana çıkmayı başarırlar. Şimdi Messi Barcelona'ya gelince mi yıldızlaştı. Tabi ki hayır. Adam futbolcu doğduğu için Barcenolaya gelmeden önce keşfedildi ve Ümitler Şampiyonasında gösterdiği performans ile Barcelonaya geldi.
    Lütfen oyuncularımıza biraz daha fazla değer verelim. Potansiyeli olan oyunculara değerlerini vermekte cimri davranmayalım.
    Haaa birde Superlig'de araştırma yapan araştırmacılar tarafsız gözle araştırsınlar futbolcularını. İki takım oyuncuları arasında garip farklar oluşması kafalarda soru işaretleri üretmektedir. en güzel örnekler Can Arat ile Servet olayı (Can bir sezonda toplasan 3-4 maçta onbirde oynamamasına, Servetin ise takımının maçlarında full çekmesine rağmen kafa vurmada Can'dan aşağıda bir değer alması gibi. Gerçi araştırmacılar istatistiki olarak açıklamaya çalışmışlar Servetin vurduğu kafaların çoğu dengesiz vuruş diye ama sunuçta iki oyuncunun yaptığı maç sayısından dolayı fiziki ve mental düşüş sayesinde bunun ne kadar anlamsız olduğunu bulabiliriz. Kaldı ki Can o kadar iyi kafa vursa zaten 4-5 maç değil en az 20 maç oynardı kendi takımında. Buna Sabri'nin hızlanması ile R.Carlos ve Uğur Boral'ın hızlanması arasındaki farkları da ekleyebiliriz.)

  9. #9
    Nesil
    2003
    Yaş
    47
    Mesajlar
    4,569

    Default

    Quote Originally Posted by brosman View Post
    kral_67 'nin yorumuna sonuna kadar katılıyorum.
    Ülkemiz insanlarının genel sorunu kendi ülke insanını küçümsemesidir. Bu sadece Arda olayında değil genel anlamda her sektörde bu gibi durumla karşılaşıyoruz.
    Her başarı tesadüf oluyor, her potansiyeli olan insanda bir ama her zaman ortada duruyor.
    Yabancı insanlar 15-16 yaşındaki futbolculara gözle görülür bir başarı veya sahnede yer almamalarına rağmen o kadar büyük özellikler yüklüyor ki şaşmamak elde değil. Bizim futbolcularımız ise ağızlarıyla kuş tutsa gene amalar havalarda uçuşuyor. perpetua öyle bir yorum yaptı ki şaşmamak elde değil. Arda iyi olsa şimdi final oynamıştık dedi. Kral_67 de çok güzel bir açıklama getirdi. C.Ronaldo geçen yılda Dünyanın 1 numaralı oyuncusu oldu ve Portekizin şampiyonadaki durumu ortada. Kaldı ki Arda'nın oynamadığı maçta Portekiz bizi 2-0 eze eze yendi gene Arda'nın oynamadığı maçta Almanya'ya elendik. Zaten sonuç yenip yenmemek değil. Kaldı ki bireysel performans bazında C.Ronaldo şampiyonanın en kötü oyuncuları arasında gösterildi. Artık dünya futbolunda bir futbolcu tek başına takım kurtaramaz. Eğer oyuncunun iyi veya kötü olduğu takımın başarısı ile sınırlıysa FM2008 de Arjantinli Agüero'ya öyle yüksek özellikler verilmemesi gerekirdi. Buna şuan itibariyle en güzel örnek Şaimpiyonanın en iyi oyuncuları olarak gösterilen ve yüksek bir bolservis bedeli ile Tothennam 'a giden Modric. Eğer Modric tek başına takımı kurtarabilseydi Tothennam şuan bu hallerde bulunmazdı. Kaldı ki Tothennam 'ın bu durumuna bakarakta Modric kötü topçudur diyemeyiz. Yani kısacası bir futbolcunun iyi veya kötü özellikler göstermesi bireysel takımının başarısı ile ölçülmemesi gerekir. Eskiden olduğu gibi (Maradona, Pele) bir futbolcu ile maç kazanılmıyor. Artık futbol takım oyununa döndü.
    Mesela Ribery halen Galatasarayda olsaydı bence Football Manager oyununda bu kadar yüksek değerler alamayacaktı çünkü bizde yüksek değer alması için Galatasarayın başarılı olması beklenecekti. Oysa Avrupada bu iş böyle değil. Hani derler ya Futbolcu olunmaz doğulur diye. İşte bu açıdan en kazma oyuncuyu Barcelona'nın alt yapsına koyun en üstün hocalarla en üstün antrenman tesislerinde çalıştırın geleceği yer sınırlıdır. Ama birde futbolcu doğanlar vardır bu adamlar tüm kısıtlı imkanlara rağmen her zaman ön plana çıkmayı başarırlar. Şimdi Messi Barcelona'ya gelince mi yıldızlaştı. Tabi ki hayır. Adam futbolcu doğduğu için Barcenolaya gelmeden önce keşfedildi ve Ümitler Şampiyonasında gösterdiği performans ile Barcelonaya geldi.
    Lütfen oyuncularımıza biraz daha fazla değer verelim. Potansiyeli olan oyunculara değerlerini vermekte cimri davranmayalım.
    Arda uzerinde kafamda bir kac degisiklik var. Ancak her standart kanat oyuncusunda gordugunuz yuksek olan ozellikleri beklemeyin cunku Arda standart bit kanat oyuncusu degil bence.

    Mesela orta yapmasi makul bir seviyede, onunla ilgili derdim yok.
    Dripling/teknik yine makul seviyedeler.

    Ilk temas, yaraticilik, guc, denge biraz uzerinde oynama yapilmasi gereken ozellikler bence.

    Sunu da unutmamak lazim ki Arda her ne kadar iyi bir oyuncu olsa da , iyi olmasi her ozelliginin yuksek olmasindan kaynaklanan bir oyuncu degil bence.


    Haaa birde Superlig'de araştırma yapan araştırmacılar tarafsız gözle araştırsınlar futbolcularını. İki takım oyuncuları arasında garip farklar oluşması kafalarda soru işaretleri üretmektedir. en güzel örnekler Can Arat ile Servet olayı (Can bir sezonda toplasan 3-4 maçta onbirde oynamamasına, Servetin ise takımının maçlarında full çekmesine rağmen kafa vurmada Can'dan aşağıda bir değer alması gibi. Gerçi araştırmacılar istatistiki olarak açıklamaya çalışmışlar Servetin vurduğu kafaların çoğu dengesiz vuruş diye ama sunuçta iki oyuncunun yaptığı maç sayısından dolayı fiziki ve mental düşüş sayesinde bunun ne kadar anlamsız olduğunu bulabiliriz. Kaldı ki Can o kadar iyi kafa vursa zaten 4-5 maç değil en az 20 maç oynardı kendi takımında. Buna Sabri'nin hızlanması ile R.Carlos ve Uğur Boral'ın hızlanması arasındaki farkları da ekleyebiliriz.)
    Tarafsiz goz demeyelim zira bu tip farklar gozden pekala kacabilir. Hemen bu ortaya cikabilecek hatalari tarafliliga vurmak biraz fesat dusunmek olsa gerek.

    Isin ilginci, Can Arat'in ozelliklerine editor'den veya 9.0.1 yamasinda bakarsaniz, Can Arat'in kafa vuruslarinin 12 oldugunu gozlemleyebilirsiniz.

    Sabri'nin hizlanmasi konusunda daha once de yazilmisti. Onu 1 puan yukseltecegiz.

  10. #10

    Default

    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Arda uzerinde kafamda bir kac degisiklik var. Ancak her standart kanat oyuncusunda gordugunuz yuksek olan ozellikleri beklemeyin cunku Arda standart bit kanat oyuncusu degil bence.

    Mesela orta yapmasi makul bir seviyede, onunla ilgili derdim yok.
    Dripling/teknik yine makul seviyedeler.

    Ilk temas, yaraticilik, guc, denge biraz uzerinde oynama yapilmasi gereken ozellikler bence.

    Sunu da unutmamak lazim ki Arda her ne kadar iyi bir oyuncu olsa da , iyi olmasi her ozelliginin yuksek olmasindan kaynaklanan bir oyuncu degil bence.
    Bu konuda sonuna kadar haklısın. Zaten "Lütfen oyuncularımıza biraz daha fazla değer verelim. Potansiyeli olan oyunculara değerlerini vermekte cimri davranmayalım" derken değer olarak oyunu kastetmedim. Sonuçta bu bir oyun. Önemli olan bu gibi bütün Türk oyuncularının gerçek hayatta değerlerini bilmek.


    Quote Originally Posted by perpetua View Post
    Tarafsiz goz demeyelim zira bu tip farklar gozden pekala kacabilir. Hemen bu ortaya cikabilecek hatalari tarafliliga vurmak biraz fesat dusunmek olsa gerek.

    Isin ilginci, Can Arat'in ozelliklerine editor'den veya 9.0.1 yamasinda bakarsaniz, Can Arat'in kafa vuruslarinin 12 oldugunu gozlemleyebilirsiniz.

    Sabri'nin hizlanmasi konusunda daha once de yazilmisti. Onu 1 puan yukseltecegiz.
    Tamamen iyi niyetle yazdım fesat düşünmedim.

    Kolay gelsin.

  11. #11
    Nesil
    2007
    Yer
    artvin
    Yaş
    45
    Mesajlar
    537

    Default

    Quote Originally Posted by brosman View Post
    kral_67 'nin yorumuna sonuna kadar katılıyorum.
    Ülkemiz insanlarının genel sorunu kendi ülke insanını küçümsemesidir. Bu sadece Arda olayında değil genel anlamda her sektörde bu gibi durumla karşılaşıyoruz.
    Her başarı tesadüf oluyor, her potansiyeli olan insanda bir ama her zaman ortada duruyor.
    Yabancı insanlar 15-16 yaşındaki futbolculara gözle görülür bir başarı veya sahnede yer almamalarına rağmen o kadar büyük özellikler yüklüyor ki şaşmamak elde değil. Bizim futbolcularımız ise ağızlarıyla kuş tutsa gene amalar havalarda uçuşuyor. perpetua öyle bir yorum yaptı ki şaşmamak elde değil. Arda iyi olsa şimdi final oynamıştık dedi. Kral_67 de çok güzel bir açıklama getirdi. C.Ronaldo geçen yılda Dünyanın 1 numaralı oyuncusu oldu ve Portekizin şampiyonadaki durumu ortada. Kaldı ki Arda'nın oynamadığı maçta Portekiz bizi 2-0 eze eze yendi gene Arda'nın oynamadığı maçta Almanya'ya elendik. Zaten sonuç yenip yenmemek değil. Kaldı ki bireysel performans bazında C.Ronaldo şampiyonanın en kötü oyuncuları arasında gösterildi. Artık dünya futbolunda bir futbolcu tek başına takım kurtaramaz. Eğer oyuncunun iyi veya kötü olduğu takımın başarısı ile sınırlıysa FM2008 de Arjantinli Agüero'ya öyle yüksek özellikler verilmemesi gerekirdi. Buna şuan itibariyle en güzel örnek Şaimpiyonanın en iyi oyuncuları olarak gösterilen ve yüksek bir bolservis bedeli ile Tothennam 'a giden Modric. Eğer Modric tek başına takımı kurtarabilseydi Tothennam şuan bu hallerde bulunmazdı. Kaldı ki Tothennam 'ın bu durumuna bakarakta Modric kötü topçudur diyemeyiz. Yani kısacası bir futbolcunun iyi veya kötü özellikler göstermesi bireysel takımının başarısı ile ölçülmemesi gerekir. Eskiden olduğu gibi (Maradona, Pele) bir futbolcu ile maç kazanılmıyor. Artık futbol takım oyununa döndü.
    Mesela Ribery halen Galatasarayda olsaydı bence Football Manager oyununda bu kadar yüksek değerler alamayacaktı çünkü bizde yüksek değer alması için Galatasarayın başarılı olması beklenecekti. Oysa Avrupada bu iş böyle değil. Hani derler ya Futbolcu olunmaz doğulur diye. İşte bu açıdan en kazma oyuncuyu Barcelona'nın alt yapsına koyun en üstün hocalarla en üstün antrenman tesislerinde çalıştırın geleceği yer sınırlıdır. Ama birde futbolcu doğanlar vardır bu adamlar tüm kısıtlı imkanlara rağmen her zaman ön plana çıkmayı başarırlar. Şimdi Messi Barcelona'ya gelince mi yıldızlaştı. Tabi ki hayır. Adam futbolcu doğduğu için Barcenolaya gelmeden önce keşfedildi ve Ümitler Şampiyonasında gösterdiği performans ile Barcelonaya geldi.
    Lütfen oyuncularımıza biraz daha fazla değer verelim. Potansiyeli olan oyunculara değerlerini vermekte cimri davranmayalım.
    Haaa birde Superlig'de araştırma yapan araştırmacılar tarafsız gözle araştırsınlar futbolcularını. İki takım oyuncuları arasında garip farklar oluşması kafalarda soru işaretleri üretmektedir. en güzel örnekler Can Arat ile Servet olayı (Can bir sezonda toplasan 3-4 maçta onbirde oynamamasına, Servetin ise takımının maçlarında full çekmesine rağmen kafa vurmada Can'dan aşağıda bir değer alması gibi. Gerçi araştırmacılar istatistiki olarak açıklamaya çalışmışlar Servetin vurduğu kafaların çoğu dengesiz vuruş diye ama sunuçta iki oyuncunun yaptığı maç sayısından dolayı fiziki ve mental düşüş sayesinde bunun ne kadar anlamsız olduğunu bulabiliriz. Kaldı ki Can o kadar iyi kafa vursa zaten 4-5 maç değil en az 20 maç oynardı kendi takımında. Buna Sabri'nin hızlanması ile R.Carlos ve Uğur Boral'ın hızlanması arasındaki farkları da ekleyebiliriz.)

    şimdi senden alıntı yaptım ama yazacaklarım sadece senin yazınla ilgili değil örnek olsun diye aldım...

    FM nin forumlarının en önemli amacıda araştırma gurubu açısından benim algılayışıma göre bu oyunu oynayan arkadaşların eleştrilerini almak ve daha iyisini yapmaya çalışmak

    ancak eleştrilerde sürekli izlenen bir trend var...

    oda kim hangi takımı tutarsa kendi takımının oyuncularına az değer verildiğini dile getiriyor.. ...
    bu konuda en fazla mukayesede Galatasaray ile fenerbahçe arasında yapılageliyor...

    örneğin arkadaşım demişsinki CAN ARAT fenerde kaç maç oynadı servet full oynuyor...neden Canın kafa vuruşları servetten yüksek yapılmış...

    bu eleştrinin iki yanlış yönü var...

    1- yedek kalan bir oyuncunun belli bir değerinin yüksek olması onun şahsi meziyetidir...illakide sürekli oynayan oyuncudan düşük olmasına sebep olmaz...örneğin teo walcott dünyanın en iyi sprinterlerine taş çıkaracak kadar hızlı ise arsenalde yedek kalıyor diye bu özelliğini düşüremezsiniz..veya van persi den daha aşağı yapamazsınız...

    2- mesela arkadaşım fenerde CAN ARAT oynamıyor niye özelliği yüksek diye eleştririrken fenerin neredeyse tüm yükünü tüm maçlarında oynayan çeken (geçen sene itibariyla söylüyorum) ALEXİN ca sının neden geçen sene bir türlü istikrarı yakalayamayan LİNCOLN den çok daha fazla olması gerektiğini düşünmüyor... ve eleştrimiyor...

    senin yorumunda fazla belirgin değil ama bu forumlardaki eleştirilerin bir çoğu böyle ....

    geçen yıl galatasaraylılar İLHAN PARLAK a neden -9 verildi diye isyan ediyorlarlardı...peki...zamanında PA yağdırılan galatasarayın gençleri bugün ikinci liglerde... bunu hangi galatasaraylı arkadaşım eleştirdi...

    burada bir ayrım yapmıyorum malesefki fenerlimizde galatasaraylımızda veya diğer takımlarımız taraftarlarıda aynı..

    kimse gerçek eşitlikten yana değil...


    geçen sene İNTERLİ Balotelli 170 PA ile oynadı..nihattan 2 puan az.. ardanın şimdiki PA sını bilmiyorum ama sanırım Balotilli den düşük olmayacak...

    sizce ARDA DAN DAHAMI KÖTÜ bALOTELLİ den dahamı az yetenekleri var...

    herkes benim takım oyuncuma yüksek PA lar CA lar yağdırılsın hesabında...

    ama iyikide bu eleştrileri hoşgörüyle karşılayan ancak buna meyil etmeyen bir araştırma ekibi var...
    BÖBÜRLENME PADİŞAHIM SENDEN BÜYÜK ALLAH VAR


    Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın.
    Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın...”
    Şeyh Edebali

  12. #12

    Default

    Omana arkadaşım,
    Zaten ben Can'a niye bu kadar verildi de Servet'e niye bu kadar verildi demiyorum. Servet'e neden o kadar verilmediği sorusuna verilen istatistiki cevabın yanlışlığı konusunda fikir olması amacıyla bişeyler yazdım. Kaldı ki bu hususuda yetenek konusunda seninle aynı görüşte değilim.
    Yazdığım yorumda yabancı oyuncular ile ilgili bir husustan bahsetmedim. Yazımda Türk oyunculara daha fazla değer (oyundaki sayısal rakamları değil gerçek yaşamdaki değerden bahsediyorum) verilmesi gerektiğini düşündüğümü belirttim.
    Bu oyuncular İlhan Parlak olur (ki bu adamın güiza kadar şans verilse ondan 5 kat daha iyi bir golcü olacağını düşünüyorum. Semih'in değerininde çok geç fakedildiği kanısındayım), Arda Turan olur, Aydın Karabulut olur, Batuhan Karadeniz olur v.b.
    Fm 'nin ilk oyunundan son oyununa kadar yıldız adayı olarak belirtilen tüm liglerde heba olup giden tonlarca oyuncu çıkar. Sırf kötü örnekler akla getirilerek gene böyle olacağı görüşüyle yeteneklere bu derece kısıtlı bakmak bence yanlış. Sonuçta hangi takım olursa olsun bu Galatasaray da olur Fenerbahçe olur Beşiktaş olur veya diğer takımlar olur Türk oyuncuların değerlendirilmesi lazım.

  13. #13
    Nesil
    2003
    Yaş
    47
    Mesajlar
    4,569

    Default

    Quote Originally Posted by brosman View Post
    Omana arkadaşım,
    Zaten ben Can'a niye bu kadar verildi de Servet'e niye bu kadar verildi demiyorum. Servet'e neden o kadar verilmediği sorusuna verilen istatistiki cevabın yanlışlığı konusunda fikir olması amacıyla bişeyler yazdım. Kaldı ki bu hususuda yetenek konusunda seninle aynı görüşte değilim.
    Yazdığım yorumda yabancı oyuncular ile ilgili bir husustan bahsetmedim. Yazımda Türk oyunculara daha fazla değer (oyundaki sayısal rakamları değil gerçek yaşamdaki değerden bahsediyorum) verilmesi gerektiğini düşündüğümü belirttim.
    Bu oyuncular İlhan Parlak olur (ki bu adamın güiza kadar şans verilse ondan 5 kat daha iyi bir golcü olacağını düşünüyorum. Semih'in değerininde çok geç fakedildiği kanısındayım), Arda Turan olur, Aydın Karabulut olur, Batuhan Karadeniz olur v.b.
    Fm 'nin ilk oyunundan son oyununa kadar yıldız adayı olarak belirtilen tüm liglerde heba olup giden tonlarca oyuncu çıkar. Sırf kötü örnekler akla getirilerek gene böyle olacağı görüşüyle yeteneklere bu derece kısıtlı bakmak bence yanlış. Sonuçta hangi takım olursa olsun bu Galatasaray da olur Fenerbahçe olur Beşiktaş olur veya diğer takımlar olur Türk oyuncuların değerlendirilmesi lazım.
    Bu oyunculara gerçekten değer verilmediği kanısına, bu bölümü okuyarak vardıysanız eğer, buna bir açıklama getirmek bence doğru olur.

    En azından benim bu oyunculara karşı herhangi bir garezim yok, özellikle hepsini de ne zayıf ne de abartılı yapmak gibi bir isteğim, niyetim de yok.

    Ancak bazı gerçekleri gözardı etmemizi isteyen de çok kişi var.

    Mesela Servet'in kafası neden 12 diye soran kişiler var bol bol. Aynı soru Luca Toni'nin kafa vuruşları neden 13 olarak da Alman araştırmacılara iletiliyor.

    İnsanlar eksiksiz, oyuncu profili görmeye alışkın. Bunda SI'ın da hatası var çünkü özellikle yeni yaratılan oyuncuların kalitesini, oyunda gelişebilmeleri için yüksek tutuyorlar.

    Bunda başka araştırmacıların da hatası var çünkü bir oyuncuya nasıl çok özellik veririz acaba arayışları içinde olanlar var. Öte yandan bir çok araştırmacı oyuncunun kalitesine bakmak yerine, performansına bakarak öpücük dağıtır gibi özellik dağıtıyor. Öte yandan kötü performans göstermiş oyuncuyu darmadağın ediyor.

    Elimize bir Baros geliyor.. bitiricilik 12, soğuk kanlılık 10, süreklilik 14, konsantrasyon 14... CA 137

    Bariz bir şekilde bu adam gol atamadı, gol atma özelliklerini düşüreyim demiş İngiliz.

    Kewell geliyor.. hız 12, hızlanma 11, süreklilik 14, dayanıklılık 12, kararlar 12.. CA 140

    Bu oyuncular çok mu vasat oyuncular da bu özellikler, CA'lar verilmiş?

    Aghahowa geliyor CA 105, hızlanma 16, hız 14.

    Oyuncuyu Rusya'ya yolluyoruz, teknik olmayan Gökdeniz'e takır takır teknik yükleniyor sonra güç bela düşürttürüyoruz.

    De Sanctis geliyor, top tutma özelliği 17 ama refleksleri 14. Daha gelir gelmez biraz araştırıyorum İtalyan medyasında ne yapmış ne etmiş, kliplere göz atıyorum, kendisine getirilen eleştirilere bakıyorum ve hemen hemen hepsinin birleştiği bir nokta var. Refleksleri iyidir ama topu tek hamlede tutma konusunda zorlanır, elinden kaçırır.

    Ceza sahasında genelde top ile fazla oynadığı için pozisyon kaybeden Baros'un soğuk kanlılığına 10 verilir.. Benim yükselttiğim 15 bile az belki Baros için. Ama bitiriciliği var mı diye sorarsanız bence benim yükselttiğim 13 seviyesi abartılmıştır. Ama Baros'un bitiricilik nasıl 13 olur, Güiza nasıl 18 olur diye eleştiriyi basarlar aynı zamanda. Ama Güiza'nın İspanya'da attığı gollere bakarsak 18 pek abartılı görünmez. Güiza'nın zaafı sol ayağı ile vurması gereken toplara sol ayağı ile vuramamasıdır. Şimdiye kadar nasıl kaçtı o gol dedirtenler de genelde Fenerbahçe'nin solundan sağ ayağı ile yapmaya çalıştığı gol vuruşlarıdır. Orada solu ile vuramıyor ama sağı ile vuruyorsa bu Güiza'nın kötü bir bitirici olduğunu değil, sol ayağının zayıf olduğunu gösterir. Baros ise iki ayağı ile düzgün vuruşlar yapabilen ama topu kalecinin üstüne nişanlama ihtimali yüksek bir oyuncudur. Bitirici değildir ama çok pozisyona girebildiği için kariyerinde etkili olmuş ancak çok golcü olamamıştır.

    Sıra bizim hatamıza geldi. Bizim hatamız esasında bence hata değil ama hata görünümünde. Yazacağım mantıkta eksik görürseniz lütfen belirtin.

    Oyuncular belli bit kalıptan çıkmıyor. Hepsi aynı şekilde gelişecek diye bir kaide de yok. Buna göre genç oyuncular için oyunun hangi yönlerinde iyi, hangi yönlerinde zayıf olduklarına bakmamız gerekli.

    Genel olarak:
    Oyuncular çok nadir teknik özelliklerini 19-20 yaşlarından sonra büyük oranda geliştirebiliyor. Bunun nedeni de teknik gelişimin tekrarlayıcı antrenman gerektirmesi ve özellikle yoğun maç temposuna sokulan oyuncularda bu tekniğin bir plan ve program içinde geliştirilmemesi.

    Bu yaşlardan sonra fiziksel özellikleri geliştirmek için çok çalışmak gerekiyor.

    Zihinsel özelliklerin gelişimi, oyuncunun zihinsel kapasitesine bağlı kalıyor. Yani oyuncu ne kadar zeki ve ne kadar oyunu öğrenmek isitiyor.

    Teknik beceri
    Sürekli aynı hareketleri çalışıp, bu hareketleri etkili bir şekilde yapmayı gerektiren özellikler. Bu açıdan çok teknik oyuncularımız olduğunu söylemek zor. Oyuncu eğer doğuştan yetenekliyse, gençliğinde çok top oynamış ise teknik gibi görünüyor olsa da, en basidinden bir top istop etme konusunda yaşadığımız sorunlar ve bu nedenle rakip baskı yaptığında dağılmamız, oyuncularımızın esasında ne kadar teknik olmadığının bir göstergesi. Zira top istop etme ve pas verme futbol eğitiminin ilk dersleridir genelde. Ama nedense herkez özellikle genç oyunculardan müthiş teknik beceri bekliyor.

    Fiziksel kapasite
    Bunun bir kısmı doğuştan geliyor, bir kısmı da antrenman ile geliştirimesi gerekiyor. Genelde hem kuvvetli oyuncular veya hızlı oyuncular çıkartabilsek de, hem hızlı hem de kuvvetli oyuncu sayımız çok az. Bunu da bence özellikle dayanıklılık ile kapatmamız gerekli. Kuvvetli oyuncuların hızlanmak için, hızlı oyuncuların kuvvetlenmek için çalışması gerekli. Ama tabii A takıma çıkmadan önce.

    Zihinsel kapasite
    Bu konuda kuvvetli olduğumuz yönler kadar, zayıf olduğumuz yönler de var. Biraz da teknik direktörlerin nasıl bir futbol oynatmak istediğine bağlı gelişiyor bu özellikler. Mücadeleci futbol oynanan ligimizde oyuncuların genelde mücadeleci olup, organize takımlar karşısında çuvallamasının belki de en büyük nedeni bu mantalite. Mücadelecilik kötü bir şey değil kesinlikle. Ama bir gerçek de var ki oyunu yavaşlatıp, hareketlı olup daha akıllıca bir futbol oynamamız gerektiğinde bu konuda büyük sorunlar yaşıyor, esasında takım oyununda ne kadar zayıf olduğumuz ortaya çıkıyor. Yani belki de zihinsel özelliklerin en önemlilerini değil, her oyuncunun yapabileceğinin gelişmesini sağlıyor teknik direktörler ve Türkiye'de bulunan hemen yolla, daha fazla mücadele ettirecek olanı getir düşüncesi.

    Peki bu özelliklere bakarak hangi oyuncular ne seviyede değer alması gerekir. Zihinsel özelliklerin genç oyuncularda daha oturmamış ve zayıf olduğunu, A takıma çıktıktan sonra gelişeceğini varsayarak:

    Teknik iyi, fizik zayıf:
    Genelde kıtmete bindirdiğimiz oyuncular. Pekala iyi çalışma ile fizik biraz daha toparlanır. Ancak 19-20 yaşındaki oyunculardan büyük fiziksel gelişim beklememek gerekir. O yaşta hızlı olmayan bir oyuncu, 2 yıl sonra dünyanın en hızlı oyuncularından birisi olmaz. Veya 1.77 boyundaki bir stoper, birdenbire 10 santim uzamaz. (hiç beklenmedik durumlar dışında). Oyuncunun potansiyeli, fiziğinin ve zihinsel kapasiteisnin ne kadar gelişeceği ile kısıtlıdır. Genelde zihinsel kapasite CA'ya en az etki eden özellik olduğu için CA ile PA arasında fark pek yoktur.

    Teknik zayıf, fizik iyi:
    Bu oyuncular genelde genç yaşta öne çıkmış ya hızlı olduğu için ya da kuvvetli olduğu için erkenden şans tanınmıştır. FM tabirine göre bu oyuncunun CA'sı, tekniği iyi ama fiziği zayıf oyunculara göre daha yüksek bir oyuncudur. Tekniği ya çok az gelişir ya hiç gelişmez çünkü bu oyuncu tekniğini geliştirecek fırsatı bulmakta çok zorlanır. Bu konuda 8-9 yaşından beri profesyönel bir şekilde eğitilen Brezilyalı veya Fransız oyuncularla aynı sepete konulamaz. Zihinsel kapasitesi PA'nın ne kadar yüksek olacağını belirler.

    Teknik iyi, fizik iyi:
    Genelde -9 potansiyel alabilecek, alması gereken oyuncular (ve özellikle Arsene Wenger'in Arsenal'e aldığı tipte oyuncular). Bunun nedeni de hem teknik hem de fiziksel olarak bu genç oyuncu iyi seviyede ise, bu oyuncunun zaten CA'sı diğer iki örneğe göre daha yüksektir. Zihinsel geişimin olup olmayacağı PA'nın ne kadar yüksek olacağını belirler.

    Biz ne yapıyoruz?

    Hem fiziği iyi seviyede olan, hem de tekniği iyi seviyede olan oyunculara -9 PA zaten veriyoruz.

    Tekniği iyi, fiziği zayıf oyuncular genelde -8 alıyor.

    Fiziği iyi ama tekniği zayıf oyuncular ise genelde -7 veya -6 alıyor.

    Şimdi bir Ilhan Parlak'ı bu süzgeçten geçirelim mesela. Fiziksel olarak çok iyi olmasa da oldukça iyi. Teknik açıdan da hiç bir zaman üst düzey diyemeyeceğimiz bir tekniğe sahip. Yani Ilhan Parlak gelişecekse eğer, tamamen zihinsel olarak gelişim ile bu gelişimi gösterecek bence. Bu açıdan da önünde bir Semih örneği var. Pekala Semih gibi yedek bekleye bekleye çok şey öğrenebilir. İçinde bu varsa, teknik direktörler Ilhan'ın zeki olduğunu düşünüp üstünde durursa.

    Aydın Karabulut'a bakalım bir de. Teknik iyi, fiziksel olarak çok iyi diyemeyiz. Hem CA, hem de potansiyeli zaten bunu gösteriyor bence. Aydın'ı etkileyici bir oyuncu yapan flair özelliği. Yani beklenmedik şeyleri sahada yapmayı sevmesi. Kendisinde bu güveni bulması.

    Aydın Yılmaz. Fiziksel olarak hızlı ama dengesiz olduğu için etkisiz. Teknik oldukça iyi ama çok iyi diyemeyiz. Belki de -9 ile -8 arasında en çok kaldığım oyunculardan birisi. O hıza sahıp olmak her oyuncuya nasip olan bir şey değil. Ancak bunu geliştirmek gerekli, Aydın'ın daha fazla ayakta kalmasını sağlamak gerekli. Tabii zihinsel gelişimin de gerekli olduğunu unutmamak gerekli. Aydın'ın -9 almamasının nedeni hem fiziksel hem de zihinsel gelişimi uzak ihtimal olarak görmem. Ama olmayacak şey de değil.

    Arda Turan. Arda'yı öne çıkartan tekniğinden daha çok zihinsel kapasitesi. Arda çok zeki bir oyuncu ve zeki olduğu için de yaşıtlarının çok önüne geçti. Ama genelde yazılanlara göre istenen Arda'nın müthiş teknik bir oyuncu olması. Peki Arda'nın bu kadar zeki bir oyuncu olduğunu nasıl çözdük? Sürekli oyununun üstüne koydu, belki tekniği onu Galatasaray'da ilk 11'e soktu ama ilk 11'de sürekli yer almasını sağlayan yaşına göre çok üstte olan zihinsel kapasitesi oldu.

    Batuhan'da -9 alması gereken oyuncular profiline tam uyan bir oyuncu. Hem tekniği iyi seviyede, hem de fiziği çok yerinde ve etkili. Zaafı gençliği ve futbol bilgisinin daha çok üst düzey olmaması. Bu da zaman zaman etkisizliğinin nedeni. FM bazında bence Batuhan'ın CA'sı düşük (bundan sonra cikacak ilk yama'da yukselmesi gerekli(, PA ise olması gereken yerdedir.

    Sercan Yıldırım, Aydın Yılmaz gibi hızlı ve oldukça teknik bir oyuncu. PA'nın -9 olmasının mantığı da buradan doğuyor. Aydin'a gore Sercan'in fizigi daha oturmus durumda.

    Zamanında Cafercan'ın -9 alması, İbrahim Akın'ın -9 alması biraz da bu oyuncuların hem zihinsel hem de fiziksel olarak büyük gelişim gösterebilecekleri ümidini besliyordu. İkisi de fizik olarak hemen hemen oldukları yerde saydılar, zihinsel olarak da gelişemediler. -9 almaları bile risk taşıyordu, -10 aldılar.

    Tabii temel sorun nedir? Oyuncularımız, sanıldığı kadar teknik değil ilk olarak. Bazı teknik özellikleri iyi olsa da, genelde komple değiller. İyi pas yapan ille de iyi top istop edemez, iyi dripling yapan ille de iyi orta yapamaz, iyi top istop eden ille de iyi pas veremez vs. vs.

    Bunlar çalışarak gelişir mi? Pekala gelişir tabii. Ama 20 yaşına geldikten sonra, daha 10 yaşında öğrenmesi gereken top istop etmeyi öğrenmeye çalışıyorsa bir genç, bu fiziksel veya zihinsel özelliklerinin geliştirmek için yapılacak çalışmalara daha az zaman bırakır.

    Kısacası yetenek, futbola yatkınlık başka şey. PA başka şey. Bunlar karıştığı zaman zaten potansiyeli abartı oyuncular ortaya çıkıyor. Mevcut durumun da esasında geçmişle pek o kadar alakası yok. Geçmişte Cafercan, İbrahim Akın, Tuncay'a verilen yüksek PA'ları bizim vereceğimizi sanmıyorum. Bunun nedeni de bizim futbolu daha önce bu değerleri veren kişilerden daha iyi bilmemiz değil. FM'in o zamandan bu zamana kadar gelişirken CA ve PA değerlerinin tanımını özellik bazında yapması. Yani o zamanlar yetenek, futbola yatkınlık olarak tanımlanan PA, artık oyuncunun hangi özelliklere sahip olduğu, bunlardan hangilerinin gelişeceğini öngörmeyi gerektiriyor.

    Bundan 7 yıl sonra Batuhan zihinsel olarak gelişmezse ve hemen hemen olduğu yerde sayarsa, Batuhan için potansiyeli vardı ama buna erişemedi diyebiliriz. Zira zihinsel gelişimin ne kadar olacağını önceden süzmek çok zor. Ancak mesela bir Emre Çolak, zayıf fiziği nedeniyle her ne kadar çok teknik olsa da hem fiziksel yönden, hem de zihinsel yönden çok yol kat etmesi gerekir. -8 potansiyel verilmesi de zaten zihinsel yönden yol kat edeceğini varsaydığımızı gösterir. Aynı zamanda fiziksel yönden de çok büyük aşama kaydetme ihtimalinin biraz da zamana bırakılması, bunun önce görülüp sonra daha yüksek potansiyellerin düşünülmesini gerektirir bence.

    Genelde diğer ülkelerde yüksek potansiyel alan oyuncuların kendilerini tanımlayıcı teknik, ve bunun yanında iyi fiziksel kapasiteleri oluyor (özellikle güney amerika'da). Bu oyuncular zihinsel gelişimi de gerçekleştirirse ortaya bir Kaka, bir Ronaldinho, bir Messi çıkıverıyor. Ancak ilk başta bu yüksek potansiyelleri alan oyuncuların önemli bir kısmı da zihinsel gelişimi yapamıyor ve FM efsanesi oluyorlar. Mesela Carrusca iyi tekniğine rağmen bu zihinsel patlamayı yapamamış teknik oyunculardan birisi. Bazen de kumaşı iyi olarak tabir ediliyor.

    Durum aşağı yukarı bu. Türk oyuncular bu nedenlerle genelde yüksek potansiyel almıyorlar.
    Last edited by perpetua : 15.Kasım.2008 at 00:42

  14. #14
    Nesil
    2006
    Yer
    Arap Şükrü / Bursa
    Yaş
    45
    Mesajlar
    989

    Default

    Aradım ama bulamadım daha önce mutlaka Servet ile ilgili bir eleştiri olmuştur. Bende fikrimi tartışmaya açmak isterim. Öncelikle bu emeğe hakaret olarak algılanmasın, FM yi siz araştırmacılardan daha iyi bilecek de değilim ama bende 99 dan beri bu oyunu oynayan biri olarak fikrimi belirtmek istedim şimdiden uslüpta edepsizliğimiz olursa affola.

    Servetin heading ve tackling değeri 12 bunu açıklamasına da heading için kafa vuruyor ama isabetli değil demişsiniz. Tackling içinde ben servetin 1 kerede topa müdahale edip aldığını bilmem gibisinden bir açıklama vardı. Defans adamının isabetli kafa vurmasını beklemek ne kadar doğrudur? Toni için heading becerisi gol atmakla alakalandırılabilir ama kimse servetten gol atmasını beklemez. Kafa ile gol atma becerisi heading, jumping, positioning ve finishing ile alakalı olmalı değilmi. Servetin profiline bakıldığında gerçekte tüm eksilerine rağmen iki büyük takımda oynamış defalarca milli formayı giymiş, bazen gözde kulüplerle adı anılmış Servete karşı biraz haksızlık etmedikmi, Sayın araştırmacı arkadaşlara şunu sormak isterim. Herhangi bir sıradan anadolu takımı ile oyun açsanız mesela Ankaragücü ile Serveti transfer edip oynatırmısınız dc de aranan 4 önemli özelliği yok şu anda Servetin, pace, accelaration, heading ve tackling GS de ne yapabilir FM için konuşursak hangi üst düzey maçta Servete güvenip kadroya koyarsınız?

Mesaj Yetkileri

  • You may not post new threads
  • You may not post replies
  • You may not post attachments
  • You may not edit your posts
  •