M. Baransu sürecin başından beri net açıklamalar yapıyor. Birşeyler bildiğine inanıyorum artık. Eğer son gözaltılar da kısa sürede tamamlanırsa iddianame beklenmeden deliller üzerinden karar verilebilir.
TariboWest
Uploaded with ImageShack.us
alttakini önce okursanız anlam bütünlüğü sağlanır. az önce twitterda gördüm, bunları yazmış baransu.
Son Dakika ; Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın avukatları, Metris Cezaevi'ndeki Yıldırım'ın tutukluluk halinin kaldırılması için başvuruda bulundu.
İlhan Cavcav'ın adına açıklama yaptığı grubun adı Kulüpler Birliği. Burada eleştiren arkadaşların taraftarı oldukları takımların da yöneticileri (Süper Lig için) bu birliğin içinde. Karar alınırken oylama yapılmıştır. Verilen karar doğru ya da yanlış olabilir. Ama oradaki yöneticileri yok sayarak birkaç kişi kendi kafasından mı açıklama yapıyor? Orada görüşler paylaşılmıştır, buna göre karar açıklanmıştır.
Ligler ertelenebilirdi. Kabul ama ne kadar ertelenebilirdi? Henüz sadece haklarında iddialar bulunan kişiler var. Bu kişilerden kimler şike ya da teşvik primi eylemine bulaşmış belli değil. Şike ve teşvik primi iddialarının doğruluğu da belli değil. Kimi, neye göre suçlayacak Federasyon. Kime, neye göre yaptırım uygulayacak? Olay öyle bir duruma geldi ki, sanki sadece Fenerbahçe sözkonusu bu soruşturmada. Özeleştiri yapmak gerekirse bunda diğer kesimle birlikte Fenerbahçe taraftarlarının da etkisi var. Süper Lig, 1. Lig ve 2. Lig'den kulüpler var iddiaların karşısında. Henüz soruşturma nihayete ermiş değil. Dün yaşadık bir dalga daha. Yarın birilerinin daha alınıp alınmayacağı, kimlerin alınacağı belli değil. Avrupa kupalarına katılacak takımlar var soruşturma içinde ismi geçen. Federasyonun verdiği listeyi UEFA da onayladığına göre, TFF'nin Avrupa'da mücadele edecek takımlar konusunda yanlış yapmadığı sonucu çıkmaz mı? Soruşturmada adı geçen takımların geçen sezonki lig sıralamasındaki yerini kabul edip, UEFA'ya isimlerini verirken; ligi devam ettirmemek bir tezat değil midir?
Ligler ertelenirse 2 ay için ertelenmeyecek. Ortada iddianamenin hazırlanması 2 ayı bulur gibi birşeyler konuşulduğu için sanırım birçok kişi 2 aylık ertelemenin yeterli olacağını sanıyor. Sadece Süper Lig'i ertleyince de bitmiyor, üstte de yazdım. Soruşturmanın içinde alt liglerden de takımların adı geçiyor. Hatta henüz adı geçmeyen ve ileride dahil edilebilecek takımlar olduğu da söylentiler arasında. Yukarıda da bahsedilmiş, ne derece itibar etmek gerek söylentilere bilmiyorm ama TFF'nin içinde de soruşturma içinde adı geçen kişilerin olduğu söylentisi de var. Eğer doğru ise bu durumda TFF'ye bilgi ve belge verilmemesi doğru olan. TFF'ye bilgi ve belge verilmesi 1 sene boyunca mümkün olmadı diyelim -ki ihtimal dahilinde- 1 sene ligler oynanmayacak mı? Sezon ortasında verilebilecek kararın mağdur edeceği kişi ve takımlar düşünülürken, bu durumda düşülebilecek mağduriyetler de göz önünde bulundurulmalı. Günlerdir UEFA yaptırım uygulayacak diye bir kısım medya da dahil olmak üzere bir yayın saldırısı yapıldı. Nerede yaptırım? UEFA'nın yaptırımı, suçu kesinleşmiş kişi ve kulüplere gereken ceza verilmezse devreye girecek dedik defalarca.
Yazsam daha çok şey var yazabileceğim ama artık sıkıldım bu durumdan. Aynı şeyleri onlarca kez yazdık bazı konularda.
daha 19 yaşında, düşlerinde özgür dünya...
Emniyet 19 maçta şike yapıldığı delillendirilmiştir demişti.Artık o maçları TFF'ye versede kimin ak kimin kara olduğu belirlense.Yeni sezona temiz lig ile başlayalım.
Benim yöneticim de içinde diye her yaptığına doğru mu demeliyim yani? Kendi yöneticilerimiz de yanlış yapıyor zaman zaman. Bana ne paylaşılan görüşten. Ben kendi görüşümü söylüyorum. Onlar bizi düşünmüyor açıklama yaparken. Taraftar mutlu olsun vs. bunların çoğu yalan dolan geliyor bana zaten.
o açıklama zaten bir fiyaskodur. 19 maçta şike yapıldığı delillendirilmiştir dendi orada. her delil denilen şey mahkemece delil olmayabiliyor. hem şike yapıldığına emniyet değil mahkeme bakar. yargı görevini de emniyete vermişiz.
bu arada di canio ya katılıyorum. uefa ya kimleri verecektik ligleri erteliyorsak? artık bu konu iyice kabak tadı verdi her seferinde aynı şeyleri yazıyoruz. biraz geçmişteki mesjları bakarsanız aynı sorular sürekli sorulmaz.
Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.
Tam tarihi hatırlamıyorum gazetede gördüm bugün 19 maç değilmiş 42 maç varmış diyordu.
Verilemiyor işte. Sorun da burada ya. Verilebilse bilgiler, belgeler federasyona bir yaptırım uygulanacaktır. Böyle bir açıklama da emniyetin haddi değil ayrıca. Emniyet'e göre 19 maç var şüpheli. Ancak sadece 1 futbolcu var tutuklu yargılanan. Bu durum ileride de yeni gözaltılar olabileceği ihtimalini güçlendiriyor. Serdar Kulbilge, İbrahim Akın ve İskender Alın'ın durumları henüz netleşmedi bildiğim kadarıyla.
daha 19 yaşında, düşlerinde özgür dünya...
Bir çağrı: "Fitbolda Temizlik Hareketi"
“Fitbolda” temizlik hareketi!"
Futbol endüstriyelleşmiş olabilir.
Ama biz malul/meta değiliz.
Taraftarız.
Seyirciyiz.
Renklerine sevdalandığımız tutkunlarız.
Hangi Beşiktaşlı başarısızlıktan dolayı takımını terk etmiş?
Hangi Beşiktaşlı yenilgiden sonra takımına küsmüş?
Hangi Beşiktaşlı harama tevessül etmiş?
Yıllardır söyledik. Şimdi bağırmak zamanı.
Şeref’inizle oynayın, Hakkı’nızla kazanın!
Beşiktaş’ı bir değerler manzumesine dönüştüren, “duruşumuzu” borçlu olduğumuz iki abide isme yakışanı yapın.
Biz Beşiktaş taraftarları…
Elle atılan golle hüzünlendik. Hak etmemiştik.
Kendini yere atıp penaltı kazanan oyuncuya öfkelendik. Hak etmemiştik.
Rakibine dirsek vuranı, çelme takanı ıslıkladık. Efendi davranılmamıştı.
Haksız yere ceza gören rakip oyuncuyu savunduk. “Eyyamcı hakem” diye bağırdık.
Böyle olmalıydık.
Gündelik yaşamımızda peşinde koştuğumuz ahlakı, erdemi, dürüstlük ve olgunluğu sahada da görmeliydik.
Bizler Hatice’nin ahvalini de önemseyen, neticenin ille de başarının biricik kriteri olmadığına inananlardık.
Bugün Türk futbolu büyük bir sınavdan geçiyor. Kaybettiğimiz, üzüntüden kahrolduğumuz maçların nasıl parayla satın alındığını, nasıl “ille de başarı” diyenlerin hayatımızın biricik sevdasını istismar ettiğini öğreniyoruz.
Bugün maaşımızdan arttırdığımız bir biletin, umudumuzu bağladığımız bir kuponun, harçlığımızdan biriktirdiğimiz bir deplasman biletinin ardında aslında ne oyunlar oynandığını, ne hile ve düzenbazlıklar olduğunu öğreniyoruz.
Bugün sevdalandığımız renklerin süregelen soruşturmanın sadece mağduru değil, zanlısı da olabileceğini öğreniveriyoruz.
Mahkemenin kararını vereceği son güne kadar bu olayda ismi geçen bütün Beşiktaşlılar bizim için masumdur. Onlara önyargı ile bakmayacağız.
Ancak diğerlerinin yaptığı gibi arkalarından peşi sıra gitmeyi de reddetmeliyiz. Acı ve sancılı da olsa doğrusu budur. Artık “o” Beşiktaşlılar bize bizden olduğunu kanıtlamak zorundadır. Zira bizim yıllardır –perde arkasını bilmeden- yaşadığımız düş kırıklığını Kayseri’de yaşayan “Boz Baykuşlar” ile empati kurmadan gerçeğin peşinde koşamayız.
Şimdi iki takım var. Biri namuslu ve dürüst olanların takımıdır. Diğerinde ise şikeci, düzenbaz ve hile ile çıkar peşinde koşanlar var.
Biz Beşiktaşlılar ilkini temsil ediyoruz. Etmeliyiz.
Onun içindir ki masum olduğuna inandığımız, sonuna kadar inanacağımız “zanlı” Beşiktaşlılarla aramıza mesafe koymalıyız. Masumiyetlerini kanıtlayıncaya kadar ne “büyük” diye bağırırız ne de “yanındayız” diye destek veririz. Artık aidiyet değil hukuk devreye girmiştir. Adaleti simgeleyen o gözü bağlı kadın kadar tarafsız ve objektif düşünürüz.
Zira biliriz ki eğer ki ortada Beşiktaşımızı zan altında bırakacak bir iddia varsa. Biz utanacağız.
Eğer ki puan ya da kupa için anlaşılmışsa o kupaya saygı duymayacağız.
Eğer ki bir kişi bile vaatle Beşiktaş’a karşı yeterince koşmamışsa biz sevinemeyeceğiz.
Kimse “Beşiktaşk” dediğimiz için her şeyi mübah göreceğimizi beklemesin. Biz sevdiğimiz renklerin sevdalısıyız, belalısı olmayacağız.
Diyoruz ki:
Arının…temizlenin…masumiyetinizi sadece yargıya değil, bizlere de kanıtlayın.
Sizi kucaklayalım. Coşkuyla gücünüze güç katalım.
Ama siz de arınıncaya, temizleninceye ve masumiyetinizi kanıtlayıncaya kadar Beşiktaş’la aranıza mesafe koyun. Beşiktaş’a yapılacak en büyük iyilik budur.
Diyoruz ki:
Tarihi bir fırsat elimizdedir.
Adını dürüstlüğü ile bizleri “şerefli ikinciliklerle” onurlandıran efsanevi başkanımızın diliyle adlandıralım. “Fitbol”da temizlik hareketini biz Beşiktaşlılar başlatalım. Formalarımıza, atkılarımıza bir siyah kurdela bağlayalım. Bilelim ki o kurdela sahibi olan bizler “Fitbol”da Temizlik Hareketi”nin erleriyiz.
Manifestomuzu birlikte yazalım.
Ey diğer renklere gönül verenler…
Bu yazıdaki bütün Beşiktaş sözcüklerinin yerine kendi takımınızı, siyah beyaz yerine kendi renklerinizi yazın…
Var mısınız?
Haber Kaynağı: Haber1903
eto'o bitmiş.
Emniyette heralde babasının hayrına dememiştir 19 maçta şike ve teşvik primi verildiği tespit edilip delillendirilmiştir diye.İllaki ellerinde görüntü,ses kaydı vs.şeyler vardır.Benim demek istediğim ligin ortasında çıkan kararlar her şeyi alt üst eder.Bir an önce aydınlatılmalı olaylar.
Hiç sanmıyorum.Bu kadar yaygaradan sonra kimse ceza almadan kurtulursa asıl skandal odur bence.Emniyette o kadar cahil değildir heralde.Sağlam kanıt olmadan " delil " denilmezdi.
Bizsenle anlasamayacagiz bosver...
Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.
TFF bu kararı alarak bence yanlış yaptı, diyelim 20. hafta ile 30.hafta arası bu belirlencek eğer Fenerbahçe yine şampiyonluğun en büyük adayı olarak devam ederse lige ne olacak yazık değil mi o kadar emeğe.?
Tutturulmuş iddianame de iddianame. Nedir bu iddianame? Delil ve sorgulardan oluşan Savcının hazırladığı iddia değil midir? TFF spor yasasına göre mahkemeden önce karar verme yetkisine sahiptir ve doğru olan da budur. Ayrıca delilleri isteme hakkına da sahiptir ama bu hakkını kullanmamaktadır. Futbolu belirsizlikten kurtarmak federasyonun görevidir ve onların elindedir ama onlar şu an bu işi ertelemektedır.
"Kulüpler olarak Türkiye Futbol Federasyonu’na ne öneri götürdünüz?" sorusuna ise Cavcav, "Biz kulüpler olarak TFF'ye dedik ki; kurumlar ayrı, kulüpler ayrı. Şahsi işler kulüpleri bağlamaz, soruşturmada adı geçen kulüplerin düşürülmesine şiddetle karşı durduk. Eğer küme düşürme olursa Türk futbolu uçuruma gider" şeklinde yanıt verdi.
Ajansspor
Hani bu böyle ise, bırakın iddaanameyi, tamamen ispat olursa dahi yinede bir halt olacağı yok. kendi yöneticimde dahil ülke futbolunu yöneten bu klüpler birliği zırvasının tamamından utanıyorum.
Serdar Adalı, Tayfur Havutçu, İbrahim Akın ve İskender Alın tutuklama talebiyle mahkemeye sevkedildi / Ntv Spor
İbrahim Akın ve İskender Alın savcılıkta suçlamaları kabul etmişler.
daha 19 yaşında, düşlerinde özgür dünya...
ben şunu anlamıyorum.Aziz Yıldırım ve Fenerbahçeliler söz konusuyken sert, agresif davranan, konuşan vs vs bir çok şey yapan polis ve basın konu trabzonspor olduğunda bunu neden yapmıyor.Yani yapsın demiyorum sadece ben şunu anlamıyorum;
Aziz Yıldırım'ın nerdeyse kaç dakikada bir tuvalete girdiğini bile öğrenirken, bugün gazetelerin manşetinde Özgener ve Şener serbest yazıyor.Mahmut Özgener serbesttir doğru ama Sadri başkan serbest bırakılmadı ki, belli bir kefalet karşılığında tutuksuz yargılanıyor.
Gazeteciler bunu bile doğru yazmıyorlar.Burda bir karalama kampanyası olduğunu düşünmek fenerbahçelilerin hakkı.Dava için bu yorumu yapmıyorum sadece medyanın tutumu bu yönde bana kalırsa.Dava gizli yürütülüyor delilleri şüpheleri bilemem ama basın çok yanlı davranıyor.
-----------------------------------------------------------------------
gs'nin açıklamalarına gelince bu açıklama normal karşılanabilirdi şahsım adına ama tutmayan parçalar var.Yani resmi bir belge var ortada, gs kulübü temsilcisinin kulüpler birliği toplantısında attığı destek imzası.Bunu inkar edemez kimse.Bunun üstüne 1 gün içinde farklı konuşamaz.Bu amatörlüktür.
Onun dışında lig ertelensin talebi de süre yüzünden gerçekleştirilemez.Yani "iddianame hazırlanacak ve o iddianameye bakarak disiplin soruşturması başlayacak" federasyon bunu söyledi.Kısacası lig 10 gün 15 gün ertelenebilir ama bu bahsedilen disiplin soruşturması iddianame hazırlandıktan sonra aylarca sürecektir.Burda lig ertelensin demek neredeyse 1 sezon maç yapılmasın demek oluyor.
Son olarak değerli basınımız alenen yalan haber yapıyor ya da araştırma gereği duymuyor.Türkiye'nin uluslararası turnuvalardan men edilmesi ya da ultimatom gibi birşey yok ortada.Yanlış haber yapıyor medya ısrarla.Adamlar diyorki şu an için dava sonuçlanmadığı için suçsuzlar.Dava sonuçlanana kadar bir sorun yok ama dava sonuçlandığında eğer ki suçlularsa cezalarını eksiksiz olarak kesin.Dava sonuçlandığında siz gerekeni yapın diye bekleriz yapmazsanız size de ceza veririz diyorlar.Bu kadar basit bir konuyu manipüle edip duruyor medya günlerdir.
"İngiltere'de 2 büyük takım vardır. 1-Liverpool, 2-Liverpool Genç Takımı" Bill Shankly