Büyük Şike Soruşturması

[MamadouPRO]

Herkese gecmis olsun.

Bence en doğru yorum bu olmuş. Tabi benim anladığım gibiyse. Bu kararlarla iki takımın dibe batması, geriye doğru gitmesi bu duruma sevinenlerin tuttuğu takımları da etkiler. Bu kararlar Türkiye'de futboldaki rekabet ortamına darbe vurur. Ben artık ciddi ciddi Türk futbolunu geriye doğru götürdüklerini, bitirmeye çalıştıklarını düşünüyorum. Bunu planlı bir şekilde sürdürdüklerine inanmaya başladım.

Şu an çok sinirliyim.. Ama bunu kulüplerin başına örenler elbet bir gün hesap vermek zorunda kalacak inşallah.. Savcıların saçma sapan soruşturmaları yüzünden durum bu hale geldi. Ayrıca Fenerbahçe taraftarı Aziz Yıldırım'a ne türlü küfür etse hak. O adam kendini bu işten sıyırmak için kesinlikle Fenerbahçe'yi bu yolda feda etti. Aziz Yıldırım'ın yatacak yeri yok. Ali Koç zamanında resti çekmişti ama anlayana.

[perpetua]

Bence en doğru yorum bu olmuş. Tabi benim anladığım gibiyse. Bu kararlarla iki takımın dibe batması, geriye doğru gitmesi bu duruma sevinenlerin tuttuğu takımları da etkiler. Bu kararlar Türkiye'de futboldaki rekabet ortamına darbe vurur. Ben artık ciddi ciddi Türk futbolunu geriye doğru götürdüklerini, bitirmeye çalıştıklarını düşünüyorum. Bunu planlı bir şekilde sürdürdüklerine inanmaya başladım.

Şu an çok sinirliyim.. Ama bunu kulüplerin başına örenler elbet bir gün hesap vermek zorunda kalacak inşallah.. Savcıların saçma sapan soruşturmaları yüzünden durum bu hale geldi. Ayrıca Fenerbahçe taraftarı Aziz Yıldırım'a ne türlü küfür etse hak. O adam kendini bu işten sıyırmak için kesinlikle Fenerbahçe'yi bu yolda feda etti. Aziz Yıldırım'ın yatacak yeri yok. Ali Koç zamanında resti çekmişti ama anlayana.

Bu mesele yuzunden bu baslik altinda zaman zaman birbirimizi kirdik, zaman zaman birbirimizin okumaktan hoslanmadigi seyleri yazdik. Bu yuzden gecmis olsun.

Bu olay ilk ciktiginda benim temeniim bu olaylar TFF acisindan cozumlenene kadar bir tane bile macin oynanmamasi idi. Maclar oynandi, Super Final sirasinda insanlar hayatini kaybetti. Taraftarlar cinnet gecirmis sekilde sahanin icine saldirip futbolcu dovmeye kalkti. Az daha bir benzin istasyonunu havaya ucuruyorlardi. Bununla bitmedi, olaylar yuzunden saha kapatma cezalari geldi. Kulupler bu nedenle gelir kaybetti.

Bu isin ustunun kapatilamayacagi, kapatilmasina biz iceride izin versek de UEFA'nin vermeyecegi cok belliydi benim icin. Hatta talimat degisikligi bile yaptilar bu isin ustunun kapatilmamasi icin. Bu yonde yorumlar yerine bir kac tane TV sovmeninin insanlarin yuzune baka baka yaptiklari manipulasyonu dinlendi.

Taraftarlar ve genel kurullar 4 Temmuz 2011'de bu ise karisanlari savunmak yerine, kellelerini o gun isteseydi bu isler buraya gelmezdi. Ama yapamadilar. Cunku kisiler, kurumlardan daha onemli hale gelmisti.

18 Temmuz 2011'de TFF tarafindan kararlar verilip, cezalar verilseydi bugun hem Fenerbahce hem de Besiktas su anki durumlarindan daha guclu halde olurlardi. Benim derdim o donemde Fenerbahce, Besiktas ve diger kuluplerin bu meseleden en kisa zamanda ve en az hasarla cikmasiydi. Hasarsiz cikartilmak istendi ve yuze, goze bulastirildi. Daha cok hasar oldu.

Bu nedenlerden dolayi gecmis olsun. Herkese, her farkli gorus sahibine.

Artik, futbolcularin dedigi gibi, "onumuze bakacagiz".

Ben artik gelecege daha fazla umutla bakiyorum cunku bu cezalarin en buyuk getirisi kuluplere yarar saglayabilecek veya zarar getirebilecek kisilerin (ve genel olarak liderlerin), artik sadece alkislanacak kisiler degil, elestirilecek kisiler olmasi gerektigi ogrenilmis olmasidir.

En agir elestiri iceriden gelmelidir.
Cunku disaridakiler seni, kotu yolda oldugunda, elestirmez.
Birakir ki battikca batsin.
Iceride elestireni eger aforoz edersen, kotu yolda gittiginde seni uyaracak kimse kalmaz.
Kotu yolda gittiginde seni uyaracak kimse kalmazsa . . .

[Cengo]

Bu mesele yuzunden bu baslik altinda zaman zaman birbirimizi kirdik, zaman zaman birbirimizin okumaktan hoslanmadigi seyleri yazdik. Bu yuzden gecmis olsun.

Bu olay ilk ciktiginda benim temeniim bu olaylar TFF acisindan cozumlenene kadar bir tane bile macin oynanmamasi idi. Maclar oynandi, Super Final sirasinda insanlar hayatini kaybetti. Taraftarlar cinnet gecirmis sekilde sahanin icine saldirip futbolcu dovmeye kalkti. Az daha bir benzin istasyonunu havaya ucuruyorlardi. Bununla bitmedi, olaylar yuzunden saha kapatma cezalari geldi. Kulupler bu nedenle gelir kaybetti.

Bu isin ustunun kapatilamayacagi, kapatilmasina biz iceride izin versek de UEFA'nin vermeyecegi cok belliydi benim icin. Hatta talimat degisikligi bile yaptilar bu isin ustunun kapatilmamasi icin. Bu yonde yorumlar yerine bir kac tane TV sovmeninin insanlarin yuzune baka baka yaptiklari manipulasyonu dinlendi.

Taraftarlar ve genel kurullar 4 Temmuz 2011'de bu ise karisanlari savunmak yerine, kellelerini o gun isteseydi bu isler buraya gelmezdi. Ama yapamadilar. Cunku kisiler, kurumlardan daha onemli hale gelmisti.

18 Temmuz 2011'de TFF tarafindan kararlar verilip, cezalar verilseydi bugun hem Fenerbahce hem de Besiktas su anki durumlarindan daha guclu halde olurlardi. Benim derdim o donemde Fenerbahce, Besiktas ve diger kuluplerin bu meseleden en kisa zamanda ve en az hasarla cikmasiydi. Hasarsiz cikartilmak istendi ve yuze, goze bulastirildi. Daha cok hasar oldu.

Bu nedenlerden dolayi gecmis olsun. Herkese, her farkli gorus sahibine.

Artik, futbolcularin dedigi gibi, "onumuze bakacagiz".

Ben artik gelecege daha fazla umutla bakiyorum cunku bu cezalarin en buyuk getirisi kuluplere yarar saglayabilecek veya zarar getirebilecek kisilerin (ve genel olarak liderlerin), artik sadece alkislanacak kisiler degil, elestirilecek kisiler olmasi gerektigi ogrenilmis olmasidir.

En agir elestiri iceriden gelmelidir.
Cunku disaridakiler seni, kotu yolda oldugunda, elestirmez.
Birakir ki battikca batsin.
Iceride elestireni eger aforoz edersen, kotu yolda gittiginde seni uyaracak kimse kalmaz.
Kotu yolda gittiginde seni uyaracak kimse kalmazsa . . .

Tarafsız baktığın için gördüğün açıya göre haklı olabilirsin Ömer Abi.

Lakin kabul etmiyorum bunu. Fenerbahçe, işlemediği bir suçun cezasını olayların üstü kapansın diye hiç bir koşulda kabul edemez.

Gerekirse hukuksuz şekilde bize ceza verilmiş olarak amatöre de düşeriz ama her zaman suçsuzluğumuzu savunuruz.

Kişisel meseler hakkındaki telefon görüşmelerini futbola yansıttılar. Futbol ile alakası olduğuna dair hiç bir kanıt yok. Başka bir adi suç varsa kişisel yargılarsın isimleri. Bunu da araştırmak ve gerçek ise delillendirmek polisin asli görevi. Kanıt sayılamayacak basit telefon görüşmelerindeki ifadeleri şuna ait olmalı yorumu ile yargılayamazsın. Hukuk = kanıt demektir. Yorum ile ceza vermek ancak 3. dünya ülkelerindeki tiranlar tarafından yapılabilir. Demokrasilerde hiçkimse suçu deliller ile kesin olarak kanıtlanana kadar suçlu olarak yargılanamaz.

Hiçkimse lobi yapmadı. Eğer siyaset ülkesini korusaydı, TFF gerçekten işini yapabilen kişilerde oluşsaydı hiçkimse ceza almamış olurdu. Romanya kadar bile olamadık. Sadri Şener, Sani Şener'e şike teklifini anlatıp konuşurken yargılanmadı. Suçu kanıtlanmayan Fenerbahçe günah keçisi ilan edildi. Amaç Fenerbahçe yönetimini devirmek, futbolu temizlemek değil. Üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek. Savcı Mehmet Berk, "Yasa çıkmasaydı, Aziz Yıldırım'ın ifadesini alıp bırakacaktık. Ben Balyoz'da da çalıştım. Şike davasını açtığımız zaman bunun da Balyoz gibi 3-4 ay konuşulup biteceğini sandık. Ama yanılmışız. Bunun böyle bir noktaya geleceğini hiç tahmin etmedik" diyebiliyorsa aslında amacın ne olduğu belli.

Aziz Yıldırım'ın yönetim hatalarını Fenerbahçe camiası yargılar zaten. Kötü yönetiminden dolayı göndermek için Fenerbahçe'yi küçültecek bir yola gidilirse bunu yapanlar asla bir daha Fenerbahçe kurullarında söz sahibi olamazlar.

Michel Platini'nin sözde ders vermek için Steaua Bükreş'i değil, Fenerbahçe'yi ve Beşiktaş'ı kullanması sözün bittiği yer, acizlik. Dokunabildiğin yere ceza kesmenin kabul edilir bir yanı olamaz.

Bugün Fenerbahçe'nin yanında olmayanlar yarın aynı şey başlarına gelirse üzülmesinler. Hukuk kurallarından şüphe edilen bir ortamda birilerinin safında olmayanlar için her ihtimal yaşanabilir kılınır.

[perpetua]

Tarafsız baktığın için gördüğün açıya göre haklı olabilirsin Ömer Abi.

Lakin kabul etmiyorum bunu. Fenerbahçe, işlemediği bir suçun cezasını olayların üstü kapansın diye hiç bir koşulda kabul edemez.

Gerekirse hukuksuz şekilde bize ceza verilmiş olarak amatöre de düşeriz ama her zaman suçsuzluğumuzu savunuruz.

Kişisel meseler hakkındaki telefon görüşmelerini futbola yansıttılar. Futbol ile alakası olduğuna dair hiç bir kanıt yok. Başka bir adi suç varsa kişisel yargılarsın isimleri. Kanıt sayılamayacak basit telefon görüşmelerindeki ifadeleri şuna ait olmalı yorumu ile yargılayamazsın. Hukuk = kanıt demektir. Yorum ile ceza vermek ancak 3. dünya ülkelerindeki tiranlar tarafından yapılabilir. Demokrasilerde hiçkimse suçu deliller ile kesin olarak kanıtlanana kadar suçlu olarak yargılanamaz.

Hiçkimse lobi yapmadı. Eğer siyaset ülkesini korusaydı, TFF gerçekten işini yapabilen kişilerde oluşsaydı hiçkimse ceza almamış olurdu. Romanya kadar bile olamadık. Sadri Şener, Sani Şener'e şike teklifini anlatıp konuşurken yargılanmadı. Suçu kanıtlanmayan Fenerbahçe günah keçisi ilan edildi. Amaç Fenerbahçe yönetimini devirmek, futbolu temizlemek değil. Üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek. Savcı Mehmet Berk, "Yasa çıkmasaydı, Aziz Yıldırım'ın ifadesini alıp bırakacaktık. Ben Balyoz'da da çalıştım. Şike davasını açtığımız zaman bunun da Balyoz gibi 3-4 ay konuşulup biteceğini sandık. Ama yanılmışız. Bunun böyle bir noktaya geleceğini hiç tahmin etmedik" diyebiliyorsa aslında amacın ne olduğu belli.

Aziz Yıldırım'ın yönetim hatalarını Fenerbahçe camiası yargılar zaten. Kötü yönetiminden dolayı göndermek için Fenerbahçe'yi küçültecek bir yola gidilirse bunu yapanlar asla bir daha Fenerbahçe kurullarında söz sahibi olamazlar.

Michel Platini'nin sözde ders vermek için Steaua Bükreş'i değil, Fenerbahçe'yi ve Beşiktaş'ı kullanması söz bittiği yer, acizlik. Dokunabildiğin yere ceza kesmenin kabul edilir bir yanı olamaz.

Bugün Fenerbahçe'nin yanında olmayanlar yarın aynı şey başlarına gelirse üzülmesinler. Hukuk kurallarından şüphe edilen bir ortamda birilerinin safında olmayanlar için her ihtimal yaşanabilir kılınır.

Valla usenmedim o tapelerin cogunu okudum, iddianame ciktiginda. Ben bir kanaate varmak durumunda olsam verecegim karar UEFA'nin vardigi sonuctan farkli olmazdi. Ozellikle bu tapelerin kendilerine ait oldugunu inkar etmedikleri icin. En azindan disiplin sorusturmasi icin.

Bu nedenle lobi yapma, siyasetin ulkesini korumasi, TFF'nin isini yapabilen kisilerden olusmasi ve kimsenin ceza almamasi temennilerine katilamiyorum.

Bu surec boyunca Fenerbahce'nin yaninda olmayanlar bence Fenerbahcelilerdi. Aziz Yildirim'in yaninda olmayi tercih ettiler. Aziz Yildirim da bu destegi gorup Fenerbahce'yi arkasina alarak alacagi cezalari asgari seviyeye indirmeye calisti.

Bu eger savundugun gibi bir komplo ise, zaten bunu kanitlanma ihtimalin yok. Yani yapabilecegin tek sey bu konusmalarin sanildigi gibi sike/tesvik konusmasi degil, baska konularla ilgili oldugunu tatmin edici bir sekilde anlatman gerekirdi. Aziz Yildirim bunu yapamadi. Bunu yapamamakla beraber, bu isin bir komplo oldugunu, kanitlayamamasina ragmen, surekli ifade etti. Yani kendisini savunmak yerine, karsi saldiriya gecti. Bu tutumu da hem suclu hem guclu imaji verdi.