Maç 0-0 da bitseydi Londra'da turu geçmek için gene 1-0 (veya herhangi bir skorla) kazanmamız gerekecekti. Bu açıdan 1-1 ile 0-0 arasında pek bir fark yok. Tek farkı 0-0'ın onlara yarıyor olması. Bizim kolay gol yememiz kadar Chelsea'nin de zor gol atma problemi olduğunu düşünürsek orada 1-0 kazanmamız çokta uzak bir ihtimal değil bence.
Mancini daha önceki maçlarda da zaman zaman oyuna yanlış tercihlerle (oyuncu veya dizilim) başlayıp hatasından erken dönmüştü. Veya kafasında bazı düşünceler oluyor ama maçta bunlar sahaya istediği gibi yansımayınca müdahale ediyor diye de düşünebiliriz. Bu kısmı beni çok ilgilendirmiyor.
Benim için asıl önemli olan, maç içerisinde hep doğru zamanlarda doğru değişiklikleri yapması. Bugüne kadar sadece bu maçtaki Drogba-Umut değişikliğini yadırgadım onun dışında takımın başında çıktığı yaklaşık 30 maçta yaptığı tüm oyuncu değişikliklerini çok beğendim. İnatçı olmaması çok hoşuma gidiyor. Bazı teknik adamlarda vardır ya o inat, illa kafasındaki oyun sistemini oturtmaya çalışır işler kötü gitse de vazgeçmez bir türlü... Mancini'de bu inat yok işte. Bir sistem düşünüyor, maçta baktı olmuyor mu, hemen değiştiriyor vakit kaybetmeden.
Bu maçta Mourinho'nun oyunu geride kabul edeceğini düşündüğünden Hajrovic'i 11'de başlattı bence. Kapanan o güçlü savunmayı açmak için uzaktan şutları etkili sürpriz bir oyuncuyu kullanmak istedi tahminimce. Savunma Drogba ile boğuşurken soldan Sneijder, sağdan Hajroviç içe katedip çekecekleri şutlarla tehlike yaratırlar diye düşündü bence. Ama ikisi de etkisiz kaldı maalesef.
Ancak Hajrovic-Yekta değişikliği Hajroviç kötü oynadığından değil, Chelsea etkili geldiğinden dolayı gerçekleşti bence. Çünkü Yekta (bazı bölümlerde Melo) savunmaya çok yakın oynadı. Bu sayede hem içe kateden kanat oyuncularına önlem almış oldu hem de stoperlerin iki yana daha rahat açılarak kanattan gelenlere hamle yapmalarına imkan sağladı. Ayrıca Willian'ın etkinliğini de azalttı. Tamamen taktiksel bir değişiklikti yani.


