-
Oyunda temel olarak bir öngörü eksikliği var, saha dışı olaylar oyuncu kariyerine büyük oranda yön veriyor. Önümüzde bir Batuhan ve Sercan örneği var. Bu gibi durumlar için oyuncuların tıpkı ca/pa değerleri gibi patlayıcılık veya duraklama değerleri olmalı. Mesela fm bakışıaçısıyla düşünüldüğünde Sercan'ın o yaşta, Bursa'nın şampiyon olduğu ve akabindeki performansına göre şimdi topClas oyuncu olması gerekirdi. Keza Batuhan'ın da. Tam tersi durum için bakılırsa Caner'in Manisa'daki çıkışından sonra CSKA ve Galatasaray'daki kötü performansına bakıp hep yerinde sayan bir oyuncu olması beklenirdi. Ama kariyerindeki çıkışı son iki senede yakaladı, fm de böyle birşeyin olması mümkün değil. Bu konuda araştırmacıları eleştiremem. Oyunun temel sorunu.
Araştırmacıları eleştireceğim noktalar şunlar.
Profillerini görmememe rağmen araştırmacıların Emre Çolak'ta, Engin Bekdemir'de, Sezer Özmen'de bu kadar ısrarcı olmalarını anlamsız buluyorum. Bunların yerine; Kerim Frei, Ahmet çalık, Şevki çınar, Emre kulınç ve hele hele Oğulcan çağlayan gibi "ben geliyorum" diyen oyuncuları daha yakından incelemesi lazım diye düşünüyorum.
Oyunun en saçma bulduğum yönlerinden biri de maalesef yine araştırmacı kaynaklı. Süper Lig ve PTT ligi dışında sanki Allah'ın emriymiş gibi, belli oyuncu özelelliklerine kota konuyor. Mesela hız ve hızlanma konusunda Süper ligde birçok oyuncuya nal toplatacak tff 2.lig ve 3. lig oyuncularının hızı maximum 12. Onun yarı hızında bile olmayan süper lig oyuncusunun hızı 14-15. Bu durum sadece bize özgü. İngiltere de 2. ve 3. ligde, Premier ligde oynayabilecek oyunculara rastlanabilirken, bizde profillerinin hizaya getirilmesi için tek koşul, süper lig takımına transfer olmak. Örnek verecek olursak ilk aklıma gelenler, Birol Parlak ve Gökhan Karadeniz.
Özetle, maalesef Türk araştırmacılar son 4 seride uykudalar.
Mesaj Yetkileri
- You may not post new threads
- You may not post replies
- You may not post attachments
- You may not edit your posts
-
Forum Rules