Yabancı kısıtlaması uygulaması saçmalıktır.Acilen kaldırılmalı...
Kalkarsa Milli Takım biter.
Hayır İngiltere milli takımı neden bitmedi derseniz, bende size İspanya ve İtalya milli takımlarının yıllarca neler çektiğini söylerim cevap olarak.
Yabanci sınırlaması kaldırılıp ingilteredeki calisma iznine benzer bir uygulama getirilebilir...Ama Anadolu Kulüpleri açisindan bakilinca, bu uygulama pek işlevsel gözükmüyor sanirim...Yeterli bütcelere sahip olmayan kulüplerimizin kaliteli yabanci futbolcu almasi da zor olur...
6+2 önerisi var bir de...Bu bana kalirsa ligimize gelecek yabanci futbolcu kalitesini düşürür...Ve pratikte de pek uygun olmaz...Oynamak isteyen futbolcunun hakkini elinden almak gibi bir şey olur bu...Bence yabanci oyuncu aliniyorsa oynatilmalidir...Zaten yüksek meblağlarla getiriliyorlar, oynamiyacaklarsa alinmasinlar daha iyi olur...
Yaw hep ezbere konuşuoz ingilterede öle fransada böle... o zaman böle kural çıkarılsın yabancı serbest bırakılsın 10 yıllık bi süreçte deneme süresi olsun bakalım milli takımın performansı ne olacak
Bu şekilde Türk oyuncular biraz rekabetin dışında kalıyorlar..Yabancı oyuncuların çoğalmasıyla yeni bir rekabet ortamı oluşur.. Zaten ŞL'de olsun diğer turnuvalarda olsun alt yapıdan ve ülkesinde yetişmiş oyuncular olması gerektiği kuralı mevcut.. Benzer bir kuralda Süper Lig de getirilir olur biter..
Bu şekilde yerli oyuncular altın değerinde oluyor.. Bi Gökhan Ünal'ı almak için neredeyse bir Ronaldo parasını gözden çıkarıyorlar..
Hayır birde Milli takım biter deniliyor sanki milli takım her organizasyona eksiksiz katılıyor.Ben milli takımımızı 2 organizasyonda gördüm euro 2000 ve ve 2002 dünya kupası ee başka ondan önce euro 96 ve 1954'te dünya kupası.sanki milli takımımız brezilya,almanya,italya gibi her turnuvaya katılıyor katılsada başarılı ne kadar oluyor bir tek 3.lük onun ardından gelen çöküş
Bence türk futbolunun gelişimi açısından 6 yabancı sayısını aşmamalı. Ama yurt dışında oynanacak maçlar düşünelerek 6+2 ya da 3 gibi bir açılım getirebilir. Yani kadroda 9-10 yabancı oyuncu bulundurabilir ama bunların içinde 6'sı oynayabilir, yurt dışında ise istediği kadar kullanabilirler.
Milli takım zaten bitmiş bittiği kadar, bundan daha kötüsü ne olabilir ki?
Euro 2004, katılamadık...
World Cup 2006, katılamadık...
Son 2 önemli turnuvaya katılamadık, daha ne kadar kötü olabilir ki milli takımımız, turnuvalara dahi katılamıyoruz, bundan kötüsü yine aynı olur, turnuvalara yine katılamayız![]()
Önceden bende biraz karşıydım ama biraz daha düşününce asLında kaLkması birazda mantıkLı geLiyor.MiLLi takımLar bazında zaten başarı eLde edemiyoruz en azında kLüpLer bazında beLki avrupada biraz başarıLı oLabiLiriz.
ÖLürken BiLe Yanımda oL sevgiLim...
Simdi biraz dogrusal mantik kullanacagim ve pek de gecerli degil ama bu bile yukarida yazdiginin ne kadar yanlis oldugunu gostermeye yetecektir.
Turkiye'de 6+2 yabanci kurali 2000/01 sezonu ile beraber basladi. Yani bu tarihten sonra takimlarin ilk 11'inde 6 adet yabanci oynamaya basladi. Bu kulain getirildigi tarihte, takimlar zaten 3 yabanci ile oynamaya alismis ve kadrolarinda iceride yetisen oyunculari veya Almanya alt yapili oyunculari barindiriyordu. Yani milli takimimizin iskeleti 3 yabanci kuralinin oldugu donemde futbolu gelismis ve takimlarimizda sans bulmus oyunculardan kurulu idi.
Yani Dunya kupasina en son 2002'de ve Avrupa Sampiyonasina en son 2000 yilinda katildigimizda, kadronun hemen hemen tamami 3 yabanci oyuncu kuralinin mevcut oldugu donemde futbolu gelismis ve takimlarimizda oynayan oyunculardan kurulu idi.
Ardindan bir de takimimizi yenilestirme amacli olarak 2003 yilinda konfederasyon kupasini oynadik. Bu kupada kadromuzda:
Rustu (Halen Super Lig'de)
Fatih Sonkaya (Besiktas'da oynayamadi, sonra Porto'ya gitti ve orada da oynayamadi)
Bulent Korkmaz (Futbolu birakti)
Fatih Akyel (Ankaragucu takimina transfer oldu, gectigimiz sezonu yedek gecirdi)
Alpay Ozalan (Almanya ikinci liginde oynuyor)
Ergun Penbe (Galatasaray'da artik forma giyemedigi icin serbest birakildi)
Serkan Balci (Fenerbahce'de forma giyemedigi icin Trabzonspor'a gitti)
Volkan Arslan (Galatasaray'da forma giyemedigi icin Ankaraspor'a gitti, 1 sezon oynadiktan sonra serbest birakildi)
Tuncay Sanli (Middlesborough'da oynayacak)
Yildiray Basturk (Almanya birinci liginin tepesine oynayan Stuttgart takiminda)
Nihat Kahveci (Villarreal'da oynuyor, surekli sakat)
Omer Catkic (Bursaspor'dan, Gaziantep'e yeni transfer oldu.)
Ahmet Yildirim (Gectigimiz sezonu Etimesgut Sekerspor'da gecirdi)
Deniz Baris (Zaman zaman yedek, zaman zaman ilk 11 olarak Fenerbahce'de oynuyor)
Ibrahim Uzulmez (Besiktas'da oynuyor)
Okan Yilmaz (2. Lig'de oynuyor)
Servet Cetin (Bir sure oynamadiktan sonra Fenerbahce'den Sivas'a gitti, sonra Galatasaray'a transfer oldu)
Huseyin Kartal (2. Lig'de oynuyor)
Necati Ates (Galatasaray'da formsuz bir donem geciriyor)
Selcuk Sahin (Bir kac senedir Fenerbahce'de sakatlik ve yedeklikler yasadi)
Ibrahim Toraman (Besiktas'da oynuyor)
Gokdeniz Karadeniz (Trabzonspor'da oynuyor)
Murat Sahin (Besiktas'in yedek kalecisi)
Yani 2003 yilinda oynayan bu kadrodan 7 oyuncu halen Milli takimda (Nihat'i da sayarsak 8). Genclestirme operasyonu olarak nitelendirilen bu kadrodaki 23 oyuncudan sadece 8 tanesinin 4 sene icinde milli takimda halen oynayabiliyor olmasi vahim bir durum. Bununla beraber olarak da yabanci kurali 6+2 oldugundan beri yetisen oyuncularla, herhangi onemli bir turnuva'ya katilmisligimiz yok.
Turkiye'den Almanya kadar veya Italya kadar kaliteli futbolcu ciksa, hic dusunmeden yabanci transferi serbest olsun derim. Cunku egitilen Turk oyunculari icin cok yarari olur. Ama adam gibi futbolcu etigilmiyor ki Turkiye'de. Futbolcu egitilmedigi icin ve yeterince kaliteli oyuncu bulunmadigi icin yabanci transferi serbest birakilsin isteniyor.
O yuzden kimse bosu bosuna Italya, Ispanya, Fransa, Almayna vs. ornekleri vermesin. Bu ulkelerin hepsinde yetenekli insanlar egitiliyor, yetistiriliyor ve futbolcu yapiliyor. Bizde ise yetenegi olan, gittigi yere kadar gidiyor. Yetenek her ulkede var. Ama futbola yetenegi olan insan ile futbolcuyu ayiracak sey egitim. Bizde egitim yapmaya usenenler yabanci serbest olsun dusuncesini ortaya atiyor. 70 milyonluk nufustan bir Hollanda kadar futbolcu cikartamiyorsak, yabanci limitinin kalkmasi dikis atilmasi gereken yaraya bant yapistirmaktan baska bir ise yaramaz.
Şuan FB tvde yabancı sınırlanmasıyla ilgili çok özel program var.
Herşeyi açıklıyor..
Abi çok güzel anlatıyorsun kendini,anlatmak istediklerini..Anlatma tarzına gerçekten hayranım tebrik ederim.
Konuya gelirsek;
Egemen'in dediği sadece bir kaç örnek ve bende pek katılmıyorum.Benin diyeceğim daha farklı şeyler var.Bakın kimse (Aziz Yıldırım dahil//onun ismini kullandım çünkü en çok savunan o) ben istediğim kadar yabancı alayım demiyor.Ama çoğumuz bunun farkında değiliz.Çünkü okumuyoruz,dinlemiyoruz.
Aziz Yıldırım diyor ki:
Ben diyor Türkiye'den X oyuncuyu transfer etmek istiyorum arkadaş.Sözleşmesi sürüyor.Oyuncu iyi,gelecek vaat ediyor,onun ayarında adam bulmak zor.Haydi alalım diyor.Klubüne gidiyoruz 5milyon € bonservis bedeli istiyor.Bakın diyor herşey burada başlıyor.Carlos 4 milyon alıyor yıllık!
İşte bu kadar yüksek fiyat olunca ne yapıyoruz bizler yani klüpler mecburen dışarıya bakmak zorunda kalıyoruz.Zaten kısıtlama var bu konuda.Ben istemez miyim Türk oynamasını?Peki ne olacak yabancı gelince?Bu abez rakamlar aşağıya inecek,Türk futbolu kazanacak.
Sadece bu yönden değil,aynanın diğer tarafınıda çevirelim diyor.Ordan bakarsak biz onların adamlarına izin verirsek aynı şekilde onlarda bizimkileri alacak diyor.Bugün gerçekten örnekleri çok fazla,potansiyel olupta takip edilen ancak bir türlü Avrupa'ya gidemeyen(son örnek İlhan Parlak//Valencia).
Bizim oyuncularımız oraya gittikçe milli takım kazanacak,ülke futbolu kazanacak.
Hepsini geçtik bize lisans hakkı versinler.Yani diyor ki bu adam:
Türkiye Futbol Federasyonu ligimizdeki 18 klübe sadece 6 yabancı için lisans hakkı veriyor.Bu ne demektir?yani sen sadece 6 oyuncu için alabiliyorsun.
İşte demek istediği bize lisans izni verilsin biz yine sahaya 6 tane yabancı ile çıkalım.Bizim yıllardır takip ettiğimiz onlarca oyuncu var.Ama tutupta kontenjan varken 17 yaşındaki yabancıyı getirirsek biz nasıl çıkarız taraftarın karşısına diyor.
Ama bunları kimse anlamıyor.Tutturmuşlar Aziz Yıldırım şöyle böyle..Beni bırakın dediklerimi dinleyin!Milan ilk maçı 1-0 gol Kaka.1-1 oluyor durum Kaka çıkıyor 7 kişiyi geçip 2-1 yapıyor.Maçı öyle yada böyle kaybediyoruz neyse İstanbul'a geliyoruz yine Milan maçı.Maç 0-0 Kaka sakatlanıyor herkeste bir rahatlama var sanki ama o da ne ?? Yerine giren adam Rui Costa!
İkiside yabancı.İşte bize sadece lisans hakkı verseler biz de genç yetenekleri alıp bünyemizde geliştiririz.Ama bunu bile yapmayacak kadar acizler.
Okuyanlara teşekkür ederim.Çoğu Aziz Yıldırım'ın kendi ağzından çıkan laflardır.Geçen sene istifa ettiğinde Telegol'de çıkan röportajıdır.
Mili takım ile yabancı sınırı arasında k bağı anlayamadım?
Milli takım 2002 Dünya üçüncüsü olduğunda ülkemizde sekizden fazla yabancı alınabiliyordu.
Sonra bu sayı azaltıldı. Ülkemiz o tarihten beri hiçbir organizasyonda bile yok. Eğer yabancı sayısı artarsa rekabet artar. Kaliteli yerli oyuncular zaten takımda yerlerini bulur. Bulanlar arasından milli takıma gelecekler seçilir. Milli takımda iyi oyuncular oynar. Milli takıma bu yönden katkı sağlar. Ama hiçbir zaman dezavantaj sağlayacağını sanmıyorum.
Şimdi Fenerbahçe sağlam kadro kurmak istiyor, elinde mevcut 6 yabancı var, ne yapacak, geriye kalan 5'ini yerlilerle dolduracak. Şimdi bakıyoruz, 2. bir santrafor aranıyor da, Fenerbahçe Avrupa'da başarı için kimi alabilir ki yerli?
Gökhan Ünal, Ümit Karan, Halil Altıntop ve Fatih Tekke, aklıma gelen ilk isimler bunlar, Fenerbahçe hepsi için girişimler yaptı ama kulüpleri bırakmadı.
Sağ kanat için oyuncu aranıyor, yerlilere teklif götürülüyor, mesela Mehmet Topuz ama kulübü bırakmıyor, Hamit desen zaten yeni transfer oldu.
Yani bir yere kadar yerli de...
Şimdi Beşiktaş'a bakıyoruz, stoper eksiği var, eğer kontenjanı olmasa stopere yabancı almak zorunda, çünkü en iyi yerli stoperler zaten elinde... BJK'nin santrafor ihtiyacı var deniliyor, santrafor alsa kimi alacak yerli, adam mı var başarıya götürecek yerli? Var da alınamıyor işte...
Avrupa kulüpleri 17-18 yaşındaki adamları alıp B takımına veya A takımına koyuyurlar, yetiştirip süper adam yapıyorlar ama bize öyle bir olanak tanınmıyor. Fenerbahçe belki 4-5 tane 19 yaş altında potansiyeli olan oyuncu alacak ama kontenjan buna izin vermiyor.
Herşeyden bir sonuç cıkıyor ama en dogru yol yabancı sınırının kalkması 6+2 veya daha farklı bir fikir ama en dogru yol kalkmasıdır !
Istedigin zaman oyuncuyu kadrona katmaya kalkarsan, oyuncunun takiminin fahis ucretler istemesi kadar normal bir sey olamaz. Bakin bugun Ilhan gibi 20 yasinda gencecik yetenekli bir cocuk 1 milyon Euro bonservis karsiliginda transfer olabiliyor. Neden transfer oluyor? Cunku kontrati seneye bitecek ve kulubu bedavaya gitmesini risk etmek yerine belki de normalde isteyecegi rakamdan cok daha dusuk bir rakami kabul ediyor. Kabul etmek zorunda kaliyor.
Turkiye futbolcu ithalatcisi olmak yerine futbolcu ihracatcisi konumua gelirse eger, kisa donemde yabanci limitinin kaldirilmasi ile varilacak sonuc uzun donemde mumkun olur. Hatta kisa donemde yabanci limitinin getirecegi dezavantajlarin hicbiri ile karsi karsiya kalmadan.İşte bu kadar yüksek fiyat olunca ne yapıyoruz bizler yani klüpler mecburen dışarıya bakmak zorunda kalıyoruz.Zaten kısıtlama var bu konuda.Ben istemez miyim Türk oynamasını?Peki ne olacak yabancı gelince?Bu abez rakamlar aşağıya inecek,Türk futbolu kazanacak.
Dusunun ki bir Kayserispor kulubu. Takimda Mehmet Topuz ve Gokhan Unal gibi kaliteli oyuncular var. Bu oyunculara yuksek fiyat bicilmesinin nedeni Kayserispor kulubunun bu oyuncularin yerini doldurmasa bile performans olarak yaklasacak oyuncu bulma ihtimali olmamasi. Tabii yabanci serbest olursa bu oyunculari daha ucuza satmaya razi olacaklar cunku yakin kalitede bir oyuncuyu yurt disindan getirebilecekler. Ancak o Turk futbolcunun degeri yine de cok dusmeyecektir cunku Turk futboluna bir yabancinin ayak uydurup kendisini gosterebilmesi mechul, Turk oyuncunun gittigi takima ayak uydurup katki saglamasi muhtemeldir. Ingiltere'de Ingiliz oyuncu fiyatlarinin halen yabancilardan daha yuksek olmasi da bunun bir ornegidir.
Bu ithimalin yerine dusunun ki Kayserispor alt yapisinda yetistirilmis veya baska bir takimin ozenle yetistirdigi Ali ve Veli isimli oyuncular Gokhan ve Mehmet'in arkasinda bekliyor. Bu oyuncularin varligini bilerek Kayserispor kulubu Gokhan ve Mehmet'in takimdan ayrilmasina daha sicak bakabilir ve hatta bonservis ucreti olarak daha dusuk rakamlar talep edebilir. Sonucta bu oyuncularin yerlerini doldurmak icin buyuk arayislar yapmak veya milyonlarca euro harcamak zorunda kalmazlar ve arkadan gelen yetenekli oyuncularin da onunu acmis olurlar.
Yani bu fiyat dusurme isini tabii ki yabanci limitini acarak hemen aninda basarabilirsin ancak bu Turk kuluplerini ozenle oyuncu yetistirmeye sevketmez. Tam tersine zaten gunu kurtarmayi dusunen kulup yoneticilerinin isini kolaylastirir.
Ornegin bir Denizlispor gozu gibi baktigi genc bir oyuncunun uzerinde durup onu iyi futbolcu yapmak ve o oyuncuya kaynak harcamak yerine, ligde tutunma sevdasindan o parayi hazir bir oyuncuya harcar.
OFTAS'in 2A'dan Super Lig'e nispeten genc bir kadro ile cikmayi basarmasi yetenekli oyunculari egitmenin ne kadar dogru oldugunun ornegidir. Umurlarinda bile degil Super Lig'de kalmak. Amac olarak kendilerine oyuncu yetistirmeyi secmisler. OFTAS gibi 20 tane kulup olsun Turkiye'de o fiyatlar zaten duser.
Futbolcularimiza son zamanlarda cok genc yaslarda Avrupa'dan teklifler geliyor. Ancak bu teklifler 22-23 yasina geldikten sonra yok oluyor. Cunku 16 yasinda, yas gurubuna gore kaliteli olan bir oyuncu, yeterince iyi egitilmedigi icin 22-23 yasina geldiginde siradan bir oyuncu olarak kaliveriyor, oyuncunun Avrupa hedefleri yokoluyor.Sadece bu yönden değil,aynanın diğer tarafınıda çevirelim diyor.Ordan bakarsak biz onların adamlarına izin verirsek aynı şekilde onlarda bizimkileri alacak diyor.Bugün gerçekten örnekleri çok fazla,potansiyel olupta takip edilen ancak bir türlü Avrupa'ya gidemeyen(son örnek İlhan Parlak//Valencia).
Bizim oyuncularımız oraya gittikçe milli takım kazanacak,ülke futbolu kazanacak.
Tabii egitim deyince sadece futbol egitimi ile bitmiyor hersey. Tepeden tirnaga her konuda egitim gormeleri lazim. Kultur sahibi olmalari, calisarak zekalarini da gelistirmeleri gerekli. Ama bak ki Hasan Sas gibi tekniksel acidan cok yetenekli bir adam zihinsel olarak zayif oldugu icin yuzune bakilmayacak hale geliyor. Bugun Tuncay Middlesborough'da ama hangi takim Tuncay'a 5-10 milyon Euro bonservis ucreti oderdi? Fenerbahce'de Tuncay'in arkasindan gelen ve kendisi kadar yetenekli bir oyuncu olsa, Fenerbahce gonul rahatligi ile 5-10 milyona varmayan rakamlara Tuncay'i satabilir, taraftarin buyuk capli tepkisini de ustune almazdi.
Bir cok kisi Ilhan Cavcav'a kiziyor. 3-5 kurusa aldigi oyunculari egitip 3 buyuklere yuksek fiyatlara sattigi icin. Bence tam tersi. En dogrusunu yapiyor cunku eger uretici degil sadece tuketici isen, kitlikta ayakta kalmak istiyorsan ureticinin senden istedigi fiyati odemek zorundasin. Yabanci limitini kaldirmak demek, Turkiye'de uretimi tamamen durduralim onun yerine yurt disindaki ureticileri besleyelim demek. Bunu demek yerine bence yurt ici uretimin yurt disinda talebi olmasini saglamak daha dogru olur. Calismalar da bu talebin varolmasini saglamak uzerinde yogunlasmali.
Yukarida bu soylenenlere biraz degindim. Yurt icindeki oyuncu yetistiremezsen, yurt disindan gelen adami nasil egiteceksin? Ustelik yurt disindan gelen 17 yasindaki adamin farkli bir kulture, farkli orf ve adetlere alismasi gerektigini goz onunde tutarsan. Tamam Aziz Yildirim guzel demis, yabanciyi egitelim diye. Ama ornegin bir Hollanda'da egitim gormek, bir Fransa'da bir Almanya'da egitim gormek ve hatta kulturel acidan Portekiz'de egitim gormek varken, hangi 18 yasindaki Brezilyali oyuncu Turkiye'ye gelir? Bu mantik, universite'ye yurt disinda gitmeyi dusunen bir ogrenciye, ABD'de universite okumak yerine Katar'da universite oku demek gibi bir seydir. (Katar universitelerini kucumsemiyorum ancak ABD universiteleri dunyanin en iyisi olarak kabul edilir)[b]
Hepsini geçtik bize lisans hakkı versinler.Yani diyor ki bu adam:
Türkiye Futbol Federasyonu ligimizdeki 18 klübe sadece 6 yabancı için lisans hakkı veriyor.Bu ne demektir?yani sen sadece 6 oyuncu için alabiliyorsun.
İşte demek istediği bize lisans izni verilsin biz yine sahaya 6 tane yabancı ile çıkalım.Bizim yıllardır takip ettiğimiz onlarca oyuncu var.Ama tutupta kontenjan varken 17 yaşındaki yabancıyı getirirsek biz nasıl çıkarız taraftarın karşısına diyor.
Ama bunları kimse anlamıyor.Tutturmuşlar Aziz Yıldırım şöyle böyle..Beni bırakın dediklerimi dinleyin!Milan ilk maçı 1-0 gol Kaka.1-1 oluyor durum Kaka çıkıyor 7 kişiyi geçip 2-1 yapıyor.Maçı öyle yada böyle kaybediyoruz neyse İstanbul'a geliyoruz yine Milan maçı.Maç 0-0 Kaka sakatlanıyor herkeste bir rahatlama var sanki ama o da ne ?? Yerine giren adam Rui Costa!
İkiside yabancı.İşte bize sadece lisans hakkı verseler biz de genç yetenekleri alıp bünyemizde geliştiririz.Ama bunu bile yapmayacak kadar acizler.
Okuyanlara teşekkür ederim.Çoğu Aziz Yıldırım'ın kendi ağzından çıkan laflardır.Geçen sene istifa ettiğinde Telegol'de çıkan röportajıdır.
Ayrica gelen adam kac ay tutunur acaba? Bunun yerine Turkiye'de yetenegi olanlari ortaya cikartip egitmek daha mantikli degil mi? Turk yetenekleri gelistirmede, egitmede bir gecmisimiz olsa, tabii bu yabancilar neden gelip Turkiye'nin o meshur futbol akademilerine egitim almak istemesin? Ancak ne bizde boyle bir kaynak var, ne de gozlemledigim kadari ile istek. (Gerci bu konuda Fatih Terim bazi atilimlar yapiyormus)
Biz yetistirirsek ve yurt disinda futbolcu ihrac etmeye baslarsak, zaten o zaman kapilari acalim gelsinler yabanci oyuncular hatta onlari da yetistirelim. Ama hem yetistirmeyeceksin, hem egitmeyeceksin hem de zaten az egitilenin fiyati dussun diye yabanci sinirini kaldiracaksin ve bunun sayesinde zaten sadece ligde kalmayi hedefleyen kulupler genc oyuncularini egitmek yerine hazir yabanciyi getirsin.
Magdem bu kadar pahali oyuncular, neden 14-16 yasinda Turkiye capinda bir analiz yapip bu oyunculari egitip yasi gelince kadronda yer vermiyorsun, takiminda oynatmiyorsun? O zaman ne Mehmet Topuz'a ne Gokhan Unal'a ne de herhangi baska bir oyuncuya muhtac kalirsin. Ama tabii bugun basarili olmak zorunda olan Aziz Yildirim bu riski neden goze alsin ki? O yuzden zaten en kolayi yabanci limitini kaldirmak. Ancak bazen kolayi degil, zoru yapmaya calisanlar dunyaya damga vururlar. Bir futbolcu sadece yabanci oldugu veya futbol devi ulkenin vatandasi oldugu icin iyi futbolcu olmuyor. Yetenegi oldugu ve duzgun egitildigi icin iyi futbolcu oluyor. Biz hep baskasinin egittigini kullanacaksak o zaman bari Turkiye'de universite, guzel sanatlar enstutusu falan da kurmayalim. Disaridan ithal edelim sirket yoneticisini, sanatcisini. Bununla beraber Turkiye'ye oz bir futbol stili de olmasin. Ebediyen 2. sinif bir futbol ulkesi olarak kalalim.
Amac bence dunyaya damga vuracak insanlar, futbolcular yetistirmek olmali. Dunyaya damga vuracak takimlar, bu yetistirdigimiz oyuncular sayesinde zaten kendiliginden ortaya cikar. Bunun en guzel ornegi bizim nufusumuzun 1/4'u bile olmayan ve dunya capinda futbolcular yetistiren ve takimlari Avrupa'da hep basarisi olan Hollanda'dir. Evet Hollanda'da yabanci limiti yoktur ama Hollanda takimina giden bir yabanci iyi bir egitim alacagini bilerek gider. Kaliteli ve ileriye gitmek isteyen genc yetenek Hollanda'yi secer, Turkiye'yi degil (ornegin Nuri Sahin).
Yukarida yazdigim gibi. 2002 Dunya kupasi kadrosuna bakarsan, bu oyuncularin hepsinin 3 yabanci limiti oldugu donemde parladigini gozlemlersin.
6+2 yabanci oldugundan beri, yani 2000 yilindan beri, o donemin umit milli oyuncularindan bir cogu Milli takima atlama yapmak yerine kuluplerinde yabancilarin arkasinda yedek kalmistir. Bu sayede bir jenerasyon kaybedilmistir.
Bunu basarabilmek icin kontenjan'a ihtiyac olduguna gercekten inaniyormusun? 70 milyon nufuslu Turkiye'den (ki bu nufusun 9 milyonu 0-14 yasinda erkek) cikartip kaliteli futbolcu egitmek neden bu kadar zahmetli bir is gibi geliyor?
Hollanda'da 0-14 yasindaki erkek sayisi 1.5 milyon.
Italya'da 4 milyon.
Almanya'da 6 milyon
Arjantin'de 5 milyon.
Portekiz'de 900 bin
Birlesik Kirallik'da 5 milyon
Isvec'de 750 bin
Fransa'da 6 milyon
Ispanya 3 milyon
Bizden daha yuksekte olan ve buyuk futbol ulkesi diyebilecegimiz sadece Brezilya var. Onlarin 0-14 yasindaki erkek nufusu da 24 milyon. Yani biz bu 9 milyonun icinden 1/10 nufusumuz Portekiz kadar iyi oyuncu cikartamiyorsak eger, bunda suc yabanci limiti olmasa gerek. Biz neden 10 tane Christiano Ronaldo uretemiyoruz?
Yabancı sınırlaması kalktığında Kaka'yı çıkarıp Rui Costa'yı sokacağınızı zannetmeyin arkadaşlar.
Zaten Fenerbahçe'de 9 yabancı var.Kaleci Türk,sahadaki 10 futbolcudan bir tanesi Türk.O da yabancı olsun,yedeklerde yabancı olsun.
Avrupada bile ilk onbirde 9 yabancı oynatan takım bulmak kolay değil.
Ankette niye kalksın işaretledim,çünkü yabancı oyunculara Türk pasaportu verip milli takımda oynatılmalarına karşıyım.
Emre'nin Galatasaray'da A takimina ciktigi yil 1996 senesi. 6+2 yabanci kurali geldiginde Emre Galatasaray takiminin ilk 11'inde yer edinmisti bile.
Serhat 2000 yilinda Turkiye'ye geldi, yani 6+2 kuralinin baslangici ile beraber. 5 yil boyunca bir sezonda ortalama 25 macta gorev aldi. Fenerbahce'deki surecinin buyuk bolumunde yedek kaldi ve en son Anelka'nin gelmesi ile takimdan ayrildi.
Tuncay bir istista cunku teknigi zayif olsa da takimi atesleyen oyuncu oldugu icin hic vazgecilmedi. Yerine daha kaliteli bir yabanci oyuncu alabilse Fenerbahce, Tuncay tutunabilirmidyi? Kendisini gosterip Avrupa'ya transfer olabilirmiydi?
1998 yilinda Avrupa Sampiyonasi elemeleri Umit Milli takimi (bu cocuklar Almanya'yi yenmisti o yil):
Emre Belozoglu, Metin Aktas, Serkan Dokme, Emrah Eren, Erkan Ozbey, Erhan Albayrak, Ismail Gulduren, Ahmet Dursun, Halit Koprulu, Gungor Ozturk, Berkant Goktan, Yasin Sulun, Nihat Kahveci, Serdar Meric, Alpaslan Tica, Muharrem Kasa, Selahattin Kinali, Ali Mehmet Gunes.
2000 yilinda Umit Milli Avrupa Sampiyonasi milli takimi:
Nihat Kahveci, Serhat Dokme, Erkan Ozbey, Erhan Albayrak, Suleyman Kucuk, Engin Oztonga, Ahmet Dursun, Bulent Akin, Gungor Ozturk, Ali Mehmet Gunes, Yildiray Basturk, Yasin Sulun, Metin Aktas, Ismail Gulduren, Okan Yilmaz, Orhan Ak, Halit Koprulu, Mehmet Nas, Niyazi Serhat Akin, Soner Uysal.
2002 yilinda Avrupa Sampiyonasi elemeleri Umit Milli takimi (bu cocuklar Portekiz'i yenmisti o yil):
Selcuk Sahin, Kemal Arslan, Huseyin Kartal, Tuncay Sanli, Ibrahim Yavuz, Servet Cetin, Volkan Demirel, Ibrahim Toraman, Suat Usta, Ugur Inceman, Fatih Sonkaya, Korhan Ozturk, Tamer Coskun, Eyup Kaymakci, Sinan Kaloglu, Ihan Ozbay, Beyhan Sumer, Ali Cansun Begecarslan.
Ve 2004 Yilinda Avrupa Sampiyonasi elemeleri Umit Milli takimi (bu gurup Umit Milli takim seviyesinde oldukca basarisiz oldu):
Mehmet Cogum, Bekir Irtegun, Tayfun Cora, Fahri Tatan, Semih Senturk, Fevzi Elmas, Mahmut Hanefi Erdogdu, Sabri Sarioglu, Umut Bulut, Adem Kocak, Muhammet Hanifi Yoldas, Ibrahim Akin, Mehmet Topuz, Ali Turan, Volkan Unlu, Serkan Atak, Eser Yagmur, Kenan Sahin
Benim soylemek istedigim, bu gencler biraz daha ozenle egitilse, Avrupa'daki meslekdaslarinin cok arkasinda kalmayacagi. Listedeki hemen hemen her oyuncu Super Lig'de oynadi. Her kadrodaki 1-3 oyuncunun disindakiler yok oldu, takimlarinda yedek kaldi veya kisitli hedefler olan takimlarda kriyerlerine devam etti.
Bence bunu Turk futboluna damga vuran 1-2 oyuncudan, dunya futbolunda damga vuran 1-2 oyuncu ve Turk futboluna damga vuran 3-4 oyuncu seviyesine cikartmamamizin nedeni sadece egitim eksikligi. Bu gencler yetenekli oyunculardi ama Avrupa'daki meslektaslari kadar ilerleme gosteremediler.
2000 yilinda Italya U21 milli takiminda Pirlo, Gattuso, Abbiati, Christiano Zanetti, Francesco Coco ve Roberto Baronio beraber oynuyordu. Coco sakatliklar gecirdi kariyeri bir anlamda bitti. Abbiati, Christiano Zanetti ve Roberto Baronio zaman zaman Italya milli takiminda oynayan ve bizim ligimizde ustun yetenekli olarak sayilacak oyuncular ama hic bir zaman ustun yildiz oyuncular olmadilar. Pirlo ve Gattuso dunya yildizi. Ustelik bu Pirlo Inter'in ona guvenip oynatmamasindan sonra Milan'a gecip, Milan'in oyuncu yetistirme konusunda farkli felsefesinden yararlanmis bir oyuncu.
Hatta, bu Italya son 8 Umit Milli takim Avrupa Sampiyonasindan 5 tanesini kazanan ulke.
1994 turnuvasinda Cannavaro, Toldo, Chrsitian Panucci, Christian Vieri, Filippo Inzaghi,
1996 turnuvasinda ise Panucci, Nesta, Cannavaro, Tommasi, Tacchinardi, Del Piero, Domenico Morfeo, Totti ve Christian Vieri gibi isimleri kadrosunda bulunduran Italya.
Ve bundan tam 10 yil sonrda, bu tanidik isimlerin bir cogunu kadrosunda bulundurarak Dunya Kupasi kazanan Italya. Bu surec icinde Avrupa Sampiyonlari ve Dunya kupalarinda banko olan, hep guruptan cikan ve hep turnuvanin favorileri arasinda olan Italya.
Evet Avrupa birliginden gelen oyuncular icin bir kisitlama yok Italya'da ama Italyan takimlarinin kadrolarina biraz dikkatli bakinca, takimlarin iskeletinin Italyan oyuncularda olustugunu gozlemlemek pek de zor degil. Inter bu konuda istisna. Ama zaten bu Inter Pirlo gibi bir oyuncuyu oynatmayarak 3 yilini harcadi. Bu Inter takiminda Fabio Cannavaro 2 sene boyunca bir cok mac yedek birakildi ama ardindan Dunya Kupasi kaldirdi ve yilin oyuncusu secildi.
Ote yandan daha once ornek verilen Milan'in kadrosunda banko oynayan ve Italyan olan Oddo, Nesta, Maldini/Bonera, Pirlo, Gattuso ve Inzaghi/Gilardino'yu saymak mumkun. Yani sahaya cikan 11'den 6 tanesi Italyan. Hatta Sampiyonlar ligi finalinde 7 adet Italyan oyuncu ile oynadilar - tek forvet ve orta sahada oynayan Ambrosini.
Gelmek istedigim konu, basari sadece yabancilarla gelmiyor cunku basari kagit uzerinde kazanilmiyor. Kagit uzerindeki kadrolar sadece taraftari sevindirir, tribune ve forma almaya ceker. Birseyler kazanmak, basarili olmak icin hatta kalici basarilar yakalamak icin kulup icindeki atmosferi duzenleyip, yeterince yetenekli oyunculari o atmosfere alistirmak lazimdir. Kafasi rahat ve onundeki goreve iyi hazilanmis olan oyuncu sahada cok daha etkili olacak dunya yildizlarindan olusan ancak kafaca hazir olmayan bir ekibi bile dize getirmeyi basaracaktir. Ancak bu ikinci hedefe ulasmak icin 2-3 sene ve alabildigine yabanci oyuncu yetmez.
Bu nedenle 20 yil once kume dusmemeye oynayan Milan son 15 yilda yaptiklari ile Sampiyonlar Ligi'ni Real Madrid ile beraber en fazla kazanmis takim haline gelmistir. Son 15 senenin 6'sinda Sampiyonlar Ligi finali oynamistir. Bunyesinde yabancilari toplayip ic huzuru saglamadan sahaya suren Inter'in ise bu surec icinde sadece 1 adet UEFA kupasi vardir.
Neyse cok uzattim..
Ömer abi durumu harika açıklamışsın gerçekten.. Takım ruhu bireysel yeteneklerden çok daha önemli bence..
Ömer abi benim yada Aziz Yıldırım'ın demek istediği çok farklı birşey.Şimdi diyorsun ki biz yetiştirelim peki bu Aziz'in elinde olan birşey midir?Tek başına arkasına destek almadan nereye kadar oyuncu çıkartmaya yetiştirmeye çalışır?.
Bunun bir oluşum olarak başlatılması,desteklenmesi yıllar boyu takip edilmesi gerekir.Bak Milan diyoruz ve 15 seneden bahsediyoruz.Yani bu iş kişilerle olmaz.Ayrıca ülkemiz bu dediklerine gerçekten toplum olarak alışkın değil..
Zamanında Gaziantep teknik direktörü Sakıp Özberk'ti sanırım yalan olmasın net hatırlamıyorum.17 yaşında iken Kaka'yı 700.000$'a teklif ediyorlar.Ve o da izliyor çıplak göze..Diyor ki benim altyapımda bunun gibi 6-7 tane oyuncu var..Ayrıca biz böyle bir oyuncuyu alıp yabancı kontenjanımızı doldurursak ne deriz millete?
İşte o altını çizdiğim cümle Aziz Yıldırım'ın demek istediğidir.Ne kadar ülke futboluna bakarsan bak,altyapı cart curt de..Bugün jubilesini dünya kupası finalinde yapan Zidane fransız değildir.Yada burda hepimizin konuştuğu alkışladığı barcelonanın transferi Henry fransız değildir.Bulunduğu mevkide Türkiye'de en iyi dediğimiz ve milli takıma aldığımız Aurelio bir Türk değildir.Japonların (gerçekten milliyetçi bir ülkedir) dünya kupasında izlediğimiz sol kanadındaki Alex japon değildir.
Bunları çok daha artırabiliriz ve hepside zamanında kontenjan sorunundan korkmayarak alınmış oyunculardır..
Ama bakın Aziz Yıldırım'ın son dediği,bize lisans hakkı verilsin kardeşim Türkiye'de yine 6 yabancı olsuna hiç kimse sesini çıkartamıyor.Buyur Ömer abi
dediğinde ne yanlış vardır?
Belki sadece lisans hakkı verilse bugün Galatasaray Saviola'yı,Fenerbahçe Adriano'yu getirecek..
Yukarida yazdigimda eklemistim. Zoru yapmak, basarmak esas onemli olan. Ben yabanci limitini kaldirmayi, yurt disinda egitilmis insanlari Milli takim oyuncusu yapmayi kolaycilik olarak nitelendiriyorum. Ayrica bunu Aziz Yildirim tek basina yapmayacak. Su anda Federasyon futbol okullari kuruyor. Bazi kulupler alt yapidan oyuncu cikmasi icin caba sarf ediyor, oyunculari ozenle egitiyor. Tamam buunla basari 3 senede gelmeyecek belki ama dogru bir yolda ilerlersen 10 senede hem takim hem de milli takim duzeyinde buyuk basarilar kazanmaya baslarsin.
Sakip Ozberk'in alt yapisinda Kaka gibi 6-7 oyuncu olmasi, ve bu oyuncularin Kaka kadar kendisini gelistirmemesinde suc yabanci kuralinda degil bence. Hatta yabanci kurali olmasa, ve Sakip Ozberk eline Kaka'yi gecirse kim bilir Kaka bugun oldugu yerde olurmuydu? Dunyanin en iyi futbolcusu olurmuydu?Zamanında Gaziantep teknik direktörü Sakıp Özberk'ti sanırım yalan olmasın net hatırlamıyorum.17 yaşında iken Kaka'yı 700.000$'a teklif ediyorlar.Ve o da izliyor çıplak göze..Diyor ki benim altyapımda bunun gibi 6-7 tane oyuncu var..Ayrıca biz böyle bir oyuncuyu alıp yabancı kontenjanımızı doldurursak ne deriz millete?
İşte o altını çizdiğim cümle Aziz Yıldırım'ın demek istediğidir.Ne kadar ülke futboluna bakarsan bak,altyapı cart curt de..Bugün jubilesini dünya kupası finalinde yapan Zidane fransız değildir.Yada burda hepimizin konuştuğu alkışladığı barcelonanın transferi Henry fransız değildir.Bulunduğu mevkide Türkiye'de en iyi dediğimiz ve milli takıma aldığımız Aurelio bir Türk değildir.Japonların (gerçekten milliyetçi bir ülkedir) dünya kupasında izlediğimiz sol kanadındaki Alex japon değildir.
Bunları çok daha artırabiliriz ve hepside zamanında kontenjan sorunundan korkmayarak alınmış oyunculardır..
Zidane Cezayir asilli olabilir ancak Zidane Marsilya'da dogmus, buyumus ve Fransa'da egitim almistir. Alex'in Turkiye'de dogan cocugu da burada buyur, yetisir ve egitilip futbolcu olursa gurur duyar, boyle bir oyuncuyu cikarttimiz icin gikimi bile cikartmam. Benim karsi oldugum hazira konmak. Benim karsi oldugum uretici degil tuketici olmak. Yoksa yabanci veya Turk fark etmez. Benim karsi oldugum ozellikle anadolu takimlarinin baskanlarinin bu limiti kaldirmak istemesinin ardinda hazira konmak istedikleri Turk oyuncularin pahali gelmesinin yatmasidir.
Japon Alex'e gelince. Alex'in 16 yasinda lise okumak icin Japonya'ya gittigini biliyormuydunuz peki? Lise takiminda 3 yil oynadiktan sonra, profesyonel futbolcu olarak oynamaya 19 yasinda basladigini peki? Ailevi nedenlerle Japonya'ya gitmis, orada kalmis, orayi sevmis ve vatandaslik aldigi vakit orada oynamayi tercih etmis. Aurelio'nun durumu ile cok farkli bir durum bu.
Thierry Henry Fransa'da dogmus ve buyumustur. Futbol egitiminin bir kismini Clairefontaine Akademisinde almis. Yani Fransa egitmis, simdi de egittigi oyuncunun yararini Fransa milli takimi goruyor.
Fransa'da oynayan Makelele Zaire dogumlu ancak 4 yasinda ailesi ile beraber Paris'e tasinmis. Futbol egitimini Fransa'da yapmis.
Patrick Vieria, Senegal dogumlu ancak 8 yasinda ailesi ile beraber Paris'e tasinmis. Futbol egitimini Fransa'da yapmis.
Alman milli Gerald Asamoah Gana'da dogmus ancak 12 yasinda Almanya'ya tasinmis. Futbol egitimini Almanya'da yapmis.
Polonya dogumli Lukas Podolski 2 yasinda Almanya'ya tasinmis orada buyumus. Futbol egitimini Almanya'da yapmis.
Mirslav Klose yine Polonya dogumlu ama 9 yasindan itibaren Almanya'da yasamis. Futbol egitimini Almanya'da yapmis.
Yani bu, farkli irki temsil eden oyuncular esasinda formasini giydigi milli takimin ulkesinde yetismisler. Biz zaten kendi vatanimizda bulunan insanlari egitmiyoruz ki yabancilari egitmeye sira gelsin.
Buna istisnalar tabii ki var. Ornegin Mauro Camoranesi Arjantin dogumlu ancak dedesinin memleketi olan Italya icin oynamayi secmis. David Trezeguet ise Arjantinli anne ve baba'nin oglu ancak 2 yasinda ailesi ile beraber ayrildigi Fransa'ya kendi istegi ile 15 sene sonra geri donup Monaco takiminda oynamaya baslamis. Yine kendisini Fransiz gordugu icin Fransa milli takiminda oynamaya karar vermis.
Ote yandan Gonzalo Higuain, 10 aylikken Fransa'dan ayrilmasina ragmen 2007 yilinin Ocak ayina kadar sadece Fransiz pasaportu tasimayi tercih etmis. Bu yilin Ocak ayinda ilk defa Arjantin pasaportu sahibi olmus. Hem Fransa hem de Arjantin'in milli takim'da oynama tekliflerini simdilik geri cevirmis.
Baskalarinin gorusleri bir yana ben kendi felsefemi savunuyorum. Benim mucadelem hazira konmaya, benim mucadelem baskasinin egittigi futbolcuyu alip kullanmaya. Buna Colin Kazim'da dahil, Umit Karan'da dahil. Tabii bu insanlarla irk bagi vardir, Turk milli takiminda oynamalari icin kapi her zaman acik olmalidir. Ancak baska ulkelerin yetistirdigi futbolculara bel baglayarak nereye kadar gidilir?Ama bakın Aziz Yıldırım'ın son dediği,bize lisans hakkı verilsin kardeşim Türkiye'de yine 6 yabancı olsuna hiç kimse sesini çıkartamıyor.Buyur Ömer abi dediğinde ne yanlış vardır?
Belki sadece lisans hakkı verilse bugün Galatasaray Saviola'yı,Fenerbahçe Adriano'yu getirecek..[/B]
Yabanci transferini serbest birakma, uzun donemde dogru olan sey olsa da, bugunku zihniyet ile bunu yapmanin zararli olacagini savunuyorum. Zararli olacak cunku zaten sporcu yetistirmeye niyeti olmayan ve kulup baskanligini daha cok kendine kisisel yarar saglama amacli kullanan kulup baskanlarinin isine yarayacak cunku bu baskanlar artik cok daha ucuza herhangi bir sey uretmeden takimlarinin ligde kalmasini saglayabilecekler.
Bir kural konulurken, adalatli olmasi icin, en tepedeki veya en alttaki kulupleri degil ortadaki kulupleri dusunmek gerekir. Bu ortadaki kuluplerin arasinda senelerdir Super Lig'de yarisan ancak her yil zar zor ligde kalan takimlar var. Zar zor ligde kaliyorlar cunku amaclari hep sadece 1. ligde kalmak. Daha buyuk hedefleri olan teknik direktorler getiriyorlar, teknik direktorler citayi yukseltmek icin bazi degisiklikler istedigi zaman teknik direktoru yolluyorlar. Cunku amaclari basarili olmak degil. Amaclari ligde tutunup, isimlerini duyurmaya devam etmek. Bu sayede kisisel kazanclarini devam ettirmek. Yabanci limitini kaldir, Turk oyuncular ucuzlasin, bu takimalr ucuz yabanci oyuncular getirebilsinler ve bu kuluplerin baskanlari reklamlarini daha ucuza yapabilsin...
Bir oneri getireyim o zaman. Yabanci limiti serbest olsun ama her yabanci icin alt yapi gelistirme amacli yuksek bir bedel odensin. Bu odenen bedel, alt yapi hocalarinin maaslarini, oyuncularin egitimlerini, ve tesisleri karsilasin.
Mesela alinan her yabanci oyuncu icin maasinin %50'si veya 250 bin Euro'dan hangisi daha yuksekse odemeyi kac kulup kabul eder acaba?
Cuma günü yapılması gereken ancak Futbol Federasyonu Genel Sekreter Vekili Nuzhet Kiper Bağış'ın hayatını kaybetmesi nedeniyle bugüne ertelenen kritik toplantı Trabzon'da yapıldı Oybirliği ile alınan kararı Türkiye Futbol Federasyonu Başkanvekili Affan Keçeci açıkladı..18 KİŞİLİK KADRODA 7 YABANCI
Federasyon bugün Trabzon'da yaptığı toplantıda yabancı futbolcularla ilgili formülünü karara bağladı. Bu doğrultuda 6 yabancı futbolcu sahada yer alacak, diğer 1 yabancı futbolcu ise yedek kulübesinde oturacak. Karar 6+1 olarak belirlendi. Öte yandan alınanan bir başka kararda, kulüplere 1.1.1985 doğumlu en az bir genç futbolcuyu da 18 kişilik kadroya dahil etmesi zorunluluğu getirildi.
Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören'in karşı çıktığı, Galatasaray Başkanı Özhan Canaydın'ın ise çekimser kaldığı yabancı futbolcu konusu, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın nispeten istediği şekilde sonuçlanmış oldu. Yıldırım'ın yanısıra Anadolu kulüplerinin tamamına yakını bu konudaki tercihini sınırsız yabancıdan yana kullanmıştı. Sadece İlhan Cavcav, "Sayı arttırılsın ama belli kriterler saptansın" görüşü bildirmişti
Gelişmeleri Sporx 'canlı' olarak aktardı.
07.07.2007
Kaynak : Sporx.com
Kulüplerin uzun süredir beklediği yabancı kararı sonunda açıklandı. Futbol Federasyonu'nun Trabzon da yaptığı toplantıda alınan karara göre yabancı sayısı 6+1 olarak belirlendi.