Bir şey soracağım.Sürekli "Alex çocuklarının okul kaydını yarım dönem yaptırmıştı zaten,gitmeyi kafasına koymuştu yani" deniliyor ya.Bu kayıt muhabbetinin kaynağı nedir,bilen var mı acaba? Merak ettim sadece.
Ek olarak şimdi Aziz Yıldırım'ın açıklamalarını seyrettim.Büyük diye adlandırdığımız kulüplerimizin neden sadece kendi sınırlarımız içerisinde büyük olarak kaldıklarının resmini gördüm resmen.Kulüp başkanının çıkıp kulüp tercümanıyla girdiği diyaloglara bak Allah aşkına.Başka hangi ülkede böyle bir tabloyla karşılaşabiliriz acaba?
Last edited by GeNç KaRTaL : 04.Ekim.2012 at 07:22
So what?
Saike
Anladığım kadarıyla Aykut Kocaman'ın, "Alex takımda kaldığı sürece kafasındaki futbolu oynatamamak" gibi bir kaygısı vardı. Umarım yanılırım, fakat, kazın ayağı pek öyle değil gibi görünüyor; sorun daha çok Aykut Kocaman'ın kafasındaki (3 senedir herhangi bir pratik karşılığını göremediğimiz) futbolda.
"Beşerin taptığı bir kendisinin heykelidir"
Alex ile ilgili her şeyi haftaya açıklayacağım” diyen Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın salı günü düzenleyeceği basın toplantısına Murat Özaydınlı’nın telefonunda yer alan bir ‘sms’ damga vuracak!
Bu mesaj yaklaşık 1 ay önce Alex tarafından Fenerbahçe’nin eski asbaşkanına gönderilmiş. Mesajda, “Daha önce kalmam için yardımcı olmuştunuz. Şimdi de yardım edin de gideyim” yazdığı öğrenildi.
Başkan Yıldırım’ın bu mesajı basın mensuplarına da göstermesi bekleniyor. Ayrıca Fenerbahçe Yönetimi’nin son zamanlarda Alex ile ilgili çeşitli duyumlar aldığı bildirildi. Bunların en çarpıcı olanı muhalefet ile çok yakınlaşması ve eski kulüp doktoru Ertuğrul Karanlık’a, “Bekle, seni geri aldıracağım. Yakında sportif direktör olacağım, Lüksemburgo da teknik direktör. Hakan Bilal Kutlualp de futbol şubesine dönecek!” demesi.
KAYNAK
Yok artık Fanatik!!Ortamı daha da germeye çalışıyorlar.Bugün maç var ama maç konuşturmayacaklar heralde
Sunu da goz onunde bulundurmak lazim bence. Kadrodaki bir cok futbolcu oldukca uzun suredir Alex ile oynamis, sahada yaraticiligi Alex'e birakarak oynamaya alismis oyuncular. Alex olmayinca da genelde cuvalliyorlardi.
Simdi oynarken kafalarini biraz daha fazla calistirmak, Alex'in skor uretme becerisine guvenmek yerine baska cozumler uretmek zorundalar. Veya farkli bir Alex uretecekler takim icinden. Mesela "topu Alex'e ver oyun kursun" donusup, "topu Krasic'e ver top sursun"e donusecek. Veya uzun oyna Kuyt topu ileride tutsun Caner/Topuz/Krasic gibi oyuncularla donen toplari kovala vs. gibi alternatiflere donusecek.
Devre arasinda da belki Alex kadar yuksek yuzde ile skor uretemeyen ama daha tempolu bir oyuncunun alinacagini tahmin ediyorum.
gayet guzel bir tespit yapmissin ama bir cok fenerbahce taraftari bunu anlamamak icin kendilerini zorluyorlar. takimda bariz bir sekilde alex tembelligi olusmus durumda, hersey alexe endeksliydi.bu psikolojiyi bertaraf etmedikce aykut kocamandan gram katki beklemesin taraftarlar. bundan sonrasi icin aykut hoca ve oynattigi oyun daha dikkatli izlenmeli. umarim daha pozitif olur hersey, oyle umuyorum.
Bunun pozitif olup olmayacagi tamamen Aykut Kocaman'in futbolculari bu oyuna adapte edebilmesine bagli.
Belki simdiye kadar yaraticilik gostermeden oynayan oyuncular, ustlerine yuklenen yuku kaldiramayacak ve tepki cekmeye baslayacaklar. Belki bazilari daha yuksek efor gerektirecek oyunu oynayamayacak.
Alex'in skor uretme becerisi, bence, teknik direktorun zaaflarinin ortaya cikmasini engelleyen bir beceriydi. En kotu ihtimalle kontrollu oynar ve Alex'in atacagi bir duran top ile skoru lehine cevirirdin. Veya Alex'in yaraticiligi sayesinde erken bulunacak bir gol ile Fenerbahce macin geri kalaninda kontra atak yaparak oynama sansini yakalardi. Yani bir bakima binanin sivasindaki catlaklari kapatirdi Alex'in takimin icinde olmasi.
Bu secenek artik ortadan kalkti. Fenerbahceli oyuncular kazanmak icin maclari cok daha dikkatli, cok daha ozverili oynamak zorundalar. Bunun gerceklesmesini saglamasi gereken de Aykut Kocaman.
Last edited by perpetua : 04.Ekim.2012 at 16:57
nasil boyle 180 derece donebiliyorsunuz anlamis degilim. gecen seneki kahraman aykut kocamandan karaktersiz, serefsiz aykut kocamana nasil bu kadar cabuk donduk. helal olsun.
tum bunlardan sonra kume bile dussek aykut kocamanla sonuna kadar deme noktasina geldim. sahsi fikrim boyle, isteyen istedigini dusunsun. bunu degistirecek degilim, aykut kocamanin da dedigi gibi herseyi zamana birakmali.
bana birkac maddede aciklar misin durumu aykut kocamanin kisiligi konusunda, acikliga kavussun. ben kotu futbol disinda pek birsey sayamam sahsen ama kisiligi konusunda negatif yazabilecegim pek bir sey yok. elestrim sadece teknik yonde olur ama siz adami yerin dibine soktunuz.
bende aykut kocaman a inanıp en azından kişiliğine %100 kefil idim.
aykut kocaman'ın müthiş bir insan olduğuna dair ön yargı vardi zihnimde.
sorgulamazdım bile.
ancak olaylar birikip birikip yekün yapınca farklı bir tablo ortaya çıktı.
daum olayı mesela.
daum un yerine asla geçmem söz konusu değil demeci
hadi camia baskıyı kaldıramadın göreve geldin
adam devre arası santrafor istedi kanat istedi
takımın eksiği yok dedin
sonra gittin daum'a türkiyenin drogba sı diye gökhan ünal'ı getirdin burak yılmaz + 3 küsür milyon euroya
adam vederson santos dan sol açık yapmaya çalıştı özer le mehmet topuz ile kanatları ayakta tutmaya çalıştı
güiza ile şampiyonluk kovaladı
en güvendiği ve beğendiği oyuncularından biri kazım idi daum un onu yolladın devre arası
son hafta şampiyonluk kaçtı sonra ne oldu ?
o aynı yeterli dediğin kadroya santrafora niang kanatlara stoch ve dia takviyeleri yaptın
bu adamları daum istediğinde niye düşünmedin
devre arası olabilir illa bu isimler gelecek değil eldekilerden daha kalitelerini getirebilirdin.
kazma bilica nın yerine yoboyu getirdin
gökhan ünal da oradaaan oraya kiralanıp durdu yüzüne bile bakılmadan
daum un en güvendiği kazım ı yolladın ardından göreve gelince hemen geri getirdin takıma ?
sonra daha ilk geldiği gün alex ile 5 sezonda 1 şampiyonluk var artık bunu sorgulamamız lazım gibi bir kelam etti.
alex gibi onure edilmeyi fazlasıyla hak eden bir futbolcuya ilk günden noluyoruz dedirtti.
sürekli alex ile uğraştı erkenden oyundan aldı oynatmadı, derken hem şampiyonlar liginden hem uefadan olduk sayesinde
daum o üstüne sayısız takviye yaptığın kadro ile hiç değilse uefa da gruplardan çıkmıştı.
sene içinde santos ile de sorunlar yaşadı alex ile çekişmeleri de devam ediyordu
sonra başkan devreye girdi alex ve santos sorunu çözüldü yada üstüne perde çekildi
ikisinin kilit performansları ile şampiyonluk geldi.
ertesi sene malum şike süreci
o sene ki duruşunu yine takdir ediyorum
lige bu şekilde tutunup herkesi yanıltmamızın büyük etmenlerinden biri idi.
ancak o sezonku futbolumuzda berbattı ama malum sebeblerden ötürü göz ardı ediliyordu
emre belözoğlu gibi hırslı bir isim aykut hocanın yetersizliğini gördü isyan etti, kavga dendi şu dendi bu dendi
takımın en önemli oyuncularından birini daha kendi egosu için yedi takımdan bonservissiz gönderdi
alan takım malum uefa şampiyonu at madrid.
iyi bir idmanla nasıl bir emre ortaya çıktığını milli maçlarda gördük
bu sene geldi.
herşey eşit şarta büründü
milyon eurolar harcandı edildi
yine bi alex takıntısı aldı başını buralara getirdi
tüm bu olanlara kötü sonuçlar rezalet korkak futbol
gs ye 10 kişi kalınca kupayı vermeler vs eklenince haliyle taraftar tüm toplamı görmeye başladı
benim fikrim marsilya maçında alex morallenmiş ve iyi oynmaya başlamışken henüz çok erken bir dakika da bilerek kenara aldı alex in moralini bozdurmak ve onu kaşımak için
sonrasında başarılı da oldu zaten
belki alex i yemeyi başardı ama bunun bedeliyle henüz karşılaşmadı
toplama bakınca daum santos emre alex dahası da belki gelir belki de uzun zaman sonra ortaya çıkar.
stoch tercüman samet ilerde açıklamalar yapabilir gibime geliyor en basitinden.
hep mi karşı taraf pislik karaktersiz sorusu sorulmaya başlandı haliyle.
Erdem sen inatla parmağın gösterdiği yere değil parmağa bakıyorsun.Belki bilerek belki bilmeyerek
Ben sana cevap vermeye yoruldum.
Bana göre de sen azizbahçelisin yada aykutsporlusun.
Bu arada dünkü Aziz Yıldırım'ın konuşmasına göre Aziz Yıldırım güzel bir veda organizasyonu düzenlemek istemiş ama Alex tarafı kabul etmemiş.
ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI !
Bir forum aktifliğini kaybettiği zaman üyeler gider, adamlar kalır. | Pavel Nedved
kesin etmişlerdir.
klubümüz 4 bir yandan seferber oldu alex gibi bir efsaneyi uğurlamak için
en başta fb tv
aylarca aziz yıldırım kliplerinin ardından şimdi alex klipleri ile gözlerimizi yaşartıyorlar.
bazı arkadaşların anlamadığı şu Alex olayından öncesinden beri Aykut başarısız bıraksın diyoruz Alex- Aykut olayına bağlamıyoruz o işin tuzu biberi .Aykut Kocaman zorla teknik direktör yapılmak isteniyor
ama o da olmuyor ...
Ümit Özat nasıl gitti bu takımdan ?
Jubile kelime anlamını doldurması gerekmiyor illa.
Fenerbahçe jubilesi yapılabilirdi
Ama Alex'e karşı hep bir nefret hali Alex de cevap verdi tamam yaptıkları yanlış ama Alex'i 8 yıldır tanıyoruz onu bu hale getiren sebebler de sorgulanmalı.
Aziz başkan alex e samet e yaptığı konuşmalar gibi konuştuysa adam ben kalayım bir köşeye kıvrılırm diyecek hali yok
bekir selcuk değil bu kos koca Alex
teknik direktör dediğin adam elindeki oyuncuları en iyi kullanan adamdır futbol iyi futbolcu ile oynanır sen Alex-stoch-emre gibi oyunculardan faydanmasını bilmiyorsan hazırlıyamıyorsan motive edemiyorsan verim alamıyorsan sadece antrönör olursun teknik adamlık bence başka bişey bu özellik Aykut da yok
Arka sayfadaki mesajdan devam etmek niyetindeydim ama, nasip burayaymış:
Bu bahse ben de girmeyi düşündüm önce; hani, takımın yegane hücum opsiyonunun artık Alex olmayacak olması, bir rahatlama, bir itici etki yaratır mı? Aslında kanatlarda bu tür bir yenilenmeyi sağlayacak kapasite fazlasıyla var, yalnız, göbek orta saha da bir o kadar düz. Fenerbahçe, bundan sonra oynayacağı bu yeni futboldan, en fazla şimdiye kadar olagelen nispette verim üretebilir gibi geliyor bana. Tabii, o da, Stoch'un takıma geri döndüğünü, Krasic'in ters kanada kilitlenmediğini, Kuyt'dan yüksek verim alındığını falan düşünürsek.
Evet, muhtemelen devre arasında yeni bir göbek orta saha transferi gündeme gelecek. Bakalım, hal-i hazırda Alex'in takımdan kovulmasıyla epey bir kredi tüketmiş olan Aykut Kocaman o günleri görebilecek mi?
Bir tespit değil, bir inanç da değil, bir temenni olarak tekrar etmek gerekirse; umarım görür.
"Beşerin taptığı bir kendisinin heykelidir"
Ben de bunun üzerine uzun uzun yazayım.
O ikinci orta saha son ana kadar istenen şeydi zaten, Alex olsa bile olmasa bile. Son dakikaya kadar Lass'tan haber beklenildi ama Liverpool ve Fenerbahçe'nin tekliflerini reddedip Anji Mahaçkala'yı tercih etti arkadaşı Eto'o ile oynamak adına.
Fenerbahçe her halukarda ikinci orta sahayı elde etmek zorunda. Mehmet Topal bu işi iyi kötü yapabilecek durumda ama ondan hiç bir zaman Meireles hakimiyeti beklememek lazım.
Daha Meireles transferi gerçekleşmeden çok değerli bir oyuncudur yazdım Twitter'da. Meireles oyunun her yönünde her işi yapabilecek çok yetenekli ve özverili bir oyuncu. Porto'da savunma önünde oyunu başlatan kesici önlibero iken, Liverpool'da oyunu yöneten ofansif orta sahaya dönüştü. Onu değerli kılan oyun içinde topla katetmesi değil -aksine bunu da beceremez-, oyunu mükemmel izleyip her an her şekilde topu doğru bölgeye taşıyabilmesi ve bunu tekniği ile yapabilmesi. Savunma önünden top çıkarırken de ofansta pas hızını çabuk ve olumlu pasla ile arttırırken de böyleydi. Liverpool çok kritik bir hata yaptı. İngiltere'de kadroyu revizyona sokmak için o kadar değerli oyuncular gönderiliyor ki inanılmaz gerçekten. Çabuk ve hızlı olamayan, temposu biraz düşük oyuncu kafadan kaybediyor. Liverpool'da Gerrard'ın varisi olmaya başlamışken anlamsız şekilde gönderildi Meireles. Yanında Beşiktaş'tan Manuel Fernandes de alınsaydı ne çok memnun olurdum tarifsiz kalırdı.
İşte bu yüzden şimdi bir orta saha daha değerli. Alex olsa da olmasa da, bu ikilinin arkasında rotasyona konan Cristian'ın istikrarsızlığı teknik direktör zaafiyeti olarak değerlendirilmelidir.
Bu sezondan itibaren Alex'in hem fizik, hem istek, hem de form zaafiyetleri çok bariz bir şekilde ortaya çıkmış durumda. Herkes Alex'i ilahlaştırmaya çalışırken unutulmasın, Alex bu sezon başında 3 Brezilya kulübü ile transfer görüşmesi yaptığını açık açık söyledi. FIFA kuralına göre, kulübünden izinsiz sözleşmesinin bitime 6 ay kala bir süreye kadar hiç bir oyuncu transfer görüşmesi yapamaz. Alex çok daha önce Fenerbahçe'yi silmişti, çok açık ve net gözüküyor tabloda. Sürekli eleştirmesi, Coritiba'ya sözünden bahsetmesi, çocukça twittler ve teknik direktörünü küçük düşüren saha içi hareketleri, onun çok bariz bir şekilde açık açık kabahat bende olmadan göndersinler de kötü olmayayım diye yolunu yaptığını kanıtlıyor. Yakışmıyor böyle şeyler Alex gibi profesyonel futbolcuya.
Aziz Yıldırım ve Aykut Kocaman, Fenerbahçe kariyerinde hatırası kalacak bir isme daha fazla saygı gösteren bir son hazırlayabilirdi. Bunu yapmaması eleştirilebilir. Hatta bu sözleşme feshi sezon başında gerçekleştirilmeliydi. Alex'e de fırsat verilmemeliydi. Yine de Alex'in teknik direktörünün saha içinde aldığı karara saygısızlık gösterecek şekilde tepki vermesini haklı çıkarmaz. Alex kafasında Fenerbahçe kariyerinin sonunu hazırlamıştır. Gerçek hayatta sözleşmesi feshedilmemiş bile olsa bu gerçeği değiştirmezdi.
Önümüzdeki sene saha içinde 5 yabancıya düşecek bir yabancı kuralı varken ve 36 yaşında olacak Alex ile ilgili bazı kararları gözden geçirmek zorundasınız. 3 Temmuz'dan önce kesin olarak Lass, Krasic ve Gökhan İnler ile anlaşılmıştı. Sonrasındaki dönem belirsiz sürecin ardından üçü de transferden vazgeçtiler. Şu an Gökhan İnler'in çok mutsuz olduğunu düşünmüyorum. Aynı bedele Fenerbahçe kendisini transfer edebilir.
Taktiksel düzene gelince sürekli ince ince iğneleri ile geldiğinden beri Alex'siz düzen istediğini anlatıyor Aykut Kocaman. Özellikle 433 oyununa karşı fantastik düzeyde ilgisi var. Alex'in yaratıcılığı nedeni ile sistemde tutulması aynı zamanda mücadele etmemesinden ötürü orta sahada daha fazla mücadele etmek zorunda bıraktığı iki oyuncu ile sayısal olarak takımı 1 eksik bıraktığı gibi orta sahanın daha fazla defansa yakın durmasını da gerektiyor. Bu da takımı savunma tabanlı taktikte oynamak zorunda bıraktırıyor. Bir kırmızı kartta bile nasıl bir etki yarattığını düşününce, bir oyuncunun etkisi çok büyük olacaktır. Doğru soru, yeni formatta Cristian yeterli olacak mı?
Cristian, geldiğinden beri en çok eleştirilen isim. Bilica bile bu kadar ağır bir eleştiriye maruz kalmadı. Herkes Bilica'nın ağır ve lakayt bir oyuncu olduğunu biliyordu zaten ama Cristian, yeteneklerine rağmen istediği zaman duygusallığı ile hareket edip daha iyi ya da daha kötü oynayabiliyor. Bu da onun ne kadar istikrarsız olduğunu gösteriyor. Bilica gibi kötüye kullanmıyor aslında. Brezilya'da orta sahada hücuma topla taşıyarak çıkan, koş koş hücum futbolunu oyuncusu olmuş. Enine savunma alışkanlıkları sınırlı kalmış. Dolayısı ile alanı korumayı sevmediği gibi beceremiyor da savunmayı iyi yapabilmesine rağmen. Savunmayı bildiği için de saha içinde sağa sola koş şurayı kapa gibi komutlar ile yönlendirebiliyor ama kendisi çaba göstermiyor.
Burada hücum reaksiyonlarında motive oldukça problem olmayacaktır ama savunma gerektiren disiplinli maçlarda onun azimsizlik ve konsantrasyon problemi takımı daha fazla savunmaya yaklaştırabilir. Aksine 433 sisteminde amaç orta sahayı bir fazla isimle kontrol ederek, oyunu önde kontrol edebilmeye çalışmaktır. Savunmada zaafiyet vermeden pas oyununu orta sahayı kalabalık tutarak açık vermeyi engellemek sureti ile yapabilirsiniz. Benim kanaatim, 433 her zaman göbekte mücadele gücü yüksek olan 2 hücum orta oyuncusu ile oynanabileceğidir. Arkasında da az çok pas yapan ama bu sefer savunma gücü çok yüksek bir önlibero olmak zorunda. Bu da Mehmet Topal'ın tam da o mevkinin adamı olarak "cuk" oturtuyor.
Meireles'in hücum ile savunma arasında bir köprü olması, Mehmet Topal'ın savunma tabanlı oyuncu olarak basit ve akıcı pası iyi yapabilmesi 433'ün 3 orta sahasından ikisini tamamlıyor. Dolayısı ile 3. ismin durumu kritik önem taşıyor.
Cristian'ın sezon sonu gönderileceğini düşünüyorum. Şu an toplamda sınırsız ama seneye en fazla 5i sahada olmak üzere 8 yabancı barındırmak zorundasınız. Yobo'nun şu an bu seviyede yeterli de olsa düşen çabukluğu ve formu soru işaretleri yaratıyor. Cristian hem istikrarsız, hem de o mevki için oyunu itibari ile güvenilmesi doğru olmaz. Daha iyi bir oyuncuya ihtiyaç var. Meireles gibi üst düzey bir oyuncunun yanında üst düzey bir isim daha koyarsınız yıkılmaz bir kaleye dönüşürsünüz. O yüzden Gökhan İnler'e ihiyaç var. Hem Crisian'ın gidişi ile gelecek yeni orta saha transferini yedekleyecek hem de Mehmet Topal'a ve Meireles'e yedeklik edebilecek çok yönlü bir oyuncu. Bugün Emre kalsa çok şey değişirdi. Emre'nin ayakta kaldığı sürece pas oyunu hiç görmediğimiz kadar hızlı ve ofansif bir oyuna dönüşebilirdi. Emre'nin de Atletico Madrid'de Diego Simone yüzünden mutlu olamayacağını ve devre arasında geri dönmenin yollarını arayacağını düşünüyorum. Fenerbahçe'nin Emre gibi ofansif, kat eden ve dirençli bir komple orta saha transferine ihtiyacı var.
Kuyt ve Sow konusuna yorum dahi yapmıyorum. Zira onlar zaten iyiler, zamanla çok daha iyi de olacaklar.
Fenerbahçe'yi dirençsizliğe iten ikinci yön ise pek pres yapmayı sevmeyen Sow'u, Alex'in de pasif kalması sebebi ile takımın ileride yalnız bırakmasıydı. Orta ile santraforun arası açıldığında pas açıları pres altında zayıflıyor, yarı sahada top çıkarmakta ve defansı öne kurmakta zorlanıyorlardı. Bu da yorulan takımı pres gücünden muaf bırakıyordu. En son maçta gösterdi ki, Kuyt tam da sağ kanat gibi oynamıyor. Onun hücumda sonuna kadar pres yapması ve Sow'a yakın oynaması sayesinde hücumdaki pres ile defans öne çıkabiliyor. Öne çıkan defansın önünde 3 orta saha arkaya atılacak pas açılarını daha rahat kapatabiliyor. Ortadaki üçlü, hücum ile savunma arasındaki mesafe kısalınca çabuk pres yapıp geri dönebiliyor. Dolayısı ile komple bir oyuna geçiş yapmıştı oldu. Tam da bu oyunun oyuncusu Caner Erkin. Bir benzeri de Krasic aslında ama CSKA Moskova'da WBL iken Juventus'ta başka bir oyuncuya dönüştü Nedved stili. Umarım bu oyununu hatırlar ve bu düzeni tamamlar. İyi bir Krasic geriden çok iyi top taşır, keza Caner de. Kanatlarda top taşıyan oyuncular sayesinde pas oyunu sıkıştıkça top bir sonraki bölgeye kolay çıkartılabilir. Bu çok basit değil, hiç basit değil. Tüm sistemlerin zaafiyetlerini kapatabilecek ölçüde hatta. Burada Ömer Abi'nin kastettiği de bu işte. Bu, sistemin bir parçası da olabilir doğru uygulanırsa. Cristian Rodriguez ve Quaresma Porto'da boşuna sivrilmediler. Hücuma efektif katkıda bulunan her oyuncu bireysel bir çaba ile de yapsa sistem içinde iyi gözükür ve sivrilir.
Önemli olan burada yüksek tempoya hızlı bir geçişin ne denli kanlı olacağı. Bu tempoya hiç alışkın değil oyuncular. Sezon başı ağır bir hazırlık evresi geçirdiler. Cristian'ın ne denli alışkın olacağı daha da soru işareti hatta. Çünkü Brezilya'da orta sahadaki baskı az olduğu için pas temposu isteği düşüyor. Savunmada Yobo dışındakiler kağnı gibi ağırlar. Hasan Ali'nin hücum alışkanlıkları yetenekleri sınırlı olmasına rağmen özverili, iyi ama ne kadar etki yaratabiliyor muamma. Gökhan'ın fiziğini henüz yeni yeni toparlıyor olması etkiliyor.
Bütün yaratıcılığı bir oyuncuya yüklemek hantallıktan çok, kolay çözülebilirliği yaratıyor. Rakibin Alex'i sıkı markaj ettiği maçlarda bireyselliğin diğer oyunculardan fazla beklenilmesi pek doğru değil. Önde baskı bu lig için fazla gereksinim iken Kuyt ile 433ten çok 442ye yakın formatta, hatta iki taktiğin ortasında oynayabilmesi daha fazla puan kazandırtabiliyor.
442 ve 433'ün varyasyonlarını oynamak Kuyt sayesinde daha kolay oluyor. Kuyt kateden bir oyuncu değil ama ofansta pozisyon bilgisi, fizik gücü, dinamizmi ile baksıyı arttırıyor. Ayrıca fazla fazla lider bir oyuncu. Saha içinde Alex'in liderliği aratmayacaktır. Kaptanın Volkan olması bunu değiştirmez. Stoch'u rakibe göre kullanarak sisteme monte etmesi, zaman zaman / dönem dönem yedek kalabileceğini ona anlatabilmesi çok önemli. Caner'in tam bir kanat oyuncusu olması, Stoch'un ofansif yetenekleri kadar önem taşıyor. Onun da istikrarsızlığını kapatabilmesi için üstüste maçlar oynayabileceği bir ortam olması fırsat oluşturacak. 2 sene içinde oyunun mental kısmını iyi oynayan bir orta saha organizasyonu sayesinde kendini mental olarak geliştirebilir. O azmi görebiliyorum sahada Caner'de. Her maç azimle oynarsa, beceremediği maçlarda bile zaafiyet göstertmeyecektir.
Her halukarda bu fesihin Fenerbahçe'ye yarayacağını düşünüyorum. Alex'in yedekliği bile kendisinin tepkilerinden ötürü takıma çok zarardı. Bu sene takım çok zarar görse bile, şampiyonluğu kaçırsa bile Fenerbahçe'nin lehinedir bu durum. Alex'in kredisi, 2 sene önce değil ama şimdi doldu. Aziz Yıldırım istemeden de olsa uzun zaman sonra doğru bir taktik iş başarmış oldu. Alex saygıyı talep ediyorsa onu hakeden bir şekilde dürüst olmak zorunda. Arkasından iş çeviren bir isme sadece geçmişinde büyük işler başardığı için saygı gösteririm. Bugün için değil. Ne olursa olsun yine de Fenerbahçe efsanesidir.
O kadar yazı yazdım ama bunun üzerine daha ne yazılabilir ki. Her şeyi özetlemiş Uğur Meleke.
Last edited by Cengo : 07.Ekim.2012 at 01:53
TURKSPORTAL Interactive - FM Türkiye
Cengiz Haskan
Fenerbahçe Araştırmacısı
Alex'siz Fenerbahçe'nin neden dolu dolu bir futbol oynadığının özeti aşağıdadır.
Elbette Aziz Yıldırım'ın Alex'i göndererek, istediğim zaman yetkilerimi kullanırım tehditi de ayrı bir unsur.
ps. Üstteki yazıya düzeltme. Krasic WBL değil, WBR'dı
Sezon başı:
Sene içinde:
*X Factor: Meireles/Cristian
Şu anda:
![]()
Last edited by Cengo : 08.Ekim.2012 at 03:17
TURKSPORTAL Interactive - FM Türkiye
Cengiz Haskan
Fenerbahçe Araştırmacısı
Samet Güzel istifa etmiş.
Dün akşam twitterda Samet'in Alex'in evinde olduğu, gün içinde istifa edeceği ve basın toplantısında Alex ile birlikte olacağı söyleniyordu. İlk aşama tuttu.
Geç kaldı kendini rezil etti millete.
Darısı Aziz Yıldırım'ın başına.
Ne Samet Güzel'miş bu böyle, Ben GS'nin BJK'nin TS'nin veya başka kulübün tercümanının adını bilmiyorum mesela ama bu adam bir futbolcu kadar popüler.
...
Doğru mu Samet ?
Fatih Terim: Real Madrid maçında savunmaya fazla önem verebilirdik. Ama yürekli kayıplar, korkak zaferlerden daha önemlidir.
alex ile ozdeslesen bir ismin zaten onunla karsi karsiya gelmesi hos degildi. 8 yilin hatrina suskun kalmayi secmeliydi, taraf olmak zorunda birakilmasi samet acisindan cok zor bir durumdu. istifa karari bence olumlu ama daha once yapilmasi gereken bir davranisti.
Samet Güzel'in kararı doğru; ama geç. Aziz Yıldırım ile birlikte kameralar karşısına geçmeden önce istifa etmeliydi.
Samet takımdan biri gibiydi oyuna girse kimse noluyo lan demezdi bide eli ayağı düzgün çocuk iyi plmuş
Alex: "Aykut Kocaman'a bir oyuncu 3 sene kendini gelistiremiyorsa verimli olamaz dedim. Antrenmanlarla oyuncu gelisir dedim."
Selçuk geldiğinden beri bir gram ilerlemedi ama hala takımda ve medet umuluyor. Ama Kocaman'ın Alex'e verdiği cevaptaki gibi " Burası Türkiye " Her denilene kafa salla, kimsenin işine karışma, duygusala yat tamamdır.
...
Umarım hala Alex'e laf atan biri yoktur.Adam kendi yanlışları ve yönetim ile Aykut Kocaman'ın hatalarının hepsini sıraladı güzelce.Hakikaten çok zeki ve efsane bir adam benim gözümde.