Printable View
Transfer sezonu bitmeden bu WBL arkadaşı aldık, onu unutmuşuz. Aslında boşa aldım altyapı genç kaynıyo dikkat etmediğimden kiaya vermişim. En iddialıları Boiselli sakat olduğu için gözümden kaçmış yoksa direkt 11 oyuncusu. İki iyi arasından Hollandalı olana forma veririm şahsen :)
http://img62.imageshack.us/img62/236...1217500874.jpg
Akşam büyük maç var. Amsterdam Arena'da Valencia'yı ağırlayacağız. Sanal hayattan çıkıp biraz iş yapalım. Ama acayip bir şekilde maç stresi bastı beni hehh :0: 4-1-4-1 m, oynasak bildiğimiz gibi mi oynasak diye. Maç anında karar veririm artık.
Rakibin oynanmış maçını göremediğimden sadece kağıt üstünde değerlendiriyorum. Tahminim 2-1 yener ya da yeniliriz, yazın kuponlarınıza ;) Gece görüşmek üzere, selamlar.
.
.
handikap 0 diyorum:)
Çok güzel bir kariyer oluyor , takipteyim. Bence maçı alırız.
FM13 ü ön siparişten alıp, forum yorumlarında ki eleştirilerden dolayı rafa kaldıran ve FM12 ye devam eden bir FM hastası olarak...FM13 kariyer hikayelerinden, Wolfsburg, Newcastle, Wimbeldon, Bilbao, Gençlerbirliği... gibi birkac konuyu daha sessizce ve hayranlıkla takip etmekteyim.
Neden bu kariyere bu mesajı yazıyorum? Cevabı kariyerin sahibinde :) "onca iş arasında hem oyunu oynamak hem de sizlerle güzel bir kariyer paylaşmaya çalışıyorum."
Okurken kariyerleri hep aynı soruyu sormuşumdur kendime:" Oyunu oynamaya zaman ayırıp, ayrılan zamana eşdeeğer bir zaman dilimi içinde de forumda kariyeri, bu denli özenli paylaşmak!..." Nasıl yapıyorsunuz bunu?.. çok merak ediyorum. :)
Quote:
Originally Posted by Duka
Ben zaten ağır ilerlerim, bir sezonu 3-4 günde bitiremem. Geçen sene burada paylaştığım kariyerin başlığı "Ferguson gibi 4-4-2 oynamak" idi sanırım. Tüm yıl boyunca oyunu oynamaya vaktim yok oynadım mı da kendime bir rol biçiyor ve eğlenceli hale getirmek için onun üstüne gidiyorum. Tek başıma deli gibi bu işi yapamayacağım için forumda hikayeyi paylaşıyorum. Sağolsun arada arkadaşlar güzel şeyler yazıyor. Böylece oyun başında geçen zamana da değiyor biraz.
Geçen sezon İngiliz gibi 4-4-2 oynamaya çalıştık bu sene Alman gibi 4-2-3-1 oynamaya çalışıyoruz. FM serüvenim 2-3 sezon anca sürecek o da güzel geçsin bari. Sizi de beklerim ;)
.
.
.
.
.
.
Çekinerek maça 4-1-4-1 başladım. DMC'yi beklerin arasına soktum. Bu geriye yaslanmanın sonucunda Tino Costa ve Banega önü açık şut pozisyonları bulmaya başladılar. Tam taktik değişikliğine gidiyordum ki Tino Costa doksana çaktı topu. Alıştığımız düzene dönünce hemen oyunu kontrol etmeye başladık fakat ilk yarı yeterince yaratıcı olamadık.
Devre arası oyunculara fırçayı bastım ve sahaya yolladım. Çok güzel bir atakla golü erken bulduk, yüklendik yüklendik. Bu arada Valencia'da uzaktan şut atmaya devam ediyordu :) Sigporsson ve yerine giren Helenius önemli golleri kaçırdılar ve Valencia kalecisi de gayet iyi günündeydi. Bundan sonra kendi sahamda defansif bir taktikle çıkmam, bildiğim futbolu oynarım.
Valencia bize top kapmada bariz üstünlük sağladı. Sahanın her yerinde çok sayıda top kaptılar ve bu toplarla kalemize şutlar çektiler. Bu güç ve tecrübe eksikliğine rağmen maçı alacak dirayeti ikinci yarıda gösterdik. 1 puan iyi değil futbol iyi gibi.
http://imageshack.us/a/img32/4748/fm...1221505520.jpg
http://imageshack.us/a/img28/4498/fm...1221521799.jpg
http://imageshack.us/a/img687/5169/f...1221522331.jpg
.
.
.
.
Evet ŞL maçlarına böyle özel sayfa açmayı düşünüyorum. Ne de olsa kariyerin hedefi belli 1995 yılını tekrar etmek. Gruptan çıksak hiç fena olmaz :0:
.
.
.
.
Kazanacağını düşünüyordum olsun beraberlikte iyidir:)
Herkes gibi bende kariyerinize açık ara hayran kaldım.Mükemmel bir anlatım yapıyorsunuz gerçekten.Ayakta alkışlıyorum.
JK ile eşleşmek her açıdan kötü olmuş.O istediğiniz Alman futbolunun zirvesindeki takıma karşı iyi bir deneyim olacak.
Quote:
Originally Posted by Namzet
2-1 kazanmaya çok yakındık. Maçtan önce verdiğim skor tutacaktı bende burada havamı atacaktım ama olmadı :D
Böyle düşünmene çok sevindim, beraber eğlenirsek ne mutlu. Jürgen haliyle benden çok daha iyi bir takıma sahip. İlk maç Porto'dan 4 yemeleri beni üzdü. Bir sonraki maç Almanya'ya gidiyoruz. Galibiyet rüya gibi olurdu.Quote:
Originally Posted by sakary Ali
FM serilerinde dikkatimi çeken bir nokta; ilk sezon bi hayli karmakarışık geçer, sonraki sezonlar her karışık kırışıklıklar bir bir ütülenir.
Jürgen'i evinde bi ters iki düz edersen hiç şaşırmam. Sebebi; senin taktik anlayışında ki incelikler ve ters oyun düzenin..kolay ya da denk rakiplere kapanmak,süpriz mağlubiyetleri; zor rakiplere açık ve cesur oynamak da bazen supriz galibiyetleri getirebilmekte.
Nacizane fikri tavsiyem: Dortmundun en etkili olduğu mevkiler kanat bek ve ileri uç kanatlar. İleri uç kanatları bir şekilde kontrol altına alırsan, gol bulmakta zorlanacağını düşünmüyorum.
Zaman buldukça takip etmeye, şevk ve merakla devam edeceğim..bu şekilde bir sunumla devam ettiğin müddetçe ;) başarılar.
Takip etmesi keyifli bir kariyer. Kanat oyuncuları sağlam, Başarılar.
Taktik dizilmini paylaştığın için teşekkürler kaptan. Valencia maçı bildiğin denk güçlerin çarpışması olmuş, deplasmandaki maçı merak ediyorum. Tam yerinde oynatmasan da Bolatti'den memnun musun? Ligi iyi bir sırada bitirememesine karşın Dortmund bana karşı bariz üstün ve ters gelen takımların başındaydı, Lewandowski'yi 2 adamla tutsan bile kendini kurtarmayı başarıyor, çözemedim bu adamı..
Bolatti şimdiye kadar 2-3 kere maçın adamı seçildi. Orda oynayan oyuncunun fazla çalışkan olmasının yanında hücuma-skora da katkı vermesi gerekiyor. Mesela bir maçta C. Poulsen attı maçın iki golünü de.
Yeni oyun motorunda hem doğru hem yanlış işler var. Barcelona maçlarından biraz fazla etkilenmişler gibi :) Rakipler oldukça iyi kapanıyor ve bu duvarı açacak pozisyon üretmek de kolay değil. Böylece top sürekli ceza sahasının hemen dışında orta saha oyuncularıyla buluşuyor ve onlarda sürekli şut çekiyorlar. Mesela Valencia'nın bana attığı gol.
Bence bu doğru bir hamle. Hemen hemen ceza sahası çizgisine kadar geri çekilmiş bir takıma öyle her atakta ara pas geçiremezsiniz. Ben bu sene oyunun daha gerçekçi olmak üzere bazı atılımlar yapmak istediğin görüyorum. Her genç oyuncuyu bedavaya kapatamamak da güzel bir gelişme, gerçekçiliği çok arttırıyor. Elin PA 8-9 çocuklarını almak kolay mı günümüz dünyasında?
Ama bununla beraper bu pas trafiğinin abartılması ve oyuncuların orta yapmak da fazla nazlı oluşları gibi sıkıntılar var. Rakip kapanırsa uzun boylu santraforunu oyuna sokar, havadan orta talimatı verirsin. Maç motorunda bu henüz -tam anlamıyla- mümkün değil.
Dortmund karşısında açık oynamak mantıklı mı değil mi bilmiyorum. Alacağım her puan önemli, belki İtalyan işi bir şeyler yapabiliriz ;)
Ben o kadar memnun değilim. Babel bir maç varsa üç maç yok. Callejon yeni ısınıyor bari o biraz katkı gösterirse iyi olur. Vitesse'de çok iyi AMR bi genç çocuk var. 17-18 yaşlarında falan. Barcelona altyapısında yetişmiş. AMR bi de sol ayaklıydı galiba. Adını unuttum dileyenler kendi kariyerleri için ilgilenebilir.Quote:
Originally Posted by yigittok
Abi kes Babel'i kötü oyunuyorsa ekinde Viktor Fischer gibi bir yetenek var.
nasıl can atıyorum şu AMR ve AML oyuncuları oynatmak için ama benim taktiğimde kanat oyuncusu yok :(
İlk mesajlarımda belirttiğim gibi bir numaralı genç onbir adayım. Her maç mutlaka 10 dk bile olsa oyuna alıyorum. Ama daha alacak yolu var, bu sene olmaz.Quote:
Originally Posted by Dennis Bergkamp
Sende de 3 forvet var mis gibi :)Quote:
Originally Posted by samasti
Eredivisie 6.Hafta
Valencia maçı sonrası özellikle defans oyuncularımızın iyi performans sergilediği maçta deplamanda 3 puan aldık. Dİkkat ediyorum 4-3-3 oynayan takımlara karşı topa sahip olma avantajımızı biraz kaybediyoruz. Üstüne bütün Hollanda'da bunu oynuyor nerdeyse :) Ama buna rağmen efektif oynayan taraf biziz. Goller Callejon ve Paletta'dan.
.
.
Kupa
Den Bosch karşısında şans bulamayan genç oyuncularla çıktım ve penaltılarla elendim. Penaltılarda Den Bosch 5te1, ben 4de1 atmıştım ve son penaltıda Drenthe kendisinden bekleneni yaptı, penaltıyı kaçırdı. Altıncı penaltılarda da elendik. Haa bizim takım elenmeyi fazlasıyla haketmişti aslında. Benim üzüldüğüm kupa değil, bu mücadele boyunca şans vereceğim gençlerin gelişim/deneyim fırsatını kaçırması oldu. Maç sonunda gerek soyunma odasında gerekse basına verdiğim röportajda oyunculara performansından dolayı verdim veriştirdim. Moral bozukluğu umrumda değil. Ayıp deen bişey var :0:
.
.
Eredivisie 7.Hafta
Bu maçtan önce beni ikinci hafta yenmeyi başarıp kendime gelmemi sağlayan NEC, PSV'yi de deplasmanda 2-0 yendi ve galibiyet halinde bize lider olma şansı doğdu. Maçtan 3 gün sonra Dortmund'la oynayacağımız için aklımda rotasyon vardı fakat bizi Almanya'ya uğurlamaya gelmiş 50bin taraftara as takımı izletmeye karar verdim.
Ayrıca Jürgen Klopp için hazırladığım sürprizi denemek de istedim. Sürprizden ŞL maç öncesi kuşağımızda bahsedeceğiz :) Hemen maçın başında gol atan Sigporsson sakatlık problemi yaşadığı için oyundan aldım. Maç tamamen ve tamamen bizim üstünlüğümüzde geçti. Her şey iyi giderken Christian Eriksen 2-3 ay sürecek bir sakatlıkla sahadan ayrıldı. Hiç bir şeye yanmıyorum, Dortmund maçı için ona verdiğim özel role yanıyorum. Ama takım bunu atlatabilir. Bizim goller Sigporsson, Paletta ve Helenius'dan.
.
.
Bu akşam Dortmund'la maçımız var, Jürgen Klopp'un yardımcısı eve dönüyor. Şölen!
.
.
Hocam kariyer gerçekten etkiliyici anlatım ve detaylar olsun ama oyunun butür liglerde malesef dezavantajı var ligi bir kaç yıl sonra sürklase etmeye başlıyorsun yani tek hedef şampiyonlar ligi kalıyor en azından eski serilerde o şekilde oluyordu bu seride henüz bu liglerde hiç oynamadım umarım ligde seninle sürekli kapışacak bir PSV , Twente izleriz kariyer ilk başta ilgimi çekmedi ama anlatım ve detaylar çok iştah kabartıcı olduğu için biraz geç oldu ama takipdeiym umarım uzun soluklu ve heyecanlı olur, başarılar.
.
.
.
.
Evet beklenen gün erken geldi. Klopp'un taktisyeni olarak ünlendik daha ayrıldığımızın üstüne 2-3 ay geçmeden karşısına rakip olarak çıkıyoruz. Bu maç için alışılagelenden farklı bazı değişikliklerimiz oldu. Üstüne tartışmak ve kendim taktik yapmak istiyorum diyen arkadaşlar için güzel olacak.
Plan nedir?
Bundan önce 2 MC'miz Mücadeleci Orta Saha ve İki Yönlü Orta Saha olarak oynuyordu, AMC pozisyonu da On Numara (veya Eriksen yüzünden Oyun kurucu). Bu maçta MC'lerden birini defansif seçtik, Pres derecesini "Kendi sahamızda" olarak geriye çektik. Diğer MC'yi de oyun kurucu (hücuma katılan, top süren) ayarladık. Burada Eriksen oynayacaktı ama sakat. AMC'miz Inside Forward yani Merkezi Hücumcu oldu. Fakat defansın arkasına ara pas attırmak için burayı Ofansif Orta Saha yapabilirim maçta.
Defansif ayarladığımız MC'nin görevlerine ilk 15 dakikadaki duruma göre Götze'ye (AMC) markaj vermeyi düşünüyorum.
Hadi bakalım gece maç var. Gazamız mübarek olsun. Benim tahminim parlak bir zafer ya da üzücü bir mağlubiyet olabilir. Beraberlik önermiyorum kuponlarınıza yazmayın :)
.
.
Fazla detaya girmeden ilk gördüğümü yazıyorum; paylaştığın taktiğin açığı çok, Jürgen affetmeyecektir.
Umarım yanıltmış olursun beni maç sonucu ile...
.
.
.
.
Maça inanılmaz bir baskıyla başladılar. Sanıyorum 2nci dakika falandı Ryan Babel harika top sürdü, slalom yaptı, kaleciyi de geçti ve topu direğe vurdu! (açısı biraz dar gibiydi ama imkansız yine de) Ondan sonra bizim takımı atak yaparken falan görmedim. Önce normal düzene, baktım olmuyor 4-1-4-1'e geçtim. Top sürekli Dortmund'da kaldı, belki net pozisyona giremediler ama sağlı sollu vurdular topa. İlk yarıyı bu şekilde dualarla bitirdik.
İkinci yarı başlarken yine standart anlayışımıza döndüm. Fakat bütün Atakları (A) Support (Destek) yaptım. Dortmund bu şekilde biriki kere açık alanda yakaladı bizi ama bizim takımda sahada oynadığını göstermeye başladı. 1-2 yoklama derken golü attık. Ben korktum takımı defansa çektim fakat ne mümkün, topa sahip olan atak yapmaya başlayan biz olduk. Öyle böyle derken futbolda olur böyle şeyler denilen türde bir galibiyet aldık. Valencia maçında şans bize borçlanmıştı bu maçta ödemiş oldu.
İstatistiklere bakarsanız benim yarı sahamda Dortmund'un nasıl topa sahip olduğu ve bizi ezdiği ortaya çıkıyor. DC transferim Paletta maçın adamı seçildi. bilmiyorum özellikleri pek parlak gelmeyebilir, Parma ile yaptığım meydan okumada çok beğenmiştim, burada da yüzümü kara çıkarmadı.
Şans kaliteye bakmadan, o anın talihlisine verir büyük ikramiyeyi. Şans ya da güzel oyun farketmez; başarıların 3 puana endeksli olduğu bir düzlemde, nasıl alındığının ne önemi var puanların! Tebrikler.
dortmund galibiyeti güzel olmuş tebrikler... :)
Quote:
Originally Posted by Duka
Gerçekten benden çok daha güçlülerdi, Valencia maçında böyle değildi de bu maçta hissettim. Duka maçtan önce ne yaparsam yapayım Jürgen bizi bozacakmış zaten :) ama babadan kalma 4-1-4-1 ilk yarıdan sağ çıkmamızı sağladı, ikinci yarı golü de yiyince Dortmund'un bacaklarındaki derman kesildi sanki.Quote:
Originally Posted by samasti
İlk sene kopma şansım yok gibi, ikinci sene de çok fark açamayabiliriz maaş bütçesi 18M olan bir takımdan bahsediyoruz. Astronomik transfer yapmak zaten mümkün olmayacak. İngiltere'de işler biraz daha farklı ;)Quote:
Originally Posted by romelon
1995 yılını üç senede görür müyüz onu merak ediyorum asıl.
ŞL'de en az çeyrek final takımı kanatlandırır 95 ruhu gelir ozaman :)
Maç içinde JK'nin sizi karşılayışı ve maç sonu demeçlerini de merak ediyorduk :)
Dortmund galibiyeti hoş olmamış, karşılaşma oynanırken hakeme aşırı tepkiler vermiş ve Dortmund taraftarından maç boyunca ıslık yemişsiniz diye duydum :)
DMC'nin sadece kendi sahasında pres yapması hakkında hala olumlu mu düşünüyorsun?
Quote:
Originally Posted by sakary Ali
Hakem konusunda haklısın bizim oyunculara kolay sarı kartlar çıkardı, Poulsen'i de bu kart korkusuyla oyundan aldım zaten. Ama Dortmund taraftarı beni sever ;;)
Maç sonrası el Jürgen beni tebrik ederken kulağıma "Şanslı" diye fısıldadı ve birbirimize gülümseyip ayrıldık. ŞL ligine iki mağlubiyetle başladıktan sonra onunla oturup havadan sudan konuşmak mümkün değil.
Jürgen hala gruptan çıkabileceklerine inanıyor, ben de temkinliyim. Genç oyuncuları fazla göklere çıkarıp dağılmalarını önlemek gerek. Bir basın mensubunun "Porto deplasmanında bu kadar şanslı olabilir misiniz?" sorusuna "Futbolda maç günü kimin daha çok dua ettiğini bilemezsiniz" şeklinde kinayeli bir cevap verdim. Belki de dua etme sırası Portodadır kimbilir?
Evet bunu çok sık uygularım. Defans yapıyorsanız, geri dörtlünün hemen önüne kondurduğunuz önliberonun fevri çıkışlar yapmasını istemezsiniz. Dortmund planım özelinde konuşamıyorum çünkü ne yapsam olmayacak gibiydi, yapay zeka muhtemelen Kontrol hücum stliyle oyuna başladı ve bu da yetmedi 4-2-2-2'ye döndüler. Kazanmaya and içmiş adamlar :icon_biggrin:Quote:
Originally Posted by LeoN48
Ben DMC'yi pressiz 4-1-4-1 de kullanıyorum. Örneğin iki MC'den biri defansif olacaksa onun presini de kendi sahamızda ayarlarım. Zaten motomot dinlemiyorlar, yine çıkıp presini yapıyor adam.
Selamlar.
DMC nin tam saha pres ya da kendi yarı sahasında pres yapmasına etki eden ve Leon ile seninde dile getirmediğiniz en temel belirleyici etken; takımın alan mı adam mı markaj uygulaması ve DMC nin yine takıma ters olarak adam ya da alan markajı yapması... Be carefull! yani :))Quote:
Originally Posted by nessus
ben yeneceğini düşünüp kuponuma eklemiştim :)
Olayın o boyutunu da hesaba katmak gerekir kaptan, haklısın..Quote:
Originally Posted by Duka
Eredivisie 7.Hafta
Sigporsson ve Lasse Schöne'yi de sakatlar kervanına ekledik. Yetmedi Sigporsson'un yerine girip gol atan Helenius'da sakatlandı. Bu, takımda forvet kalmadı demektir. Neyse ki Sigporsson'da bir şey yokmuş.
Eredivisie 8.Hafta
Bu maçtan 3 gün sonra Porto deplasmanına gidecek olmamaız talihsizlik. Twente en ciddi iki rakibimizden biri. Maç boyunca topa sahip olmakta güçlük çektik. Bu genelde deplasmanlarda başımıza gelen bir şey. Bir yerlerde bir hata var ama nerde? Ama futbolda kazanan haklıdır. Biz de kazanmaya devam ediyoruz :)
.
.
.
.
.
.
Fikstür sıkışık denk geldiği için maç öncesi yapamadık. Porto 4-2-3-1 oynayan Dortmund ve Valencia'ya iki maçta 7 gol attı 1 gol yedi. Bende maçtan önce bunu gözeterek İtalya işi 4-1-2-1-2 taktiğimle maça çıktım. Bu DMC'nin oyun kurucu olduğu (Pirlo) 2 MC'nin iki yönlü çalışkanlar adala olduğu (De Rossi, Marchisio) Forvetlerin de AP rolünde(Santrafor, Cassano-Balotelli) oynadığı bir anlayış.
Golü attık, bir golümüz de ofsaytmış hakeme göre. Beraberlik neyse de, ikinci golleri maç motoru azizliği oldu gibi. Moutinho'nun frikiği direkten ilginç bir kavisle döndü Eliseu gelen topa dar açıdan voleyi çaktı. İkinci yarı 10 kişi kaldılar ama oyuncu değişikliği bakımından elim sıkışıktı. Eriksen, Helenius, Schöne, Drenthe ve hatta oynatmama rağmen Siem de Jong sakattı. İlk üç maçta ideal puan toplamamıza rağmen, ev sahibi avantajı diye bir şey bu grupta pek geçerli değil. İkinci olmayı çok istiyoruz bunun anahtarı da 2 maç sonra evimizde karşılaşacağımız Porto maçında.
sakatlar kötü olmuş... İçinde bulunduğun durumu anlayabiliyorum :) İnşallah Porto'dan sevindirici haberler alırız :)
Eredivisie 9. Hafta
Porto maçından önce evimizde iki maça çıkacağız. Bu maçta Boilesen, Fischer ve Ligeon'a şans vererek gelişmelerine katkıda bulunmaya çalıştım. Aslında takımda genç olmayan birinden sözetmek (Poulsen hariç) zor. Paletta belki (26 yaş) Fischer gençler içinde favorimiz. Golünü de attı.
Eredivisie 10. Hafta
Rotasyonu daha da arttırdık. Kimse Ajax'a geldi gençleri oynatmadı demesin :) İlk yarı rüyalarımdaki futbolu oynadı takım. Süper kupadaki PSV maçı gibiydi. Bir ara pas golleri atıldı ki sormayın :) İkinci yarı bunun yerinde yeller esince skor 4-2'ye geldi. Maç sonunda asistanım "Çocuklara kızmayalım" diye araya girse de ikinci yarıdaki performanslarının berbat olduğunu söyledim. Moralleri bozuldu ama that's the futbol, it's the futbol! :0:
.
.
.
.
Grubun ağabeyi Porto'yu evimizde ağırlıyoruz. Bir önceki maç şanssız bir yenilgi almıştık. Antrenör olarak karar vereceğim şey şu: Porto'nun üstünlük kurduğu 4-2-3-1 formatıyla mı yoksa ilk maçta kullandığım 4-1-2-1-2 şeklinde oynamak mı.
Jürgen Klopp'a bir gün konuşurken bana "Eğer köşeye sıkıştıysan, saldırganlaşmalısın" demişti. Ben de ona Osman Paşa'nın Plevne savunmasını anlattım. "İşte bu!" diye bağırdı gözlerinin içi gülerken.
Jürgen bir önceki Valencia maçında bunu yaptı. Maçtan önce "İlk dakikadan itibaren atak oynayacağız" demişti ve geri düşmesinde hatta önce 10, sonra 9 kişi kalmasına rağmen maçı 2-1 kazandı. Delilik yapmak için doğru zaman mı?
.
.
.
.
Erdem J.D. : Bugün burada doğru olan işleri yaptık
.
.
Arkadaşlar nasıl üzgün olduğumu anlatamam. Tam olarak istediğiniz şeyi yapıp, maçtan beraberlikle ayrılmak iyi olmadı. Alışılagelmişin dışında "Kontol" felsefesiyle başladık. Porto'ya ilk yarı, hatta goller haricinde top göstermedik. Her zaman yaptığımı gibi defansif önlemler almamak aslında sonumuzu getirdi. Her şeye rağmen futbolun adaleti 92. dakikada penaltı olarak tecelli etse de, Vanden Borre gole çeviremedi. Sağlık olsun, her maç rakibe bunları yapsınlar canımı yesinler. Bu sene olmazsa seneye umudumuz olur :)
Son dakikada penaltı kaçması kötü olmuş,istatistik olarak her şey ortada:)