Hollywood'un görmesi lazım buraları, harcanan cevherler var...
Printable View
Hollywood'un görmesi lazım buraları, harcanan cevherler var...
İşte neye göre inanıp inanmıyorlar?
Geçen sene başkanlarının yurt dışına çıkma yasağı vardı, UEFA aldığında, alınma kararının ertesi günü yurt dışına çıkma yasağı kalktı. Hangi önemli gelişme oldu da böyle bir ara karar aldı o dönemde mahkeme?
Aziz Yıldırım'ın tutuklu yargılanmasının sebebi, örgüt kurma suçundan. Yoksa mahkemede yaşananlar dikkate alınıyorsa, Trabzonspor başkanı için de hapis cezası isteniyor.
Ve UEFA bizzat kendi organizasyonunda yaşanan olaya bakıp, o takımlara müdahale etsin, basında çıkan haberlerle, birilerinin dolduruşuyla kararlar vereceğine. O kadar sıfır toleransa takmışlarsa, Fenerbahçe alınmazken Trabzonspor ve Beşiktaş'ın alınmasını aklım hiç almıyor.
Bank asyaya dusmus bir ekip :) Ayni golun daha guzelini bu sene Sivasa attik.
O Buca macinda yere dusen futbolcuyuda halen Sercan Kaya oldugunu iddia eden Omer Cavusoglu var :D Sercan Kaya mac kadrosunda bile degildi yanlis bilmiyorsam.
http://www.mackolik.com/Karsilastirm...or-Trabzonspor
Omer Cavusogluna sunu biri gosterse artik
Neye gore inandigini veya inanmadigini bilemem.
UEFA neden Fenerbahce'yi men etsin diye bir soru sormustun, ben de buna bir cevap yazdim. Cevabi begenmeyebilirsin ama disaridan gorunus bu sekilde. Detaya da inince zaten 1 vaka < 9 vaka esitsizligi bile Trabzonspor-Fenerbahce arasindaki farkli tutumu aciklayabilecek bir esitsizlik.
Mahallene 1 defa tecavuze tesebbus etmekle suclanmis birisinin tasinmasi mi seni daha fazla tedirgin eder, 9 defa tecavuz etmekle suclanmis birisinin tasinmasi mi? UEFA'yi tedirgin eden de bundan farkli bir sey olmayacaktir. Hadi 1 defa tesebbus etmis kisinin davasini beklemek gerekir diyebilirsin ama digeri icin?
Besiktas ise zaten olaydan tamamen uzak cunku farkli nedenlerden Avrupa'da oynama hakki yok.
şu 2 isim atlanıyor hep. Lütfi Arıboğan ve İlhan Helvacı... UEFA'yı Türkiye konusunda bu 2 isim yönlendiriyor. yahu Fenerbahçe Avrupadan men edilmeden önce MAA ve Abdullah Gül ne konuştular da 1-2 saate kalmaz men edildik ?
Sadri Şener'in yurt dışı yasağı niye bizim yerimize avrupaya katılacaklarının açıklandığı günün akşamında kalktı ? o arada TS başkanın herhangi bir talebi de yoktu, kendiliğinden kaldırıldı.
Sıfır tolerans diye tutturulan o dönemde TS ve BJK adı hukuki olarak Fenerbahçe'den hiç farklı olmamasına rağmen niye men edilmediler ?
Başbakan neden kişiler ve kurumlar ayrılmalı dedi ?
ve Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanı nasıl olur da bir dernek başkanı olan Platini ile görüşür ? UEFA denilen kuruma bu kadar yüz verirsen , kendini ne olarak görür o adamlar ? siyaset futbola karışmasın diyen Platini nasıl siyasi liderle görüşür ?
savcı savunmaları dinlemeden nasıl mütalaa hazırlamıştır. öyle ki; savunmalar verilmeden önce değişmiş olan kanuna rağmen eski kanuna göre mütalaa vermek gözünüze soka soka savunmayı çiğniyorum demek değil midir ?
özel yetkileri alınan savcı yaptığı açıklamada basındaki haberlerin %90 ı yalandır diyebilmesine rağmen neden savcı olarak görevini yapmamıştır ?
MAA, görevinden ayrılırken kandırılmışım demesine rağmen o 2 isime ne yönde yaptırım uygulanmıştır ? ödülleri GS deki görev midir ?
Tahkim kararları Perşembe açıklanacakken kim oraya geldi ve ne dedi de bu karar Pazartesi alındı ? ve söylenenlerin tam tersi yönde bir karar oldu ? o Tahkim başkanı şimdi nerede ?
ve son olarak Nihat Özdemir , Fenerbahçe'de 2. isim olmasına rağmen bu olaylarda nasıl olur da bir tapesi dahi olmaz ? Aziz Yıldırım ile hiç konuşmazlar mı ?
bu sorular cevaplansın sonra olanlar siyasi değil derim.
Fenerbahçe'yi men etme gerekçen olarak 0 tolerans diyorsan, 1=9 olur.
Nihat Özdemir olayına ben de değinmiştim, ilk günden beri Aziz Yıldırım'ın yanındasın, 2. adamsın hatta gücün belki de Aziz Yıldırım'dan daha fazla ama lider olmak istemediğinden arkadasın. Ve bu süreçte hiç ama hiç bir şeyden haberin yok, telefon konuşman yok, Aziz Yıldırım'ın örgütüne üye değil.
Ali Yıldırım'ı bile son olarak örgüte üye olmaktan suçladı savcı ama nedense Nihat Özdemir, Ali Koç, bunlar bu örgüte üye değiller, hiç bir şeyden habersizler.
2 senaryo var.
1.si herşey tamamen siyasi bu yüzden Nihat Özdemir yok. O zaman siyasetle alakası olmayan Ümit Karan, İbrahim Akın'ın günahı ne?
2.si Nihat Özdemir Fenerbahçe düşmanı cemaate çok yakın olduğu için bu soruşturmadan uzak tutuldu -keza Emre Belözoğlu da öyle-. Bu kez Aziz Yıldırım'ın İlhan Ekşioğlu'nun suçu cemaatle yakın olmamak mı ?
Muhammet Trabzonspor hiçbir Avrupa maçı oynamadan alınmadı Ş.L'ye eleme maçlarında Sadri Şener yoktu maçlarda ysaktan dolayı.Bu adama tölerans gösterecekler eleme malarında niye göstermediler?Sonradan mı akıllarına geldi diyorsun?
Cunku; o sırada Fenerbahçe taraftarları bu mu sizin sifir toleransıniz diye binlerce mail attı Sadri Şener'in yurt dısı yasağı ile ilgili ve 1 ya da 2 gün sonra kalktı o yasak. UEFA yi uyandıran Fenerbahçe taraftarı oldu. Malum Aribogan ve helvaci sadece Fenerbahçe ile ilgili konuşuyordu UEFA yla. O zamanlar yollanan bir iddianame tarzında herhangi bir belge de yoktu. UEFA nin bu durumu bilmemesi gayet normal.
Bu iş Fenerbahçeliler'in mailleriyle olsaydı FIBA'nın Galatasaray'ı basketboldan men etmesi gerekirdi. Ya da UEFA'nın Fenerbahçe'yi.
Bu tamamen senin düşüncen. İlk kez de senden duyuyorum. Her fırsatta Arıboğan'la Helvacı'ya giydireceğine keşke puan hesabı yapan yöneticilerinize giydirsen. Diyeceksin ki şimdi o tamamen iddia yok öyle birşey. Senin dediklerin de tamamen iddia. Kesinliği, özellikle de düşününce mantıksız tarafları da olan şeyleri bu denli keskin savunmak gerçekten yanlış.
UEFA zaten Fenerbahçe'yi men etti. mail işini çok küçümsüyorsun bence gayette etkili oluyor. yanlış hatırlamıyorsam o zamanlar geri döndükleri birçok kişi olmuştu tamam inceleyeceğiz falan diye.
ilk kez benden duyman senin eksiğindir bana kalırsa o zamanlar çok olay olmuştu bu. Arıboğan ve Helvacı'ya elbette giydiririm bunları MAA bile açıklamışken kandırıldım diye. hele ki; Helvacı bunları içki masasında konuştuk , ben yanıma tercüman almamıştım belki yanlış aktarmışımdır Cornu'ya dedikten sonra savunulacak hiçbir tarafları kalmamıştır. benim söylediklerim iddia değil MAA'nin ve Helvacının kendi açıklamaları.. senin dediğin ise QTM nin iddiaları.. puan hesabına dair bir delil ile gel o zaman konuşalım.
Ben bir sürü delille gelirim ama onları siz de biliyorsunuz ve yalan diyorsunuz. Burada ahkam kesmen sadece görüntü o yüzden.
Puan hesabına dair delillerini merakla bekliyorum. İstiyorsan digerlerini de..
Puan hesabına dair bir delilim yok. Senin de o isimlerin Fenerbahçe aleyhine özellikle çalıştığına dair bir delilin yok. Diğerlerini getirmeme de lüzum yok, bütün seneniz o delilleri görerek geçti.
MAA'nın söyledikleri duruma göre yalan duruma göre doğru oluyor 3 Temmuzdan bu yana.
QTM QTM diye saydırılan medyanın haberleri de öyle.
MAA bile bunları kabul etmişken diye duşunun onları..
Bir de delil olarak tapeleri söylüyorsanız onları hiç tartışmayalım milyon kere tartıştık. Ama sunu belirtiyim telefondaki konuşmalar tek basına hiçbir şey ifade etmez o konuşulanların yapıldığı ispat edilmediği sürece. Konuşmalar tek basına teşebbüste kalmış bile denemez. Ceza hukukunda hazırlık hareketleri ceza gerektirmez. İcra hareketlerine başlanmış olmalı ki; teşebbüsten ya da o suçtan ceza verilsin. Ben telefonda bir arkadasıma X kisisini öldüreceğim dememin cezasının olmadıgı gibi sadece tapelerin de cezası olmaz.
İşte, UEFA'nın mantığı, geçen sene Fenerbahçe'yi almazken, 0 toleranstı. Zaten Fenerbahçe ilk alınmadığında aşırı tepki olmadı hatta tüm camia, bizi göndermiyorsanız o zaman düşürün, madem ki suçluyuz dedi ama federasyon bunu yapamadı. Yazılı başvuru istedi bunun için, bu da suçsuzum diyen birisi için olası tüm haklarından vazgeçmesi demek olduğundan, sözlü isteği geri çevrildi. Yoksa Aydınlar federasyonu da Fenerbahçe'yi düşürmeyecekti, hatta Aydınlar, Fenerbahçe taraftarının gözünde Fenerbahçe'yi pisliklerden kurtaran adam olmak niyetindeydi ki, planları, arkasından iş çevirenler yüzünden tutmadı. Karıştıkça karıştı, komedi seviyesine geldi zaman zaman yaşananlar.
Fenerbahçe yerine Trabzon alınınca kıyamet koptu. Çünkü o dönemde ortada ne iddianame, ne savunmalar ne disiplin kurulu kararları vardı.
Ama medyada çıkan ve savcının da bizzat söylediği gibi %90'ı yalan olan haberler üzerine TFF'nin yetkilelerinin dolduruşuyla Fenerbahçe men edildi.
Olay gerçekten 0 tolerans olayı olsa, ve mahkeme bitene kadar biz adı geçen hiç bir kulübü almıyoruz dese, 5 sene mahkeme sürse, 5 sene Fenerbahçe'yi almasalar bu kadar tepki göstermem.
Zaten eylül başına kadar dava bitmiş olur, muhtemelen Aziz Yıldırım ceza alacağı için başkanlığı düşecek ve yönetim değişecek. Yerine geçecek en kuvvetli aday kardeşi de, şike teşvik ile alakalı gündemde olmasa da son duruşmada savcı örgüt üyesi olmaktan ceza almasını istedi.
Davada savunmaların çok önemli olmadığını defalarca gördük, tıpkı disiplin kurulu ve tahkim kurulunda olduğu gibi. O nedenle hakim ilk gün ne düşünüyorsa, o kararı verecektir kısa sürede.
Bir de ben İbrahim Akın'ın yerinde olsam, madem ki cezam kesinleşti ve şike yaptıysam, çıkar anlatırım her şeyi, sadece ben yanmayayım, madem öyle herkes yansın diye.
MAA'nın yaptıklarının Fenerbahçe lehine mi aleyhine mi olduğunu düşünmeye göre değişir bu. Sen aleyhine olduğuna inandığından bu şekilde düşünürsün ben ise tersine inandığımdan farklı bir pencereden bakarım ve bunun dışında Fenerbahçe yönetimi aleyhine açıklamaları için "MAA bile bunları söylemişken..." diye düşünürüm bu mantığa göre.
Sonuç olarak bir gerçek var ki bu adam her iki taraf için de tukaka.
Çok değil 3 gün sonra belli olucak.
24-25 Haziran degilmiydi o tarih ?
Şu an Türk futbolunu yöneten kurumun (TFF) ve ona bağlı alt kurumların (PFDK, Tahkim, MHK) başında olan 5 kilit isim:
- Yıldırım Demirören - TFF Başkanı
- Mehmet Ufuk Özerten - TFF Başkanvekili (Eski MHK Başkanı)
- Av.Engin Tuzcuoğlu - Tahkim Kurulu Başkanı
- Halit Fahri Gültekin - PFDK Başkanı
- Zekeriya Alp - MHK Başkanı
Şimdi biraz detaya inelim:
1- Yıldırım Demirören - TFF Başkanı
Sabıka kaydı kabarık bir isim. TFF başkanı olduktan sonraki icraatlarından sadece birkaçı:
- Fenerbahçemiz gafı
- 58.madde değişikliği
- Şampiyonluk kupasını sahada vermeme çabası
- Şike yoktur açıklaması
2- Ufuk Özerten - TFF Başkanvekili (Eski MHK Başkanı)
Sabıka kaydı bir hayli kabarık bir isim daha. Hemen sayalım:
- Galatasaray taraftarı olduğunu açıkladı (2005 Telegol).
- TFF Yönetim Kurulu Üyesiyken kardeşini ve yanında çalışan muhasebecisini Federasyon Temsilcisi yaptı (97-98 sezonundaki maçlarda görev yaptılar). Damadını TFF Ankara Bölge Müdürü yaptı.
- 2005 Yılında telefonla bağlandığı Telegol programında Serhat Ulueren’e söyledikleri:
“Hayır sana kızmıyorum. Şu anda ekranda seni görüyorum ve iğreniyorum.”
“Dosyamı son sayfasına kadar açmazsan namertsin”
“Kardeşimden bir daha bahsedersen anandan emdiğin sütü burnundan getiririm senin”- 13.07.2011 tarihinde Futbolda Şike Soruşturması kapsamında gözaltına alındı, savcılık sorgusunun ardından serbest bırakıldı. Kirlenen futbol ortamında temiz kaldığını söyledi.
- 10.05.2012 tarihinde tarafsız olması gereken bir kurumun tarafsız konuşması gereken Başkanvekili olarak Trabzonspor Başkanı hakkında "Sadri Şener’e acıyorum" başlıklı sert bir yazılı açıklama yaptı. Bu açıklamada kullandığı ifadelerle tarafsızlığını tamamen yitirdi. http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/20519239.asp
- 17.06.2012 tarihinde UEFA'nın GS ve TS için onay yazısı gönderip FB için göndermemesiyle ilgili olarak "Fenerbahçe'nin belgesi çok, süre bu yüzden uzadı. Onların da Avrupa'ya gideceğine inanıyorum" açıklamasını yaptı.
3- Av.Engin Tuzcuoğlu – Tahkim Kurulu Başkanı
Gene tarafsız olması gereken bir ismin şike dosyasıyla ilgili açıklamaları (lütfen okuyun):
http://live.sporx.com/futbol/genel/b...SXHBQ270307SXQ
http://www.dha.com.tr/bu-sozleri-yen...ti_279167.html
Trabzonspor yönetiminin bu tarafsız! isimle ilgili açıklaması:
http://www.dha.com.tr/haberdetay.asp...2&Categoryid=7
4- Halit Fahri Gültekin – PFDK Başkanı
Geldik en tarafsız! isme:
- 1998 yılında Fenerbahçe Spor Kulübü’ne üye olmus sıkı Fenerlidir ve üye sicil numarası 6384'tür.
- Görev yaptığı adliyelerde düzenli olarak Fenerbahçe kravatı taktığı biliniyor.
- Emre Belözoğlu'nun ırkçılıktan ceza almaktan Halit Fahri Gültekin'in oyuyla kurtuldu. Oylamada 3'e 3 eşitlik varken inisiyatif kullanarak ayrımcılık ihlali olmadığı yönünde karar verdi.
5- Zekeriya Alp – MHK Başkanı
- Hakem kökenli olmayan bir isim. MHK’de hakem kökenli olmayan 2 üye bulunabiliyor ancak kurulun başındaki ismin böyle birisi olması tartışmalara yol açtı.
- Ayrıca Telegol’ün ilk dönem yorumcularından(mış).
(Zekeriya Alp'le ilgili olumsuz bir yorum yok yanlış anlaşılmasın, sadece o göreve getirilmesi yanlış)
----------------------------------------------------------------------------
Mehmet Ali Aydınlar'ın bayrağı devrettiği Yıldırım Demirören ve muhteşem ekibi üzerlerine düşen görev için son derece uygun bir takım oluşturmuş durumdalar. Skandal PFDK kararlarının ardından hala adaletin yerini bulmasını umanlar artık gerçekleri görürler umarım. Mütalaasında gerçekleri ortaya koyan tek insanda (Savcı Berk) pasifize edildi. Tabi Fenerbahçe'liler her zamanki gibi "çarpıtma" yöntemiyle lehlerine olan bu durumu da farklı tartışmalara çekmeyi başardılar.
Herşey apaçık ortada, tabi görmek isteyenlere...
Yok abi kimsenin adalet bekledigi yok zaten.Bizim baskan hala kupa diye yaniyor ama bu adamlar bu kurumlarin icinde oldugu surece Fener mahkemede suclu bulunsada,uefa men etsede ceza almaz.Zaten ceza alinmasin diye agir tesebbus,agir sike diye bir kavram yarattilar.Ben en basinda da demistim ithamda bulunulan 19 macindadanda suclu bulunsa bu takim hicbir ceza almaz diye ve oylede olacqk.
Ömer Çavuşoğlu konusunu takip edemedim ama dediğin kısım Türkiye'nin en büyük yarasıdır. Tahminimce birisi Ömer Çavuşoğlu'na Sercan Kaya dedi ve kendisi araştırma ihtiyacı duymadan ölümüne savunuyordur. Çünkü araştırırsa kendi inanmışlığına ters düşen gerçeklerle karşılaşabilir.
Bilgiyi, emeği aklına gelecek her şeyi hazır almaya alışmışız. Sorgulayıcı, araştıran, ortaya yeni bir şey çıkaran kimseyi bulamıyorsun. Daha da acısı kendi fikrini oluşturmaktan, bu fikri güçlendirecek bilgi birikimi edinmekten aciz bir çoğunluk var. Belki başka konuda mükemmeller ama bu konu bambaşka.
Maçlarla ilgili olarak Trabzonspor'un ve Fenerbahçe'nin birer maçından bahsettim. Diğer rahatsızlık duyduğum maçları da var. Sadece en bilinenleri yazmak istedim. Belki bu maçları normal görenler de vardır. Ben sadece kendi kaanatimi belirtmek istedim. Çok iyi sporcu değilim ama sporun içinden geliyorum. O yüzden biraz anladığımı söylemek çok haksızlık olmaz. Günü geldiğinde Galatasaray'ın da maçlarından rahatsız oldum. Benden iyi biliyorsun ki sporda temel şeyler sabittir. Bir penaltıyı bir pası çeşit çeşit atabilirsin ama sporun temel durumlarında gereksiz hamle yaparsan insanlar art niyetli düşünür.
Mesela daha geçmişten bir örnek vereyim. Ankaragücü - Fenerbahçe maçında Serkan Kırıntılı'nın korner sonrası Guiza'dan yediği bir gol vardır. Hiçbir kaleci kendisinin üzerinden geçen topa ters tarafından dönerek hamle yapmaya çalışmaz. Bana maçta, antrenmanda, sokak arasında, sağda solda bir tane örneğini gösteremezsiniz. Yine aynı maçta kornerde yediği bir gol var. Kafa vuruşu gelmeden önce gereksiz yere yerinde sıçrıyor sıçrıyor hani sıçradımda müdahale edemedim gibisinden. Baroni golünü söylemiyorum bile. Serkan Kırıntılı sonra nereye geldi, Fenerbahçe'ye. Ben mi çok iftiracıyım yoksa alem mi spordan anlamıyor. İşte bu soruların cevabını dürüstçe verecek adam bulamıyorsun.
fenerliler sike süreci basladigindan beri küme düsürülsün takim diyor, üstelik daha mahkeme bile baslamamisken... feneri küme düsürmek kimin isine yaramaz? yayinci kurulusun... ozaman sucu fenerlilerde yada demirören ve ekibinde aramayin tek suclu feneri düsürmeyen maa ve ekibidir.. ayrica ayni iddianamede trabzonunda adi gecerken nasil olurda trabzon bu kupayi isteyebilir? gecen sezon bi fenerin maclarini izle bide trabzonun maclarini hani ithamda bulunmak istemiyorumda sen bu kadar net konusuyorsun sike yapildi diye elinde hicbir delil yokken mahkeme hala sonuclanmamisken bende diyorumki ac iki takimin maclarinada bak trabzon icin belkide en kolay sezonlardan biri oldu zorlayan 1 tane bile rakip yoktu..
@Walter Sakana
Neden bu bir Fenerbahçe davasıdır dediğimizde hayır diyorsunuz ?
Neden bu Fenerbahçe'ye karşı bir harekattır dediğimizde inkar ediyorsunuz ?
Peki böyle olmasına rağmen -en çok merak ettiğim- neden sadece Fenerbahçe ceza alsın istiyorsunuz ?
Sizin gerçekten umduğunuz adaletin yerine gelmesi mi ? Yoksa Başkanınızın yaptığı gibi fırsatçılık peşinde olmak mı ? Aysal:"Onlar ceza alırsa aramızda fark daha da açılır"
Yahu zaten bende bütün bu sistemden bahsettim sadece Demirören değil.Ayrıca gelip buraya biz küme düşmeyi istedik falan nutukları çekmeyin yönetiminizde dahil herkes göz boyama adına bizi düşürün olmadı biz çekiliriz falan dedi.Ben Fener kesin suçlu demedim suçlu bulunsa DAHİ bir ceza almayacaktır.
Aydı davada yargılandık ama etik kurul raporu,mahkemeden gelen herhangi olumsuz sonuç olmaması,içerde bir kişi bile dahi bizden olmaması vs vs sebeplerle Sadri Şener kupayı istiyor işte.
Doğrudur n rahat sezonlarımızdan birisi oldu ama bu rakiplerin bize karşı direnmemesinden değil.Bizim çok iyi olmamaızdan kaynaklanıyor.Tek tek isimleri saymıyım ama kadromuzda iyi isimler olduğu İstanbul takımlarının balıklama atlamalarından belli, Egemen,Selcuk,Ceyhun,Engin,Umut,Jaja,Golcü Burak bu adamlar bu takımın 11'indeydi.Şimdi hepsi başka takımlarda as Burak harıç oda olacak diye yazdım.
Takımlar bize kolaylık sağlayacak lsa ilk yarı sürünürdük Fnerbahçe gibi ama bizim seson boyu düşmeyen bir çzigimiz,formumuz vardı.Ama ne hikmetse Fener'de ligin 2. yarısından itibaren önlenemez bir yükseliş vardı.Halbuki devre arasında öyle yıldız isimlerde alınmadı aynı adamlarla oynandı.
Yapma Allahini seversen, zorlayan rakip yokmus. Eskisehir macinda bizimkiler rakibi gectiginde Eskisehirli futbolcular bizimkilerin ayaklarina tutunup yerde surukleniyordu.
Galatasaray gelene gidene puanlar veriyorken bizim macta aslan kesilmisti, Arda'nin vurdugu topu Tolga nasil cikarmisti halen gozlerimin onunde.
Besiktasi 10 kisi yendik, Burak'in burnu kirilmisti.
Sozde tesvik verdigimiz Ankaragucunle kendi evimizde bizim kiraladigimiz oyuncunun bize attigi gol ile berabere kaldik.
Manisa,Gencler maclarida kolay kazanilmadi.
Fenerbahçe taraftarı işe çok yanlış bakıyor sonra vay efendim başbakanla sandıkta görüşürüz vay cemaat feneri ele geçirmeye çalışıyor yok siyasi nedenlerden dolayı...Bir gün başbakan mahkemenin işine karışmasın bir sonraki gün başbakan bizi kurtarsın öncelikle şunu anlamanız lazım bence Başbakanın bu işle zerre kadar işi yok hem adam niye aldığı oyların bir kısmını çöpe atmak istesin ya da niye bu kadar basit bir işle uğraşsın Dünya gündeminde bu kadar şey varken.
Bir diğer konu Uefa'nın Fenerbahçenin şampiyonlar ligine alınmaması konusu:bu konuda fenerliler hem haklı hem haksız haklı çünkü İtalya da şike davası sürerken Milan şampiyon oldu sonra bu yılda lyon bariz şekilde şikeyle tur atladı.Haksız çünkü bunun sebebi de arkadaşım Uefa istediğini alır istediğini almaz gerekçeleride onlara göre doğruydu ligin adını kirletmek istemiyorlardı ve Fenerbahçeyi almadılar olabilecek bir sonuçtu.
Mehmet Ali Aydınlar konusuna gelince bu adam şikenin olduğunu biliyor(ne kadar doğru ne kadar yanlış yorum yapmayacağım) ve bu sebepten Fenerbahçeyi korumak için 58 i değiştirmeyi önerdi fakat Fenerbahçe kendini taraftarının gözünde şike yapmamış durumuna getirmek için reddetti ve adamın bir nevi hayatıyla oynadı Aziz Yıldırım.MAA'nın tek yapmak istediği fenerbahçeyi korumaktı.
Nihat Özdemir ve Ali Koç: Bu iki isimde fenerbahçenin yanında oldular fakat biri ailesi yüzünden diğeri de olacakları gördüğü için bu yönetimde yer almadı.Fenerbahçeye doğruda olsa yanlış olsa da sahip çıktılar inşallah yüzleri kara çıkmaz.
Yıldırım Demirören:Ülkemizde yaygın anlayış ağzına sı.anı daha yüksek mevkilere getirmek ve kendisi fenerbahçeye zarar gelmesin diye ülke futbolunu bir hiç uğruna ortaya atmıştır işte bu admamın bu uefanın kaararı açıklandıktan sonra yüzünün kararmasını ve şahsen milli takıma ceza gelmesini ya da gelmeden bu adamın istifa etmesini bekliyorum.Beşiktaşa yaptıklarından dolayı ülkede durmamalı o tüpü kendini takıp uzaklaşmalıdır.
Aziz Yıldırım: Davada kendini savunmasını baktığımda kesinlikle suçlu psikolojisiyle hareket ediyor cas davasından haberim yok diyerek fenerbahçe taraftarını uzun yıllardır yaptığı şekilde kandırıyor o tesisler elektrik faturasından bile haberi vardır içeride bu adamın.Sonra bana göre savunması tafelerdeki görüntüleri inkar edecek şekilde değil Galatasaray ve Trabzon' a taş atarak geçirdi ortamın gerginleştirdi.Derhal istifa etmesi gerekirken tekrar başkanlığa aday oldu bence 105 yıllık camianın yüz karasıdır ceza geldikten sonra veya gelmese de dışarıya çıksa da artık ülkemizdeki fenerliler bu adama güvendiği sürece şiddet devam edecektir çünkü 3 temmuzdan buyana devam eden süreçte 105 yıllık çınarın adını tüm dünya önünde lekelemiştir hem cas davasını çekerek hem de tafelerin sahte olduğunu ispatlayarak.
Fenerbahçe Taraftarı:Kesinlikle hepsi çok üzgünler muhteşem bir sivil toplum örgütü böyle bir olay diğer takımların başına gelseydi çoktan taraftara sırtını dönmüş olurdu kulübü fakat taraftarında yanlış yaptığı bir şey var o da Aziz Yıldırım'a körü körüne inanmaktır gerçekleri görememektir.Biraz gerçekleri fark etseler bence yanlış adamı desteklediklerini ve önemli olanın Aziz Yıldırım olmadığı önemli olanın 105 yıllık bu camia olduğunu kimsenin Fenerbahçeden büyük olamayacağını görürler bu takımdan zamanında rıdvanlar,lefterler,can bartular,zekiler oynadı bunu arma için yaptılar başkanları için değil.
Ve ülke futbolumuzun hali:neydiğü belirsiz bir şekilde uefanın kararını bekliyoruz kimse zarar görmesin diye karar veremedik bu yanlış olandı kendi kararımızı kendimiz verip sonucu neyse herkese kabul ettirmemiz gerekirdi.Bu olmayınca futbolumuzda kindarlık ortaya çıktı fenerbahçeliler ve geri kalan takım tutanlar arasında.Sonra biliyorsunuz 4-4lük bir ligimiz oldu içinde şiddet şike ırkçılık tehdit dolu şekilde bunun tek kahramanıda Türkiye Futbol Federasyonudur çünkü en kötü karar bile kararsızlıktan iyi olan durumda eldeki şişten olmamak için sustuk.Uefanın kılıcını bekliyoruz
öncelikle tafe değil o tape..
sonrasına gelince bu yazdıklarını burada milyon kere tartıştık. Aziz Yıldırım , Fenerbahçe efsanesidir. Fenerbahçe'yi diğer kulüplerden farklı kılarak tam anlamıyla bir 'SPOR' kulübü yapmıştır. zaten davanın amacı Aziz Yıldırım'dı. eğer biz ona destek vermeseydik şimdi bu dava kapanır biz de geçen sene CL ye gitmiş olurduk. tek giden Aziz Başkan olurdu. ki Aziz Başkanı verseydik Fenerbahçe taraftarının o direnişini de göremezdiniz. çünkü; bunların hiçbiri olmayacaktı ve taraftarın da direniş göstereceği bir durum oluşmayacaktı. bunu nerden çıkardın dersen MAA zamanında demişti: Fenerbahçe Aziz Yıldırım'ı bıraksaydı olaylar bu hale gelmezdi diye. ben Türkiye'de şike yoktur demiyorum ama savcının önümüze sunduklarıyla şikenin olduğu ispatlanamaz. belki daha mantıklı şeylerle gelseydi bu sefer biz de kabul ederdik ama iddianamede ve yargılamada bu karar usulsuzluk varken başkanın ve yöneticilerimizin sonuna kadar arkasındayız. hele ki; bu dava ÖYM de görülüyorken bu davaya siyasi değil demek çok komik oluyor. ÖYM deki diğer davalar gibi bu da usulsuz işliyor ve insan hakları çiğneniyor. bunları RTE de kabul etti bakalım ne yapacak ÖYM lere...
Şimdiye kadar iddianemede bulunan tutarsızlıkların 10 katı kadar taraftar tutarsızlığı yazdık. Bu da 11. olsun.
- Yargılananlar suçludur.
- Hoop! mahkeme sonuçlandı da biz mi bilmiyoruz.
- Mehmet Ali Aydınlar kovalanırken Demirören'e neden destek verildi. Şikeyi akladığı için mi?
- Hoop! Demirören savunmaları aldıktan sonra karar verecekti onun için desteklendi.
- Demirören ve ekibi şike kararını verdi.
- Hoop! Siyasidir.
- Mahkeme de suçlu buluyor.
- Hoop! Özel Yetkili mahkeme bunlar siyasidir.
İşimize gelince mahkeme daha bitmedi işimize gelince Demirören savunmaları alacaktı. Konu değişince mahkemeler de yalan Demirören'de yalan.
Olayın siyasi olması kimse tarafından bahane olarak kullanılmadı burada. Hep davanın kusurlarından biri olarak göründü. Yani siyasi ve cemaat kelimesini sıradanlaştıran hep "hani siyasiydi :D" mantığındaki yazılar oldu.
Manipülasyon dolu bir yazı olmuş yine.
Yargılananlar suçludur düşünce kısmına bizim vicdani kanaatimizin dışında da mantıksızdı çünkü daha hiç bir şey ispat edilmemişti. Burada bir şey göremiyorum ?
Demirören'in desteklenmesi durumu da mantıksız olmuş. Demirören geldiğinde zaten savunmalar veriliyordu. Demirören'den alınabilecek tek garanti -etik olmayan- bizim tamamen aklanmamız olurdu. 2 yöneticimiz ceza almış ve şikenin tespiti olarak sürekli dillenidiriliyor ama sonra Fenerbahçe YD tarafından aklandı. :) Hele şikenin ve lekenin sürekli takipçisi Galatasaray'ın da Fenerbahçe'yi kurtaracak Yıldırım Demirören'i desteklemesine girmiyorum.
Yine ağzınızda sakız yaptığınız "siyasi" lafını bırakalım, kimde YD federasyonuna güveniyoruz çıkacak her karara saygılıyız demedi. Böyle bir zorunluluğumuz mu var ? Buradan çıkan tek şey "şike vardır" söyleminin rakipler için destek kazanmasıdır.
"Mahkeme suçlu buluyor." lafı da yazının güzel özeti olmuş oraya hiç girmeyeceğim.
Fenerbahçe taraftarı hep bir şeye inandı hem de yürekten. Bu inancı hiç bahane veya gerçek olarak görmedi. Siz bunu anlamadığınız sürece her yerde tutarsızlık bulursunuz.
öncelikle kelime hatamdan dolayı özür dilerim tafe kelimesiyle yani güneşin batışı anlamına gelen kelimeyi kullanmışım özür dilerim.Aziz Yıldırım Fenerbahçe efsanesi değildir yüz karasıdır bence o kadar katkı sağladı diyorsunuz fakat bunların alnının akıyla yaptığını ispat edemezsiniz.Siz hala kişilere bakın sonra bu ülke niye ileriye gitmiyor adamın ağzına bakıyorsunuz kurumsallaşma diye bir şey yok türkiyede adam fenerbahçe cumhuriyeti kurup o cumhuriyete saltanat kurmaya çalıştı 13 veya 14 yıldır takımın başında.Ve savcının sihirli bir değneği ya da şikeyi ölçecek bir aleti yoktur büyük ihtimalle.Ve siz bu davanın iddianamesindeki görüntüleri gördüyseniz oraya yöneticiler büyük ihtimalle çiçek götürmeye gitmemiştir.Benim önem verdiğim konu cas davası cas davasını niye çektiniz niye aziz yıldırım haberim yok diyor her şeyden haberi olmasına rağmen ben cevabını da vereyim çünkü taraftara iyi gözükmek içindi cas davasını çekmeniz bu davadan vazgeçmeniz ve kabul etmeniz anlamına geliyor inşallah uefa kararı herkesi memnun edecek şekilde olur.ve hala başbakanı filan karıştırıyorsunuz sadece komik oluyorsunuz çünkü başbakanın işi futbolda şikeden ne kadar ceza verileceğine karar vermek değil
Ve hemen önceki yorumunuzda Yıldırım Demiröreni Galatasaray da destekledi demişsiniz lütfen at gözlüklerini çıkartınız o oylamada galatasaray tek aday Yıldırım Demirören olduğu anda yanlış hatırlamıyorsam ya oy kullanmadı ya da dışarıya çıktılar
YD kim ki onun her kararını destekleyim. Yaptıgı doğruysa takdir ederim yanlışsa eleştiririm. Aynı sekilde maa icinde geçerli. Onlar körü körüne niye savunalım ya da eleştirelim ? Yaptıklarına göre ya eleştirdik ya da o yapılanı dogru bulduk.
Bu arada CL ye bizi almazlarsa Trabzonspor bana kalırsa ümitlenmesin. GS bırakmaz. CL yayın gelirinin bölünmesine izin vermez. Lütfi Aribogan ve İlhan helvaci girerler devreye.
Öncelikle bizim o yapılanların temiz parayla olduğunu ispat etmemiz gerekmez sen çık kara para olduğunu ispatla sonra suçla. Fenerbahçe efsanesine Fenerbahçe taraftarı karar verir. Siz gidin kendi başkanlarınızı yüz karaniz ilan edin bize karışmayın. Fenerbahçe cumhuriyeti nin ne olduğunu anlamadan onun hakkında konuşmayın. Fenerbahçe cumhuriyeti bir sevgi Cumhuriyeti'dir. Siz başka taraflara çekiyorsunuz. Cas olayında da bilmeden konuşuyorsunuz. Aziz Yıldırım Şekip mosturoglu Ali koç kararı imzalamadan insanlar.. Benim destegim yoktur dedi baskan karar yönetime aittir dedi ve yönetim çekti davayı.
GS desteklemeseydi katılmasaydı toplantıya cok mu zor.. Ya da kendi adayını çıkarsaydı. Neyse Fenerbahçe hakkında konuşurken daha dikkatli olun
Yahu Fenerbahçe'li arkadaşlarım bıkmadınız mı 3 Temmuz'dan beri suçsuzluğu ispatlamaya çalışmaktan. Zaten ileri demokrasilerde suçsuzluk ispatlanması gereken bir olgudur. Suçun ispatlanmasına gerek yoktur.Sizde 1 yıldır suçsuzluğunuzu ispatlayamadığınıza göre suçlusunuz bu kadar basit. Bırakın artık bu konuyu daha da şişirmeyi.
Mahkemelere güveniyor musunuz yoksa güvenmiyor musunuz?
Demirören'e güveniyor musunuz yoksa güvenmiyor musunuz?
Başbakan'a güveniyor musunuz yoksa güvenmiyor musunuz?
Bunların cevaplarını şimdiye kadar duydum. Bir güveniyorsunuz bir güvenmiyorsunuz. Elbette insanların kararları duruma göre değişebilir. Eleştirel düşünce yapısında olmanın gereği de budur. Ancak sürekli yer değiştirmek de kararsızlığın göstergesidir ya da işine geldiği gibi sazı çalmadır.
Bir şeye inanmaktan yana değilim hele yürekten inanmaktan yana hiç değilim. İnandıklarında, kararlarında tutarlılıktan yanayım.
İyi güldürdü bu kısım.Quote:
Bu arada CL ye bizi almazlarsa Trabzonspor bana kalırsa ümitlenmesin. GS bırakmaz. CL yayın gelirinin bölünmesine izin vermez. Lütfi Aribogan ve İlhan helvaci girerler devreye.