Quote Originally Posted by perpetua View Post
Onu bile vermiyorlar.
Arsenal'in dunku kadrosu icin odedigi bonservis bedeli toplami yaklasik 46 milyon Euro.
Fenerbahce'nin dunku kadrosu icin odedigi bonservis bedeli toplami yaklasik 36 milyon Euro.Farkin yaratilmasina neden oyuncu bu yaz 15 milyon Euro verilen Nasri.
Esas fark oyunculara odenen maaslarda. Genc oyunculara kimsenin vermedigi maaslari veriyorlar ve oynatiyorlar.



Ben yabanciya karsi degilim. Benim karsi oldugum hazir yiyicilik. Cunku bu hazir yiyiciligin takimi en fazla bir Shakhtar Donetsk yapacagini dusunuyorum. Shakhtar'da Brezilya'dan genc alip duruyor. Ancak en kaliteli, en buyuk gelecek vaad edenler Turkiye'ye gelip kimsenin izlemedigi bir ligde oynamak istemez cunku Turkiye'ye gelip sonra daha ust lige gidememek var.

Sonra her sezon teknik direktor degistiren bir takimda yabanci bir genc oyuncunun durumu ne olur? Takimin basinda Zico vardir, gelirsin.. hayatindan memnunsundur bazi maclarda oynuyorsundur, Zico seni yavas yavas hazirliyordur. Sonra bir bakmissin Aragones gelmis ve senden cok farkli seyler istiyor. Takimin surekli kazanmasi beklendigi icin de yeni yetistirmek icin zaman harcamak yerine maci kazandiracak oyuncularin ustunde duruyor. 6 ayda o da postalaniyor ve yerine baska bir teknik direktor geliyor. Bu teknik direktor forvet olan seni sag kanat yapiyor ve senden geriye gelmeni defansa yardim etmeni istiyor. Forvet oyuncusu olarak bitiriciligini gelistirmek icin calisman gerekirken kendini alan daraltmayi ogrenirken buluveriyorsun. Sonra bir bakiyorsun ki o teknik direktor de gitmis, yonetim yeni ogrendigin pozisyon sag kanat icin ve de normalde oynadigin forvet icin buyuk paralara transfer yapmis ve bu nedenle de yeni hoca seni hic oynatmiyor. 5 sene sonra Avrupa'da basarili olamamis, genc yetenek Pato olarak geri donuyorsun ulkene veya Gaziantepspor'a.

Esas olan ne futbolcular, ne de teknik direktorler. Bunlarin hayatini Turkiye'de yonlendiren sirasiyla baskanlar, divan kurullari/taraftarlar. Divan kurulu/taraftar bastiriyor basari basari diye. Baskan bakiyor ki post pahali yolluyor hocayi, oyuncuyu. Birileri uzaktan istikrar diye bagiriyor ama istikrarin ne oldugunu tam olarak kavramadan bagiriyor. Belli bir plan ve program varsa, onde 5-10 yillik bir plan varsa ve bu planin bir parcasi olarak kisa donemde basarisiz olmak bir ihtimalse eger, istikrari savunmak mantiklidir. Bu basarisizlik Pendik'e elenmek olsa da, Kharkiv'e elenmek olsa da, Tromso'ya elenmek olsa da. Onemli olan teknik direktor'den beklentiler.

Fenerbahce saniyorum ki bu yil kuvvetli oldugunu dusundugu kadrosunun basina gecmis basariyi gelistirecegini dusundugu icin Aragones'i getirdi. Aragones'in gorevi kisa donemde Avrupa'da ve Turkiye'de basari kazanmakti cunku eline verilen kadro tecrubeli bir kadroydu. Simdi Fenerbahce'nin onunde sil bastan yeni kadro yaratma ihtimali var. Kontrati sona eren oyuncular, yaslanan ve artik Fenerbahce'de oynamayi kaldiramayacak oyuncular, Fenerbahce icin yeterli olmayan oyuncular var. Yani Aragones ile devam edilirse, Aragones'in takimin basina getirilmesi nedeni ile cakisan bir senaryo ortada. Yeni bir kadro kurulacaksa, bu kadronun basinda Aragones olmak isteyecekmidir? Olmak istese bile kisa donemli dusunen Aragones'in bu gorevi ustlenmesi ne kadar dogrudur? Acaba yeni kadroyu olusturmak icin gereken enerjiyi kendinde bulabilecekmidir?

Belki de Aziz Yildirim ozellikle bu kadronun suresinin doldugunu bilerek Aragones'i goreve getirmistir. Yeni kadro yaratmak icin Aragones'i gorevlendirmek istemistir. Belki de bunlar onceden konusulmus, gelecek sezon yeniden yaratilacak kadro icin Aragones'in bir yil Turkiye'yi tanimasi istenmistir. Aziz Yildirim'in konusmalarina bakarak cok ufak bir ihtimal ama her sey de disaridan gorundugu gibi olmayabilir. Belki de bu yil basarisiz olmayi goze almak 5 yillik bir planin parcasidir (yazdikca daha da az inaniyorum bu senaryoya).

Yabanci limitinin amaci ise gayet acik ve net. "Kadronuzu bir suru yabanci oyuncu ile doldurmanizi istemiyoruz." Bir ust seviyeye cikmak istiyorsaniz oyuncu yetistirmeye mecbursunuz. Basarinizi sansa birakip, Anadolu takimlarinin oyuncu yetistirmesini bekleyebilirsiniz ama basariniz da bu Anadolu takimlarinin oyuncu yetistirme kabiliyeti/genc oyuncu yetistirmeye ayirdigi kaynaklar ile kisitli kalir. Tuketici degil, uretici olmanizi istiyoruz.
Üretici olmak deyimi gerçekten çok doğru abi ama nereye kadar?Seneler önce Nurullah Sağlam Brezilya'ya Kaka'yı izlemeye gidiyor.Daha doğrusu başka oyuncu izler iken Kaka'ya bakmalarını öneriyorlar!

Sağlam izliyor , beğeniyor ve 800bin$ istiyorlar!Sağlam diyorki;Bu adamdan benim alt yapımda 4-5 tane var bunu alırsam onları ne yapayım?(tff dergisinde okudum bunu ben)
Burada olayın iki tane yüzü var..Gerçekten Kaka kadar olmasada takımda yetenek olabilir , ama bu yetenek 3 kere kendini gösteriyor sezonda!Alex'e , Lincoln'e Baros'a Kewell'a bir faul yaptığında zaten 40-50 milyon kişi tarafından antipatik görülüyor.

Diğer yüzü ise yine yabancı sınırı durumu , Sağlam 17 yaşındaki adamı Türkiye'de nasıl oynatırım diye düşünüyordur!

Bizde çok şeyin değişmesi lazım;
17-18 yaş oyuncular ile takım yenilir çoluk çocuk olur!35 yaşındaki adamlara yenilir (Milan) takım tecrübesiz olur.Halbuki futbolda hem gence hemde tecrübeliye ihtiyaç olduğunu bilmemiz gerekir.(Emre/Hagi - Özgürcan/HakanŞ)

Aziz Yıldırım'ın yanlış yaptığını bende kabul ediyorum , ama ben hala diyorum ki adam futbolu en azından Türkiye'yi iyi biliyor.10 sene içerisinde bu durumdan daha kötülerini yaşadı Fenerbahçe ama çıktı.Yapılacak olan şey bence sıfırdan yapılanma olmamalı çünkü elde iyi oyuncularda var..

Devre arasına kadar bu konuşmaları çok yaparız abi,o vakit geldiğinde Aziz Yıldırım'ın ne düşündüğünü hepimiz göreceğiz.Neden devre arası?Çünkü Aziz başkan 10 yılda en çok T.Direktör değişikliliğinin bi işe yaramadığını öğrendi