1 ile 27 arası toplam 27 sonuç

Konu: Daum’un harcanan gençleri !

Hybrid View

  1. #1
    Nesil
    2006
    Yer
    Başkent
    Yaş
    37
    Mesajlar
    4,122

    Default

    Quote Originally Posted by ThersoN View Post
    Yanlış anlama, ben gol krallığı mevzusuna pek ciddi bakmıyorum, çünkü bu her yerde böyledir ki, bi sezon gol kralı olan oyuncu daha sonraki sezon çöküyor,çok çok uzun zamandır(bakınız Metin Oktay, bakınız Tanju Çolak vb.) Türkiye'de ve çok bilgi veremesem de dünyanın bir çok yerinde gol kralları bir daha o kadar yüksek performans gösteremiyorlar, onun için gol krallığı bence çok övünülecek, pohpohlanacak bir konu değil, zira şu aralar GS'nin gündeminde Forlan oldugu söyleniyor - kendisi de gol kralı olarak geçiyor - fakat, bu iki isminde Real, Barça, Valencia ya da başka bir Avrupa kulubü tarafından alınmaması beni içten içe işkillendiriyor.
    Gol kralı olmuş oyuncular o performansa tekrar erişemeseler dahi bu bize o oyuncuların gol kralı oldukları sezonlarda harcadıkları emekleri yoksayma hakkını vermez diye düşünüyorum. Sonuçta orda bir emek var, orda bir başarı var. Forlan mevzusu, dolayısıyla Real Madrid'in, Barca'nın almaması dolayısıyla oluşan soru işaretlerine gelecek olursak; eğer bu şekilde düşünecek olursak, ülkemize gelen tüm oyuncular da kalite eksikliği var demek zorunda kalırız. Ki bence bu doğru değildir. Ha R. Madrid, Barca kalitesinde olmayabilir ülkemize gelen oyuncular fakat onların da belli bir kalitesi olduğunu düşünüyorum.


    Dediğim gibi sadece Daum değil, Yönetimin böyle bir huyu var, haa şunu da düşünmek lazım.. Eğer yönetimin aldığı; Can,Kemal,Yusuf vb. oyuncular FB de oynayamayacak kalitede ise bu sonradan görülüp takımdan gönderiliyorsa, ben neyleyim öyle yönetimi, öyle ekibi..

    Ayrıca eğer Aziz Yıldırım; Topuz'u aldığı gibi misal veriyorum, Arda'yı alsaydı, ve gelen hoca kim olursa olsun, sistemine ve anlayışına Arda uymuyorsa, ya da Arda'ya ısınamamışsa, o adamı oynatmaz, oyuncu da küser, formdan düşer, daha sonra bir anadolu takımında toparlanmaya çalışır, sen hep toparlanamayanlara örnek vermişşin fakat Yusuf olayını da unutmamak gerekir.
    Fenerbahçe bu oyuncuları aldığı zaman bu oyuncular Ümit Milli Takımda önemli yeri olan oyunculardı. Hatta yanılmıyorsam Mehmet Demirkol'un bu konuyla ilgili bir analizi vardı. Bizim Ümit Milli Takımımız Portekiz Ümitlerini çok güzel bir oyunla yeniyor ve o maçta Portekiz Ümit Milli Takımında C.Ronaldo, Quaresma gibi oyuncular oynuyor. C.Ronaldo şimdi dünyanın en büyük takımlarından birindeyken Türkiye Ümit Milli takımının önemli oyuncusu Kemal Aslan Bank Asya 1. ligde. Yani oyuncuların alınışında sorun yok.

    Yusuf'a gelince;


    Tecrübeli bir oyuncu olarak geçmişteki hatalarından çıkardığın dersler neler?

    Hatalarımız oldu tabii, olmadı değil. Ama gençliğin verdiği heyecanla bu hataların hata olduğunun farkında olamıyorsun. Benim de gece hayatım vardı. Biraz abarttım, işin ucunu kaçırdım açıkçası. Ama evlenince kendimi topladım. Bir aile kurup, çocuğum da olduktan sonra hayatım daha da düzeldi. Ve devamında futbol hayatımda çok güzel günlerim oldu. 32 yaşından sonra Milli Takım’a çağırıldım.
    Fenerbahçe Cumhuriyeti

  2. #2
    Nesil
    2006
    Yer
    İzmir
    Yaş
    36
    Mesajlar
    3,078

    Default

    Quote Originally Posted by TR.CaPTaiN View Post
    Gol kralı olmuş oyuncular o performansa tekrar erişemeseler dahi bu bize o oyuncuların gol kralı oldukları sezonlarda harcadıkları emekleri yoksayma hakkını vermez diye düşünüyorum. Sonuçta orda bir emek var, orda bir başarı var. Forlan mevzusu, dolayısıyla Real Madrid'in, Barca'nın almaması dolayısıyla oluşan soru işaretlerine gelecek olursak; eğer bu şekilde düşünecek olursak, ülkemize gelen tüm oyuncular da kalite eksikliği var demek zorunda kalırız. Ki bence bu doğru değildir. Ha R. Madrid, Barca kalitesinde olmayabilir ülkemize gelen oyuncular fakat onların da belli bir kalitesi olduğunu düşünüyorum.



    Fenerbahçe bu oyuncuları aldığı zaman bu oyuncular Ümit Milli Takımda önemli yeri olan oyunculardı. Hatta yanılmıyorsam Mehmet Demirkol'un bu konuyla ilgili bir analizi vardı. Bizim Ümit Milli Takımımız Portekiz Ümitlerini çok güzel bir oyunla yeniyor ve o maçta Portekiz Ümit Milli Takımında C.Ronaldo, Quaresma gibi oyuncular oynuyor. C.Ronaldo şimdi dünyanın en büyük takımlarından birindeyken Türkiye Ümit Milli takımının önemli oyuncusu Kemal Aslan Bank Asya 1. ligde. Yani oyuncuların alınışında sorun yok.

    Yusuf'a gelince;
    Gol dediğimiz olgu çok garip birşey, atana bakmanın yanında attırana,nasıl ne pozisyonda atıldıkları da önemlidir, Gol krallığı da hangi takımda, hangi ligde olduguna göre ehemmiyet kazanır, fakat ne Forlan'ın ne de Guiza'nın daha büyük takımlara değil de, Fenerbahçe'ye geldiğini, ya da Galatasaray'la yazılıp çizildiğini bi türlü benim kafam almıyor, haa eğer konu parasal olsa, Real Madrid Barcelona gibi takımlarla bu konunun kıyası olmaz diye düşünüyorum.

    Diğer konuya gelecek olursak, madem bu adamlar alınırken problemsizdi, süperdi vs. o zaman alındıktan sonraki motivasyon vb. uygulamalarda yanlış yapıldı, ya da verilmesi gereken özen verilmedi.. ben bunu demeye çalışıyorum, sadece teknik direktöre suç atmıyorum, tüm teknik adamların beğenmediği isimler olabilir, bunlar illa kötüdür ya da şöyledir böyledir demiyorum... ama eğer bu adam bilmem kaç yaş altı milli takımda aslanlar gibi performans gösteriyorsa, neden FB'de ya da başka bir kulüpte aynı şekilde oynayamasın, eğer kapasitesi yetmezse neden bu takıma alındı?
    Ayrıca bu Fenerbahçe'nin değil, tüm büyük takımların sorunudur. Türkiye'de bir yabancı sevdası vardır, halen sürüp gitmektedir, şu azim ve formu Yusuf 32 değil de 20 kusur yaşında FB'de gösterseydi, şimdi Alex'in yerinde Yusuf olurdu, aynı şekilde Milli Takıma da tartışılmaz derecede katkı sağlamış olurdu..
    Fakat bunun yerine takımlarımız gidip; aynı tip oyuncuları ithal ediyorlar ve yerlilerden 10 kat daha fazla para ödüyorlar, eğer Yusuf 20kusur yaşında yok alkoliktim, yok gece hayatım vardı diyorsa; suç Yusuf ta oldugu kadar bunu engellemeyen, göndermekte çare bulan teknik ekiptedir, idari yönetimdedir.
    Çok çarpıcı örnekler var, Eto'o ismi, R.Madrid altyapısından yetişip, Barcelona'da fırtına gibi esti.. yani her takım, her altyapı hocası, her oyuncuyu geliştirecek, kazanacak diye birşey yoktur fakat bir yandan da Premier Lig ekipleri barlara, diskolara, gözlemciler yerleştirerek, oyuncunun ruhu bile duymadan, oralarda tespit edip ceza veriyor.. Bizim ülkemizde, başta büyük kulüpler olmak üzere; bir çok kulüp elindeki yerli oyuncuya değer vermeyerek, gidip belki de daha kötü yabancılara daha yüksek paralar ödüyorlar..
    Iddaa ediyorum ki, bir çok Süper Lig kulübü transferde Brezilya altyapısı ve piyasasına, Türkiye'den daha öncelik tanıyorlardır.

  3. #3
    Nesil
    2006
    Yer
    Başkent
    Yaş
    37
    Mesajlar
    4,122

    Default

    Quote Originally Posted by ThersoN View Post
    Gol dediğimiz olgu çok garip birşey, atana bakmanın yanında attırana,nasıl ne pozisyonda atıldıkları da önemlidir, Gol krallığı da hangi takımda, hangi ligde olduguna göre ehemmiyet kazanır, fakat ne Forlan'ın ne de Guiza'nın daha büyük takımlara değil de, Fenerbahçe'ye geldiğini, ya da Galatasaray'la yazılıp çizildiğini bi türlü benim kafam almıyor, haa eğer konu parasal olsa, Real Madrid Barcelona gibi takımlarla bu konunun kıyası olmaz diye düşünüyorum.
    Tabi ki kim attırdı, oyuncunun özelliği nedir, son vuruşları mı iyidir, ne tür alanda daha etkilidir bunlar önemli fakat gol kralı apoleti o kadar ucuz birşey değil. Real Madrid gol kralını almadı diye o gol krallığının önemi azalmaz. Bir oyuncuyu Real Madrid'in istememesi o oyuncunun kalitesiz olduğu anlamına gelmez. Oyuncu Real Madrid'te oynayabilecek kapasitede olmayabilir ama 3 büyüklerden herhangi birinde çuvalla gol atabilir. Yani bizim ligimiz için Real Madrid'in, Barcelona'nın bir oyuncuyu alıp-almamasını kıstas olarak kullanamayız.


    Diğer konuya gelecek olursak, madem bu adamlar alınırken problemsizdi, süperdi vs. o zaman alındıktan sonraki motivasyon vb. uygulamalarda yanlış yapıldı, ya da verilmesi gereken özen verilmedi.. ben bunu demeye çalışıyorum, sadece teknik direktöre suç atmıyorum, tüm teknik adamların beğenmediği isimler olabilir, bunlar illa kötüdür ya da şöyledir böyledir demiyorum... ama eğer bu adam bilmem kaç yaş altı milli takımda aslanlar gibi performans gösteriyorsa, neden FB'de ya da başka bir kulüpte aynı şekilde oynayamasın, eğer kapasitesi yetmezse neden bu takıma alındı?
    Ayrıca bu Fenerbahçe'nin değil, tüm büyük takımların sorunudur. Türkiye'de bir yabancı sevdası vardır, halen sürüp gitmektedir, şu azim ve formu Yusuf 32 değil de 20 kusur yaşında FB'de gösterseydi, şimdi Alex'in yerinde Yusuf olurdu, aynı şekilde Milli Takıma da tartışılmaz derecede katkı sağlamış olurdu..
    Fakat bunun yerine takımlarımız gidip; aynı tip oyuncuları ithal ediyorlar ve yerlilerden 10 kat daha fazla para ödüyorlar, eğer Yusuf 20kusur yaşında yok alkoliktim, yok gece hayatım vardı diyorsa; suç Yusuf ta oldugu kadar bunu engellemeyen, göndermekte çare bulan teknik ekiptedir, idari yönetimdedir.
    Çok çarpıcı örnekler var, Eto'o ismi, R.Madrid altyapısından yetişip, Barcelona'da fırtına gibi esti.. yani her takım, her altyapı hocası, her oyuncuyu geliştirecek, kazanacak diye birşey yoktur fakat bir yandan da Premier Lig ekipleri barlara, diskolara, gözlemciler yerleştirerek, oyuncunun ruhu bile duymadan, oralarda tespit edip ceza veriyor.. Bizim ülkemizde, başta büyük kulüpler olmak üzere; bir çok kulüp elindeki yerli oyuncuya değer vermeyerek, gidip belki de daha kötü yabancılara daha yüksek paralar ödüyorlar..
    Iddaa ediyorum ki, bir çok Süper Lig kulübü transferde Brezilya altyapısı ve piyasasına, Türkiye'den daha öncelik tanıyorlardır.
    Hala tek taraflı bakıyorsun olaya. Bu durumun oyuncu yönünü incelediğimizde tesadüf olmayan bir tablo çıkıyor karşımıza. 6-7 tane Fenerbahçe'de beklenti oluşan fakat bekleneni veremeden giden oyuncu örneği verdim. Haydi bir tanesini teknik direktör harcadı, bir tanesini başkan harcadı. Ee diğerleri ? Mesela Selçuk'u ele alalım; Fenerbahçe'de 6-7 sezondur bulunuyor. Geldiği günden şu güne kadar ne kadar kendini geliştirdi ?

    Bizim kulüplerimiz oyunculara yeteri kadar değer veriyor fakat oyuncular kendilerine yeteri kadar değer vermiyor. Yusuf'u Fenerbahçe göndermemiştir. Yusuf daha fazla ilk 11'de oynamak istediği için kendisi gitmiştir. Sonuçta oyuncunun kafasına silah dayayıp kal diyemezsin. Veya oyuncunun kafasına silah dayayıp gece hayatını bitir diyemezsin. Bu işi gönülden yapmadığı sürece de oyuncu gerekirse aldığı maaşın yarısını ceza olarak kulübe geri öder ama yine de bildiğini okur.

    Fenerbahçe’den ayrılışını “Hayatımdaki en büyük hatalardan biri” diye tanımlıyorsun.
    İnsan kaybettiği şeylerin değerini sonradan anlıyor. Fenerbahçe’de yaşadıklarım her futbolcunun yaşaması gereken güzel şeylerdi. Bir problemim yoktu ama daha çok oynamak istediğim için ayrıldım. Ancak Anadolu kulüplerinde oynamakla, Fenerbahçe gibi büyük bir takımda oynamak arasında büyük farklar var. Hem maddi hem de manevi olarak çok fark var. Bunları gördüm.
    Fenerbahçe Cumhuriyeti

  4. #4
    Nesil
    2006
    Yer
    İzmir
    Yaş
    36
    Mesajlar
    3,078

    Default

    Quote Originally Posted by TR.CaPTaiN View Post
    Bizim kulüplerimiz oyunculara yeteri kadar değer veriyor fakat oyuncular kendilerine yeteri kadar değer vermiyor. Yusuf'u Fenerbahçe göndermemiştir. Yusuf daha fazla ilk 11'de oynamak istediği için kendisi gitmiştir. Sonuçta oyuncunun kafasına silah dayayıp kal diyemezsin. Veya oyuncunun kafasına silah dayayıp gece hayatını bitir diyemezsin. Bu işi gönülden yapmadığı sürece de oyuncu gerekirse aldığı maaşın yarısını ceza olarak kulübe geri öder ama yine de bildiğini okur.
    Burda kimse yanlış anlamasın ama yerli futbolcularımız biraz cahil, bunu herkes, tüm yorumcular söylüyor, tabi insanın derdi küçüklüğünden beri top olunca, kendini geliştirmesi gibi durumdan mahrum kalmasını hiç bir zaman küçümsemiyorum, fakat Yusuf ve ya daha çarpıcı bir örnek Sergen; kendisi itiraf ediyor, Bayern beni izledi, şiddetle istedi, sonra biraz araştırıp vazgeçtiler diye, neden vageçtiklerini sorunca işin magazin kısmını öğrenmişler dedi, yani Sergen'e birileri yol gösterse,etkili bir akıl hocalığı etse, Sergen Bayern'e ordan da başka prestijli Avrupa kulüplerine yelken açabilirdi..
    Tabi her oyuncu bunu yapabilcek diye birşey yok, Selçuk'u ben de beğenmiyorum, FB'de nasıl oynuyor bilmiyorum..
    Gelmek istediğim nokta olmucak yabancı oyuncular ligimizde oynuyor, ben bunu kaldıramıyorum açıkçası.. eğer Yusuf 32'sinde milli takımda ise, Sergen bu magazinsel havası ile bunları yaptı ise, bu isimlerin bir de zamanında daha disiplinli olduklarını düşünsek, neler yaparlardı kim bilir?
    Konunun yine başına dönüyorum, bir oyuncunun kafasına silah dayayıp bara, diskoya gitmeyeceksin diyemezsin, fakat bugün futbol abidesi isimler, nasıl oluyor da böyle yollara sarıp, disiplinden kopmadılar.. ciddi, işini bilen, aldıgı oyuncuyu çürütme değil, kazanma arzusunda olan teknik ekipler kurulmalı, bunun da ucu işi bilen yöneticilere değiyor, o zamanda ciddi spor yöneticileri kulüplerde yer almalı, parası olan değil.. iş gittikçe büyüyor yani.. ama adamlar bunu yapıyorlar, bizde agzımız açık premier ligi ya da la ligayı izliyoruz..
    Bahsettiğimiz (Yusuf,Sergen gibi) isimler için bu takip süreci geç bile kalmıştı.. Bu sistem oyunculara Arda hatta Sercan Yıldırım gibi yaş aralıklarında uygulanmalıydı.. Bugün 18-20 yaşında bir insanın; (kendimden yola çıkarak örnekleyim) her hafta 30bin-40bin kişinin önüne çıkıp top oynama hazzını, milli takımda oynama hazzını tattıktan sonra; ciddi bir yönlendirme almazsa, kendini kaybedeceğini öngörebilirim.. yani oyuncuya ''ee biz seni bu takıma alıp, bu tesis imkanlarını sunduk, deli gibi para verdik, sen kendini yetiştirmedin!'' demek dogru değildir. Çünkü futbolcu; Allah vergisi yeteneğini kullanarak çok küçük yaşlardan beri futbolla haşır neşir olmuş, kendini geliştirmeye zaman ayıramamıştır(aynı zamanda çok kültürlü ve bilgili olan futbolcu yok mudur vardır ama nadir rastlanır), hele ki bizim eğitim sistemimizde normal bir insan adam gibi eğitim alamazken, eğitiminden çalıp spora yatıran bir insanın durumu daha vahimdir.. bunun için bir kulüpte antrenörler vardır.
    Toparlayacak olursak, böyle bir zamanda, günü,sezonu kurtarmaya yönelik amaçlar içerisinde olan büyük kulüplerimiz bu ince detayı atlayıp, İstanbul gibi büyükşehire ya da üç büyükler gibi sağlam bi camiaya gelen bir gencin uyum sürecine yeterli destek vermeyerek ''senden adam olmaz'' diyerek takımdan göndermek ya da başka isimler için sağa sola takas vermek durumunda kalıyorlar.Bir sezonda Süper Lige tonlarca isim gelip her sezon sonu tonlarca isim serbest kalıyor ya da zararına satılıyor..Hele ki kulübün finansal durumu iyiyse bu hiç sorun olmuyor, olan futbolcuya oluyor, dünyada bunun büyük örneği Chelsea'nin ilk para babası oldugu zamanlardı, takıma Premier Lig'i, Chelsea'yi kaldıramayacak isimler, alıp sonra serbest bıraktılar, olan futbolcuya oldu.. Hadi orası İngiltere, bizim ülkemizde bir kulübün altyapısından yetişip, işinin ehli olmayan bir antrenörün bundan adam olmaz raporu ile futbolu genç yaşta bırakan nice yetenekli oyuncu vardır, ya da dışardan getirip denenip beğenilmeyen, sonra Milanlarda, Real Madridlerde oynayan isimler var..

    Bu bir gerçek biz yerli oyuncuyu önemsemiyoruz, yeterli desteği vermiyoruz, içindeki ışığı göremiyoruz, yani biz bu işi beceremiyoruz.. onun için bir de paramız varsa, bi adam alıp hakkındaki fikrimizi sezon ortasında verip yallah yolluyoruz..

  5. #5
    Nesil
    2006
    Yer
    Başkent
    Yaş
    37
    Mesajlar
    4,122

    Default

    Sergen, Yusuf, Ceyhun gibi isimlerden büyüklerinin nasihatlerini eksik edeceklerini sanmıyorum. Kesinlikle birileri bu oyunculara bak yanlış yoldasın demiştir. Ama oyuncu maça çıkarken maçtan sonra nerede eğleneceğini düşünüyorsa o futbolcuya kim nasihat ederse etsin işe yaramaz. Sergen bu konuda en çarpıcı örnektir. Yeteneğine kimse birşey demez, diyemez. Ama bakalım bir Sergen'in kariyerine. Çorap değiştirir gibi takım değiştirmiş. Farzedelim ki A takımında kimse sahiplenmedi, B takımında kimse sahiplenmedi, C takımında kimse sahiplenmedi D takımında da mı kimse sahiplenmedi ? Ben özellikle de bu tarz oyuncuların bu tür durumlara düşmelerinde büyük suçun kendilerine ait olduğunu düşünüyorum.

    Oyuncularımız öncelikle kendi yeteneğine sahip çıkacak. Futbolda yeteneğine ihanet edersen Sergen gibi Etimesgut Şekersporlara kadar düşersin, Yusuf gibi yetenekli bir adam tüm futbol kariyerini 3 büyüklerde hatta Avrupa'da geçirmesi gerekirken yıllarca Anadolu takımlarımızda oynadı. Ceyhun yine aynı şekilde. Adriano yeteneğinin değerini bilemedi Avrupa'da tutunamadı, daha doğrusu tutunmak istemedi. Bir zamanlar top ayağına geldiğinde spikerlere şiirler yazdıran Ronaldinho şimdilerde kilosuyla, yedek kulübesinde oturmasıyla konuşuluyor ve Maxi Lopez'den Gremio'ya davet alıyor. Yani Ronaldinho bile olsanız yeteneğinize sahip çıkmazsanız kimsenin uzattığı eli de tutamazsınız. Tıpkı bizim bu 3-5 tane meşhur oyuncumuz gibi.
    Fenerbahçe Cumhuriyeti

Mesaj Yetkileri

  • You may not post new threads
  • You may not post replies
  • You may not post attachments
  • You may not edit your posts
  •