aslında iyi niyetle, bazı şeylerin doğru ilerlemesi için bir değişiklik yapılmış ama bence sonucu beklendiği gibi olmamış.. bunun da farklı sebepleri var..

birincisi oyundaki "itibar" gerçek hayatta olduğundan farklı şeylere yol açabiliyor. özellikle oyuncu ve antrenör transferinde gerçek hayattakinden çok daha fazla etkili..

ikincisi oyunda dinamik olarak yer alan itibar bence oyun tarafından doğru belirlenmiyor. yani itibarın yeniden hesaplanmasıyla ilgili önemli problemler var oyunda.. bu da çok vahim sonuçlar doğuruyor. ki bunu perpetua'nın verdiği örnekte çok rahat görüyoruz. normal şartlar altında 2 sene içersinde bursaspor'un itibarı beşiktaş'ı asla geçemez.. geçememeli.. yani çok acayip şeyler olmadığı taktirde bu mümkün değil. ama oyunda mümkün oluyor..

ayrıca yine bu örnekte görüldüğü üzere itibarı düşük tutmak da çözüm değil. beşiktaş'ın itibarı oyun başında düşük tutulup beklentiler azaltılmasına rağmen yıllar içersinde itibar yine düşüş göstermiş. iyi niyetle değişiklik yapılıp kötülük edilmiş dediğim de tam olarak bu.. muhtemelen beşiktaş ilk sezon mevcut beklentilerin de altında bir sezon geçirmiş. örneğin 4. ya da 5. olmuş.. itibar 132'den 127'ye düşmüş. bu hem gelirleri etkilemiş hem de iyi transferi imkansız kılmış. ve sonraki sezonlarda da başarı gelmemiş. önceki sayfalarda verilen örnekte de 13 sezon sonunda beşiktaş'ın sadece 2 kez 3. olabilmiş olması bence bu yüzden. evet ilk sezon beklentiler aşılırsa itibarın düşük tutulmuş olması beşiktaş'a fayda sağlar. ama beklenti düşük olmasına rağmen karşılanamazsa beşiktaş bir daha zor toparlanır bu sistemle..

tabi bunlar benim görüşüm..