Genç TÜRK Teknik Adamın Serüveni - Shalke 04 (4. Sezon)
Merhaba Arkadaşlar
Daha önce kariyer açtım ama iş ve ev durumlarının uygun olmaması sebebiyle yarım kalmıştı.
Bugünden itibaren güzel bir kariyer yapmayı ve bunu paylaşmayı düşünüyorum.
Biraz sonra paylaşacağım hikayenin %90 gerçektir.. Keyifli okumalar
Küçüklüğümden beri futbol hastası olan biriydim. Annemden ve babamdan bu yüzden çok azar işitmişimdir.
Ayakkabıların önleri hep patlak arkaları yenı alınmıscasına düzgün ve orjinalliğini yitirmemiş gibi durduğundan
Annem hep yırttığım ayakkabı için arkasını kesip yama yapcam derdiher ay 1 ayakkabı almakdan bıkmışlardı hakları var tabi
Annem futbol hastalığımdan vazgeçmeyeceğimi görünce bu iş böyle olmayacak diyerek benı babamla beraber İzmir Altay klübüne gönderdi. Yıl 1994- 1995 yanlış hatırlamıyorsam. Babam hocayla konuştu bir süre hoca bana baktı çelimsiz ama istek varsa bir yerlere gelir dedi
Takımda eskilerde var benim gibi yeni gelenlerde tabi kurulu ortama yeni katıldığım için ilk başlarda toplu idman yaptığımızda pas vermiyorlardı. Bende topla çalım atmayı çok sevdiğim için top bana gelince çalımlıyordum önümdekileri, bir nevi intikam alıyordum.
Bir idmanda yine böyle devam ederken hocamız çağırdı beni küçük boyuna ve çelimsizliğine ragmen topa hakimsin gel senin hızına bakalım dedi bakmaz olaydı
Bold ile akraba çıktık neredeyse koşuyorum olmadı birdaha olmadı birdahabeni kanatlarda deneyeceğini söyledi ve idmanı bitirdik evlerımıze dönduk. Zaman ilerledi maçlarımız oldu haliyle bende onun istediği gibi kanat oyuncusu oldum. sol açık sağ açık oynardım duruma göre. ben asıl forvet arkasını gol attırmayı sevıyordum ama oradakı arkadasımızda ıyıydı o yuzden hoca ısrarlarma ragmen benı hıc orada denemedı. Yıl oldu 1998 babamın işi dolayısıyla izmirden Aydın nazilliye taşındık. Altay klübünde öğrendiklerimle ve futbol hırsımla nazilli sporda oynarım diye düşünüyordum babamla yine gittik beni kayıt ettirdi ama buradakı atmosferı hıc sevmedım. Herkesin elinde kağıt kalem kalenin boyu, yok ceza sahasının boyutu bilmem neyin ölçeği
Milli atlet olabılirdim galiba ama ben bu atmosferın bana uygun olmadıgına karar verdım ve bıraktım.
Biz futbolu sokak aralarında öğrenenler spor klübüne süresiz kayıt oldum
Gel zaman git zaman lise çağına geldik lise zamanında genelde sınıflar arası maçlarımız olurdu tabi bende futbol hastasıyım bensiz maç yapılmaz
Bize rakip olan tüm sınıfları yendik neredeyse sınıfımızda klüplerde futbol oynayanlarda vardı kadromuz iyiydi artımız buydu tabi. İlk sene okul takımı seçmelerıne gittim seçmelerde gol attım asist yaptım benı seçmedi hocamız gıcık kaptım sonra buna hakkımı yedi cunku.
Neyse beyler sınıflar arası maçlar meşhurdu bızım zamanımızda yıl 2003
Eml de okuduğumuz için panoya bölümler rakip olarak yazardı.
İlk rakibimiz ortaokuldan sınıf arkdasımın olduğu takım motor bölümü ben göbek oyun kurucu olarak basladım forvettekı arkadasımla ıyı anlasıyorduk.. mac basladı ve ben forvetımıze 2 tane alda at pas verdım. 3 kısıyı etrafıma toplamayı çok severdım toplayınca boşa kacan arkadasımı gorup pozısyona sokmak hoşuma gıderdı. Birde kaleciye çalım atıp gerı pas yapmak benı mutlu etsede takım isyan ediyordu
Originally Posted by aytekin79
