Şu küfürlerin bir önüne geçilsin başka hiç bir şey istemeyeceğim zaten.Yine başlanmış o bizimkilere küfür etti şu sizinkilere küfür etti diye konuşulmaya. Evet bende çok iyi hatırlarım bana göre bu ülkenin beyefendilik konusunda bir numaralı başkanı Süleyman Seba'ya edilen çok çirkin küfürler geçmiş yıllarda hala kulaklarımda. Ya da Beşiktaş'ın yaşayan ya da ölü efsanelerine edilen.Yani bu konuda kimse masum değil.Biz böyleyiz siz şöylesiniz muhabbeti yapılamaz.

Maça gelince Mustafa Denizli takımı öyle bir çıkarmış ki maça Beşiktaş beraberliğe mi oynayayım yoksa ileri mi çıkayım şaşkınlığındaydı.Hiç bir şeyi tam yapamadılar.Bu kadar yorgun ve kötü günündeki Bir Galatasaray karşısında puan alabilirler diye bekliyordum.Ama maçı gördükçe dedim ki Galatasaray 8 kişi bile kalsa Beşiktaş gol atamaz.Takımda hala işte ben bu takımın forvetiyim diyen kimse yok çünkü.Her hafta acaba ben mi düşüncesinde herkes.

Pozisyonlaarı tartışmaya bile gerek yok. Tabata'nın yaptığı hareket meslektaşına yapılmış büyük bir saygısızlık öncelikle. Ayağı kırılsaydı hesabını kim verecekti.Mustafa Sarp'ın hareketi ise can havli ile olan bir hareket, biriniz o tekmeyi yiyin ve ah ayağım kırıldı düşüncesi olsun bi anlık, bakalım kaçınız sakin kalıyor. Bu süreçte ya hakem ikisini de atacaktı ya da oyunu devam ettirmeden yana olacaktı ,2. seçeneği tercih etti. Tercih hakkı takdir edilmelidir. Ha ikisi atılsaydı Tabata'ya daha ilk maçında en az 3 maç ceza gelirdi çünkü o pozisyonun sıcaklığı iyice artacak ve zihinlere kazınacaktı, Sarp'ın ki de 2'den 1'e inerdi. Bu arada Mustafa Sarp'ın maç sonu konuşmasını çok beğendim. Kendini eğiten bir futbolcu böyle olur. 100 futbolcudan 95'inin konuştuğu tarz aynı tip konuşma cümlelerini hiç duymadım kendisinden.

Leo Franco'nun pozisyonu ise biraz çakallık örneği, göstermeme yönünde bir tavır sergiledi ama kesinlikle kırmızıydı.Kırmızı görseydi maç sonucu değişir miydi o ayrı konu.

Ernst'in pozisyonunda hiç bir şey yok.