Böyle davaya böyle hakim.
Böyle davaya böyle hakim.
Kaynak: http://www.dha.com.tr/prof-dr-mehmet...de_319705.htmlFenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın sağlık durumuyla ilgili açıklamayı Şişli Etfal Hastanesi Genel Cerrahi Klinik Şefi Prof. Dr. Mehmet Mihmanlı yaptı. Mihmanlı, Yıldırım'ın en az iki gün daha hastanede kalacağını söyledi. Yıldırım'ın acile karın ağrısı şikayetiyle geldiğini söyleyen Mihmanlı, " Sindirim problemleri var. Hayati bir şey saptamış değiliz.Daha önceden de hastamız olduğu için kontrol ediyoruz. Pankreas enzimlerinde yükseliş oldu" şeklinde konuştu.Pankreas'ın çok önemli bir organ olduğunu belirten Prof. Mihmanlı, " Çok önemli bir organ.İltihap ciddi sonuçlar oluşturabilir. Ciddi tetkikler yaptık. Sağlığıyla ilgili endişe edecek bir şey rastlamadık. Ağızdan gıdasını kestik. Yarın sabah alacak" şeklinde konuştu.
Öte yandan Yıldırım'ı Fenerbahçeli eski milli futbolcu Rıdvan Dilmen ziyaret etti. Yıldırım ile kısa süre görüşen Dilmen, Yıldırım'ın iyi olduğunu hastaneden ne zaman çıkacağına bilmediğini söyledi.
Geçmiş olsun diyelim, neyse ki korkulduğu kadar ciddi bir şey çıkmamış.
Burada genelde sıcağı sıcağına yorum yapıldığı için pek sağlıklı bir tartışma ortamı olmuyor. Ben şu birkaç gündür adı geçen ifadeleri okudum ve şunlar dikkatimi çekti:
Vederson 1 senelik alacağını tamda Trabzon maçı öncesinde istiyor.
Vederson maçtan önce 77 kez görüşme yapıyor, maçtan sonra ise tek bir görüşmesi yok.
********************************
Zafer Önder İpek "Bordo mavi için organizasyon yaptık. 250 bin dolar alacaktık ikimiz. 100 binini dağıtacak 150 bini bize kalacaktı. Kaybettik. 50 bin lira dağıtmak zorunda kaldık. Ortaya çıkmasın diye" şeklinde bir telefon konuşması var (Cengiz Demirel ile). Bununla ilgili savunması son derece komik:
At yarışı oynadığı için o dönemlerde sıkıntı yaşadığını belirten İpek, bu durumu eşinin fark etmemesi için böyle bir şey planladığını öne sürdü. Başkan Ekinci'nin "Bordo mavi nereden aklına geldi?" sorusuna ise İpek, "Benim sıkıntıda olduğum o döneme denk geldi" yanıtını verdi.
Serdar'la (Kulbilge) sözleşme yapılmadığını söylüyor, Serdar ise sözleşme yapalım dediklerini. İpek buna "Serdar'ı sezon sonuna kadar oyalamak amacıyla yapıldı, G.Birliğinin asla böyle bir niyeti yoktu" cevabını veriyor.
********************************
Zafer Tüzün Eskişehir maçlarında yorumcu olduğunu, bu maçlara bazen Ali Kıratlı ile gittiğini söylüyor. Ali Kıratlı'nın kimliğine bakalım:
Zafer Tüzün Eskişehir'in Trabzon'u yenmesi yönündeki telefon konuşmalarına Eskişehirde Trabzonun sevilmediğini, Eskişehir'in zamanında Trabzon yenilgisi nedeniyle küme düştüğünü anlatarak cevap veriyor.Vatan'ın haberine göre Ali Kıratlı yer altı dünyasına yakınlığı ile bilinen bir şahıs. Yine aynı habere göre F.Bahçe başkanı Aziz Yıldırım’a çok yakın biri.
Soruşturmadaki kilit isimlerden biri olan Ali Kıratlı, Fenerbahçe kulübünün kongre üyesi olarak tanınıyor. Sarı-lacivertli kulüpte bu sezon alt yapıdan A takıma alınan kaleci Aykut’un babası olan Ali Kıratlı, ayrıca transfer operasyonlarında da görev alıyor. Başkan Aziz Yıldırım ile taraftarlar arasındaki bağı da kuran, menajerlik yapmayan Kıratlı, su sezon oynanan Eskişehirspor-Trabzonspor maçından önce soyunma odalarında görüntülenmiş ve teşvik primi getirdiği iddialarıyla karşı karşıya kalmıştı.
********************************
Kenan Yaralı'nın Aziz Yıldırım'dan 500 bin dolar borç aldığı iddia edilmişti. Bu paranın neden Aziz Yıldırım adına değil de başka bir çalışanı Kenan Şehirli adına kendisine havale edildiğine dair soruya "onu Aziz Yıldırım'a sormanız lazım. Resmi para şirkete kimden geldiyse onun adına para çıkışı yapılması lazım. Kredi alamadım o yüzden borç aldım. Bana bu parayı nakit olarak verme konusunda da ben istemedim. Bu kadar parayı üzerimde taşıyamam dedim. Banka üzerinden gönderin dedim" diye yanıt verdi.
Aziz Yıldırım'ın avukatı Şeref Dede "Aziz Yıldırım kulübe 30 milyon Dolar yardım yapmıştır" diyor, Mahkeme Başkanı "30 bin dolar geliri olan birisi nasıl 30 milyon Dolar veriyor" diye soruyor.
********************************
Bülent Uygun “Ali Kıratlı bizim dostumuzdur. Genelde arar beni. Kendisinin bana karşı özel sevgisi vardır. Sivas’taki görevimden itibaren benim maçlarımı izler" diyor. Üye hakimin, “Ali Kıratlı, maçtan önce Eskişehirspor’un kadrosunu İlhan Ekşioğlu’na gönderiyor. Hatta Ümit Karan’ın ikinci yarı da oyuna gireceğini söylüyor. Bunu nereden biliyor?" sorusuna Uygun, “ Bunu gazetecilerde biliyor. Karan’ın ikinci yarıda oyuna gireceğini tahmin ediyordur. Teşviki engellemeyi şike gibi sundular" diye yanıt verdi. Yani kendisini özel seven Ali Kıratlı Bülent Uygun'u özel sevdiği için kadroyu ve Ümit Karan'ın 2.yarıda oyuna gireceğini İlhan Ekşioğlu'na yani Fenerbahçe'ye iletiyor
Ayrıca o kadar özel bir sevgi ki bu Trabzondan teşvik primi geldiği de Bülent Uygun'a Ali Kıratlı tarafından iletiliyor.
********************************
Menajer Fatif Akbaba parayı Alper Potuk'un transferi için aldığını söylüyor. Transfer olmayınca parayı tekrar meşhur Ali Kıratlı'ya teslim ediyorMahkeme başkanı "300 bin dolar nasıl veriliyor elden. Nasıl yazılı bir şey olmadan bu para veriliyor" diye soruyor doğal olarak. Cevap "Parayı alırken hiçbir belge düzenlemedik"
Üye hakim soruyor "Eskişehir başkanı yemekte Aziz Yıldırım'a satmayacağım Potuk'u demiş. Ancak 9 gün sonra size nasıl para veriyor bu transfer için?". Cevap "Bilmiyorum ama Ali Kıratlı bana Alper Potuk'u transfer etmek için geldi."
********************************
Mehmet Şen “Zaten mesaj attığım Gençlerbirliği kadrosu da doğru çıkmadı.” diyor. Hakim ''Kadronun yanlış çıkması önemli değil.Önemli olan mesaj atman.O teşebbüste bulunman.Mesaj attığını kabul ediyorsun yani?'' diye soruyor o da ''Evet mesaj attım.'' diyerek kabul ediyor.
********************************
Mehmet Yıldız ''Trabzon'un Fener maçı öncesi teşvik gönderdiğini antrenmanda duydum ya da öyle sandım. Belki de ben yanlış anladım" diyor. Aziz Yıldırım hangi futbolculardan duyduğunu soruyor , ''Kalabalık bir ortamdı. Hangi oyuncuların konuştuğunu bilmiyordum'' şeklinde cevap veriyor. Söylediklerini canlandırırsak "tüm takım toplanmış o kalabalıkta birileri Trabzondan teşvik geldi diye bağırıyor, kalabalık olduğu için kimlerin bağırdığını göremiyor, tabi başka kimse de duymuyor"
''Yenmeye mi gittik'' şeklindeki görüşmesinin Fenerbahçe'ye karşı antipatisi olan Galatasaraylı arkadaşını kızdırmak için olan bir görüşme olduğunu iddia ediyor. Mahkeme başkanı görüşmeyi dinletip ''Kızdırmak için dedim diyorsun ama görüşmeden arkadaşının kızdığına ilişkin hiçbir ibare yok'' diyor. Yıldız, bunun üzerine ''Demek ki o an çok ciddiye almadı." şeklinde cevap veriyor. Şaka gibi
Mahkeme Başkanı Ekinci, ''Durumu ciddiye alıp başkana anlatıyorsun ama arkadaşlarına sormadın mı'' diye soruyor, "sormadım diyor"
********************************
Çelişkiler, mantıksızlıklar o kadar çok ki kısalta kısalta ancak bu kadar kısaltabildim.
İbrahim Akın'ın ifadelerini hiç koymaya kalkışmadım çünkü baştan aşağı çelişki dolu. Sırf onun bugüne kadarki tüm ifadelerindeki çelişkilerden sayfa sayfa yazı çıkar. Keza Sadri Şener ve Nevzat Şakar'ın ifadeleri de benzer şekilde.
Ben gerek bu ifadeler gerekse daha önceki okuduklarımdan bu dava siyasi olsa bile şike de olduğunu açık ve net bir şekilde anlıyorum. Kişisel görüşüm 2010-2011 sezonunda Fenerbahçe de Trabzonspor da şike yapmıştır, teşvik primi göndermiştir, başka kulüplerdeki Fenerbahçeli veya Trabzonlu (futbolcu, yönetici, çalışan vs...) kişiler vasıtasıyla hatır şikesi de (parasız) yaptırmışlardır. 3 Temmuzdan bu yana devam eden bu dava dediğim gibi siyasi olsa (öyle olduğu ortaya çıksa) bile bu düşüncem değişmeyecektir.
bende takip ettigim bi adamin yazilarini paylasim galiba oda mahmedeydi sicagi sicagina aktardi konusmalari. umit karani vs olaylarini biliyoruz geri kalanlari aktarayim
Bulent Uygun: sike yapti iddia edilen başta aziz yildirim ve diğer insanlar aslinda tesvigi engellemeye calisiyolardi.
Menajer Fatih Akkaya: Ali Kiratlidan Alper için 300.000 dolar elden aldim.Başka da para almadim.
Ali Kiratli: Alper Potuk için maclar lig devam ederken para verdim evet ama ilk gorusme ligler bitince oldu.
Eksioglu: ben yanlis hicbirsey goremiyorum.Paralarin elden verilmesi gayet dogal bir durum.
Hakim vederson olayindan bir soru isareti daha kesin olarak yakaladi ve üstüne gidiyor.
Hakim: ya transfer gerceklesmeden neden menajere para verilir? Ali kiratli: o an öyle oldu on ödeme gibi.olmayinca parayi iade ettiler.
I.Akin: kolay beddua etmem ama Mehmet berk beni korkutarak tehdit etti yaptigimi kabul edersem cikabilecegimi söyledi.bende kabul ettim.
Ibrahim akin: bir önceki ifadem gecerlidir.hicbirsekilde sike ve tesvike karismadim.
Ibrahim akinin suana dek dikkat çeken tek aciklamasi erzurumlu hocayla konusmam cahilceydi demesiydi.sira gumusdagda.
Gumusdag: besiktasli yöneticiler benimle ibrahim akin için gorusmek istediler 2011 ocak ayiydi.ancak sonra vazgectiler.
Gumusdag: kupa finali oldu yenildik.ondan sonra serdar adali benimle gorusmek istedi ve gorustuk sartlari konusurken 3 temmuz oldu iste.
Akin: macta sike yaptigimi gösteren tek hareket yok.60.dakikada kötü oldum cikmak istedim ama 80de ciktim cikarken 2 1 ondeydik.
Peker: Giresun baskanligini sampiyonluk macina gelmeden birakmistim o son maç geldiginde ben mekkedeydim.pasaport kayitlarimi inceleyin.
Mahmut gunes: sekip mosturoglu abim gibidir ama bana tapelerde agir kufurler etmesi kötü oldu yüzüme soyleseydi keske.
Sike suan 2.planda menajerlik sinavindaki sorularin calinmasiyla ilgili sorular ve saniklar sorgulaniyor.mosturogluna da dokunuyor.
Karabuk baskani lig sonu telegole baglandiginda emenike transferinin lig bitiminde gerceklestigini belirtmisti ama yalanmis.
Menajer erdem konyar: ben emenike için birkaç avrupa kulubuyle temasa geçtim.
Menajer erdem konyar: ancak araya sami dinc girdi ve aklimi celdi ve ligler devam ederken emenikeyi fenere sattik mart ayinda.
Hakim: sami dinc sizin aklinizi nasil celebiliyor? Menajer erdem: cunku sami dinc benim kuzenim.
Menajer erdem: sami hemen turkiyey donmem için yalvardi cunku karabuk ankara macinda bulunmami istedi.
Menajer erdem: sebebi ise 4 avrupa takiminin temsilcilerinin emenike için o macta olduğu ve mactan sonra gorusecekleri icindi.
Hakim: emenikenin fb macinda oynamamasinin fb ile anlasmasiyla ilgisi yok diyemezsin dimi? menajer erdem: evet diyemem. ( erdem durmaz emenikenin menajeri bu arada )
Menajer erdem durmaz emenikenin ister istemez psikolojik olarak anlastigi takima gol atmak istememesi yüzünden oynamadigini söyledi.
Ibrahim akin yine sorgu sandalyesinde.adalinin avukatlari sikistiriyor.
Ibrahim akin: bana sen kendini sikma sana at verecez dediler bende atlara çok duskunum ama ati sike için değil hediye olarak vericez dediler
Hakim: zaten acik acik sike için at veriyoruz ibrahim demezler.
Yusuf turanli: kendini sikma kupa macini dusun dedim.besiktas maci icinse taraftara ters gelecek hareketler yapma anlaminda dedim.
Turanli: kendini sikma derken taraftara ters gelecek hareketler yapma demek istedim.kendini sikma o anlama da geliyor bence.
Samet güzel: dün çok trajik bir hata oldu bence.vedersonun söyledikleri yanlis tercüme edildi.tercumani taniyorum ama yanlis yapti.
Samet güzel: öyle bi tercüme ettiki sanki ben vedersonla gizli bir gorusme ayarlamisim durumu ortaya cikti.
Samet güzel: bu salonda portekizceyi en iyi konusan kişi benim.
Sivasspor yöneticisi faruk tasdelen: sürekli elimdeki çanta soruluyor içinde sadece bilet vardi.ben biletleri öyle cantalarda tasirim.
Hakim: yarin sizden devam edicez faruk bey.tum saniklar yarin yarim gün sorgu yapicaz.bu yüzden çapraz sorgu yapilanlar gelmesin.
Hakim: ancak digerleri gelsin bütün saniklar ise karar günü cuma tekrar tam olarak gelsin.
Hastalık konusu mutlaka hassas bir konudur ama gerek filmlerden gerekse dizilerden gördüğümüz kadarıyla tutuklu, sanık ya da hüküm giymiş kişilerin hastaneyi bir kaçış aracı olarak kullandıklarını izledik.
Aziz Yıldırım ile ilgili de bu şekilde bir iddia var. Çapraz sorgudan kaçmak için bu yolu kullandı. 2-3 gün hastanede kalması demek bu haftanın tamamlanması demektir. Doğruluğunu bilmesemde çapraz sorguya girmeden duruşma devam edebilirmiş. Örnek olarak Emenike gösteriliyor. İddianın tamamı budur.
Bunun doğruluğunu ilerleyen süreç gösterecektir. Ek olarak İbrahim Akın'ın da soru bombardımanına tutulmaması ilginç.
kaçıcakmı aziz yıldırım![]()
ambulansın içinden 1 tane sağlık personeli çıkmadı
bu hafta da tahliye çıkmaz o konuda haklısın ama çapraz sorguz biterseki durum biteceğini gösteriyor içerde tutmak için bi neden kalmıyor
coskun cebinin 20:33 telefon balik gidiyor gol 20:32 1-1 oluyor balik gidiyor!!!
böyle bir tape sesli olarak dinleniyormuş
siavs-fener maçı (ts teşvik)
Savcının yaptığı gibi, Fenerbahçe lehine olan deliller görülmez, Fenerbahçe lehine olan olaylar görülmez, aleyhine olan olaylar üzerine durulur da durulur. Fenerbahçe lehine olan çelişkiler yine görülmez, şaşırmıyorum çünkü savcı en başından beri bu tavırla ilerliyor, kamuoyunun da bu tavırda olması normal.
"YÜCE ATATÜRK"
...
Sonuçta bir iddia ama bunu ortaya atanların davayı takip etmediği gün gibi açık çünkü ilk gün Aziz Yıldırım öyle bir savunma ve çapraz sorgu taktiği yaptı ki herkesin eli ayağına dolandı o gün bütün avukatların ortak görüşü Aziz Yıldırım'ın avukatlardan bile kendini iyi savunduğuydu. Fakat o gün konuşulan bir durum daha vardı o da onun zor ayakta durduğuydu. Nitekim devamını biliyorsunuz. Aziz Yıldırım'ın davada olmaması onun aleyhinedir çünkü hiç kimse onu kendisi kadar savunamaz. Sonuç olarak bu durum kötü oldu.
İddia atanlar pek film izliyor bende onlardan yola çıkarak diyorum ki "Bence Aziz Yıldırım'ın yemeklerine kasıtlı olarak bir şey atıldı ve rahatsızlanmasına yol açtı çünkü davada etkin taraf olacaktı ve oraya gelen herkesi zor durumda bırakacaktı 1. gün Trabzonluları nasıl zor durumda bıraktığı gibi böyle durumları gerek filmlerde gerek dizilerde görmüşsünüzdür"
İddia iddiadır : )
...
ümit karan olayının fazla büyütülmemesi lazım adam kendim atmak istedim diyor aynı karabük kalecisinin 90artı 3 de kalemizde gol araması gibi butür olaylar ülkemizde fazlasıyla var
Açıkçası zamanında -daha ortada dava yokken- Aziz Yıldırım'ın mafya tarzı var dediğimde aynı bu şekilde bir yanıt almıştım. Sonrasında muhalefet olanları darp edin diyen de Aziz Yıldırım'dı.
O gün bırak davayı takip etme işini 15 - 20 yıllık Fenerbahçeliler, gözü gibi takip ettikleri başkanları hakkında yanıldı. Her şey ihtimal dahilinde vardır ve takip ediyor olmak demek her şeyi doğru görüyor olmak değildir.
Bu iddia masumiyet karinesine göre hatalı adi karineye göre nokta atışıdır.
3 Temmuz ve sonrası basının genel durumunu özetleyen bir durum > http://www.eksisozluk.com/show.asp?id=28789675
...
Ve bugünkü duruşmada sona erdi. Savcı yarın esasa ilişkin mutaalasını verecek. Davada arık sona geliniyor Her şeyin hayırlısı.
...
bi sonraki duruşmada karar verebilir hakim
TFF'den açıklama: http://www.tff.org/default.aspx?pageID=285&ftxtID=15351
TFF ayıp etti, bunca zamandır ne güzel kendileri çalıp kendileri oynuyordu. Hazır Uefa farklı gerekçelerden dolayı bazı kulüplerimize ceza vermişken buradan da bir vurgun elde edermiyiz diyenlerin oyunlarına çomak sokmak olmadı şimdi.
...
Zaten bu gazeteler spekülasyon üzerinden prim yapıyolar.Hala bunları alıp spor bölümlerini okuyup inananlar var mı? Hayret yahu.Şuan bu haberi yapan adamın üzerine gidilmesi bile ona reklam sağlıyor.Reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığı ile.O yüzden ne alıp okuyacaksın,alıp okusan bile gülüp geçiceksin.Ciddiye almaya gerek yok bizim basını.
1- O spekülasyonlar yüzünden kulübün borsadaki hisseleri ciddi anlamda zarar görüyor
2- OoOoo milyonlarca : )
3- Sen ben ciddiye almıyoruz ama Uefa'nın gerekçeli kararlarında basını da önemsediğini biliyoruz ayrıca bu ve gibi haberlerin yapılmasının tek amacı baskı oluşturmak. Zaten buram buram baskı kokuyor bu haberler. Amaç belli.
...
Suçluluk ya da suçsuzlukta değilim olayın. Savcı bile lehte olabilecek konuşmaları almıyor, burada ben art niyet ararım.
Eğer amaç gerçekten Türk futbolunda şike ve teşvik olayını bitirmekse, bu sadece Fenerbahçe'yi kapsayan bir operasyonla bitmez amaç sadece Türk futbolunda şike ve teşvik olayını bitirmekse, Özel Yetkili Mahkeme değil, yasanın belirttiği mahkeme davaya bakar.
Niyetler hakkında yorum yaptım, en basiti, çok fazla hukuk bilmeye de gerek yok, savcı diyor ki, şu şu şu tarihlerde kulüpten çıkan paralar şike ve teşvik amacıyla kullanılmıştır, sonra Fenerbahçe bu paraların harcama makbuzlarını, faturalarını gösterdiğinde bu iddialar ve buna dayandırılıp devam edenler düşmüş olmaz mı?
En azından yarın ki ara kararda artık bazı beraat kararlarının çıkmasını bekliyorum. Bu şekilde yürümez çünkü dava, net durumu geçtim, üzerinde şüphe/şaibe olmayan pek çok isim var, en azından onlar ayıklansa da artık olaylar üzerinden gidilip sonuca ulaşılsa. Şu anda çok dağınık her şey.
Emniyet'in delillerle ispat ettiği 19 maç nedense 13'e düştü ve şu ayıklamayı mahkeme yaparsa 3 ya da 4 maç kalacak, üzerinde görüşülmeye devam edilecek, o zaman daha anlaşılır ilerler dava.
Yoksa tarla sürmeyi siz şifreli konuşma demeye devam edersiniz savcının 3 maçta geçen bu deyiş için sadece 1 maçta şüphe göstermiş olmasını gözardı ederek.
"YÜCE ATATÜRK"
Maşallah hacıya hocaya gitmeyen kalmamış futbol camiasında. En cahil okumamış futbolcusundan en okumuş kültürlü başkanına kadar. Belgelendirmek buysa oh ne ala, şu şu parayı nereye verdin: hocaya. Ayrıca köşeye sıkışanların en çok kullandıkları ifadeler: bilmiyorum, hatırlamıyorum, haberim yok.
Tamer Yelkovan:
Yelkovan Fenerbahçe’nin bazı maçlarından önce Başkan Aziz Yıldırım’ın Bolu’daki bir hocaya 5 bin lira vererek dua ettirdiğini belirtti.
Mecnun Otyakmaz:
Mahkeme Başkanının, “Takip olayından endişe ediyorsunuz. Neden?" diye sorması üzerine Otyakmaz, “O günlerde seçim yaklaşıyordu. Çok sayıda telefon tapeleri internette yer alıyordu. Maç kritik hale geldikten sonra Fenerbahçeli biri ile temas kurmanın dışarıda spekülasyona yol açar kaygısı yaşıyordum. O da tapelerde belli zaten" diye cevap verdi. Mahkeme Başkanı Ekinci’nin, “Aziz bey size ‘bir şey olursa biletlerle ilgili görüşüyorduk dersin’ diyor" yönündeki sözlerini hatırlatması üzerine, Otyakmaz, “Oradaki konuşmalar biletlerle ilgiliydi" dedi.
Serkan Acar:
Hikmet Karaman ile Manisa’da, Manisaspor- Trabzon maçı öncesi görüştüğünü belirten Acar, “Biz kendisine endişelerimizi bildirdik camiamıza olan baskılardan dolayı. Çevreden gelen duyumlar üzerine başkanımız (Aziz Yıldırım) bu konu ile ilgili konuşmamızı istedi. Gidip görüştük" ifadelerini kullandı.
Tuğrul Çağrı Özer:
Özer, “Ben Ankara’ya yeğenimi askere ziyarete gittim. Orada Doğan Ercan bana para verdi ve bu parayı İstanbul’a götürmemi istedi. Bu paranın iki futbolcunun ön protokol parası olduğunu söyledi. Ben de İstanbul’da teslim ettim" dedi.
Doğan Ercan:
Ercan, “Benim futbol dışında şike veya teşvik ile bir bağlantım yok" diye konuştu. Mahkeme Başkanının “İlhan Ekşioğlu sana, maçtan önce konuştun mu diyor. Maçtan sonra siz paradan bahsediyorsun. Parayı geri vermeden bahsediyorsunuz. Beceremedim diyorsun" sözleri üzerine Ercan, “Bu konuşmalar her tarafa çekilebilir" yanıtını verdi.
Faruk Yaşar:
Sanık Faruk Yaşar, İlhan Ekşioğlu ile yaptığı ‘Serdar Kulbilge ile ilgili telefon konuşmasının’ sorulması üzerine, “Maçtan sonra İlhan bey ile maçla ilgili yorum yapıyorum. Ne söylediğimi çok hatırlamıyorum. Yedeklere de mi şey yapalım derken, yani yedeklere de mi dua edeceğiz anlamında söylüyorum. Gerçi bu konuşmayı da hatırlamıyorum. Gençlerbirliği kalecisine dua ediyorum Trabzon’dan gol yemesin diye. İlhan bey maçlardan sonra beni arar genelde. Ben de yorum yaparım ben onu. Bu görüşme de onlardan bir tanesi" dedi.
Davaya müdahil Trabzonspor avukatının, “İlhan bey size şirketin CEO geldi diyor. Buradan kastı nedir?" sorusu üzerine, “Buradaki kastı nedir bilmiyorum" diye yanıt verdi. Avukatın, “Bir telefon görüşmesinde İlhan Bey size maçtan sonra bu işçilere ne dedim biliyor musun? Atılmak üzere bir yüz verdim buna. Abi sen o tuvalette yaptığımız konuşmayı biliyorsun? diyor. Nedir bu tuvaletteki görüşme?" sorusuna ise ses tonunu yükselterek, “1.5 sene önce tuvalette yapılan konuşmayı mı soruyorsunuz?" diye yanıt verdi. Bunun üzerine müdahale eden mahkeme başkanı, “Soruya soru ile cevap verme. Bilmiyorsan bilmiyorum diye konuş. Daha önce de aynı şekilde davrandın" diye uyardı. Bunun üzerine sanık Yaşar, “Hatırlamıyorum" diye konuştu.
Bundan sonra yapılacak ilk duruşma artık, karar duruşmasıdır. Hakimde zaten mahkemeyi bitirmek istediğini açıkladı. 1 yıllık süreç tamamlanacak.
Mahkeme başkanı bomba ya cidden
“Demin para değil öylesine konuştuk dedi. Sen tercümeyi mi doğru yapmıyorsun acaba. Doğru yapmıyorsan tercümeyi sıkıntı olur, gereğini yaparız sonra"“Avukat bey, uzman değil sanık sanık"• Yıldırım: Benim yanımda da hoca yatıyor. Onunla görüşüyorum. 300 bin TL bir hocaya verilir mi?
• Mahkeme Başkanı: Yanınızda kim yatıyor?
• Yıldırım: Cüppeli Ahmet Hoca. Bana bedava dua okuyor. 300 bin TL fazla değil mi, kazık mı yediniz? Eğer futbol temizlenecekse hepimiz erkek gibi konuşalım.
• Şakar: Önce sizden başlayalım.
• Mahkeme Başkanı: Hoca senin yanında. Sen de okutturuyor musun?
• Yıldırım: Okuyor tabi. Kendi için de bizim için de boyuna dua okuyor.Salonda sorgu sırasında çok ses çıkması üzerine tepki gösteren Mahkeme Başkanı, “Beyler mahkemedeyiz. Yüzümüz gülüyor diye unuttunuz galiba, dışarı atarız, içeri atarız" dedi.Mahkeme Başkanı,"Sen, Kıratlı ile yakınsın bu belli. Antalya’ya gelince yüz yüze görüşmedin mi?" diye sorması üzerine Karan, “Maçtan önce kampa giriyoruz. O zaman herkes ile görüşmeye izin verilmiyor" dedi.
Mahkeme Başkanı da, “Sen takımda önemli adamsın tabi..." diye konuştu.
Davaya müdahil Trabzonspor Kulübü avukatının “Ümit futbol da böyle değildi ama burada çok agresif"dedi. Bu sözlere mahkeme başkanı, “Yok ya Ümit Karan çok sempatik" diye karşılık verdi.
Ümit Karan, “Orada bireysel olarak, kendim ilerlemek istedim. Belki de Fenerbahçe’nin şampiyon olmasını istemedim" dedi. Bu sözler üzerine şaşıran Mahkeme Başkanı, “Böyle şeyler yapabiliyorsun o zaman maçlarda" dedi.Aradan sonra mahkeme başkanı Ekinci, duruşma başlamadan önce izleyiciler sırasında oturan Nihat Özdemir’i fark etti. Başkan Ekinci, “Tebrik ederiz bu sene Türkiye Kupası’nı aldınız." dedi. Özdemir, başkan Ekinci’ye teşekkür etti. Mahkeme başkanı, “Kaç sene olmuştu 27 mi?" diye sodu. Salondan ‘29 sene olmuştu’ cevabı üzerine mahkeme başkanı Ekinci’nin, “Bu sene Fenerbahçe’ye uğurlu geldi." demesi gülüşmelere neden oldu.Havutçu’nun çapraz sorgusu iki dakika sürdü. Mahkeme Başkanı, Havutçu’ya, “Yaptınız mı şike?" diye sordu. Havutçu ise, “Hayır, yapmadım" diye yanıt verdi. Duruşmaya öğle arası verildi.Akın’ın bir cami hocası ile yaptığı telefon konuşması salonda dinletildi. Telefon görüşmesinde, “Hocam bir menajer arkadaş aradı gol atmasın 100 bin dolar para verilim dedi" sözleri dinletildi. Bu ses kaydının ardından cami hocası olduğu belirtilen kişinin sözlerine yorum yapan Mahkeme Başkanı, “Burada hoca seni parayı almaya ikna ediyor gibi" sözleri salonu güldürdü. İbrahim Akın ise ,"Söyleyecek bir şey yok. Gerçekten çok cahilce..." Akın’ın, cami hocası ile yaptığı görüşme salondakileri bol bol güldürdü.
Söz konusu telefon görüşmesindeki konuyu kafasından uydurduğunu, konuşmadaki menajer ve para konularını uydurduğunu belirten Akın’a mahkeme başkanı, "İfadelerin çelişkili. Ya şimdi de uyduruyorsan nasıl inanalım sana?"diye sordu.
Akın’ın “Ben at yarışı, kumar oynuyorum Kıbrıs’a gidip" demesi üzerine Mahkeme Başkanı, “İddia oynuyor musun?" diye sordu. Akın ise “Yok" yanıtını verdi. Mahkeme Başkanı, “Her türlü kumar var, iddia yok" dedi.Yelkovan’ın Fenerbahçe’nin bazı maçlarından önce Başkan Aziz Yıldırım’ın Bolu’daki bir hocaya 5 bin lira vererek dua ettirdiğini belirtmesi üzerine Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, Cübbeli Ahmet Hoca’yı kastederek “Niye para verdiniz? Başkan bedava ettiriyor duayı" dedi. Yelkovan ise, “O Metris'tekine ettiriyor" diye konuştu.mahkeme başkanı, “Soruya soru ile cevap verme. Bilmiyorsan bilmiyorum diye konuş. Daha önce de aynı şekilde davrandın" diye uyardı. Bunun üzerine sanık Yaşar, “Hatırlamıyorum" diye konuştu.Son alıntım ise farklı:Peker: 7 yıl sonra da üniversiteyi bitireceğim...
Hakim: inşallah..
"Futbolda şike" iddialarına ilişkin açılan davada Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, yargılamayı bir an önce bitirmek için uğraştıklarını belirtti. Mahkeme Başkanı, “Amacımız hızlı olmak, gecikmiş adalet, adalet değil. Biran önce davayı sonlandırmak istiyoruz. Tutuklular var , insanlar mağdur oluyor. Biz de başka dosyalara da bakıyoruz bununla da ilgileniyoruz. Bir an önce bitirmek istiyoruz" diye konuştu.
Aziz Yıldırım'ın durumu için kendimce bir yorum yapmıştım. Aziz Yıldırım'ın mafya tarzı hareketleri var demiştim. Bu yorumum üzerine gayet medeni şekilde tartışma yaşadığım Fenerbahçeli arkadaşlarımız oldu. Dikkat edersen fikir birliği yaptık demedim, fikir tartışıyorsan eğer senin söylediğinin tersini söyleyenler var demektir. Yani ben Aziz Yıldırım'ın mafya tarzı var dediğimde bunun tersini savunan kişiler oldu. Başkanlık süresi boyunca -yanılmıyorsam 98 yılından bu yana- Aziz Yıldırım'ın bu hareketlerini görememiş olabilirler. Belki de ben yanlış görüyordum.
Aradan çok geçmedi ve soruşturma başladı. Demokratik ortamda rakipleriyle karşılaşmak yerine muhalefeti şiddetle durdurmayı amaçlıyor. Kendisini haklı ya da haksız eleştirenleri işinden ediyor. Eğer bunlara rağmen sorunları şiddetle ve yok etmeyle çözen bir adam olduğunu kabul etmeyen varsa hadi seni kırmayayım o da benim ayıbım olsun. Kabul edenlerde Fenerbahçeliyse ve benimle o dönem tartışmaya girdiyse yanıldığını görmüştür.
baldemir kardeşim, bana davayı takip etmeyenler rahatsızlığından haberdar olmayabilir dedi. Bende bazen bir şeyleri görmek için uzun uzadıya takip etmek yetmez dedim ve yukarda anlattığım olayı belirttim. Çünkü görmek için bakman gerekir.
Gerçekleri Allah yaratıyor, bizlerde yorumluyoruz.
Güncel bir örnekle destekleyeyim: http://www.dha.com.tr/menajer-metin-...di_317435.html
Şike davasında hakkında yakalama kararı çıkarıldıktan sonra mahkemeye ifade veren sanık menajer Metin Korkmaz’ın ifadesinde Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın kendisini tehdit ettiğine ilişkin bilgiler verdiği ortaya çıktı.
Mehmet Topuz’un transferinde 10 milyon Euro’ya çıkan transfer ücreti nedeniyle Aziz Yıldırım’ın kendisine kızdığını belirten Korkmaz, “ Aziz Yıldırım bana, menajerliği adam gibi yapacaksınız. Ben de bu ülkede olduğum sürece size menajerlik yaptırmayacağım. Daha sonra da kendisi federasyon üzerinde baskı kurarak eskiden şirket üzerinden yapabildiğimiz menajerliğimizi, federasyonun da şirket yoluyla menajerlik yapılamayacağı üzerine bir karar alması sebebiyle yapamamaya başladık. Hatta Fenerbahçe Kulübü’nden herhangi bir kimse Aziz Yıldırım’ın bana kızması sebebiyle benimle görüşmeye çekiniyordu. " dedi.
Ortaya çıkmasına gerek yok, o dönemde Aziz Yıldırım zaten bunu söylüyordu, bu şekilde menajerlik sistemiyle ülkemizde bu iş yürümez diyerek ki FIFA'ya göre oldukça yetkisiz kalınan bir menajerlik sistemimiz var ki zaten bu davanın 1 numaralı sanığının yargılanma sebebi de menajerlikle alakalı.
Yani demem o ki, bunu yeni bir şeymiş gibi ortaya sunmalarına gerek yok, ben bu lafları o dönemde zaten Aziz Yıldırım'dan duymuştum, ortaya çıkacak bir durum değil.
"YÜCE ATATÜRK"
Aziz Yıldırım Erman Toroğlu'nun LigTV'den işine son verdirdi diye demediklerini bırakmayanlar, LigTV Fenerbahçe Spikeri Loran Vayloyan "KENDİ İSTEĞİYLE" ayrıldığında "Tabii canım kendi ayrılmıştır" diye dalga geçmişlerdi. Hatta Fatih Terim kovdurttu falan yazmışlardı.
Aziz Yıldırım mafya gibiyse size göre, bana göre de Fatih Terim futbolun Padişah'ıdır. Hani Cemaat falan diyorum
Cemaat lafı sıkça dile gelir olmuş forumda. O sebeple kullanmakta sakınca görmedim.