Originally Posted by
hissiz
Öncelikle bana göre bu konuyla ilgili en güzel yorumu BabaHamdi kardeşim yapmış:
-------------------------------------------------------------
Ben 10.2'yi kurduğum gün deneyip sildim ve 10.1.1 yamasına geri döndüm. Ardından 10.3 çıkınca onuda indirip kurdum ve gene aynı gün deneyip sildim. Şuan 10.1.1 ile devam ediyorum ve gayette memnunum. 2 yamada bana göre tam bir fiyaskoydu.
Fm oynamaya başladığımdan beri oldum olası bu yamalara ısınamamışımdır zaten. Fm09 için çıkan yamaları da beğenmemiştim. Mesela 9.3 yamasında maç sonu istatistikleri bana göre gerçekçilikten çok uzaktı. Her maç kaleye enaz 20-30 şut çekilmesi çok abartı bir olaydı. Gerçek maç istatistiklerine bakın Barcelona'nın bile rakip kaleye 20 şut çektiği kaç maç bulabileceksiniz.
Bu seride ilk başta herkes oyuncu satmanın zorluğundan şikayet etti. Yapımcı firmada 10.2 yamasında sanki "Madem öyle alın size, oyuncu satma sizin istediğiniz gibi olunca oyun ne hale geliyor görün! " der gibi bir yama çıkardı. Oyunun zevkini arttıran faktörlerin aslında şikayet ettiğimiz zorluklar olduğunu bizzat anlayalım istediler sanki. Yani herşey istediğimiz kadar kolay olursa o zaman bu oyun 1 sene boyunca bizi nasıl ekrana bağlayabilir ki? Ardından forvetlerin gol kaçırması yada kalecilerin devleşmesi üzerine gelen şikayetler sonrası 10.3 yamasında bu seferde "Peki, buyrun sizin istediğiniz gibi olsun. Forvetler yakaladığını atsın görün bakalım nasıl oluyor" der gibi bir yama çıktı.
Bir maç zayıf bir takıma yenilince yada bir takımdan fark yiyince oyunun saçmalığı deyip oyunu silenler Fenerbahçenin Aydınspor'dan 6, Cannes'tan 5 yediğini, Galatasaray'ın Eskişehirden 4, Kocaeliden Ali Sami Yende 5 yediğini, Milan'ın şampiyonlar liginde ilk maçta 4-1 yendiği Deportivo'ya rövanşta 4-0 yenilip elendiğini unutuyorlar mı? Yani "saçmalık" dediğimiz şeyler aslında gerçek hayatta da olmuyor mu? Bu bahsettiğim skorların oyunda başınıza geldiğini düşünün birde. Gerçekte olan şeyler oyunda başımıza gelince sinirleniyoruz ve oyunun saçmalığı olarak görüyoruz.
Bir başka örnek Bülent Korkmaz'ın zamanında orta sahadan attığı gol mesela. Hani bazende rakip takımda uzaktan şutu 4-5 olan bir oyuncudan gol yiyince çıldırıyoruz ya... Gerçekte 40 yılda bir olacak birşeyi normal karşılıyoruz bir şekilde ama oyuna gelince "böyle bir şey kesinlikle olmamalı !"
Yani özetle; "Biz oyundan gerçekçilik mi istiyoruz? yoksa herşeyin istediğimiz gibi olmasını mı?"
1 seneyi aşkın bir zamandır forumda bazı yazılanları takip ediyorum. Azımsanmayacak kadar büyük bir çoğunluk;
- Her maçı kazanacağı, her kupayı alacağı bir taktik istiyor.
- Her istediği oyuncuyu transfer edebilmek, oyuncularını da rahatça satabilmek istiyor.
- Kendi kalecisi panter, rakip kaleci kova olsun istiyor.
- Kornerlerden frikiklerden bolca gol atmak buna karşın yememek istiyor.
- Forvet oyuncusu her sezon en az 30-40 gol atsın istiyor.
- Oyuncuları sakatlanmasın, antrenmanlarda süper gelişsin istiyor. vs....
Şimdi bunları düşününce yapımcı firmanın herkesi memnun edebileceği, gerçekçiliği en üst seviyede bir oyun çıkartma şansı kalmıyor ki zaten.
Bu son yazdığımdan yapımcı firmayı savunduğum sonucu çıkmasın, aksine bana göre SI bu serinin yamalarında tam anlamıyla çuvallamıştır! Sadece yapmaya çalıştıkları şeyin zorluğuna, hatta imkansızlığına değinmek istedim (herkesi memnun edebilmek).
Son olarak bu yama konusundan farklı olarak birşeye daha değinmek istiyorum. Oyuncu profilleri. Araştırmacıları acımasızca eleştiren bazı arkadaşlar var. Onlara tavsiyem herhangi bir oyuncu seçip, Fm ve futbol bilgisi olan 8-10 arkadaşlarından o oyuncunun profil özelliklerini kendilerine göre yazmalarını istesinler. Daha sonra tüm çıkan sonuçları karşılaştırsınlar. Bunlardan sadece 2 tanesi birbiriyle aynı çıkacakmı bakalım. Gene aynı şeye geliyorum, yapılmaya çalışılan şeyin –herkesi memnun edebilmenin- imkansızlığı…