Quote Originally Posted by tearkan View Post
Söylediğimi yanlış anlamışsınız; daha doğrusu anlayamamışsınız. Gökhanla aynı ca değerine sahip bir oyuncu örneği vermiş ve biri takımında bile forma giyemiyorken Gökhan milli takımda Euro 2008de yarı final gördü şeklinde bir örnek vermiştiniz. Ben de bu savınıza karşılık olarak milli takıma seçilmek ya da seçilebilmek biraz da ülke milli takımının kalitesi ve takıma oyuncu seçenlerin tercihleriyle alakalı dedim.
Gokhan orneginde milli takima secilmek yeterli kriter degil dediniz. Hemen altinda Ferrari'nin Italyan olmasini ve 11 defa milli oldugunu yazdiniz. Yani verdiginiz nedenler birbirleri ile celisti. Bu nedenlerden hangisi gecerli? Italya'da oyuncularin milli takima cagirilmasi konusunda herkesin hemfikir oldugunu mu saniyorsunuz yoksa?

Dolayısıyla verdiğiniz örnek biraz havada kalıyor özellikle bizim ülkemizde milli takıma seçilmek iyi oyuncu olmak için net bir kriter değil benim gözümde dedim. Aynı bölümde Okan Yılmaz, Yıldıray örnekleri de vermiş olmama rağmen sadece İbrahim Gökhan bölümünü alıp tutup ikisinin casını kıyaslamaya kalktınız. Buradan tek sonuç çıkıyor ya yanlış anladınız ya da bu şekilde anlamak istediniz; çünkü elli kere demişim milli takıma seçilmekle ilgili görüşlerim bunlar diye. (laf aramızda Toraman'ın cası daha yüksek diyerek bu savımı da desteklemiş oldunuz ya neyse)
Bu savinizi tabii ki destekliyorum. Turk milli takimi icin desteklerken, Italya milli takimi icin desteklemek ne kadar dogru olur peki? Disardan birisi baksa Gokhan'in hep milli oldugunu soyler, Ibrahim Toraman'dan daha iyi oldugu sonucuna ulasir. Tipki sizin Ferrari'nin Italyan olmasini ve 11 defa milli olmasini, hatta Italya'nin ikinci liginden Turkiye'ye gelen bir oyuncunun basarili olmasini ornek verdiginiz gibi. Simdi anladiniz mi benim neye takildigimi? Gokhan Zan icin bir kriter uygularken, Ferrari icin farkli bir kriter uyguluyorsunuz. Uygulamamiz gereken tek kriter, bu oyuncularin oynadigi maclardan izlediklerimiz. Sizin yazdiginiz anlasilmadigi icin de farkli bir acidan cevap veren arkadasa cok anlasilamayacak bir sekilde patladiniz. Bu yanlisinizi kabul etmeyip, bir ozuru bile fazla bildiniz. Daha ne diyeyim size?

Ferrari konusunda araştırmaya destek olacak bir şeyler yazamadığıma yönelik iddianıza gelince de yazdıklarımı o kadar saçma yerlerinde eleştirmeye kalktınız ki size cevap vermekten varsa eğer yanlışlarımı düzeltmeye ya da iddiamı desteklemeye fırsat bulamadım maalesef. (forumda 'de-da' yı nerede ayrı nerede birleşik yazması gerektiğini bile bilmeyen insanlar varken tutup benim Türkçem'i bile eleştirmeye kalktınız; ben de kendimi tutamayıp cevap verdikçe konu buralara geldi) Selametle...
Dikkat ederseniz de-da'yi nerede ayri, nerede birlesik yazmayi bilmeyen dediniz. Sizinle ilgili elestirim, bunlari bilmenize ragmen kullanmamanizdi.

Adina konusunda yaptigim elestiri ise bu kelimenin yanlis kullaniminin gittikce yayginlasmasindan ve bunun beni rahatsiz etmesinden. Kisisel bir elestiri degildi. Kisisel olmadigini gostermek icin de ozellikle onemli politikacilarin da bu kelimeyi televizyonda oldukca sik kullandigini belirtmistim.